08-SNF-TURKCE-DEFTER-IC_2022-2023 Flipbook PDF

08-SNF-TURKCE-DEFTER-IC_2022-2023

39 downloads 100 Views 35MB Size

Recommend Stories


Porque. PDF Created with deskpdf PDF Writer - Trial ::
Porque tu hogar empieza desde adentro. www.avilainteriores.com PDF Created with deskPDF PDF Writer - Trial :: http://www.docudesk.com Avila Interi

EMPRESAS HEADHUNTERS CHILE PDF
Get Instant Access to eBook Empresas Headhunters Chile PDF at Our Huge Library EMPRESAS HEADHUNTERS CHILE PDF ==> Download: EMPRESAS HEADHUNTERS CHIL

Story Transcript

FATİH AY’IN KALEMİNDEN KONU ANLATIMI

ETKİNLİKLER

KAZANIM TESTLERİ

YENİ NESİL SORULAR

8 . S IN IF

T Ü R KÇ E Akıllı Tahta Uyumlu

Tamamı Video Çözümlü

Güncel Müfredata Uygun

Derste İhtiyac Duyulan Her Şey

Yayınları 0212 852 12 00 /

www.startfen.com

Fatih Mah. 831. Yanyol Sok. No: 1/2A Küçükçekmece / İstanbul

Genel Koordinatör İsmail BAYSAL Genel Yayın Yönetmeni Fatih AY Editör Zeynep YÜRÜK Yazar Fatih AY Grafik Tasarım Zeynep YÜRÜK Dizgi Startfen Dizgi Ekibi Baskı – Cilt KORZA Yayıncılık Basım San. ve Tic. A.Ş. / ANKARA 0312 342 22 08 Matbaa Sertifika No 40961 Yayıncı Sertifika No 35768 ISBN 978-625-8448-83-2

Fikri ve Sınai Haklar Kanunu’na göre, her hakkı

Yayıncılık

Yayıncılık

‘a aittir.

‘ın yazılı izni olmaksızın kitabın herhangi bir şekilde kısmen veya tamamen çoğaltılması, basım ve yayımı hâlinde gerekli yasal mevzuat uygulanır.

Copyright © Tüm Hakları Saklıdır.

ÖN SÖZ

Değerli Öğretmenler ve Sevgili Öğrenciler, Bizim Sınıf Defteri, Türkçe kitabını hem derslerdeki veriminizi ve başarınızı artırabilmek hem de LGS için başucu eser olabilmesi adına dersteki ihtiyaçlarınızı göz önünde bulundurarak hazırladık. Kazanım odaklı hücreleme sistemine göre yazdığımız kitapta kazanımlar ile ilgili gerekli olan ön bilgileri işlemeye özen gösterdik. Kazanımlardaki bilgileri etkinlikler sayesinde pekiştirmeye çalıştık. Öğrenilen bilgilerin değerlendirildiği test bölümünde ise kazanım testlerinden yeni nesil sorulara yumuşak geçişi testlerin kolaydan zora yapısıyla sağlamaya çalıştık. Yeni nesil, özgün sorularımızla da öğrenilen bilgilerin kalıcı olmasını sağlamaya çalıştık. Kitabımızın içeriği şu şekildedir: BİZİM SINIF NELER ÖĞRENECEĞİZ BÖLÜMÜ İşleyeceğimiz kazanımların ele alındığı bölümdür. BİLMEN GEREKENLER BÖLÜMÜ Konu ve kazanımları öğrenmeye geçmeden önce gerekli olan ön kazanımların işlendiği bölümdür. ÖĞRENME VAKTİ BÖLÜMÜ Kazanımlarla ilgili yapılan konu anlatım bölümüdür. UYGULAMA VAKTİ BÖLÜMÜ Kazanımlarla ilgili öğretici etkinliklerin işlendiği bölümdür. KAZANIM TESTLERİ BÖLÜMÜ Kazanımlarla ilgili kısa, pratik ve kolay soruların yer aldığı bölümdür. BECERİ TEMELLİ SORULAR BÖLÜMÜ Orta ve üst düzey beceri temelli sorulardan oluşan bölümdür. Bizim Sınıf kitap serimizin tüm sınıflarda başucu kitabı olacağına inanıyor, tüm öğrencilerimize faydalı olmasını diliyoruz.

Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur. Mustafa Kemal Atatürk

İSTİKLAL MARŞI Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Bastığın yerleri “toprak!” diyerek geçme, tanı: Düşün altında binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı: Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl! Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl? Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl… Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl!

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda? Şûheda fışkıracak toprağı sıksan, şûheda! Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım. Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli: Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli. Bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli, Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar, Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, “Medeniyet!” dediğin tek dişi kalmış canavar?

O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım, Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım, Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na’şım; O zaman yükselerek arsa değer belki başım.

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın. Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın. Doğacaktır sana va’dettigi günler Hakk’ın… Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl. Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl: Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl! Mehmet Âkif Ersoy

İÇİNDEKİLER

1. ÜNİTE FIILIMSILER..................................................................................7-20

2. ÜNİTE SÖZCÜKTE ANLAM.................................................................21-36

3. ÜNİTE DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER................................... 37-50

4. ÜNİTE SÖZ SANATLARI.......................................................................51-58

5. ÜNİTE CÜMLENİN ÖGELERİ...............................................................59-72

6. ÜNİTE CÜMLEDE ANLAM.................................................................. 73-96

7. ÜNİTE FİİLDE ÇATI..............................................................................97-106

8. ÜNİTE PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME..................................... 107-164

9. ÜNİTE CÜMLE TÜRLERİ...................................................................165-182

10. ÜNİTE METİN TÜRLERİ................................................................... 183-204

11. ÜNİTE ANLATIM BOZUKLUĞU......................................................205-214

12. ÜNİTE NOKTALAMA İŞARETLERİ................................................. 215-238

13. ÜNİTE YAZIM KURALLARI.............................................................239-264 CEVAP ANAHTARI.............................................................265-272

1. ÜNİTE

BİZİM SINIF

FİİLİMSİLER

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

7

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

İSİM-FİİL (AD-FİİL, MASTAR) Neler Öğreneceğiz? Fiilimsiyle, fiil ve isim soylu kelimeler arasındaki farkları kavrar. Fiilimsilerin işlevlerini ve kullanım özelliklerini kavrar. Fiilimsileri özelliklerine uygun biçimde kullanır. Cümlede, fiilimsiye bağlı kelime veya kelime gruplarını bulur.

Bilmen Gerekenler! Varlıkların, duyguların, düşüncelerin, kavramların ve çeşitli durumların karşılığı olarak kullanılan sözcüklere “isim” denir. İsimler, mastar eki “-mek, -mak” almazlar. Örnek: Okul, sıra, masa, kitap vs. Örnek: Ali masada yemek yedi. isim isim isim Bir işi, bir durumu veya bir oluşu anlatan sözcüklere “fiil” denir. Fiiller kip (zaman) ve kişi (şahıs) eklerini alarak çekimlenir. Fiiller, mastar eki “-mak, -mek” alırlar. Örnek: Gel-mek, git-mek, koş-mak vb. Örnek: Startfen Türkçe defterinde ders çalışıyorum. fiil

Öğrenme Vakti! İsim-Fiil (Ad-Fiil, Mastar)

Fiillere getirilen “-ma / -me, -ış / -iş / -uş / -üş, -mak / -mek” ekleriyle yapılır. Bu ekler, fillere gelerek onları cümle içinde “isim” yapar. İsim-fiiller, fiillerin isim gibi kullanılabilen şekilleridir. Örnek: Bütün öğrenciler koşmaya başladı. Örnek: Ormanda yürümek istedi. Örnek: Okula gelişi ile herkes mutlu oldu. Açıklama: Örnek cümlelerde geçen “koşmaya”, “yürümek” ve “gelişi” sözcükleri isim-fiil olarak kullanılmıştır. NOT 1: İsim-fiil ile türetilen bazı sözcükler, isim-fiil özelliğini yitirip kalıplaşarak kalıcı bir nesne ya da kavram adı olabilir. Artık bunlara isim-fiil eki olarak bakmamak gerekir.

1. KONU:

İSİM-FİİL (MASTAR)

Örnek: Dondurma, çakmak, kavurma, dolma, sarma vb. Örnek: Annemin yaptığı gözleme çok lezzetli olmuştu.

8

Açıklama: Bu cümlede kullanılan “gözleme” sözcüğü kalıcı isim olarak kullanılmıştır. NOT 2: İsim-fiil eki olan “-me, -ma” kelimeye olumsuzluk anlamı katmaz. Bu yüzden isim-fiil eki olan “-me, -ma” ile olumsuzluk eki olan “-me, -ma” birbirine karıştırılmamalıdır. Örnek: Akşama yemek yapma diye kızını tembihledi. Olumsuzluk eki Örnek: Yemek yapmayı çok seviyordu. İsim-fiil eki Açıklama: Birinci örnekte “yapma” sözcüğünde kullanılan “-ma” eki olumsuzluk eki olarak kullanılmış ve kelime, çekimli fiil görevindedir. İkinci örnekte ise “-ma” eki isim-fiil olarak kullanılmış ve kelime, isim soylu bir sözcük (fiilimsi) görevindedir. 8. Sınıf

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümlelerde yer alan isim-fiilleri bularak karşılarında yer alan boşluğa yazınız. Cümleler

İsim - fiil

1.

Küçük çocukların gülüşü ömre bedeldir.

………………………………….

2.

Buralardan gitmek için tüm işlerini erkenden bitirdi.

………………………………….

3.

Bu kucaklayış belki de bir haykırışın sesiydi.

………………………………….

4.

Onunla yeniden başlamayı düşünüyor musun?

………………………………….

5.

Adamın yalvarışlarını bir görecektin.

………………………………….

6.

Küçükken koşmayı, şimdi ise yürümeyi seviyorum.

………………………………….

7.

Seninle sabahları yürüyüşe çıkardık.

………………………………….

8.

Kitap okumayı çok sevdiğinden kütüphaneye gitti.

………………………………….

9.

Bahçedeki ağaçları sulamak, tavuklara yem vermek tertemiz doğada nefes almak istiyorum artık.

………………………………….

10. Madem ki yükseliş var iniş olmadan olur mu?

………………………………….

2. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerin türlerini bulup karşılarında yer alan ilgili bölüme “ ” ile belirtiniz.

Okula yapılan bağış ile bahçe duvarı yapıldı.

2.

Ufak tefek şeylere kızıp gitme lütfen!

3.

Arka sıradaki öğrenci sana seslenmek istedi.

4.

Her gün az da olsa yazıp çizmeyi isterim.

5.

Lokantada yediğim ezme, Urfa yöresine aitti.

6.

Daha patatesleri dondurma demeden bizim ufaklık buzdolabına atmıştı bile.

7.

Yapılan en son deneme, sınav formatına çok yakındı.

8.

Altınlarını saklamak için odanın bir köşesini kazmaya başladı.

9.

Uçak, uçuş moduna geçtikten sonra kemerleri bağladık.

10. Yemek yemek, dünyanın en zevkli işlerinden biridir herhalde.

8. Sınıf

Kalıcı isim

Çekimli fiil

İSİM-FİİL (MASTAR)

1.

İsim - fiil

1. KONU:

Cümleler

9

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde isim-fiil yoktur? A) Bu diyardan biraz uzaklaşmak bana iyi gelir. B) Karar vermek için acele etmemek gerekir. C) Burası tahmin ettiğimden de daha genişmiş. D) Burada kalma ihtimalim gitme ihtimalimden yüksek.

4. (I) Nasrettin Hoca’nın uzunca bir entarisi vardı. (II) Elbiseyi giymek için dolaba yöneldi. (III) Entariyi bu¬lamayan Hoca, daha şık bir elbise buldu. (IV) Hemen giyip ziyafetin verileceği yere doğru yola koyuldu. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde isim - fiile yer verilmiştir? A) I. 

B) II. 

C) III. 

D) IV.

5. İsim-fiil eki olan “-ma, -me” ile olumsuzluk eki olan 2. “Dönüşte Marmara üzerinden yurt dışına geçtiler.” Bu cümledeki fiilimsinin türce özdeşi aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Elindeki misketleri verme diye bağırıyordu. B) Gül kokan battaniyesine sarılarak sabaha kadar uyudu. C) Yakıtı alır almaz doğru Antalya’nın Alanya ilçesine tatile gitti. D) Akşamüstü sahilde oturup şiir yazışını herkes merak ediyordu.

“-ma, -me” birbirine karıştırılmamalıdır. İsim-fiil ekini alan sözcük, üzerine “-ma, -ma” ekini alırken olumsuzluk ekini almış sözcük ise üzerine bir daha “-ma, -me” ekini almaz. Buna göre, aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi isim-fiil (fiilimsi) değildir? A) Bir daha karşıma çıkma diye söylememe rağmen yine burada! B) Sevdiğim çiçek solmaya başlamıştı belli ki. C) Matematik dersinde tahtayı silmeyi unutmuştu. D) Yürüme, insan sağlığına çok faydalı bir etkinliktir.

6. Alış veriş merkezinde giyim mağazalarını bulmak için

3. Bazı sözcükler isim-fiil eklerini aldıkları halde fiilimsi olmaz, kalıcı isim olurlar.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir kullanım vardır? A) Musluğun altındaki matara dolmaya başladı.

Bu parçada numaralanmış altı çizili sözcüklerin türleri sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir? I

II

III

B) Havadaki uçurtma, rüzgârın hızıyla yükseklere çıkıyordu.

A)

İsim-fiil

Kalıcı isim

Çekimli fiil

C) Hafta sonu Uludağ’da kaymak istedik.

B)

Kalıcı isim

İsim-fiil

Çekimli fiil

C)

Kalıcı isim

Çekimli fiil

İsim-fiil

D)

Çekimli fiil

İsim-fiil

Kalıcı isim

D) Soğanları iyice kavurmaya başladıktan sonra üstüne tavuk etini ekledi. 10

danışma bölümündeki personellere mağazaları sorI duk. Ancak personeller bize gerekli bilgileri vermeyi II bırak yüzümüze bile bakmadı diyebilirim. III

8. Sınıf

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

SIFAT-FİİL (ORTAÇ-FİİL) Neler Öğreneceğiz? Fiilimsiyle, fiil ve isim soylu kelimeler arasındaki farkları kavrar. Fiilimsilerin işlevlerini ve kullanım özelliklerini kavrar. Fiilimsileri özelliklerine uygun biçimde kullanır. Cümlede, fiilimsiye bağlı kelime veya kelime gruplarını bulur.

Bilmen Gerekenler! İsimleri niteleyen ya da belirten sözcüklere sıfat (önad) denir. Sıfat ya da önad; isimlerin ya da diğer sıfatların önüne gelerek onları miktar, sıra, konum, renk, biçim, insanda bıraktığı duygu vb. gibi çeşitli yönlerden tanımlayan, tarif eden sözcük türüdür. Örnek: Kırmızı balık gölde kıvrıla kıvrıla yüzüyor. Sıfat İsim



Sıfat ile nitelediği veya belirttiği ismin oluşturduğu kelime grubuna “sıfat tamlaması” denir. Örnek: Birçok sorunu birlikte halledebiliriz.

Sıfat Tamlaması

Öğrenme Vakti! Sıfat - Fiil (Ortaç-Fiil)

Fiillere “-an, -en, -ası, -esi, -mez,-maz, -ar, -er, -dik, -dık, -dük, -duk, -tık, -tik, -tük,- tuk, -ecek, -acak, -müş, -muş, -mış, -miş” ekleri getirilerek yapılır. Bu ekler, fiilleri sıfat yapar. Sıfat-fiil ekleri, genellikle sıfat tamlaması kurar. Ekleri akılda tutmak için her ekten biri kullanılarak “AN-ASI-MEZ-AR-DİK-ECEK-MİŞ” sözü söylenebilir.







Örnek: Görünmez kazada iki kişi yaralandı.





Örnek: Yıkılası binalar, doğada yeşil alan bırakmadılar. Sıfat-fiiller











Sıfat-fiil

Örnek: Bakmadık sokak bırakmadım bu şehirde.

Sıfat-fiil

NOT 1: Zaman ekleriyle “-mez, -ar, -ecek, -miş” sıfat-fiil eklerini “-mez, -ar, -ecek, -miş” karıştırmamak gerekir. Zaman ekleri şahıs ekinden önce gelerek fiili yüklem yapar. Sıfat - fiil ekleri ise fiili genellikle sıfat yapar ve üzerine isim çekim eklerini alabilirler. Ancak zaman ekleri, isim çekim eklerini almazlar. Örnek: Koşar adımlarla okulun yolunu tuttu. (Sıfat - fiil eki görevinde kullanılmış)

Her gün sabahları geç kalmamak için okula koşar. (Geniş zaman eki görevinde kullanılmış)

Örnek: Üniversite sınavına gelecek yıl hazırlanmayı düşünüyor. (Sıfat - fiil eki görevinde kullanılmış) Misafirler, akşama doğru gelecek. (Gelecek zaman eki görevinde kullanılmış) NOT 2: Sıfat-fiil ekini alan bazı sözcükler zamanla kalıplaşarak kalıcı bir isim hâline dönüşebilirler. Örnek: Duraktaki dolmuş kalkış saatini bekliyordu. (-mış ekini almasına rağmen kalıcı isimdir) Kalıcı isim Örnek: Çağlayan, gürül gürül akıyordu. (-an ekini almasına rağmen kalıcı isim olarak kullanılmış) Kalıcı isim 8. Sınıf

SIFAT-FİİL (ORTAÇ-FİİL)

Sıfat-fiil



2. KONU:

Örnek: Gelen adamı bir yerden tanıyor gibiyim.

11

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

Adlaşmış Sıfat-Fiil Sıfat-fiillerin nitelediği isim düştüğünde sıfat-fiil ismin yerine geçerek adlaşır. Bu tür sıfat-fiillere “adlaşmış sıfat-fiil” denir. Adlaşmış sıfat-fiiller de fiilimsi olarak kabul edilir. Örnek: Sevdiği insanı kimseye değiştirmezdi. Sıfat-fiil isim Örnek: Sevdiğini kimseye değiştirmezdi. (İsim düşmüş, sıfat-fiil ismin görevini de üzerine almış) Adlaşmış sıfat-fiil Örnek: Yarışmada başarılı olan sanatçılar ödüllendirildi.

Sıfat-fiil isim

Örnek: Yarışmada başarılı olanlar ödüllendirildi. (İsim düşmüş, sıfat-fiil ismin görevini de üzerine almış)

Adlaşmış sıfat-fiil

Uygulama Vakti! 3. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcükler sıfat - fiilse sıfat - fiil bölümüne, çekimli fiilse çekimli fiil bölümüne “ ” işareti koyunuz.

2. KONU:

SIFAT-FİİL (ORTAÇ-FİİL)

Cümleler

12

1.

Oğlum, okuyacak ve büyük adam olacak.

2.

İçilecek suyu ve yenilecek yemeği olan bir şehir burası.

3.

Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç.

4.

Baloda tanıdık, yüzler hiç de yabancı değildi.

5.

Körolası çöpçüler, aşkımı süpürmüşler.

6.

Kırılan parmağı için hastanenin ortopedi bölümüne gittiler.

7.

Yardım etmiş bunca sene köyündeki yaşlılara ve çocuklara.

Sıfat - fiil

Çekimli fiil

4. Aşağıdaki cümlelerde geçen adlaşmış sıfat-fiilleri bularak altını çiziniz veya altındaki boşluğa yazınız. 1. Her geçene elindeki adresi sordu.

..............................................................................

2. Geçmişi yad etmek için bir araya geldik.

..............................................................................

3. LGS’ye girecekler için okulun temiz olması gerektiği hatırlatıldı.

..............................................................................

4. Sevdiklerini ve ailesini hayatının başköşesine koyanlar, hep mutlu olur.

.............................................................................. 8. Sınıf

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

5. Aşağıdaki cümlelerde geçen altı çizili sözcükleri ilgili kutucuğa taşıyınız. Cümleler 1.

Çocuklara giyecek alma zamanı gelmedi mi?

2.

Okumuş insanlar, her zaman daha kültürlü ve bilgilidir.

3.

Yaşananları bir daha hatırlamamak için evini değiştirdi.

4.

Yaşlı adam ömrünün son yıllarında elden ayaktan düşmüş.

5.

Güler yüzü, ortamdaki gerginliği biraz olsun hafifletmişti.

6.

Kış için sakladığımız yemiş, bir anda gözden kayboldu.

7.

Toplantıda sunum yaptığı kişiler, devletin ileri gelenleriydi.

8.

Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe.

9.

Yaptıklarını inkâr etmesi, ona yakışmayacak bir davranıştı.

Sıfat - fiil, adlaşmış sıfat - fiil

Çekimli fiil

Kalıcı isim

10. Çizilmiş resimleri, okunmuş kitapları arşive kaldırmış.

6. Aşağıdaki cümleleri okuyunuz. Cümlelerdeki sıfat-fiilleri bularak hangi sıfat - fiil ekleri aldıklarını cümlelerin yanlarındaki boşluğa yazınız.

1. Yaz aylarında Güneydoğu’da yakan güneşin altında çalışan işçiler var.

(…………………………)

2. “Pişmiş aşa tuz katılmaz.” deyip yemeği tuzsuz bir şekilde servis etti.

(…………………………)

3. Yarışmada sergilediği performans takdir edilir türdendi diyebiliriz.



(…………………………)

4. Hayal edilemeyecek bir servete sahip olmasına rağmen mutsuz bir insandı.

(…………………………)

5. Olası bir savaş durumunda bütün askerler cephede hazır bir vaziyetteydi.

(…………………………)

6. Filmleriyle silinmez bir hatıra bıraktı Kemal Sunal Türkiye’deki tüm dostlarına.

(…………………………)

2. KONU:

Öğretmenin Notu:

SIFAT-FİİL (ORTAÇ-FİİL)

7. Güneşin batmasıyla afacan çocuk, koşar adımlarla evine yetişmeye çalışıyordu. (…………………………)

8. Sınıf

13

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat - fiile yer verilmiştir?

A) Geçmiş, insanlara tecrübe katar, gelecek ise hayal kurdurur. B) Mahalledeki tanıdık yüzleri iş başvurusunda görmek, beni şaşırttı. C) Sabahları kahvaltı yapmadan önce yarım saat spor yapar. D) Ablası beni karşısında görünce dizlerinin bağı çözüldü.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “-ecek, -acak” eki çekimli fiil görevinde kullanılmıştır?

A) Derste çözülecek sorulara önceden karar verilir. B) Olmayacak duaya âmin denilmez. C) Toplantıya karar verecek kişiler bellidir. D) Bahçedeki çiçekleri de sulayacak galiba.

4. I. Yazarın yayınlanmış kitabından bir bölüm okudu. II. Öpülesi elleri sadece bayramda hatırlamak sizce yanlış değil mi? III. Denemede başarılı olunca ailesi tarafından bisikletle ödüllendirildi. IV. İstanbul’da yaşamak ve burada hayatını sürdürmek istiyordu. Numaralanmış cümlelerin hangilerinde sıfat - fiil kullanılmıştır? A) I ve II



B) II ve III

C) I ve IV



D) III ve IV

5. Sıfat-fiiller, cümlede çoğunlukla sıfat görevinde kullanılır. Ancak niteledikleri isim düştüğünde onun yerine geçerek bir isim gibi kullanılır yani adlaşmış sıfat-fiil olur. Buna göre aşağıdaki cümlelerden hangisinde adlaşmış sıfat - fiil vardır? A) Gördüklerini hatırladıktan sonra bize de anlatır mısın? B) Yıkanmış battaniyeyi balkondaki ipe serdi. C) Bankadan çekilecek para bir süre onlara yeter. D) Eşyalarımızı tanıdık bir esnaftan karşılamıştık.

3. Fiilimsi ekini aldığı hâlde bir varlığın ya da kavramın

adı olmuş sözcükler fiilimsi özelliğini kaybeder ve kalıcı isim olur. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde açıklaması verilen kavrama örnek vardır? A) Başkan, büyük bir özveride bulunarak istifa etti. B) Yırtık gömlekle inşaatta çalışmaya devam ediyordu. C) Kurşun kalemle yazı yazdığı için hep açacak taşırdı. D) Sevdiklerine hediye almak için kuyumcuya uğradı.

14

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat - fiil bir sıfat tamlaması oluşturmuştur?

A) Arabasını bekleyenler, lütfen bu tarafa geçsin. B) Ne çektiysek görünmez kazalardan çektik. C) Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu? D) Duyduklarını anlatırsan sana yardımcı olabiliriz. 8. Sınıf

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

ZARF-FİİL (BAĞ-FİİL, ULAÇ) Neler Öğreneceğiz? Fiilimsiyle, fiil ve isim soylu kelimeler arasındaki farkları kavrar. Fiilimsilerin işlevlerini ve kullanım özelliklerini kavrar. Fiilimsileri özelliklerine uygun biçimde kullanır. Cümlede, fiilimsiye bağlı kelime veya kelime gruplarını bulur.

Bilmen Gerekenler! Fiillerin, fiilimsilerin, sıfatların ya da kendi türünden olan kelimelerin anlamlarını türlü yönlerden (yer-yön, zaman, durum, miktar, soru) etkileyen; onları belirten, dereceleyen sözcüklere “zarf” denir. Örnek: Bu akşam televizyonda güzel bir film oynayacak. Zarf (zaman yönünden)

Örnek: Balıklar suda hızlı hareket ederler. Zarf (durum yönünden)

Öğrenme Vakti! Zarf - Fiil (Bağ - Fiil, Ulaç) Fiillere getirilen “-ken, -alı, -asıya, -ip, -ince, -arak, -a, -madan, -dığında, -dığından, -maksızın, -casına, -r…-mez” ekleriyle oluşturulan fiilimsi türüdür. Örnek: Ben gidince hüzünler bırakırım. Zarf-fiil



Örnek: Sınıfta bana bakıp gülümsedi. Zarf-fiil

NOT 1: Z  arf-fiiller, cümleye genellikle zaman veya durum anlamı katar. Durum anlamı için fiile “Nasıl?” zaman anlamı için fiile “Ne zaman?” soruları sorulur ve cevap aranır. Örnek: Gün batmadan geliriz.(Ne zaman geliriz?) Zarf-fiil

Açıklama: Birinci örnekteki zarf-fiil cümleye durum anlamı, ikinci örnekte zarf-fiil ise cümleye zaman anlamı katar. NOT 2: Zarf-fiiller cümlelerde zaman ve durum anlamının dışında sebep ve bağlama gibi görevlerde de kullanılır. Örnek: Ağaçları sulamadığından ağaçlar kurumuştu. (Sebep anlamı katmıştır) Zarf-fiil Örnek: Öğretmen sınıfa girdi ve ders anlattı. 1. cümle 2. cümle

Öğretmen sınıfa girip ders anlattı.(iki cümleyi birleştirdi, bağlama görevi) Zarf-fiil

Örnek: Fiilimsileri anlattı, öğrencilerin bilgilenmesini sağladı. 1. cümle 2. cümle 8. Sınıf

Fiilimsileri anlatarak öğrencilerin bilgilenmesini sağladı. (İki cümleyi birleşirdi, bağlama görevi) Zarf-fiil

ZARF-FİİL (BAĞ-FİİL, ULAÇ)



3. KONU:

Örnek: Gülerek yanıma geldi.(Nasıl geldi?) Zarf-fiil

15

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 7. Aşağıdaki cümlelerde geçen zarf - fiilleri bularak cümleye hangi anlamı kattığını bulunuz ve ilgili bölümü “X” ile işaretleyiniz.

Cümleler 1.

Teknedeki işlerini bitirince evine döndü.

2.

Bütün öğrencileri koridorda toplayan öğretmen durmaksızın konuşuyor.

3.

Odada ders çalışırken lütfen beni rahatsız etmeyin!

4.

Böyle yaparak bütün insanları kendinden uzaklaştırırsın.

5.

Stadyumda tribünlerin önünde coşarcasına eğleniyordu.

6.

Bir süre yürüdükten sonra arkasına bakıp tebessüm etti.

7.

Güneş doğar doğmaz sahil kasabasındaki otelde olmalıyız.

8.

O mahalleden ayrılalı, çok şey değişti.

9.

Pazarda domates, salatalık ve biber satarak geçimini sağlıyordu.

Durum

Zaman

10. Sana baktıkça öğrencilik yıllarındaki çektiğim sıkıntılar aklıma gelir.

8. Aşağıdaki cümlelerde geçen zarf - fiilleri bularak altını çiziniz veya yanındaki boşluğa yazınız. 1. Dereyi görmeden paçaları sıvama. (…………………………) 2. El elin eşeğini türkü çağırarak arar. (…………………………) 3. İnsanlar konuşa konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa anlaşır. (…………………………) 4. Avrupa’ya gideli tam yirmi iki yıl olmuş. (…………………………) 5. Okul biter bitmez doğruca spor tesislerindeki antrenmanlara katılırdı. (…………………………)

9. Aşağıda verilen cümleleri zarf - fiil eklerini kullanarak boş bırakılan satırda birleştiriniz.

3. KONU:

ZARF-FİİL (BAĞ-FİİL, ULAÇ)

Cümleler

16

1. Antalya yolunda yakıtımız bitti, yolda kaldık. 2. Erkenden kalktı, güzel bir kahvaltı yaptı, sokağa çıktı. 3. 4.

Çocuklarından kendi aralarındaki konuşmalara güldü ve geçti.

Öğrenci kitabını evde unuttu, öğretmen öğrenciye kızmaya başladı.

5. Evden dışarı çıktı ve parkta oyun oynadı. Öğretmenin Notu:

8. Sınıf

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER TÜRKÇE

Özetleyelim FİİLİMSİLERİN GENEL ÖZELLİKLERİ 1.

Fiilimsiler, birer türemiş kelimedir. İsim soylu sözcükler ailesine katılır. Artık fiil olma özelliklerini kaybetmişlerdir.

Gez-mek, kaç-an, sev-ince

2.

Tüm fiilimsi ekleri fiilden isim yapma ekidir. Yani birer yapım ekidir.

Gör - üp (Fiilden isim yapım eki) Fiil kök fiilimsi eki

3.

Fiil kip ve kişi eklerini almazlar, yani fiiller gibi çekime girmezler.

Gez-mek-yor sev-ince- di (Görüldüğü gibi anlamsız oldu)

4.

Fiilimsiler, olumsuzluk eklerini alabilirler.

Al-ma-mak, gör- me-y-ince

5.

Fiilimsiler, isim çekim eklerini (hâl - iyelik - çokluk) alabilirler.

6.

Fiilimsiler, ek fiil alarak yüklem olabilirler.

7.

İsim - fiil eki olan “-me, -ma” ile olumsuzluk eki olan “-me, -ma” yı Duvarı boyama vakti geldi. birbirine karıştırmamaya dikkat etmemiz gerekir. Bu duvarı boyama.(olumsuz)

8.

İsim fiil ve sıfat - fiil ekleriyle türetilen bazı kelimeler kalıplaşarak fiilimsi özelliklerini kaybeder ve kalıcı isim olurlar.

Çakmak, uçurtma, dolmuş (Cümledeki kullanıma dikkat)

9.

Bazı sıfat - fiil ekleri ile zaman ekleri benzerlik göstermektedir. Bunları karıştırmamak gerekir.

Yırtılmış gömleği dolaptaydı. (Sıfat- fiil) Dolaptaki gömleği yırtılmış. (Çekimli fiil)

Sıfat - fiiller bazı durumlarda niteledikleri isimlerin düşmesi sonu10. cu adlaşırlar. Bunlara adlaşmış sıfat - fiil denir. Yine sıfat - fiil olarak kabul edilir.

Bak-mak-tı (idi)

Bildiklerini tek tek anlattı. (Adlaşmış sıfat-fiil)

Fiilimsiler, tamlamalarda görev alabilir. Tamlayan ve tamlanan ola- Okumanın yararları (tamlayan) bilir. Annemin gezmesi (tamlanan)

12. Cümlede özne, nesne, tümleç olabilirler.

13.

gez-en-ler, oyna-ma-m

Zarf - fiiller cümlelerde zaman, durum, sebep ve bağlama gibi görevlerde kullanılırlar.

Öndekileri iterek ilerledi. (D) Gün batınca o da gitti. (Z) Onu görmediğinden ağladı. (S) Bana bakıp gülümsedi. (B) (Bana baktı, gülümsedi)

3. KONU:

Öğretmenin Notu:

Bilmek, insana fayda sağlar. (Ö) Annem gezmemi istemiyor. (N) Oyun oynamadan kazandı. (ZT) ZARF-FİİL (BAĞ-FİİL, ULAÇ)

11.

Oku-ma-da, koş-mak-tan,

8. Sınıf

17

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bağ - fiil kullanılmıştır?

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zarf - fiil cümleye zaman anlamı katmıştır?

A) Yaşar Kemal’in beğendiğim üç kitabı vardır.

A) Arkadaşının elinden tutarak eve davet etti.

B) Yazılarını sabahleyin yazmayı tercih ediyor.

B) Kapıya yaklaşır yaklaşmaz sevimli kuş elinden kaçtı.

C) Yoğun sisten dolayı görüş açısı iyice azaldı. D) Son yıllarda üstün başarı göstererek ödülü aldı.

C) Göz göre göre arabanın lastiğini patlattı. D) Evde kek yapıp ailece pikniğe gittiler.

5. (I) Sabahın ilk ışıkları aralanmış perdeden göz kamaş-

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zarf - fiil cümleye durum anlamı katmıştır?

tırıyordu. (II) Çocukların yataklarından kalkması ile elini, yüzünü yıkaması bir oldu. (III) Bayramlık elbiselerini giyip kendilerini dışarı atmışlardı. (IV) Dışarıda ilk karşılaştıkları kişi mahallenin sütçüsü Mahmut Efendi’ydi.

A) Salondaki karyolanın üzerine uzanıp yattı.

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde zarf - fiil kullanılmıştır?

B) Evin anahtarını kaybedince çilingir çağırdı.

A) I.  

C) Sen gideli sınıfındaki öğrenciler çok mutsuz.

B) II.  

C) III. 

D) IV.

D) Bilgisayarı açar açmaz soru çözmeye başladı.

6. Aşağıdaki tabloda her bölümde iki cümle bulunmak-

tadır. Bu bölümlerdeki birinci cümlelerin fiilleri fiilimsiye çevrilerek iki cümle tek cümle halinde yazılacaktır. Cümleler

Birleşimi

• Teneffüste dışarı çıktı.

3. Doğa hep aynı şarkıyı söyler.

1.

Bazen sessiz, sedasız… Bazen bağırıp haykırarak… Ama hep aynı şarkıyı…

2.

Hep aynı şarkı… Bazen konuşur doğa, Kimse anlamasa da… Bu şiirde kullanılan fiilimsinin türce özdeşi aşağıdaki cümlelerin hangisinde kullanılmıştır?

3.

18

• Ormanlık alanda dolaştı. • İnsanın ciğerlerini açar. • Müdür bir anda bizim sınıfa geldi. • Herkes ayağa kalktı.

4.

A) Elindeki yumurtalar kırılınca donakaldım. B) Yıl boyunca sergilenen eserleri inceledim.

• Arkadaşlarıyla oyun oynadı.

• Kalın elbiseler giymedi. • Kısa sürede hasta oldu.

C) Ameliyathaneye girmek, tehlikeli ve yasaktır.

Buna göre birleşme sırasında kaç numaralı bölümde fiil, zarf - fiile dönüşmez?

D) İzleyiciler, pastanın yapılışına merakla baktı.

A) 1  

B) 2   C) 3  

D) 4 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. İsim-fiil, eylemlere getirilen “-ma, -ış, -mak” ekleriyle yapılırken sıfat-fiil, “-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş” ekleriyle yapılır. Bu ekler fiillere gelerek onları cümle içinde “isim” ve “sıfat” yapar. Buna göre, I. Bir dilin kaybolması, çevremizdeki bir hayvan neslinin tükenmesinden daha basit bir şey değildir. II. Medyada, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan hayvanlar için birçok habere rastlayabilirsiniz. III. Ancak Afrika’da, Asya’da konuşanı çok az kalan bir dil için dikkate değer bir yayın göremezsiniz. IV. Oysa her kaybolan dil, insanlığın ortak kültüründen bir parça alıp götürür. numaralanmış cümlelerin hangisinde hem isim - fiile hem de sıfat - fiile yer verilmiştir? A) I.

B) II.

C) III.

D) IV.

2. Fiilimsi ekini alarak bir varlığın ya da kavramın adı olmuş sözcükler fiilimsi özelliğini kaybeder ve kalıcı isim olur. Örneğin “Annem dün akşam misafirlere dolma yaptı.” cümlesinde “dolma” sözcüğü “-ma,-me” isim-fiil ekini alarak bir kavramın adı durumuna dönüşmüştür ve kalıcı isim olmuştur. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde açıklaması verilen kavramın örneği vardır? A) Düğün salonunda gelinin damat ile salona girişi herkesin dilinde. B) Salata için biraz patates ezmeyi, biraz da salatalık doğramayı unutma. C) Sabah kahvaltısında bal, pekmezin yanında kaymak da iyi gider. D) Çocukları bu defterle uçurmayı hedefliyor yeni Türkçe öğretmeni.

3. Sıfat - fiiller, niteledikleri isim düştüğünde onun yerine geçerek bir isim gibi kullanılırlar, yani adlaşırlar. Sıfat - fiiller

adlaşmış olsa bile fiilimsi sayılırlar. Örneğin “Kaybettiği dosyaları çalışma masasının çekmecesinde bulduk.” cümlesinde “kaybettiği” sıfat - fiili “dosyaları” ismini nitelemektedir. “Kaybettiklerini çalışma masasının çekmecesinde bulduk.” cümlesinde ise “kaybettiklerini” sözcüğü tek başına kullanılmış, nitelediği ismin görevini de üstüne almıştır. Bu sözcük, adlaşmış sıfat - fiil olarak kabul edilir. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde adlaşmış sıfat - fiile yer verilmiştir? A) İstanbul Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda kazananı, bütün tribün alkışladı. B) Olayda yaralanan hastayı sakin bir şekilde hastaneye kadar götürdük. C) Ablası, aklındakileri bir bir polis nezaretindeki görevliye anlatmış. D) Şirketlerden gelen paraları, çocuğun bireysel hesabına yatırdım.

8. Sınıf

19

TEST - 1

1. ÜNİTE: FİİLİMSİLER

4. Zarf - fiiller; fiil kök veya gövdelerine getirilen “-ıp, -erek -ınce, -meden, -rmez, -ken, ..- e…..-e, dıkça, -alı, -dığında” ekleriyle türetilen sözcüklerdir. Zarf - fiiller, cümleye durum veya zaman anlamı katar.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde kullanılan zarf - fiil, cümleye diğerlerinden farklı bir anlam katmıştır? A) Eskiden çocuklar okulun bahçesinde güle oynaya koştururlardı. B) Son derste öğrenciler hiç konuşmadan öğretmenlerini dinledi. C) Fabrikada mesai biter bitmez tüm personeller işi bırakır. D) Ülke yetkilileri anlaşarak savaşın sona ermesini sağladılar.

5. Klasik dönem araştırmacılarının, bir alan çalışması olarak araştırma konuları arasına almaları gereken çalışmalardan I II biri, klasik metinlerin arka planını oluşturan kültürel kaynakların derli toplu olarak okuyucunun bilgisine sunulma çabası III olmalıdır. Batı kültürü lehine kültürel değişim yaşayan yeni kuşakların doğuya ait kültürel kodlamaları zayıf düşmüştür.

Bu parçada altı çizili fiilimsilerin türleri sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir? I

II

III

A)

Zarf-fiil

Sıfat-fiil

İsim-fiil

B)

Sıfat-fiil

İsim-fiil

Zarf-fiil

C)

Zarf-fiil

İsim-fiil

Sıfat-fiil

D)

İsim-fiil

Sıfat-fiil

Zarf-fiil

6. Sıfat - fiil eki olan “-ar, -er, -mez, -maz, -ecek, -acak, -mış, -miş” fiil kök veya gövdelerine gelerek sözcüğü sıfat-fiil yapar ve sözcük, sıfat görevinde kullanılır. Aynı ekler, zaman kipi görevinde kullanılıp fiile eklenerek sözcüğü çekimli fiil yapar. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük sıfat - fiil görevinde kullanılmamıştır? A) Tatilde epey kalınca çürümüş evdeki domatesler. B) Koşar adımlarla iş yerine yetişmeye çalışıyordu. C) İki semt arasının yürüyecek mesafede olduğunu söyledi. D) Görmez gözlerimin bir anda çehresi değişti. 20

8. Sınıf

2. ÜNİTE

BİZİM SINIF

SÖZCÜKTE ANLAM Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

ANLAMLARINA GÖRE SÖZCÜKLER Neler Öğreneceğiz? T.8.2.5. Kelimeleri anlamlarına uygun kullanır. T.8.2.6. Konuşmalarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır. T.8.3.5. Bağlamdan yararlanarak bilmediği kelime ve kelime gruplarının anlamını tahmin eder. T.8.3.24. Metindeki gerçek ve kurgusal unsurları ayırt eder. T.8.4.10. Yazdıklarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır.

Bilmen Gerekenler! İnsanlar arasındaki iletişimi sağlayan dilin anlamlı en küçük parçasına sözcük (kelime) denir. Sözcükler herhangi bir varlığı, kavramı ya da eylemi karşılayabilir.

Öğrenme Vakti! Gerçek (Temel) Anlam Bir kelimenin akla gelen ilk anlamına “gerçek anlam” denir. Örnek: Bardaktaki sütü döktü. Açıklama: “ Dökmek” sözcüğü “Sıvı veya tane durumunda olan şeyleri bulundukları kaptan başka bir yere boşaltmak” anlamında kullanılmıştır. NOT: Yan anlamda kullanılan tüm sözcükler gerçek anlam olarak kabul edilmektedir. Örnek: Uçağın burnu iyice hasar almış. Gerçek anlam

Örnek: Uçağın kanadı hasar almıştı. Gerçek anlam

1. KONU:

ANLAMLARINA GÖRE SÖZCÜKLER

Mecaz Anlam

22

Bir sözcüğün gerçek anlamından tamamen uzaklaşarak kazandığı yeni anlamına “mecaz anlam” denir. Örnek: Öğrenci, rehber öğretmenin yanında tüm derdini döktü. Mecaz anlam Açıklama: B  u cümlede “Dökmek” sözcüğü gerçek anlamından tamamen uzaklaşarak “Açığa vurmak, söylemek, ortaya koymak” anlamında kullanılmıştır.

Terim Anlam Bir sözcüğün bilim, sanat, spor ya da meslek alanına özgü kavramları karşılığında kazandığı anlama “terim anlam” adı verilir. Örnek: Sahneye çıkan aktörler, birinci perdede ağırlıklarını ortaya koydular. Terim Terim Terim Açıklama: B  u cümlede “sahne”, “aktör” ve “perde” sözcükleri terim anlamda kullanılmıştır. NOT: Türkçede bazı sözcükler kullanıldıkları cümlede anlamına göre gerçek, mecaz veya terim anlamda kullanılabilir. “Köprü” sözcüğünü ele alalım: Örnek: Bu camiler, bu hastaneler, bu köprüler boşuna yapılmadı. (Gerçek anlamda) Babasının yalnız onunla değil hiç kimseyle bir köprüsü yoktu. (Mecaz anlamda) Dişlerinin arası boşluk olduğundan köprü yaptıracağını söylemişti. (Terim anlamda) 8. Sınıf

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerin anlam özelliklerini belirleyerek uygun kutucuğu “ ” işaretleyiniz.

Cümleler 1. 2. 3.

Gerçek Mecaz

Terim

Annem yaptıklarıma karşı kör ve sağır, başkalarının yaptıklarına karşı ise gözü açık ve duyarlıydı.

Güneşin batmasıyla dışarıda yanan sobanın önünde ısınarak soğuktan korunmaya çalışıyordu. Tahtada “yaptırmak” kelimesinin kökü sorulduğunda “yap-” diye ağzımdan çıkıverdi.

4.

Maçın bitimine bir dakika kala kornerden yenilen gol, takımımızın yenilmesine sebep oldu.

5.

Bu kadar dil dökmeme rağmen yine de gülümsüyor, adamda yüz yok ki!

6.

Batuhan ile Merve yarışmadan elenmemek için ince hesapların peşine düşmüştü.

7.

Günlerdir poşette kalan elmalar, çürümeye başlamıştı.

8.

“İki noktadan yalnız bir doğru geçebilir.” derdi matematik öğretmenimiz.

9.

Bizans kurulduğundan battığı tarihe kadar 1125 sene geçmişti.

10. Bir çuval samanı tıka basa doldurmamıza rağmen terazide çok hafif geldi.

2. Aşağıda cümlelerde altı çizili sözcükler gerçek anlamda kullanıldıysa “G”, mecaz anlamda kullanıldıysa “M”, terim anlamda kullanıldıysa “T” yazınız.

Eklem bağları kopan futbolcu ameliyat edildi ve üç ay sahalardan uzak kalacağı açıklandı.

2.

Yaşanan olayın boyutları bir hafta sonra gün yüzüne çıktı.

3.

Dün akşamki depremde evin temelleri yıkılıyor gibi sarsılıyordu.

4.

Son yıllarında kuru, zevksiz bir hayat sürdürüyordu Cumhuriyet Dönemi yazarı.

5.

Saz sesleri bazen aynı notaları, ruhumuza mıhlanmak istenen bir altın çiviye vurulan darbeler gibi tekrar ederdi.

6.

Her hafta kitap alabilmek için azıcık gündeliğimden bir parçasını, öğle yemeklerinden kırparak biriktiririm.

7.

Sabah kahvaltısında misafirlerine zeytin ve peynirin yanında iki yumurta da kırdı.

8.

Giyinişiyle, oturuşuyla, konuşmalarıyla herkesi kendisine hayran bıraktı, ben ise ona bayıldım.

9.

Ayağı olmayan bu gölün tuz oranı epey bir yüksek çıktı.

3. “Anahtar” sözcüğünü hem gerçek hem mecaz hem terim anlama gelecek şekilde cümle içinde kullanınız. 1. Gerçek Anlam: …………………………………………………………………………………………………. 2. Mecaz Anlam: …………………………………………………………………………………………………. 3. Terim Anlam: …………………………………………………………………………………………………. 8. Sınıf

1. KONU:

1.

ANLAMLARINA GÖRE SÖZCÜKLER

Cümleler

23

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük, gerçek (temel) anlamda kullanılmıştır?

A) Boğaz manzarasının karşısında sıcak bir sohbet iyi geldi. B) Derin bir suda yüzmek beni oldukça endişelendirmişti. C) Disiplinli, sert yönetimiyle bilinen bir yöneticiydi Mahmut Hoca. D) Bu durum, onun hayatına yeni bir sayfa açmasına vesile oldu.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde mecaz anlamda

4. I. Senin gibi renkli bir insanı bir daha bulamazlar. II. Seven kalbi ezmek, sevmeyen kalbi durdurmaktan daha zor bir meziyettir. III. O kokular, duvarın arkasındaki çöp kutusundan geliyordu. IV. Yazın üzüm bağlarında çalışıp okul harçlıklarımı arttıracağım. Numaralanmış cümlelerde altı çizili sözcüklerin anlamı aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? Gerçek Anlam

Mecaz Anlam

A)

1 ve 2

3 ve 4

B)

2 ve 3

1 ve 4

C)

1 ve 4

2 ve 3

D)

3 ve 4

1 ve 2

kullanılan bir kelimeye yer verilmiştir?

A) Daha eski zamanda koyu bir Türkçe taraftarıymış. B) Limana yanaşan geminin halatı gevşemişti. C) Uzun bir süredir beklenen kalp ameliyatı gerçekleşti. D) Elindeki uçlu kalemle ince bir yazı yazmış.

5. Bir sözcüğün bilim, sanat, spor ya da meslek alanına

özgü kavramları karşılığında kazandığı anlama “terim anlam” denir. “Basamak” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim anlamıyla kullanılmıştır? A) Merdivenin basamaklarında takılı kaldı bizimki. B) Bu insanlar beni yavaş yavaş yükselten birer basamak sadece.

3. Haziranın ilk haftasıydı. Ali, Türkçe dersinde zamirler I konusunu işleyen öğretmenin tahtaya yazdıklarını

C) Yüzler basamağındaki sayı ile birler basamağındaki sayı aynıydı. D) Apartmanda basamakları çıkmak yerine asansörü tercih ettiler.

görmekte zorlanıyordu. Okuldan çıktıktan sonra annesiyle beraber hastaneye gitti. Doktorun muayenesi sonucunda retinasının zarar gördüğü anlaşılII mıştı. Doktor yaptığı teşhise yönelik ilaç yazmıştı. Ayakta fazla durmaktan bacaklarında varis olan Ali, IV III bu duruma oldukça üzülmüştü. Bu parçada altı çizili sözcüklerden hangisi terim anlamda kullanılmamıştır? A) I.   24

B) II.  

C) III. 

D) IV.

6. “Öyle solgun, öyle zayıftı ki bir yolcudan ziyade bir hastaya benziyordu.”

Bu cümlede altı çizili sözcüğün anlamı aşağıdakilerden hangisidir? A) Mecaz anlam

B) Gerçek anlam

C) Terim anlam

D) Eş anlam 8. Sınıf

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

SÖZCÜKLERDE ÇOK ANLAMLILIK Neler Öğreneceğiz? T.8.2.5. Kelimeleri anlamlarına uygun kullanır. T.8.2.6. Konuşmalarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır. T.8.3.5. Bağlamdan yararlanarak bilmediği kelime ve kelime gruplarının anlamını tahmin eder. T.8.3.24. Metindeki gerçek ve kurgusal unsurları ayırt eder. T.8.4.10. Yazdıklarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır.

Öğrenme Vakti! Çok Anlamlılık

Sözcüğün zamanla değişik anlamları ve kavramları karşılar hale gelmesine “çok anlamlılık” denir. “Çıkmak” sözcüğünü farklı cümlelerde farklı anlamlarda kullanalım: Örnek: Akşama doğru konaktan çıktık. (Gitmek) Bu parçadan bir pantolon çıkar mı? (Yetişecek ölçüde olmak) Dörtten iki çıkarsa iki kalır. (Eksilmek) Bebeğin patiği çıktı. (Sıyrılmak, ayrılmak) NOT: “Çıkmak” sözcüğü TDK sözlüğünde 56 anlamda kullanılmıştır.

Somut ve Soyut Anlam

 eş duyu organımızla algılayabildiğimiz sözcüklere “somut anlam”, beş duyu organımızla algılayamadığımız sözcükB lere ise “soyut anlam” deriz. Örnek: Cebindeki parayı kaybedince telaşa kapıldı. Açıklama: B  u cümlede kullanılan “para” sözcüğü, beş duyu organımızdan herhangi biri ile algılandığından somut; “telaş” sözcüğü ise beş duyu organımızdan herhangi biri ile algılanamadığından sadece varlığını hissettiğimizden soyut anlamda kullanılmıştır.

Örnek: Soğuk bir su içince içim ferahladı. (Nicel)

Hepimize soğuk davranması bizi de kendisinden soğuttu. (Nitel)

Yansıma Sözcükler

Doğadaki seslerin taklit edilmesiyle oluşan sözcüklerdir. Örnek: Deredeki su şırıldıyordu. Örnek: Koltukta uzanıp yatan adam horluyor. Yansıma sözcük Yansıma sözcük

İkilemeler

Anlamı pekiştirmek, güzelleştirmek, çeşitli anlam ilgileri kurmak için oluşturulmuş söz gruplarıdır. Örnek: Türk lirasının değeri yavaş yavaş yükseliyordu. (Aynı sözcüğün tekrarı ile oluşan ikileme) Öğrencilere kılık kıyafet serbestliği tanındı. (Aynı anlama gelen sözcüklerle oluşan ikileme) Doğru dürüst bir şey de almadı kendisine. (Yakın anlamlı sözcüklerle oluşan ikileme) Çocuk, gece gündüz demeden ders çalıştı. (Karşıt anlamlı sözcüklerle oluşan ikileme) Üzerinde yırtık pırtık bir elbise vardı. (Biri anlamlı biri anlamsız sözcüklerle oluşan ikileme) Çocukları abur cubur yiyeceklerden uzak tutmalıyız. (Her ikisi de anlamsız sözcüklerle oluşan ikileme) 8. Sınıf

2. KONU:

 erhangi bir şeyin sayılabilen, ölçülebilen, artıp azalabilen durumunu bildiren sözcükler “nicel anlam”, herhangi bir H şeyin nasıl olduğunu, ne gibi niteliklere veya özelliklere sahip olduğunu ifade eden sözcükler “nitel anlam” olarak ifade edilir.

SÖZCÜKLERDE ÇOK ANLAMLILIK

Nitel ve Nicel Anlam

25

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 4. Aşağıdaki cümlelerde “görmek” sözcüğünü anlamlarıyla eşleştiriniz. Cümleler

Anlamları

1. Yarın patronu göreceğim.

(….) a. Yüzü bir yöne doğru olmak, bakmak

2. Bu ülke, çok savaş gördü.

(….) b. Çok değer vermek

3. Odası güneş görüyor.

(….) c. Yanına gidip konuşmak

4. Tatilde Kapadokya’yı gördün mü?

(….) d. Sahne olmak, geçirmek

5. Anne hiç param kalmadı, ne zaman göreceksiniz beni? (….) e. Gezmek 6. Gözü yalnız arabayı görüyor.

(….)

f.

Vermek

7. Ailede herkes özel ders görüyordu.

(….) g. Almak

5. Aşağıdaki cümlelerde yer alan ikilemelerin hangi yöntemlerle oluşturulduğunu karşılarına yazınız. Cümleler

İkilemenin Oluşum Şekli

1. Ömrü boyunca şan şöhret peşinde koştu. 2. Türkçede iyi kötü herkes bir şeyler öğrenmiş. 3. Yeşil alanlarımız azar azar yok oluyor maalesef. 4. Mangal için çalı çırpı toplamak lazımdı. 5. Mahallede ıvır zıvır işleri berberin çırağı yapıyordu. 6. Odasını bölük pörçük etmişler, yine de bir şey bulamamışlar. 7. El ele, omuz omuza vererek bu zor günleri de atlatacağız.

6. Aşağıda verilen kelimeleri nitel ve nicel anlama gelecek şekilde cümle içinde kullanınız. 1. Büyük (Nitel): ……………………………………………………………………………………………..

2. KONU:

SÖZCÜKLERDE ÇOK ANLAMLILIK



26

Büyük (Nicel): ……………………………………………………………………………………………..

2. Geniş (Nitel): ……………………………………………………………………………………………..

Geniş (Nicel): ……………………………………………………………………………………………..

7. Aşağıdaki altı çizili sözcükler somut anlamda mı soyut anlamda mı kullanıldığını “X” ile belirtiniz. Cümleler

Somut

Soyut

1. Gece karanlığında ilerlerken içini bir korku kapladı. 2. Batıdan esen rüzgâr saçlarını bir o yana bir bu yana savuruyordu. 3. Evin arkasından gelen sese doğru ilerledik. 4. İnsanlara yapacağınız iyilik elbet bir gün karşılık bulacaktır. 5. Hastanedeki ilaç kokusuna bir müddet sonra alışacaksınız. 6. Kalbinin güzelliği belli ki yüzüne de yansımıştı küçük çocuğun. 7. Aklı hür, vicdanı hür yeni bir nesil yetiştirmek, hepimizin birinci görevidir. 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. “Eğilmek” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde “İşinin üstüne eğilerek sorunu hemen çözdü.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır? A) Korktuğunda bu kadar eğilmemelisin. B) Kapının ağzındaki ayakkabıları eğilip düzeltti.

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde herhangi bir soyut sözcüğe yer verilmemiştir?

A) Sınav günü eli ayağı dolaşır, heyecanlanırdı. B) Bulutlardan ince ince kar taneleri dökülüyordu.

C) Çok sıkıldığında böyle eğilip bükülür.

C) Stresi yönetemeyen insanlar, genellikle duygularına yenik düşerler.

D) Bir yandan ayrıntılara eğilirken bir yandan da raporları inceliyordu.

D) Çocuk o kadar hırslıydı ki topa ne kadar sert vurduğunun farkında bile değildi.

5. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi nitel 2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yansıma sözcük kullanılmamıştır?

A) Ormandaki güzel kuşlar, ağaçlarda ötüyordu.

anlamda kullanılmıştır?

A) Evden epey uzak olan fırından iki ekmek almaya çıktım.

B) Ocakta yer alan çaydanlık fokur fokur kaynıyordu.

B) Üzerindeki dar gömlek ile desenli ceketi ortama ayrı bir hava katmıştı.

C) Mangaldaki kanatların cızırtısı masamıza kadar geliyordu.

C) Sırtındaki ağır çantayla hafta içi her gün okula gidiyordu.

D) Gece gece köpeğin havlaması hepimizi korkuttu.

D) Yakın arkadaşlarımdan bir tek Sercan beni sordu.

6. Bisiklet kullanmak, bazılarımız için favori yaz etkinlik-

3. I. Sabah yaptığı menemene soğan da attı. II. Araba bulmuşken Faruk’un eşyalarını da bizim eve atalım. III. Futbolda yabancı oyuncu kuralını önümüzdeki yıla attılar.

lerinin başında geliyor. Bol bol yüzmeli tatilleri saymıyoruz tabii. Bazılarımız tatilde de bisikletsiz yapamayanlardanız ama konumuz bu kez şehirde bisiklet keyfi. Belki Avrupa kentleri gibi bisiklet şehirlerimiz yok ama ülkemizde de her geçen gün daha çok insan iki teker üstünde yola çıkmaya başladı. Bisikleti ara sıra takıldığımız bir hobi olmaktan çıkarıp bir ulaşım aracı olarak benimsemeye başlıyoruz yavaş yavaş.

“Atmak” sözcüğü aşağıdaki anlamların hangisiyle kullanılmamıştır?

Bu parçada altı çizili ikilemelerin oluşum şekli sırasıyla aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir?

A) Geri bırakmak, ertelemek

A) Aynı sözcüklerin tekrarı - Yakın anlamlı

B) Süre tanımak C) Koymak D) Bir yerden başka bir yere taşımak 8. Sınıf

B) Bir anlamlı bir anlamsız - Karşıt anlamlı C) Aynı sözcüklerin tekrarı - Karşıt anlamlı D) Her ikisi de anlamsız - Yakın anlamlı 27

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

SÖZCÜKLERDE ANLAM İLİŞKİLERİ Neler Öğreneceğiz? T.8.2.5. Kelimeleri anlamlarına uygun kullanır. T.8.2.6. Konuşmalarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır. T.8.3.5. Bağlamdan yararlanarak bilmediği kelime ve kelime gruplarının anlamını tahmin eder. T.8.3.24. Metindeki gerçek ve kurgusal unsurları ayırt eder. T.8.4.10. Yazdıklarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır.

Öğrenme Vakti! Eş Anlamlı (Anlamdaş) Sözcükler Yazılışları ve okunuşları farklı, anlamları aynı olan sözcüklerdir. Örnek: Beyaz - ak, mana - anlam, yapıt - eser, lisan - dil vb.

Karşıt Anlamlı Sözcükler Anlamca birbirinin karşıtı olan, birbiriyle çelişen sözcüklere zıt anlamlı sözcükler denir. Örnek: Uzak - Yakın, ileri - geri, inmek - çıkmak, soğuk - sıcak vb. NOT 1: Bir sözcüğün olumsuzu, o sözcüğün zıt (karşıt) anlamlısı değildir. Örnek: inmek - inmemek (olumsuzu)

inmek - çıkmak (karşıt anlamlısı)

NOT 2: Sözcüklerin karşıt anlamlı olabilmesi için her iki sözcüğün de gerçek veya mecaz anlamda olması gerekir. Örnek: Soğuk su içmek istedi. (Gerçek)

Bizi sıcak karşılaması herkesi memnun etti. (Mecaz)

Açıklama: A  ltı çizili bu iki sözcük, birbirinin zıttı değildir. Çünkü biri gerçek anlamda, diğeri mecaz anlamda kullanılmıştır.

3. KONU:

SÖZCÜKLERDE ANLAM İLİŞKİLERİ

Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler

28

Yazılış ve okunuşları aynı, anlamları farklı olan sözcüklerdir. Örnek: Arka bahçesinde gül yetiştirir. (Çiçek adı)

Yapılan espriye herkes güldü. (Gülme eylemi)

NOT 3: Yazılışlarında ve okunuşlarında küçük de olsa farklılıklar bulunan sözcükler sesteş (eş sesli) değildir. Örnek: adet (tane) - âdet (gelenek, görenek)

kar (yağış biçimi) - kâr (kazanç)

Yakın Anlamlı Sözcükler Yazılışı ve okunuşu farklı olan, anlamdaş gibi göründüğü hâlde birbirinin yerini tamamen tutamayan, yani aralarında anlam ayrıntısı bulunan kelimelerdir. Örnek: saçmak - dağıtmak, dargın - küskün - kırgın, dost - arkadaş, bıkmak - usanmak - bezmek vb.

Yabancı Dillerden Alınmış, Dilimize Henüz Yerleşmemiş Kelimeler Bu kelimeler yabancı dillerde var olan, aynı zamanda ülkemizde de sıklıkla kullandığımız sözcüklerdir. Bu sözcükler yerine Türkçe olan ve aynı anlama gelen sözcükleri kullanabiliriz. Örnek: absürt - saçma, adisyon - hesap fişi, kriter - ölçüt, okey - tamam, bye bye - hoşça kal vb. 8. Sınıf

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 8. Aşağıdaki sözcüklerin eş anlamlılarını, karşıt anlamlılarını ve Türkçe karşılıklarını yandaki kutucuğa yazınız.

Sözcük

Eş Anlamlısı

Sözcük

Karşıt Anlamlısı

Sözcük

Özgün

Kazanmak

Animasyon

Misafir

Pahalı

Jenerasyon

Kırmızı

İyimser

Mantalite

Kelime

Güzel

Monoton

Ölçüt

İç

Optimist

Eser

Temiz

Part-time

Eylem

Irak (uzak)

Dizayn

Türkçe Karşılığı

9. Aşağıdaki cümlelerde yer alan eş sesli kelimelerin altını çiziniz. Kelimeleri diğer anlamında cümle içinde kullanınız.

1. Hayvanları kırda dolaştırdıktan sonra ağıla aldı.

…………………………………………………………………………………………

2. Dil insanlar arasında uzlaşmayı sağlayan doğal bir araçtır.

…………………………………………………………………………………………

3. Doğum gününde oğluna aldığı yatın değeri 5 milyon liraydı.

………………………………………………………………………………………… …………………………………………………………………………………………

10. Aşağıdaki birinci cümlelerde yer alan altı çizili sözcüklerin yakın anlamlısı ikinci cümlede yer almaktadır. İkinci cümledeki kelimeyi bularak altını çiziniz.

A. 1. Yaşadığı üzüntü, bir ömür boyu devam edecek diye buralardan gitti. 2. Hiçbir kederim yoktu ki onun bir tatlı kelamıyla bertaraf olmasın. B. 1. Uçak iki saatlik uçuştan sonra yavaş yavaş alçalmaya başladı. 2. Denize inen leylekler ayak parmaklarıyla birer balık yakalayıp yuvasına götürüyor. C. 1. Almanya’daki akrabalarına köyden yaptırdığı kurutmalık dolmalardan yolladı. 2. Yolda kalan arkadaşlarına araba göndermek için yaklaşık 3 km yol yürüdü. 8. Sınıf

3. KONU:



SÖZCÜKLERDE ANLAM İLİŞKİLERİ

4. Küçücük çocukla alay etmek isteyince öğretmenimiz hemen müdahale etti.

29

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. “Çamurdan oyuncaklar yaptığı için elleri kirlenmişti.” cümlesindeki “el” sözcüğünün eş seslisi aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?

4. Aşağıdaki sözcükler bir anlam örgüsüne göre dizilmiştir.

A) Elleri nasır tuttuğundan küreği tutamıyordu.

NEŞE

SEVİNÇ

ÜZÜNTÜ

KEDER

B) Eller beni senden ayırırsa ben ne yaparım? C) O kalem tutan ellerin var oldukça sırtımız yere gelmez. D) Eli işe yatkın olduğundan çarçabuk işlerini bitirdi.

Buna göre, I. Neşe ve sevinç sözcükleri arasında eş anlamlılık ilişkisi vardır. II. Neşe ve üzüntü sözcükleri arasında karşıtlık söz konusudur.

2. “Köyden aldığı doğal kestaneleri sobanın üzerinde pişirdi.” cümlesindeki “doğal” sözcüğünün karşıt anlamlısı aşağıdaki cümlelerin hangisinde kullanılmıştır? A) Yapay bir tavırla yaptıklarımızı inceledi. B) Türk filmlerindeki savaş sahneleri bayağı yapay duruyor.

III. Üzüntü ile keder sözcükleri arasında yakın anlamlılık ilişkisi vardır. numaralı ifadelerden hangileri söylenebilir? A) I ve II

B) I ve III

C) II ve III

D) I, II ve III

C) Adana’da yapay bir göl görmüştüm yıllar evvel. D) Ailemin davranışlarını yapay bulduğumdan o samimiyeti kuramıyorum.

5. “Cevap - yanıt” sözcükleri arasındaki anlam ilişkisinin özdeşi aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Uygarlık - Medeniyet B) Küs - dargın C) Çiğnemek - ezmek D) Ak - kara

3. • F  utbolculuk kariyerimdeki son yıllarım spontane bir şekilde devam etti.

• Global dünyanın küçücük beyinleri olarak biz de bir şeyler yapabiliriz.

meler birlikte kullanılmıştır?

• Türk Hava Yolları dört büyüklerin forma sponsoru oldu.

A) Gülümsedim papatyada örülmüş bayırlar gibi

• İkinci departmanda çalışan kuzenimi ziyaret ettik.

B) Doldurdu gırtlağını kalbinden esen rüzgâr

Aşağıdakilerden hangisi bu cümlelerdeki altı çizili yabancı sözcüklerden birinin Türkçe karşılığı değildir?

30

6. Aşağıdaki dizelerin hangisinde karşıt anlamlı keli-

Kuşlar doldu koynuma gülümserken Sessizce boşalttı yaralarını yüreğine C) Oynarken gölgesinden ürküyor sincap

Sabahın boşluğuna serpildi kırlangıçlar

A) Büyük

B) Bölüm

D) İşte derelerin kıyısında oynaşan serçelerin

C) Destek

D) Kendiliğinden



Arılar topluyor sevinçlerini 8. Sınıf

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

SÖZCÜK VE SÖZCÜK GRUPLARINDA ANLAM Neler Öğreneceğiz? T.8.2.5. Kelimeleri anlamlarına uygun kullanır. T.8.2.6. Konuşmalarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır. T.8.3.5. Bağlamdan yararlanarak bilmediği kelime ve kelime gruplarının anlamını tahmin eder. T.8.3.24. Metindeki gerçek ve kurgusal unsurları ayırt eder. T.8.4.10. Yazdıklarında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanır.

Öğrenme Vakti! Genel ve Özel Anlam Sözcüğün bir türün tamamı için kullanılmasına genel anlam, o türün sadece bir ya da birkaç örneğine işaret edecek şekilde kullanılmasına da özel anlam denir. Örnek: Gül, insanların en çok tercih ettiği çiçektir. (Genel - Tüm güller için geçerli)

Bahçeden kopardığı gül solmuştu. (Özel - Bir gül için geçerli) Genelden Özele Sıralama

Varlık Bitki

Özelden Genele Sıralama

Çiçek

Düşüncenin Yönünü Değiştiren Ifadeler (Geçiş ve Bağlantı Ifadeleri) İki düşünce arasında olumludan olumsuz düşünceye veya olumsuzdan olumlu düşünceye geçişi sağlar. Türkçemizde düşüncenin yönünü değiştiren, farklı düşünmeye yönlendiren ifadeler şunlardır: “ama, fakat, lakin, yalnız, ancak, oysaki, ne var ki, halbuki, buna rağmen, yine de” vb. Örnek: Yarışmayı kaybetti ama yarışmadan iyi bir tecrübe kazandı. Açıklama: B  u cümlede ilk yargı olumsuzken “ama” sözcüğü ikinci yargıda cümleyi olumluya çevirmiş.

Destekleyici ve Açıklayıcı İfadeler Anlatılan bir konuyu açıklamak ve örneklemek için başvurulan bir yöntemdir. Destekleyici ve açıklayıcı bazı ifadeler şunlardır: “özellikle, örneğin, örnek olarak, mesela, hatta, üstelik, ayrıca, açıkçası, açıklamak gerekirse, başka bir deyişle, yani” vb. Örnek: Atılan tüm goller çok güzeldi özellikle son gol muhteşemdi. 8. Sınıf

4. KONU:

Farklı Düşünmeye Yönlendiren İfadeler

SÖZCÜK VE SÖZCÜK GRUPLARINDA ANLAM

Gül

31

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

Özetleyen ve Sonuç Bildiren İfadeler Bir olay, durum ya da konu hakkındaki düşüncelerimizi kısaca anlatan ya da sonuca bağlayan ifadelere özetleyen ve sonuç bildiren ifadeler denir. Anlattıklarımızı özetlerken veya sonuca bağlarken kullandığımız özetleyen ve sonuç bildiren ifadeler şunlardır: “kısacası, özetle, son olarak, sonucunda, böylece, böylelikle, görüldüğü gibi” vb. Örnek: Hakem son düdüğü çaldı böylece maç sona erdi.

Sözcük ve Sözcük Gruplarında Anlam (Söz Yorumu) Birden fazla kelimenin oluşturduğu öbeği anlamlandırmaya “söz yorumu” denir. Bir cümle ya da parçada geçen altı çizili kelime grubunun anlamını bulma veya tırnak içerisinde verilen söz öbeğinin metnin bağlamından hareketle yorumu ile ilgili son yıllarda çok fazla soru çıkmaktadır. Örnek: Gazetedeki köşe yazısında, aile içi ilişkilere üstünkörü bir şekilde yaklaşmış. Açıklama: B  u cümlede yer alan altı çizili söz öbeğinin anlamı “detaya girmeden, şöyle bir bakmak” anlamında kullanılmıştır. Örnek: Y  azar eserlerinde ince eleyip sık dokuyan bir özelliğe sahiptir.

Her bulduğu sözü, her tanık olduğu olayı düşünce süzgecinden geçirmeden kitaplarına koymazdı.

Açıklama:  Bu cümlelerde geçen altı çizili sözcükler sırayla;

Titiz davranmak - Çok iyi düşünmek, muhakeme etmek



anlamlarında kullanılmıştır. NOT: Sözcük ve sözcük gruplarında anlam konusunda, “deyimler, atasözleri, özdeyişler, ikilemeler, yansıma sözcükler” yer alır. Deyim, atasözü ve özdeyişler farklı bir ünite başlığı adı altında anlatılacaktır.

Açıklama:  İlk cümlede geçen altı çizili söz öbeği “mahcup duruma düşürmek, utandırmak” anlamında kullanılmıştır. İkinci cümlede geçen altı çizili söz öbeği ise “bir işi gerektiği gibi yapamamak, başarısız olmak, becerememek” anlamında kullanılmıştır. Altı çizili bu iki söz grubu aynı zamanda birer deyimdir. Öğretmenin Notu:

4. KONU:

SÖZCÜK VE SÖZCÜK GRUPLARINDA ANLAM

Örnek: K  üçük kardeşim yaptığı son işte de yüzümüzü kara çıkarmıştı. Yaptığı işleri sonlandırmayıp eline yüzüne bulaştırdığı için çok üzülüyorduk.

32

8. Sınıf

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 11. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcükler hangi ifadeye uygunsa “X” ile işaretleyiniz. Cümleler

3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10.

Özetleyen ve Sonuç Bildiren İfadeler

Hiçbir zaman benimle aynı fikirde olmadı yine de düşüncelerine saygılıyım. Sınavı kazanacağına kimse inanmıyordu ancak benim ona olan inancım tamdı.

Dün akşam mahallede bir hırsızlık vakası olmuş, üstelik bizim binada gerçekleşmiş. Görüldüğü gibi teknolojinin yararları olduğu kadar zararları da vardır.

Arkadaşının düğününde takı takmayı çok istiyordu ama takı takacak parası yoktu. Son olarak hepimiz doğanın korunması adına üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeliyiz. Edison bin deneyde başarısız oldu buna rağmen pes etmedi.

30 yıllık askerlik hayatım bu son tatbikatla sona erdi. Başka bir deyişle son görevimdi.

Son imzalar da atıldı böylelikle Mesut Özil, resmen Fenerbahçeli oldu.

12. Aşağıdaki sözcükleri hem genel anlama hem de özel anlama gelecek şekilde cümle içinde kullanınız. 1. Ağaç (Genel): ……………………………………………………………………………………………..

Ağaç (Özel): ……………………………………………………………………………………………..

2. Süt (Genel): ……………………………………………………………………………………………..

Süt (Özel): ……………………………………………………………………………………………..

13. Aşağıdaki cümlelerde yer alan altı çizili söz öbeklerinin anlamlarını karşılarına yazınız. Cümleler 1. O, hastalarının iyileşmesi için gece gündüz demeden hastanede çalışıyordu. 2. Acun Ilıcalı, günübirlik gezi için Dominik’e gitti. 3. Yazar, eserinde tekdüze bir yaşamın sıkıcılığından bahsetmiş. 4. 5. 8. Sınıf

Yaşar Kemal, Türk edebiyatında kalemi güçlü, mürekkep yalamış nadir yazarlarımızdandır. Öncelikle kendine has tarzıyla yazdığı köşe yazılarıyla dikkat çeken Ece Temelkuran, ilk kitabını 1996 yılında yazdı.

Söz Yorumu

SÖZCÜK VE SÖZCÜK GRUPLARINDA ANLAM

2.

Ali sınıfta çok başarılı bir öğrenci, hatta okulun en iyi öğrencisi diyebilirim.

Destekleyici ve Açıklayıcı İfadeler

4. KONU:

1.

Düşüncenin Yönünü Değiştiren İfadeler

33

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 4

1. Yeni nesil yazarlar çalakalem yazılar yazarak kısa yoldan şöhret olmak, edebiyat dünyasına tanınmak isterler. Yalnız unuttukları bir gerçek var: Eser bırakmak, kalıcı olmak, ustalık ve sabır gerektirir.

Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir? A) Akıcı, yoğun bir şekilde yazmak B) Taklit ve özentiden uzak yazmak

4. I. Ufak dereler bir araya gelerek nehirleri oluşturur. II. Fidanların birkaç yıl sonra ağaçlara dönüştüğünü, ağaçların da ormanı oluşturduğunu göreceksiniz. III. Çocuk önce harfleri öğrendi, ardından yavaş yavaş kelimeleri okumaya başladı. IV. Doğada yaşamını sürdüren canlılardan insanları kadın - erkek diye ayırmak yanlış bir tutumdur.

C) Süslü, gösterişli yazılar yazmak

Numaralanmış cümlelerden hangisi genelden özele doğru bir sıralama vardır?

D) Gelişigüzel, özensizce yazmak

A) I.  

B) II.  

C) III. 

D) IV.

2. (I) Teknoloji ilerledikçe, insan ilişkileri geriledi. (II)

Özellikle, Türkiye için konuşmak gerekirse toplum, evlerde kullanılan sabit telefonlara henüz alışmışken karşısına geçtiğinde, birkaç tuşla tüm dünyaya ulaşabildiği bilgisayarlarla karşı karşıya kaldı. (III) Değişen hayat şartlarının zayıflatmaya başladığı toplumsal bağlar, internetin kolay ulaşılabilir hale gelmesiyle kopma noktasına geldi. (IV) “Televizyon, aile içi paylaşımı, akrabalık ilişkilerini, komşuluğu yıpratıyor mu?” sorusunun cevabı aranırken, insanlar aynı evde yaşadıkları aile bireylerini, her baktığında bilgisayar başında bulur oldu.

5. Yazar son kitabında ----- birkaç bilgi dışında genellikle o yöreyi tanıtan betimlemelerle okuyucunun hayal dünyasına hitap etmeyi amaçlamış.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümle farklı bir anlam kazanır? A) işe yarar

B) gözle görülür

C) dişe dokunur

D) hatrı sayılır

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde “destekleyici ve açıklayıcı” bir ifadeye yer verilmiştir? A) I.  

B) II.  

C) III. 

D) IV.

6. Çay, ülkemizde en çok tüketilen içecek türlerinden 3. O, çocuklarının okuması için saçını süpürge etti adeta. Hakkettiği değeri gördü mü bilinmez ama bir annenin “nasıl anne olunur?”u en güzel şekliyle herkese gösterdi. Bu parçada altı çizili söz öbeğinin cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir? A) Haddinden fazla çalışmak C) Özveri ile birileri için uğraşmak

Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisinden itibaren düşüncenin yönü değişmiştir?

D) Karmaşık bir hale gelmek

A) I.  

B) Görevleri yerine getirmek

34

biridir. Daha çok doğu Karadeniz taraflarında yetişen çay, Osmanlı Dönemi’nde ilk olarak Bursa’da yetiştirilmeye çalışılmıştır. (I) Ancak uygun yetişme koşullarına sahip olmadığı için burada yetiştirmek mümkün olmamıştır. (II) 1900’lü yıllarda Karadeniz’in özellikle Rize ilinde çayda önüne geçilemez bir büyüme gözlemlenmiş. (III) 1930’da Gürcistan’dan alınan 70 ton siyah çay tohumu ekilmiş ve Rize’nin bir çay yıldızı olması sağlanmış. (IV) Şu an dünyada Karadeniz çayı olarak ilk altı sırada yerimizi almış durumdayız.

B) II.  

C) III. 

D) IV. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Kavramların sayılabilen, ölçülebilen, azalıp çoğalabilen özelliklerini gösteren sözcüklere “nicel anlamlı sözcükler” denir. Varlıkların nasıl olduğunu, niteliğini gösteren; sayılamayan, ölçülemeyen bir değeri, özelliği ifade eden sözcüklere “nitel anlamlı sözcükler” denir. Bu bilgilerden hareketle aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük nicel anlamlı değildir? A) Kaybolduğumuz yerde yürekli bir adamla karşılaştık. B) Yüksek binaların arasında küçücük kalmıştı bizim evimiz. C) Maçta yırtık formayla mücadeleye devam etmek istedi. D) Aldığı çiçekleri kırık bir vazoya koyup vitrine yerleştirdi.

2. Doğadaki cansız varlıkların, hayvanların, makinelerin çıkardığı seslerin taklit edilmesiyle oluşan sözcüklere “yansıma sözcükler” denir. Çatır çutur, miyav, hav hav, şırıl şırıl vb. yansıma sözcüklere örnektir. Yansıma sözcükler, mecaz anlama gelecek şekilde kullanıldıklarında ise yansıma anlamı ortadan kalkar.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde yansıma bir sözcük kullanılmasına rağmen yansıma anlamı yoktur? A) Patlama sesi boş meyve suyu kutusundan gelmişti. B) Horul horul uyuyan adam, hiç kimseyi de uyutmadı. C) Zır zır diye çalışan makineler tüm bina sakinlerini rahatsız etti. D) Yarışmacıların elenmesine yönelik yaptığımız plan, tıkır tıkır işliyordu.

3. On sekiz yaşına gelen her birey kozası olan aileden yavaş yavaş çıkmaya ve kendi hakkında kararlar almaya başlar.

Yaşadığı toplumun geleceğine katkı sunabilecek birey, kendisiyle ilgili doğru kararları verebilen ve ayağı yere sağlam basan bireydir. Böyle bireyler aile birliklerinin devamı için de önemlidir. Bu parçada altı çizili sözcük grubunun cümleye kattığı anlam aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır? A) Hasan, yaşamın her alanında aktif rol almakta ve karşılaşılan tüm problemleri çözebilme kabiliyetine sahip bir bireydi. B) Mahmut, iş yerinde birçok problemle karşılaşırken evde çoğu kez ailesiyle iyi geçinmeye çalışırdı. C) Ayşe, o kadar okul okumasına rağmen meslek hayatında hep yer edinme kaygısıyla baş başa kalmıştır. D) Fatma, yeteneği ve azmi sayesinde başarı merdivenlerini bir bir çıkmış lakin aile içinde yaşadığı birtakım sorunlar yüzünden kariyerini sonlandırmıştır.

8. Sınıf

35

TEST - 1

2. ÜNİTE: SÖZCÜKTE ANLAM

4. I. Geceleri bazen öyle bir sessizlik çöküyor ki bu şehirde insan yaşadığına şaşırırsın. II. Kadının yanakları ameliyattan sonra iyice çöktü. III. Yoğun bir yağıştan sonra yol çöktü. “Çökmek” sözcüğü aşağıdaki anlamların hangisiyle kullanılmamıştır? A) Şakak, avurt vb. içeri doğru girmek, çukurlaşmak B) Basmak, yayılmak C) Son bulmak, yıkılıp dağılmak D) Bulunduğu düzeyden aşağı inmek, çukurlaşmak

5. Sonuçların ----- olduğu durumlarda karar almak zorunda kalan insanlar, kazançları ve kayıpları matematiksel olasılıklar üzerinden hesaplamaz. Daha ----- bir şeyi kazanma ihtimallerinin mi yoksa ----- ihtimallerinin mi olduğuna bakarlar. Bu metinde boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerin hangisinde verilenler getirilmelidir? A) kesin - çok - yenilme B) meçhul - az - kaybolma C) karmaşık - fazla - yitirme D) belirsiz - ziyade - kaybetme

6. • B  ir sözcüğün akla gelen ilk anlamına “gerçek anlam”; ilgi veya benzetme sonucu sözcüğün gerçek anlamından tamamen uzaklaşarak kazandığı yeni anlama “mecaz anlam” denir.

• Anlamca birbirinin karşıtı olan, birbiriyle çelişen kelimelere “zıt (karşıt)” anlamlı; yazılışları ve okunuşları aynı ama anlamları farklı olan sözcüklere ise “eş sesli (sesteş)” kelime denir. Küçük Hasan hızlı yürümeye çalışıyordu. Giydiği botlar ayağını vuruyordu. Her adım atışında topuğu acıyor, derisi II I soyuluyordu. Günlerdir yaptıkları yolculuklardan burnu ve kulakları kızarmış, adeta derileri kalkmış ve soyulmaya III başlamıştı. Elinde tuttuğu tüfeği nerdeyse boyu kadardı. IV Verilen bilgilerden hareketle bu parçada numaralı sözcükler ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. sözcüğün karşıt anlamlısı “yavaş” sözcüğüdür. B) II. sözcük mecaz anlamda kullanılmıştır. C) III. sözcük gerçek anlamda kullanılmıştır. D) IV. sözcük eş sesli (sesteş) bir sözcüktür. 36

8. Sınıf

3. ÜNİTE

BİZİM SINIF

DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

37

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

DEYİMLER Neler Öğreneceğiz? T.8.3.6. Deyim, atasözü ve özdeyişlerin metne katkısını belirler. T.8.4.8. Yazılarını zenginleştirmek için atasözleri, deyimler ve özdeyişler kullanır.

Bilmen Gerekenler! Deyimler, hem yazılarımızı hem de konuşmalarımızı daha çekici hale getiren yardımcı sözcüklerdir. Normalde daha uzun cümleler kurarak anlatmamız gereken bazı durumları, kısa bir iki sözcükle anlatmamıza yardımcı olur.

Öğrenme Vakti! Deyimler

Deyim; dil biliminde, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla ya da özel bir yapı veya söz dizimi içinde belirten ve çoğunlukla gerçek anlamlarından ayrı anlamlara gelen sözcüklerden oluşan kalıplaşmış sözcük topluluğu ya da cümledir. Örnek: Dışarıdaki seslere kulak kabartarak kapıyı yavaşça araladı. Açıklama: B  u cümlede “kulak kabartmak” söz grubu bir deyimdir ve bu deyim cümleye “belli etmeden dinlemeye çalışmak” anlamını katmıştır.

Deyimlerin Özellikleri

1. Deyimlerin söyleyeni belli değildir, yani anonimdir. Deyimler, halkın ortak malıdır. Örnek: Araba aldığımı duyunca ağzı kulaklarına vardı küçük kızın. Açıklama: Bu cümlede “ağzı kulaklarına varmak” söz grubu deyimdir ve bu deyimin ilk söyleyeni belli değildir. Deyim, “çok sevinmek” anlamına gelir. 2. Deyimler, kalıplaşmış sözcüklerdir. Bu nedenle deyimlerdeki sözcüklerin yerine anlamdaşları (eş anlam) getirilemez. Sözcüklerin yerleri değiştirilemez. Örnek: Akla karayı seçmek (Doğru) Örnek: Dam başında saksağan, vur beline kazmayı. (Doğru) Beyazla siyahı seçmek (Yanlış) Saksağan dam başında, beline vur kazmayı. (Yanlış) 3. Deyimler, genellikle söz grubu biçimindedir ancak cümle biçiminde olan deyimler de vardır. Örnek: Atı alan Üsküdar’ı geçti. (cümle biçiminde deyim) Eteği zil çalmak (söz grubu biçiminde deyim) 4. Deyimler, mastar hâlindedir ancak kip (zaman) ve şahıs ekine göre çekimlenebilir. Örnek: Ağzına bir parmak bal çalmak (mastar hâli) Zaman kipi

1. KONU:

DEYİMLER



38

Özgürlük, refah diye herkesin ağzına bir parmak bal çaldılar. (Çekimli hâli) Şahıs eki

5. Deyimler, genellikle mecaz anlamlıdır. Ancak az da olsa gerçek anlamda kullanılan deyimler de vardır. Örnek: “ Yanındakine çamur atmaktan çekinmedi.” cümlesinde “çamur atmak” deyimi birinin üstünü başını kirletmek değil; “birini kötü bir işe karışmış göstermek, kara çalmak, iftira etmek” anlamında kullanılmıştır. Yani mecaz anlamlıdır. Örnek: “Bu çocuğun kimi kimsesi olmadığını biliyorum.” cümlesinde “kimi kimsesi olmamak” deyimi “yakını, koruyucusu bulunmamak” anlamında kullanılmıştır. Yani gerçek anlamda kullanılmıştır. 6. Deyimler, ders verme amacı taşımaz. Genellikle bir kavramı veya durumu anlatmak için kullanılır. Örnek: “Diline dolamak” deyimi “aynı şeyi her yerde tekrarlamak” anlamındadır. Ders verme amacı yoktur. 8. Sınıf

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümlelerde yer alan deyimleri bularak altlarını çiziniz. Cümleler

Deyim

1.

Bu meseleyi ele ele vererek en kısa sürede çözebiliriz.

2.

Sınıfımıza yeni gelen öğrenci biraz maymun iştahlı diyebiliriz.

3.

Nerede o eski bayramlar deriz ya… Hepsi gözümde tütüyor.

4.

Yeni neslin aklı bir karış havada, üstelik hiçbir şey beğenmiyorlar.

5.

Gurbetteki kadın, burnunun direği sızlaya sızlaya evini özlemekte.

6.

Karşı rakip taraftarına sürekli atıp tutuyordu.

7.

Okulun açılmasını dört gözle bekleyen öğrenciler alış verişe çıkmışlardı.

8.

Kadının pişkinliğine bakar mısın, hem suçlu hem güçlü.

9.

Pazarda kaşla göz arasında cebimdeki telefonu çaldılar.

10. İğne ile kuyu kazmak gibiydi para kasasının şifresini çözmek.

2. Aşağıdaki deyimleri karşılarındaki karışık olarak verilen anlamlarıyla eşleştiriniz. Deyimler

Anlamları

1. Ağzı süt kokmak

(….) a. İstemediği hâlde birinin işine yarayacak biçimde davranmak

2. Baltayı taşa vurmak

(….) b. Bir şey yapmaya kesin karar vererek zamanını beklemek

3. Denizden çıkmış balığa dönmek

(….) c. Çok genç ve toy olmak

4. Ekmeğine yağ sürmek

(….) d. Yeni bir işe, ortama, duruma alışmakta zorluk çekmek

5. Kafasına koymak

(….) e. Farkında olmayarak birine dokunacak sözler söylemek

3. Aşağıdaki kutucuklarda verilen duygulara uygun birer deyimi cümle içinde kullanınız. Telaş

Sevinç (Mutluluk)

1. ………………………………………………………………………………………… 2. ………………………………………………………………………………………… 3. ………………………………………………………………………………………… 4. ………………………………………………………………………………………… 5. ………………………………………………………………………………………… 8. Sınıf

Özlem DEYİMLER

Çaresizlik

1. KONU:

Öfke

39

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Deyimler bir durumu daha etkili anlatmak için kullanılır.

Umursamamak, önem vermemek, ilgi göstermemek için kayıtsız kalmak(I); gerçek yüzü, kimliği, niteliği ortaya çıkmak için maskesi düşmek(II); korkudan, üzüntüden, heyecandan konuşamaz olmak için dili dönmemek(III); en zor işleri bile yapıp geçimini sağlayacak becerilikte olmak, her türlü işi yapmak için de bizler ekmeğini taştan çıkarmak(IV) deyimlerini kullanırız.

4. I. Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm, ağzım açık kaldı.

II. Ağzı kulaklarına varan oyuncuyu ödül için sahneye davet ettiler. III. Ailesiyle bir araya geldiğinden beri ayağı yere değmeyen birine dönüştü. IV. Sinema çıkışı babasını karşısında görünce etekleri tutuştu.

Yukarıdaki numaralandırılmış deyimlerden hangisinin anlamı yanlış verilmiştir?

Numaralanmış cümlelerdeki deyimlerin hangilerinde “çok sevinmek” anlamı vardır?

A) I.  

A) I ve II

B) II ve III

C) I ve IV

D) III ve IV

B) II.  

C) III. 

D) IV.

2. • E  ğilimini, niyetini, düşüncelerini, arzularını anlamaya çalışmak.

• Farkında olmadan karşısındakini rahatsız edecek, kızdıracak söz söylemek. • Birine her istediğini yaptırmak, onu kukla gibi kullanmak.

kullananların dildeki performansları, dilin kusursuzluğunu zedeler. Bu, doğal bir şeydir. Her durumda insanın karşısına nitelikli konuşmacılar çıkmaz. Konuşmacı “dilinin döndüğü kadar” kendini ifade eder.

Aşağıdaki deyimlerden hangisinin anlamı verilmemiştir?

Bu parçada “dilinin döndüğü kadar” deyiminin anlamı aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?

A) Arkasından sürüklemek

A) Kendini yeterince açıklayamamak

B) Pot kırmak C) Nabzını yoklamak D) Parmağında oynatmak

3. Aşağıdaki

cümlelerin hangisinde kullanılan deyim, “kendisine zararı dokunacak bir durum meydana geleceğinden kuşkulanmak” anlamında kullanılmıştır? A) Tilkiyi civarda dolaşırken gördüğü andan itibaren içine kurt düşmüştü. B) Yeni oyuncağımı kırdığımı öğrenen babam küplere bindi. C) Tası tarağı toplayıp bir an önce buradan gitmeyi umuyorduk. D) Oğlu askere gittiğinden beri içine bir ateş düşmüştü.

40

5. Her dil, sistemiyle mükemmele yakındır. Ancak onu

B) Çok iyi laf etmek, karşıdakini etkilemek C) Anlatma gücünün elverdiği ölçüde D) Söylemlerinde noksanlıklarının bulunması

6. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde deyim açıklamasıyla verilmiştir?

A) Oh, ekmek elden su gölden; hep başkalarının kazancıyla geçinmeye çalış sen! B) Sabah işe giderken karşılaştığı manzara karşısında tüyleri diken diken olmuştu. C) Babasını bir daha yanıltmamak için sözünden çıkmamaya ant içmişti. D) Artık sabrı tükenmişti, haksızlıklara göz yummaya devam edemezdi. 8. Sınıf

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

ATASÖZLERİ Neler Öğreneceğiz? T.8.3.6. Deyim, atasözü ve özdeyişlerin metne katkısını belirler. T.8.4.8. Yazılarını zenginleştirmek için atasözleri, deyimler ve özdeyişler kullanır.

Bilmen Gerekenler! Atasözleri, herhangi birine uzun uzadıya değil de kısa ve öz bir şekilde öğüt verilmek istendiğinde kullanılır. Uzun konuşmalar yapmaya gerek kalmadan tek bir cümle ile istediğini anlatmak için atasözleri kullanılmaktadır. Ya da bir düşünceyi açıklarken kısa yoldan atasözü ile kolaylıkla anlatılabilir. Bir görüşü savunurken atasözü kullanılarak söylenmek istenen kısa ve öz bir şekilde söylenebilir.

Öğrenme Vakti! Atasözleri Atasözü; bir fikri, öğüdü daha çok mecaz yolu ile kısa ve kesin olarak anlatan, eskiden beri söylenegelmiş özlü sözlere denir. Daha geniş tanımı ile atasözü, “Atalarımızın uzun gözlem ve tecrübeler sonunda vardıkları hükümleri hikmetli düşünce, öğüt ve örneklemeler yolu ile veren; birçoğu mecazi anlam taşıyan; yüzyılların oluşturduğu biçimle kalıplaşmış bulunan; daha çok sözlü gelenek içinde nesilden nesile geçerek yaşayan, anonim nitelikli özlü söz”dür. Örnek: Gerçek dost üzüntülü, sıkıntılı günlerde insanı yalnız bırakmaz.” cümlesine en uygun “Dost kara günde belli olur.” atasözünü kullanmak yerinde olur.

Atasözlerinin Özellikleri 1. Atasözleri anonimdir, yani söyleyeni belli değildir. Halkın ortak ürünüdür. Örnek: Damlaya damlaya göl olur. (İlk söyleyeni belli değildir.) 2. Atasözleri kalıplaşmış sözlerdir. Bu nedenle atasözünü oluşturan sözcüklerin yerine eş anlamlıları ya da yakın anlamlıları getirilemez, sözcüklerin yerleri değiştirilemez.

Örnek: Derdini söylemeyen derman bulamaz. (Doğru) Kederini söylemeyen ilacını bulamaz. (Yanlış)

3. Atasözleri cümle biçimindedir ve genellikle öğüt verir.

Örnek: Sakla samanı gelir zamanı. (Gereksiz görülen bir şey atılmamalı, ileride gerekli olabilir.)

4. Atasözlerinin birçoğunda mecazlı söyleyiş söz konusudur. Örnek: Borç yiğidin kamçısıdır.

5. Bazı atasözleri ise gerçek anlam taşır. Örnek: Akıl akıldan üstündür. 6. Bazı atasözleri aynı veya yakın anlamlıdır.

Örnek: Körle yatan şaşı kalkar.



/

Keskin sirke küpüne zarar. /

Üzüm üzüme baka baka kararır. Öfkeyle kalkan zararla oturur.

7. Bazı atasözleri zıt (karşıt) anlamlıdır.

Örnek: İyi insan lafın üzerine gelir. / İti an çomağı hazırla.

8. Sınıf

Damlaya damlaya göl olur. / Taşıma suyla değirmen dönmez.

ATASÖZLERİ

Açıklama: İnsanın çalışmasında kendisini en fazla zorlayan şey borçtur. Ne kadar borç o kadar fazla çalışmak demektir.

2. KONU:



41

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 4. Aşağıdaki atasözleri ile açıklamalarını eşleştiriniz. Ortaya çıkan anahtar sözcüğü bulunuz. Atasözleri

Açıklamalar İçinde çeşitli olayların geçmesi doğal olan bir ortamda zaman R zaman sert çatışmaların, fırtınaların çıkması da olasıdır anlamında kullanılan bir söz.

1.

(….) Mum, dibine ışık vermez.

2.

(….)

3.

Olumsuzluklar ve aksilikler biz insanlar içindir. Beklenmedik bir durumla karşılaşınca hemen öfkelenmemeli, sakin bir kafa ile (….) Can çıkmayınca, huy çıkmaz. N durum değerlendirmesi yapılmalı ve biraz beklenmelidir. İnsana sabretmek güç gelir ama güzel sonuç verir.

4.

(….)

5.

6.

Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına.

Deniz kenarında dalga eksik olmaz.

T

Önceden tasarlanan bir iş umulduğu gibi sonuçlanmaz, düşünüldüğü gibi olmaz anlamında kullanılan bir söz.

A

İnsanı alışkanlıklarından, huylarından vazgeçirmek mümkün değildir.

(….) Evdeki hesap çarşıya uymaz.

F

Kışın uzun sürmesi, şiddetli soğuklarda insanlar ellerine geçen her şeyi yakmak zorunda kalırlar.

(….)

Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.

T

İnsan çevresindeki kişilere nasıl davranırsa öyle karşılık görür. İyilik yapan iyilik, kötülük yapan kötülük görür.

7.

(….)

Her horoz kendi çöplüğünde öter.

S

İnsan başkasına ettiği iyiliklerin çoğunu ailesine ve yakınlarına yapmaz.

8.

(….) Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır

E

Bir kişinin kendi malı olan yerde ya da kendisinin çok sevildiği çevrede sözü daha çok geçer.

Anahtar Sözcük: ..............................................................................

2. KONU:

ATASÖZLERİ

5. Aşağıda açıklaması verilen atasözünü tahmin ediniz.

42

1. Bir konuda çok ileride bulunan kimse, o konumun son kertesine ulaşmış değildir. Mükemmele ulaşmak insan için bir hayal olmaktan öteye gidemez. Mükemmel dediğimiz şeylerde bile aslında bir eksiklik vardır. Kendimizden ileri ve derece derece birbirinden yüksek birçok kimseler bulunabileceğini hatırımızdan çıkarmamalıyız.

Atasözü: .............................................................................................................................................

2. İnsan, varlıklı durumuna güvenerek har vurup harman savurmamalı, tutumlu olmalıdır. Buna dikkat etmeyen kimse, işlerin iyi gitmediği ve çalışamadığı zamanlarda darlığa düşer.

Atasözü: ............................................................................................................................................. 8. Sınıf

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

6. Aşağıdaki atasözlerinin anlamlarını bularak karşılarına yazınız. a. İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır. / ……………………………………………………..…..........……… b. Paranın yüzü sıcaktır.

/

……………………………………………………............................................…………

c. İşleyen demir pas tutmaz. / ………………………………………………………..……………..……….………… d. Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur. / …………………………………………………..………...……..………… e. Ev alma komşu al. / ……………………………………………………..……………..……………..……….......… f. Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez. / ……………………………………………………..……………..………..

7. Aşağıda verilmiş atasözlerini zıt anlamlılarıyla eşleştiriniz. 1. (….) Birlikten kuvvet doğar.

a. İyiliğe iyilik olsaydı, koca öküze bıçak olmazdı.

2. (….) Aslı ne ise nesli de odur.

b. Horozu çok olan köyün sabahı geç olur.

3. (….) İyilik eden iyilik bulur.

c. Üzümünü ye bağını sorma.

4. (….) Harama el uzatılmaz.

d. Komşu komşunun külüne muhtaçtır.

5. (….) El elin eşeğini türkü çağırarak arar.

e. Ak koyunun kara kuzusu da olur.

8. Aşağıda verilmiş atasözlerini eş anlamlılarıyla eşleştiriniz. 1. (….)

Bir baba dokuz evlat besler, dokuz evlat bir babaya bakamaz.

2. (….) Sel ile gelen, yel ile gider.

a. Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz. b. Bir elin nesi var, iki elin sesi var.

3. (….) Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli. c. 4. (….) Yalnız taş duvar olmaz. 5. (….) Nasihat isteyen, tembele iş buyursun.

Babası oğluna bir bağ bağışlamış, oğlu babasına bir salkım üzüm vermemiş.

d. Tembele iş buyur, sana akıl öğretsin. e. Haydan gelen huya gider.

8. Sınıf

2. KONU:

ATASÖZLERİ

Öğretmenin Notu:

43

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Aşağıdaki atasözlerinden hangisi “Birlikten kuvvet doğar.” atasözüne anlamca en yakındır? A) Kambersiz düğün olmaz. B) Yalnız taş duvar olmaz. C) Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur. D) Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan.

4. Karşıt kavramları karşılayan, birbirleriyle çelişen anlamlar içeren sözcüklere “zıt anlamlı sözcükler” denir. Bu sözcükler bazen aynı atasözünün içinde de geçebilir. Buna göre aşağıdaki atasözlerinin hangisinde zıt anlamlı sözcükler bir arada kullanılmamıştır? A) Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır. B) Acıyan uyumuş, acıkan uyumamış. C) Gel demek kolay, git demek güçtür. D) Ucuzdur vardır illeti, pahalıdır vardır hikmeti.

2. “Her işin yapılması için en uygun olan bir zaman, bir

durum vardır. Bir iş için ele geçen fırsat hemen değerlendirilmelidir.” anlamına gelen atasözü, aşağıdakilerden hangisidir? A) Acele eden ecele gider. B) Sakla samanı gelir zamanı. C) Demir tavında dövülür. D) Minareyi çalan kılıfını hazırlar.

5. Bizim işimize ancak kendimiz canla başla sarılabiliriz. Bir kimsenin sıkıntısına çare bulacak olan kimse içinden acı duyarak değil, zevk ve eğlencesinden geri kalmayarak bu işi yapar.

Bu parçada anlatılanları karşılayan atasözü, aşağıdakilerden hangisidir? A) Araba devrilince yol gösteren çok olur. B) Her koyun kendi bacağından asılır. C) İyilikten maraz doğar. D) El elin eşeğini türkü çağırarak arar.

3. Cahil ve hiçbir konuda bilgi sahibi olmayan kimse, bu

kusurunu kabul etmez yalnızca bu kusurunu kapatmaya çalışır. Bu yüzden de çevresindeki insanlara hep yüksekten bakar, kendini beğenmiş bir tavır takınır ve haddini aşan büyük laflar eder. Bu tarz kişiler için genellikle “………………..” atasözü kullanılır.

II. Topalla gezen aksamak öğrenir. III. Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim. IV. Körle yatan, şaşı kalkar.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki atasözlerinden hangisi getirilmelidir?

Numaralanmış atasözlerinin vermek istediği ortak düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

A) Baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar.

A) İnsan zamanla çevresindeki kişilerden etkilenir, onlara benzer.

B) Boş başak dik durur.

44

6. I. Üzüm üzüme baka baka kararır.

C) Boş çuval dik durmaz.

B) Yapılan iyilik veya kötülük karşılıksız kalmaz.

D) Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır.

D) Gizlenen bir gerçek uzun süre saklanmaz.

C) İnsanın kendi gücüne güvenmesi gerekir.

8. Sınıf

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

ÖZDEYİŞLER Neler Öğreneceğiz? T.8.3.6. Deyim, atasözü ve özdeyişlerin metne katkısını belirler. T.8.4.8. Yazılarını zenginleştirmek için atasözleri, deyimler ve özdeyişler kullanır.

Bilmen Gerekenler! Özdeyişler, söyleyeni belli, güzeli ve doğruyu gösteren örnek cümlelerdir.

Öğrenme Vakti! Özdeyişler Özdeyiş; bir düşünceyi, bir duyguyu özlü bir şekilde anlatan, kim tarafından söylendiği belli olan sözlere “özdeyiş” denir. Özdeyişler insanlığa, topluma yararlı hizmetlerde bulunmuş ünlü kişilerin sözleridir. Yazarlar, devlet adamları, komutanlar, peygamberler, bilgin ve düşünürlerin söyledikleri sözler, özdeyiştir. Örnek: Akıllı olmak da mühim değil önemli olan o aklı yerinde kullanmaktır. (Descartes)

Özdeyişlerin Özellikleri 1. Özdeyiş, söyleyenin ya da yazanın kültür ve zekâ gücünü yansıtır. Örnek: Ne mutlu Türküm diyene! (M. Kemal Atatürk)

Örnek: Dil, bir ulusun aynasıdır. Bu aynaya baktığımız zaman orada kendimizin gerçek yankısını görürüz. (Schiller)

2. Özdeyiş, kimi durumlarda yaşam görüşümüzü değiştirecek ölçüde etkiler. Örnek: Cahil kimselerin yanında kitap gibi sessiz ol. (Mevlana Celaleddin-i Rumî)

Örnek: Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz. (Hz. Ali)

3. Özdeyişin değeri, içindeki düşüncelerin, düşüncelerin sözcük sayısıyla orantılı olmasına bağlıdır.

Örnek: Bir ülkenin geleceği o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlıdır. (Albert Einstein)

4. Özdeyiş, sözcüklerden oluşmuştur. Her sözcüğün anlattığı gerçek ve mecazlı anlam; anlatılmak istenen düşünceye ya da duyguyu tam olarak belirtecek nitelikte olmalıdır.

Öğretmenin Notu:

3. KONU:



ÖZDEYİŞLER

Örnek:  Çocuklara, babalarının yeteneklerine göre değil, kendi yeteneklerine göre meslek bulmak gerekir. (Platon)

8. Sınıf

45

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 9. Aşağıdaki numaralı özdeyişleri, kutu içinde verilen temalarla eşleştiriniz. Kararlılık



Cehalet

Bilinç

Eğitim

Bilim

1. Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse akıllıdır. (Lao Tzu) 2. Köhne fikirler paslanmış çivilere benzer, söküp atmak çok güçtür. (Cenap Şahabettin) 3. Şımartılmış küçükler, büyüdükleri zaman hayattan şamar yer! (Rafi Necdet Kestelli) 4. İlmin hükümran olduğu bir ülkenin ferdi olmayı, hükümdar olmaya tercih ederim. (Uluğ Bey) 5. Denemekten vazgeçmekten başka bir başarısızlık yoktur. (Elbert Hubbard)

10. Aşağıda Atatürk’ün özdeyişleri verilmiştir. Bu özdeyişleri konularıyla eşleştiriniz. 1.

Samimiyetin lisanı yoktur. Samimiyet sözlerle açıklanamaz. O, gözlerden ve tavırlardan anlaşılır.

2. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.

EĞİTİM AHLAK

3.

Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi şarttır.

İLERİ GÖRÜŞLÜLÜK

4.

Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir.

SANAT

5.

Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk hâlinde yaşatır ya da esaret ve sefalete terk eder.

BAĞIMSIZLIK

6. Biz Türkler, tarih boyunca hürriyet ve istiklal timsali olmuş bir milletiz.

BİLİM

11. Aşağıda ünlü kişilere ait bazı özdeyişler verilmiştir. Bu özdeyişlerin altında boş bırakılan yere özdeyişin yansıttığı duygu veya düşünceyi yazınız. 1. Fenalıkların ilki ve en büyüğü, haksızlıkların cezasız kalmasıdır.

2. Beni isterseniz dövün; ama bırakın istediğim gibi güleyim.

3. KONU:

ÖZDEYİŞLER

Eflatun

46



Jean B. Moliere

............................................................................

............................................................................ 4. Düşünmek ve söylemek kolay, fakat yaşamak, hele başarı ile sonuçlandırmak çok zordur.

3. Eskimiş fikirler paslanmış çivilere benzer, söküp atmak çok güçtür. Cenap Şahabettin

............................................................................

Ziya Gökalp

............................................................................ 8. Sınıf

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER TÜRKÇE

Özetleyelim Deyimler

• Deyimler, birden fazla sözcükten oluşur. • Çoğunlukla mecaz anlamda kullanılır. • Anlatıma çekicilik kazandırır. • Anonimdir, yani ilk söyleyeni belli olmadığından halkın ortak malıdır. • Kalıplaşmış söz öbekleri olduğundan sözcüklerin eş anlamlıları kullanılamaz ve sözcüklerin yerleri değiştirilemez. • Genellikle bir durumu bildirdiklerinden ders amacı taşımazlar. • Söz grubu biçiminde kullanılanların dışında cümle biçiminde kullanılan deyimler de vardır. • Zamana ve şahıs eklerine göre çekimlenebilirler.

Atasözleri

• Atasözlerinin söyleyeni belli değildir (anonim) ve ulusların ortak malı olmuştur. • Atasözleri; yol gösteren, öğüt veren sözlerdir. Gerçeği önerir, doğru yolu öğretirler çünkü her biri bir tecrübe (deneyim) ve bir olay sonucu söylenmiştir. • Atasözleri, kalıplaşmış sözlerdir bu nedenle atasözlerinde kullanılan sözcüklerin yerine eş anlamlıları dahi getirilemez, sözcüklerin yerleri değiştirilemez. • Atasözleri, çoğunlukla mecaz, bazıları gerçek, bazıları ise hem gerçek hem mecaz anlamlıdır. • Atasözlerinin bazıları birbirine yakın veya aynı anlamda kullanılırken bazı atasözleri ise birbirinin zıttı (karşıtı) olarak kullanılmıştır.

Atasözü ve Deyimlerin Ortak Özellikleri

• Anonimdirler, eski zamanlardan günümüze ulaştıkları için kimin tarafından söylendikleri belli değildir. • Kalıplaşmış sözlerdir. Bu sebeple herhangi bir sözcük değişimine uğramazlar. • Kısa ve özlü sözlerdir. Yani az sözcükle çok şey anlatırlar. • Genellikle mecaz anlam taşırlar.

Atasözü ve Deyimlerin Farklı Özellikleri

• Atasözleri cümle biçiminde, deyimler genellikle söz grubu şeklindedir. • Deyimler anlatıma çekicilik katarken atasözleri yol gösterir, öğüt verirler. • A  tasözleri tüm zamanlar için ve herkes için geçerlidir. Deyimler ise anlık durumlar için ve sözü söyleyen kişi ya da kişiler için geçerlidir.

• Ö  zdeyişler de tıpkı atasözleri gibi yaşanan olaylardan, gözlemlerden ve deneyimlerden çıkarılan sonuçlara, derslere dayanır. • Atasözlerinde olduğu gibi az sözle çok şey anlatmaya çalışır. (Özlülük)

Özdeyiş ve Atasözlerinin Farklı Özellikleri

• Özdeyişlerin söyleyeni ve yazanı bellidir ancak atasözleri anonimdir yani söyleyeni ve yazanı belli değildir. 8. Sınıf

3. KONU:

Özdeyiş ve Atasözlerinin Ortak Özellikleri

ÖZDEYİŞLER

• A  tasözleri topluma öğüt verirken deyimler sadece içinde bulunulan durumları bildirir. Yani deyimlerin ders verme özelliği yoktur.

47

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. Kitap okuyan insanın hata yapma ihtimali azalır. Sizlerin de bildiği gibi okumak ile suç işlemek yahut okumak ile kötü insan olmak ters orantılıdır. Tam da bu noktaya dikkat çeken ünlü düşünür Seneca “………………....” demiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki özdeyişlerden hangisi getirilmelidir? A) Bir kütüphane bin hapishane kapatır. B) Konuşmak ihtiyaç olabilir ama susmak sanattır. C) Okumak; insana olgunluk, konuşmada canlılık, yazmada açıklık verir.

4. Aşağıdaki özdeyişlerden hangisi “vazgeçmemek, direnmek” anlamında kullanılmıştır?

A) Alçalmak, yükselmekten çok daha kolaydır. (Albert Camus) B) Ümidini kaybetmiş olanın, başka kaybedecek şeyi yoktur. (Bolse) C) Başarı, çoğunlukla ötekiler pes ettikten sonra da ipe asılıyor olmaktır. (Charles Templeton) D) İnsan, ne kadar çok okursa o kadar çok yükselebileceğini bilmelidir. (O. J. Bangs)

D) Öğrenmek pahalıdır ama cehalet çok daha pahalıdır.

5. I. Bir gencin hata yapmasını önlersen onun kararla-

rını da kendi kendine vermesini önlemiş olursun. (John Erskin)

II. Bilim ve sanat bütün dünyanın malıdır, milletlerin sınırlarını tanımaz. (Goethe)

2. “Bir iş yapmak için neden yarını bekliyorsun? Bugün

III. Beni isterseniz dövün ama bırakın istediğim gibi güleyim. (Moliere)

Bu özdeyişte Ömer Hayyam’ın üzerinde durduğu konu, aşağıdakilerden hangisidir?

IV. Ana ailenin güneşidir, bir ailede o olmazsa orada büyüyen çocuklar gölgede kalmış meyveler gibi olgunlaşmazlar. (Pestalozzi)

de dünün bir yarını değil midir?” (Ömer Hayyam)

A) Önüne çıkan tüm fırsatları ertelemek B) İçinde bulunulan anı değerlendirmek C) Sağlam bir iş için sabırla hareket etmek D) Geçmişin tecrübelerinden faydalanmak

Numaralanmış özdeyişlerden hangileri anlamca birbirileriyle çelişmektedir? A) I ve III

B) I ve IV

C) II ve III

D) II ve IV

6. • G  ündüz kandilini hazırlamayan, gece karanlığa razı 3. En büyük zayıflığımız, bırakmakta yatar. Başarıya

giden en kesin yol ise sadece bir kez daha denemekten geçer. (Thomas Edison)

• Hata yapmaktan korkan insan, hiçbir şey yapamaz. (Lincoln)

Aşağıdaki atasözlerinden hangisi bu özdeyişle anlamca çelişir?

• Hiç kimse başarı merdivenine elleri cebinde tırmanmamıştır. (J. Keth Moorhead)

A) Zararın neresinden dönersen kârdır. B) Devlet adama ayağıyla gelmez.

Aşağıdaki değerlerden hangisi, bu özdeyişlerden herhangi biriyle ilgili değildir?

C) Çıkmadık canda umut vardır.

A) Emek

B) Cesur

C) Tedbir

D) İnanç

D) Keskin bıçak olmak için çok çekiç yemek gerekir. 48

demektir. (Cenap Şahabettin)

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. “Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür ama hiç kimse kendini değiştirmeyi düşünmez.”

(Tolstoy)

Bu özdeyişte yazarın anlatmak istediğine en yakın söz, aşağıdakilerden hangisidir? A)



B)

Değişimden korkma ama yine de onu amaçsızca kullanma.

Sen dünyasın, o yüzden sen değişirsen dünya değişir.

(Robert Moses)

(Osho)



C)

D) Her şey bir günde değişebilir ve o da belki bugündür.

Geçmişin arabalarıyla hiçbir yere gidemezsiniz.

(Nail Turunç)

(Maksim Gorki)

2. Deyim; anlatıma akıcılık, çekicilik katan, çoğunun gerçek anlamından ayrı bir anlamı bulunan, genellikle de birden çok sözcüklü dil öğesi, kalıplaşmış sözcük topluluğudur. Buna göre, Romanı yazmadan kurguyu belirlerim. Hem de kılı kırk yararak. Öteki türlü kendimi güvende hissedemem. Ama bazen roman ilerledikçe kahramanlarımdan biri ya da birkaçı bana başkaldırabilir. Bazen onlarla uyuşurum. Bazen de bildiğim yoldan şaşmam. İçgüdülerim ve sezgilerim bu aşamada duruma el koyar. parçada geçen altı çizili deyimin anlamı, aşağıdakilerden hangisidir? A) Çok titizlik göstermek

B) Detayların içinde hapsolmak

C) Sağlıklı sonuçlar elde etmek

D) Ayrıntıya girmeden üstünkörü bakmak

3. Deyimler bir durumu daha etkili anlatmak için kullanılır. Sıkı bir ilişkiye girmek, birbirinden kopmamak için et tırnak

olmak(I); inatçılık etmek, bildiğini yapmaya çalışmak için dikine gitmek(II); birisinden ısrarla, bıkkınlık verecek ölçüde bir şeyler istemek için başının etini yemek(III); çok telaşlanmak, heyecanlanmak için de bizler etekleri zil çalmak(IV) deyimlerini kullanırız. Yukarıda numaralandırılmış deyimlerden hangisinin anlamı yanlış verilmiştir? A) I.

8. Sınıf

B) II.

C) III.

D) IV. 49

TEST - 1

3. ÜNİTE: DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER

4. • Boşuna uğraşmak. • Gerginliği, uzlaşmazlığı artıracak biçimde davranmak. • Davranış ve yetenekleriyle ilgi ve önem kazanmak. • Farkında olmayarak birine dokunacak sözler söylemek, pot kırmak. Aşağıdaki görsellerden hangisi verilen deyimlerin anlamlarından herhangi birini yansıtmaz? A)



B)



C)



D)

5. Bir fikri, öğüdü daha çok mecaz yolu ile kısa ve kesin olarak anlatan, eskiden beri söylenegelmiş özlü sözlere “atasözü” denir. Bu göre, • İşleyen demir ışıldar (pas tutmaz). • Damlaya damlaya göl olur. • Bir elin nesi var, iki elin sesi var. atasözlerinden hareketle aşağıdaki anlamlardan hangisi verilen atasözlerinden herhangi biri ile ilişkilendirilemez? A) Büyük çaplı olaylar, küçük görülen bazı unsurların zaman içinde insanları etkilemesiyle öyle bir aşamaya gelir ki ansızın patlak verir. Olaylara daha büyümeden çözüm aranmalıdır. İş işten geçtikten sonra önlemlerin fazla etkisi olmaz. B) İnsanın gücü sınırlıdır. Kişi, her işi tek başına halledemez. Tek başına halletmeye kalktığında mutlaka başaramayacağı işler olacaktır. Bu durumda, işleri başarabilmek için başkalarıyla işbirliğine, dayanışmaya girer. Güçleri birleştirerek zor işlerin altından böylelikle kalkar. C) Küçük şeyler değersiz görülmemeli, önemi bilinmeli, boş yere harcanıp tüketilmemelidir. Çünkü küçük şeylerin biriktirilmesiyle büyük bir varlık oluşur. D) Çalışkan ve hareketli insanların hem sağlıklı hem de hayat dolu olduklarını görürüz. Oysa tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini kaybeder. Çalışkan kimse gittikçe açılır, daha yararlı işler yapar. 50

8. Sınıf

4. ÜNİTE

BİZİM SINIF

SÖZ SANATLARI

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

51

4. ÜNİTE: SÖZ SANATLARI TÜRKÇE

SÖZ SANATLARI Neler Öğreneceğiz? T.8.3.7. Metindeki söz sanatlarını tespit eder.

Bilmen Gerekenler! Söz sanatları; ifadeye zenginlik katmak, ifadenin etkisini artırmak ya da az sözle çok şey ifade etmek için kullanılır. Söz sanatlarını kişileştirme (teşhis), benzetme (teşbih), konuşturma (intak) ve abartma (mübalağa) olarak sıralayabiliriz.

Öğrenme Vakti! Kişileştirme (Teşhis) İnsan dışındaki varlıklara insana özgü özelliklerin verilmesine “kişileştirme” denir. Bu sanatta hayvanlara, bitkilere ve diğer varlıklara insana özgü özellikler verilerek ifade daha çekici hale getirilir. Örnek: Bulutlar neşe içerisinde birbirine sarılıyordu. Açıklama: B  ulutlar cansız bir varlık oldukları için insana ait olan neşelenmek duygusu bulutlara verilerek kişileştirilmiştir. Örnek: Boş boş durmaktan sıkılmıştı ağaç. Açıklama: S  ıkılmak duygusu, insana ait olan bir duygudur; bu duygu ağaca verilerek kişileştirme yapılmıştır.

Benzetme (Teşbih) Anlatımı kuvvetlendirmek, sözün etkisini artırmak için aralarında değişik yönlerden ilgi bulunan iki şeyden zayıf olanın kuvvetli olana benzetilmesine “benzetme” denir. Benzetmenin dört ögesi vardır: 1. Benzeyen: Zayıf unsur 2. Kendisine Benzetilen: Güçlü unsur 3. Benzetme Yönü: Aktarılan yön

1. KONU:

SÖZ SANATLARI

4. Benzetme edatı: Gibi, kadar, andırmak vb.

52

Örnek: Annemin yüzü ay gibi parlaktı. Açıklama: B  u cümlede annemin yüzü (benzeyen) ay (kendisine benzetilen) gibi (benzetme edatı) parlaktı (benzetme yönü) olarak kullanılmıştır. Örnek: Arkadaşım aslan kadar güçlüydü. Açıklama: B  u cümlede ise arkadaşım (benzeyen) aslan (kendisine benzetilen) kadar (benzetme edatı) güçlüydü (benzetme yönü) olarak kullanılmıştır. NOT: Benzetmenin olabilmesi için bu dört unsurun tamamının olmasına gerek yoktur. 8. Sınıf

4. ÜNİTE: SÖZ SANATLARI TÜRKÇE

Örnek: Babamın gözleri kömür gibidir. Açıklama: B  u cümlede “benzetme yönü” kullanılmamıştır. Örnek: Deniz gözlü annem. Açıklama: B  u cümlede ise “benzetme yönü” ve “benzetme edatı” kullanılmamıştır. Örnek: Perileri andıran bir güzelliği vardı. Örnek: Kurt gibi acıktım. Açıklama: B  u iki örnekte de benzetme sanatı kullanılmıştır.

Abartma (Mübalağa) Bir niteliği olduğundan çok üstün veya aşağı gösterme sanatıdır. Örnek: Bir üflesem karşıki dağlar yıkılır. Örnek: Bugün o kadar çok yürüdüm ki ayaklarıma kara sular indi. Açıklama: B  u iki örnekte de abartma sanatına yer verilmiştir.

Tezat (Karşıtlık) Birbirine zıt kavram veya durumların bir arada kullanılmasıyla oluşan sanattır. Örnek: Ağlarım hatıra geldikçe gülüştüklerimiz. Açıklama: B  u cümlede “ağlamak” ve “gülmek” sözcükleri karşıt sözcüklerdir. Örnek: Batan geminin ardından bir güneş gibi doğuyordu. Açıklama: B  u cümlede “batmak” ve “doğmak” sözcükleri karşıt sözcüklerdir.

Konuşturma (İntak) İnsan dışındaki bir varlığın konuşturulmasıyla oluşan sanattır. Örnek: Güğüm bir gün testiye

“Yola çıkalım.” dedi.



Testi: “Korkarım.” dedi.



Evde kalmak istedi.

Açıklama: B  u dizelerde güğüm ve testi tıpkı bir insan gibi konuşturulmuştur. Testi ve güğüme konuşma özelliği verildiğinden konuşturma sanatına başvurulmuştur. Açıklama: B  u cümlede papatyaya konuşturma özelliği verilmiştir.

1. KONU:

Öğretmenin Notu:

SÖZ SANATLARI

Örnek: Çocuk elini uzattı, tam onu koparacağı sırada “Lütfen beni toprağımdan ayırma!” dedi papatya.

8. Sınıf

53

4. ÜNİTE: SÖZ SANATLARI TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki tabloda yer alan cümleleri benzetme ögelerine göre yerleştiriniz. Cümleler

Benzeyen

Benzetilen

Benzetme Edatı

Benzetme Yönü

1. Sınıfımıza yeni gelen öğrenci tilki gibi kurnazdı. 2. Depremde evler salıncak gibi sallanıyordu. 3. Elindeki kivi uzaktan patatesi andırıyordu. 4. Sevindirici haberi duyunca çocuklar gibi şenlendi. 5. 6.

Formatı da attıktan sonra bilgisayar saat gibi tıkır tıkır işleyecek.

Agresif görünen adamın pamuk misali yumuşak bir kalbi vardı.

7. Baharda uçuşan kelebekler gibi mutluyduk.

2. Aşağıdaki tabloda verilen cümlelerde kişileştirilen varlıkları karşılarına yazınız. Cümleler

Kişileştirilen varlıklar

1. Limandaki tekne,vapur ve gemiler denize açılmanın mutluluğunu yaşıyorlardı. 2. Sonbaharın gelişiyle ağaçlar üzgün bir şekilde yapraklarını döküyordu. 3. Kış gelince kuşlar sıcak diyarlara göç etmenin hayalini kuruyorlardı. 4. Dicle Nehri, bugün çok yorgun ve bitkin şekilde ağır aksak akıyordu. 5. Atalarımız ne demişler “Su uyur, düşman uyumaz.” 6. Fidanlar, yağmur yağmıyor diye umutsuzluğa kapılmıştı. 7. Tekerlekler yollara bir şeyler anlatıyor.

3. Aşağıdaki cümlelerde birbirine tezat (karşıt) olan kavramları karşılarına yazınız.

1. KONU:

SÖZ SANATLARI

Cümleler

54

Karşıt (tezat) kavramlar

1.

İçimde kar donar, buzlar tutuşur Yağan ateş midir, kar mıdır bilmem

2.

Kara gözlerinin beyaz feneri olayım.

3.

Rüzgâr eser dallarımız atışır Yas ile sevincim yıkışır dağlar.

…………………........ / …………………........

4.

Bir şehir vardı yok gibi öyle güzel!

…………………........ / …………………........

5.

İki kapılı bir handa Gidiyorum gündüz gece

…………………........ / …………………........

6.

Yazın başı pişenin kışın aşı pişer.

…………………........ / …………………........

7.

Yükseğinde büyük namlı karın var Alçağında mor sümbüllü bağın var

…………………........ / …………………........

…………………........ / …………………........ …………………........ / …………………........

8. Sınıf

4. ÜNİTE: SÖZ SANATLARI TÜRKÇE

4. Aşağıdaki cümlelerde abartma sanatı bulunanları “ ” ile işaretleyiniz. Cümleler 1. İzlediğim film, yüreğimi paramparça etti. 2. Bir günde 50 sayfa kitap okudu. 3. Bakkal borcunu öğrenen adamın gözleri fal taşı gibi dışarı fırladı. 4. Gözyaşlarım sel olup aktı bu koca şehirde. 5. Şiddetli gök gürültüsünden korkup hemen içeri girdim. 6. O kadar çok dolaştım ki ayaklarıma kara sular indi. 7. Aracımız bozulunca bir kilometre ilerideki benzinliğe kadar yürüdük.

5. Aşağıdaki şiir ve cümlelerde konuşturulan varlıkları karşılarına yazınız. Şiirler ve Cümleler

Konuşturulan varlıklar

1. Dünya kızdı Ay’a: “Ne dönüp dolaşırsın etrafımda?” 2. Bülbülü altın kafese koymuşlar “Ah vatanım!” demiş. 3. Tilki dedi kargaya: “Bir şarkı söyle de neşemizi bulalım.” 4.

Yarış arabası sordu çekici kamyonete: “Bu küçük kasabanın bana ne faydası olacak ki?”

5. Küçücük ağzıyla ateşe su götüren karınca, “En azından safım belli olur.” dedi. Benim adım dertli dolap Suyum akar yalap yalap 6. Böyle emreylemiş Çalap (Tanrı) Derdim vardır inlerim

7.

Sordum sarı çiçeğe annen baban var mıdır? Sarı çiçek: Annem, babam topraktır.

6. Aşağıdaki cümlelerde kullanılan söz sanatını veya söz sanatlarını “X” ile işaretleyiniz.

Seni görmediğim, sesini duymadığım her gün dünya zindan gibi olur gözümde.

2.

Güneş her akşam batıp sabah tekrar doğuyorsa umudumuzu yitirmememiz gerekir.

3.

Üç gündür durmadan yola devam eden otomobilin hali perişandı.

Yarışını kazanan kaplumbağa tavşana 4. seslenerek “Üzülmene gerek yok, kibrin sonu yok.” diyerek uyarıda bulundu. 5. 8. Sınıf

Sesini duymasam çölleşirdi dünya Dağlar yarılır, ırmaklar kururdu

Tezat

Kişileştirme

Konuşturma

SÖZ SANATLARI

1.

Benzetme Abartma

1. KONU:

Cümleler

55

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kişileştirme sanatı yoktur?

A) Bulutlar, her sabah gözyaşı döker. B) Dağlar, birbirine selam verir bu yörede. C) Baharın gelişiyle etraf yemyeşil oldu. D) Bülbül, gülün hasretini çekemedi.

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yay ayraç içinde verilen söz sanatı yoktur?

A) Soğukta aç kalan kedi “Çok açım.” diyordu. (Konuşturma) B) Selvi boylu arkadaşım, beni iş yerinden aldı. (Benzetme) C) Koyunlar grup halinde eve döndü. (Kişileştirme) D) Seni Kaf Dağı’nın ardında olsa da bulurum. (Abartma)

2. Benzetme; anlatımı kuvvetlendirmek, sözün etkisini artırmak için aralarında değişik yönlerden ilgi bulunan iki şeyden zayıf olanın kuvvetli olana benzetilmesidir.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde benzetme sanatı vardır? A) Toprak sahibinin keçi gibi inadı vardır. B) Ne söylesem söyleyeyim beni dinlemiyor. C) Dereyi görmeden paçayı sıvıyordu. D) Sokakta aç gezen köpeğe yemek verdi.

3. Keşke akşam çıkmasaydım dışarı, diye söylendi yaramaz tavşan. Hava öyle güzeldi, güneş öyle rahatsız ediciydi ki! Yeri çatlatıyordu adeta. Kan ter içinde kaldı tavşan, yorulduğu için of çekti. Bugün istediği olmayacağı belliydi.

Bu parçada altı çizili cümlede kullanılan söz sanatı aşağıdakilerden hangisidir? A) Kişileştirme



C) Benzetme 56

B) Abartma D) Konuşturma

5. Aşağıdaki dizelerin hangisinde insana ait bir özellik başka bir varlığa verilmemiştir?

A) Aynalar, yüzüme kızgın kızgın bakmayın öyle! B) Duvarlar durmadan bana derdini anlatıyordu. C) Fırtına kulağıma bir şeyler fısıldıyordu. D) Kuzular, köprünün altından geçen dereden su içtiler.

6. İntak (konuşturma) sanatı; insan dışındaki canlı ve cansız varlıkları konuşturma sanatıdır.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde intak (konuşturma) sanatı vardır? A) Deniz öyle kızgındı ki dalgalarını kıyıya sertçe vuruyordu. B) Tavuklar hep bir ağızdan şarkı söylüyordu. C) Gül ile bülbül seni soruyordu: “Neredesin?” D) Güneş bir lamba gibi aydınlattı odayı. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. İnsana ait özelliklerin (sevinme, üzülme, kıskançlık vb.) insan dışındaki varlıklara verilmesine “kişileştirme” denir. Buna göre, (I) Bahçedeki ağaç durmadan uzuyordu. (II) Yapraklı çok geniş ve kalındı. (III) Arada bir hırçınlaşıyordu ama bize oksijen vermekten vazgeçmiyordu. (IV) Yıllar geçtikçe de bu değişmeyecekti. numaralandırılmış cümlelerin hangisinde kişileştirme vardır? A) I.

2.

B) II.

C) III.

D) IV.

Aslı: Bugünkü deneme sınavın nasıl geçti? Burak: Fena değildi, ilk beşte olurum büyük ihtimalle. Senin nasıl geçti? Aslı: Çok iyiydi ama …………………………………… Burak: Abartma bence, topu topu bir deneme sınavıydı. Bu parçada boş bırakılan yere (…) aşağıdaki cümlelerin hangisi getirilirse metnin akışına uygun bir söz sanatı kullanılmış olur? A) bu denemede birinci olmazsam kıyameti koparırım. B) yine de istediğim puanı alamam. C) kaydırma yaptım diye kuşkulanıyorum. D) Ahmet’in beni geçeceğini düşünüyorum.

3. Benzetme; anlatımı güçlendirmek amacıyla aralarında ortak nitelik bulunan iki varlık ya da kavramdan, ortak nitelik yönünden güçlü olandan zayıf olana aktarma yapılmasıdır. Örneğin, “Cennet gibi güzel vatanımızı her zaman korumalıyız.” cümlesinde benzetme sanatına yer verilmiştir. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde benzetme sanatına yer verilmemiştir? A) Sakalları bir ormanı andırıyordu, sık ve gürdü. B) Gözleri deniz misali, saçları altın sarısı… Görmeye kıyamazsın. C) Misafirler için hazırladığı keki uzaktan baklava sanırsın. D) Saat beş gibi Kızılay Meydanı’nda bir araya gelmeyi düşünüyoruz. 8. Sınıf

57

TEST - 1

4. ÜNİTE: SÖZ SANATLARI

4. Bu sesler dokunuyor en ağrıyan yerime, Bir eski çıban gibi işliyor içerime. (Ayak Sesleri/ Necip Fazıl Kısakürek) Bu dizelerde yer alan söz sanatı aşağıdakilerden hangisidir? A) Tezat (Karşıtlık)

B) Abartma

C) Benzetme

D) İntak

5. Benzetme (Teşbih): Aralarında türlü yönlerden benzerlik ilgisi bulunan iki varlıktan zayıf olanı, nitelikçe daha üstün (güçlü) olana benzetilmesiyle oluşan sanattır.

Kişileştirme (teşhis): İnsana ait bazı özelliklerin insan dışındaki varlıklara verilmesiyle oluşan sanattır. Buna göre aşağıdaki dizelerin hangisinde hem benzetmeye hem kişileştirmeye yer verilmiştir? A) Ağaç, çok sevdi çoçuğu

B) Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden



Öperdi altın saçlarından

Martılar konuyor omuzlarıma



Dudakları olaydı

Gözlerin İstanbul oluyor birden

C) Ne güzel seni bulmak bütün yüzlerde

D) Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider

Sonra seni kaybetmek hemen her yerde

Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder

6. Aşağıdaki şiirlerin hangisinde yay ayraç içinde verilen söz sanatı kullanılmamıştır? A) Öyle parçalandım ki ömrümde

B) Bu bahar havası, bu bahçe



Sevgiyle öfke arasında

Havuzda su şırıl şırıldır



Sevgimi öfke vurdu

Uçurtmam bulutlardan yüce



Öfkemi sevgi kaçırdı

Zıpzıplarım pırıl pırıldır



İçim parçalandı arada

Ne güzel dönüyor çemberim



(Tezat) Hiç bitmese horoz şekerim



(Abartma)

C) Geniş, siyah gölgesi hayatımı kaplayan

Tepemde kanat germiş bir kartaldır yalnızlık

Papatyalar söylesin senin özgeçmişini



Kalp çarpıntılarıyla günleri hesaplayan

Üstüne kurulan ahşap tahta köprüler



Bir benim, benim olan bir masaldır yalnızlık

Su içmeye sokulan ürkek ceylan anlatsın

58

D) Hani bahar aylarında kıyılarında açan

(Benzetme)

(Konuşturma) 8. Sınıf

5. ÜNİTE

BİZİM SINIF

CÜMLENİN ÖGELERİ

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

59

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

TEMEL ÖGELER (ÖZNE, YÜKLEM) Neler Öğreneceğiz? T.8.4.18. Cümlenin ögelerini ayırt eder.

Bilmen Gerekenler! Cümle; bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir. Cümle içindeki sözcüklerin tek başlarına ya da diğer sözcüklerle grup oluşturarak yaptıkları göreve de “öge” denir. Cümlenin oluşumu için çekimli bir fiil ya da ek fiille çekimlenmiş isim soylu bir sözcük gerekir. Bu iki unsurdan birinin özelliklerine sahip bir sözcük, bir cümleyi oluşturmak için yeterlidir. Cümlenin öğeleri; temel ögeler, yardımcı ögeler ve ara sözler olmak üzere üç temel grupta incelenir.

Öğrenme Vakti! Yüklem Cümledeki işi, hareketi, yargıyı bildiren çekimli unsura “yüklem” denir. Yükleme, cümlede yargı bildiren çekimli öge de diyebiliriz. Yüklem, cümlenin temel öğesidir. Yani yüklem olmadan cümle de oluşmaz. Örnek: Ben eve zamanında gelirim. Açıklama: B  u cümlede “gelirim” sözcüğü çekimli bir fiil olup bir yargı taşıdığı için yüklemdir. Örnek: Buradaki arabaların hepsi çok güzeldi. Açıklama: B  u cümlede “güzeldi” sözcüğü ek fiille çekimlenmiş isim soylu bir sözcük olup yüklem görevinde kullanılmıştır.

Örnek: Bizi bu eve çeken şey, sevimli bebekti. (Yüklem, sıfat tamlamasından oluşmakta) Yüklem Çocuk, sınav sonucunu merak ediyordu. (Yüklem, birleşik fiilden oluşmakta) Yüklem Babamın çantası, arabanın bagajındaymış. (Yüklem, isim tamlamasından oluşmakta) Yüklem Üzerindeki kıyafet, ışıl ışıldı. (Yüklem, ikilemeden oluşmakta) Yüklem Mutfakta konuşulanlara kulak kabarttı. (Yüklem, bir deyimden oluşmakta) Yüklem Öğretmenin Notu:

1. KONU:

TEMEL ÖGELER (ÖZNE, YÜKLEM)

NOT: Yüklem, bir sözcükten oluşabileceği gibi sözcük grubundan da (söz öbeği) oluşabilir.

60

8. Sınıf

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

Özne Yüklemin bildirdiği iş, oluş ya da durumu yapan veya cümledeki olanı karşılayan ögeye “özne” denir. • Özne, cümlenin temel öğesidir ancak her cümlede bulunmak zorunda değildir. • Özne, fiil cümlelerinde işi yapandır. • İsim cümlelerinde bir eylem bulunmadığı için özne, yüklemin bildirdiği durumda olandır. • Ö  zne, yükleme sorulan “kim, ne?” soruları ile bulunur. Ancak özellikle “ne” sorusu, nesneyi bulmak için de sorulduğundan, özne sorusunu yükleme “yapan kim, olan ne?” biçimlerinde sormamız daha doğru olur. Örnek: Öğrenciler, okulun bahçesinde top oynadı. (oynayan kim?)

Özne

Açıklama: B  u cümlede oynama eylemini gerçekleştiren “öğrenciler”dir. Yükleme sorulan “oynayan kim?” sorusu ile özne bulunur. Örnek: Bugün hava çok güzeldi. (güzel olan ne?)

Özne

Açıklama: B  u cümlede özneyi bulmak için sorumuzu yüklemle birlikte sorarız: “Güzel olan ne?” Cevap durumundaki “hava” sözcüğü özne görevindedir. Özne; gerçek özne, (açık özne) gizli özne ve sözde özne olmak üzere üçe ayrılır.

a. Gerçek Özne (Açık özne)

Yüklemin bildirdiği yargıyı gerçekleştiren ya da yargının konusu olan varlığın cümlede açıkça ifade edildiği öznedir. Örnek: Akşamki yemeği Aysel yapacak. (kim yapacak?)

Açık özne

b. Gizli Özne

Cümlede bir sözcük olarak bulunmayan, yüklemin çekiminden anlaşılan öznelere “gizli özne” denir. Örnek: Toplantıda su sorununu uzun uzadıya konuştular. (konuşan kim? ➞ Onlar / Gizli özne) Açıklama: B  u cümlede işi yapanın belli olduğu ancak cümlede geçmediği görülmektedir. Yükleme sorulan “konuşan kim?” sorusuna “onlar” cevabı verilmektedir. Yani “onlar” sözcüğü gizli öznedir.

Örnek: Telefon tamir edildi. (tamir edilen ne?) Sözde özne

Açıklama: B  u cümlenin yüklemi “tamir edildi” söz grubudur. Özneyi bulmak için “tamir edilen ne?” diye sorulur, “telefon” cevabı alınır “telefon” sözü burada özneymiş gibi gözükse de aslında işi yapan değil, işten etkilenen konumundadır. “tamir edildi” eyleminin kimin tarafından yapıldığı belli değildir, bu eylem sonucunda “telefon”nun anlaşıldığı bellidir. Eylemin kimin tarafından yapıldığı belli olmadığı için “telefon” sözde özne olarak kabul edilmektedir.

1. KONU:

Öğretmenin Notu:

TEMEL ÖGELER (ÖZNE, YÜKLEM)

c. Sözde Özne

Eylemin kim tarafından yapıldığı belli olmayan cümlelerde işten etkilenen unsur sözde özne olarak kabul edilir.

8. Sınıf

61

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümlelerin temel ögelerini bulup altını çiziniz ve boş bırakılan yerlere yazınız. Cümleler

Özne

Yüklem

1. Okumak, göründüğü gibi kolay olmayan karmaşık bir eylemdir. 2. Antalya Film Festivali ödülleri bu yıl açık alanda verildi. 3. Sadece kötümserlerden oluşan bir toplum çekilir olmaz. 4. Enerji, doğrudan ölçülemeyen bir değerdir. 5. İyi bir öğrenci olan Aziz Sancar, ilk ve ortaöğrenimini başarıyla tamamlar. 6. Hasan, Dadaruh’un elinde duran alete şaşkın şaşkın baktı. 7. Ben, içimdeki zehirden azabı boşaltmak için acele ediyordum. 8. Günümüzde kullandıklarımıza benzeyen diş fırçaları yapmayı ilk kez Çinliler düşünmüş.

2. Aşağıdaki cümlelerde yer alan özneleri bulup altını çiziniz, bulduğunuz özneleri çeşitlerine göre “X” ile işaretleyiniz.

1. KONU:

TEMEL ÖGELER (ÖZNE, YÜKLEM)

Cümleler

62

1.

Açık Özne

Gizli Özne

Sözde Özne

Bu güzel dünyayı, dostlukları ve sevgileri yaşayabilmek için insanlar nasıl davranmalıdır?

2. Uçağın kalkacağı anons edilince derin bir nefes aldı ve rahatladı. 3. 4.

Kurumuş papatya yaprakları, çay olarak kullanılan nadir yapraklardır. Okuldaki tüm öğrenciler, sağlık personellerinin aracılığıyla teste tabi tutuldu.

5. Vatan sevgisi konulu kitabımı başka bir perspektifle yazdım. 6. Dadaruh’un kullanmaya kıyamadığı bu güzel kaşağı kırılmıştı. 7. Yüksek hızla hareket eden toz parçacıkları bedeninize çarpar. 8.

Günümüzde dişlerimizle ilgili bir sorunumuz olduğunda diş hekimine gideriz.

8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde yüklem bir söz grubu değildir?

A) Kış aylarında aşılması zor olduğu için Zigana Dağları’na tünel inşa edilmiş. B) Ankara’daki “Deniz Dünyası” Türkiye’nin en büyük ikinci akvaryumudur. C) Yavaş ama başarılı bir şekilde yazarak bugüne kadar bizi hiç mahcup etmedi. D) İlkokul bitince dedem babamı, bir de Hasan amcamı yanına çağırdı.

4. Yüzyılları aşarak zamanımıza ulaşan, bilgeliğini nüktedanlığı ile süsleyen, Türk kültür dünyasının kuşkusuz en büyük isimlerinden biridir.

Bu cümlenin ögeleri aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? A) Yüklem B) Özne – Yüklem C) Özne – Nesne – Yüklem D) Zarf Tümleci – Özne – Nesne - Yüklem

5. Aşağıdakilerden hangisi sadece temel ögelerden oluşmuştur?

2. Büyük emek verilerek yapılan bu çalışmalar, bizi sonuca ulaştıracaktır.

Bu cümledeki altı çizili söz grubu, aşağıdaki ögelerden hangisidir? A) Yüklem

B) Özne

C) Nesne

D) Yer tamlayıcısı

A) Dedelerinden kalan yüklü mirası medeni bir şekilde paylaştılar. B) Her kalem ilk başta büyük sanatçıları taklit ederek işe başlar. C) Yurt dışına çıkmak bu insanları güzel şekilde etkileyecektir. D) Dün markette yaşananlar herkesin keyfini kaçırdı.

6. I. Suyun yoğunlaşmasını sağlayan kitre, bitkisel esaslı bir ana malzemedir.

II. Mahallemizde sahipleri tarafından sokağa bırakılan hayvanlar var.

3. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde yüklem yanlış gösterilmiştir?

III. İzlediğim en güzel yerli film, Hababam Sınıfı filmiydi.

A) Arabamızı tamir eden adam, babamın eski arkadaşıymış.

IV. Ahmet ve amcasını okul binasının bodrum katında buldular.

B) Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni çok sevdiği gençlere emanet etmiştir.

numaralanmış cümlelerin hangileri sadece özne ve yüklemden oluşmuştur?

C) Çocuklar, bahçedeki boş alanda futbol oynadı.

A) I ve II

B) II ve IV

C) I ve III

D) III ve IV

D) Babasının verdiği öğütlere kulağını tıkamıştı. 8. Sınıf

63

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

YARDIMCI ÖGELER Neler Öğreneceğiz? T.8.4.18. Cümlenin ögelerini ayırt eder.

Bilmen Gerekenler! Cümlenin yardımcı ögeleri nesne, dolaylı tümleç (yer tamlayıcısı), zarf tümleci (zarf tamlayıcısı) ve zarf tamlayıcısı olarak kabul edilen edat tümlecidir.

Öğrenme Vakti! Nesne Nesne, cümlede öznenin yaptığı işten etkilenen öğedir. Nesne, sadece yüklemi geçişli olan fiil cümlelerinde vardır ve yükleme sorulan “ne, neyi, kimi?” sorularıyla bulunur. Örnek: Annem az önce pastayı yaptı. (neyi yaptı?) Nesne Açıklama: B  u cümlede yükleme sorulan “neyi?” sorusuna cevap veren “pastayı” sözcüğü nesnedir. Örnek: Marketten kardeşime çikolata aldım. (ne aldım?) Nesne Açıklama: B  u cümlede “ne?” sorusuna cevap veren “çikolata” sözcüğü, işten etkilenen ögedir, yani nesnedir. NOT: Nesneyi belirtili nesne ve belirtisiz nesne olmak üzere iki grupta incelemek mümkündür.

a. Belirtili Nesne Yükleme sorulan “neyi, kimi?” sorularına cevap veren sözcük ya da sözcük gruplarıdır. Belirtili nesne durumundaki sözcük ya da sözcükler, yükleme belirtme hâl ekiyle (-ı,-i,-u,-ü) bağlanır. Örnek: Fatih ve Lokman maçı evde izledi. (neyi izledi?) Nesne

YARDIMCI ÖGELER

b. Belirtisiz Nesne

2. KONU:

Açıklama: B  u cümlede “neyi?” sorusuna cevap veren “maçı” sözcüğü belirtili nesnedir. Maç sözcüğü “-ı” belirtme hâl ekini almıştır.

Örnek: Babası, evdeki çocuklarına top aldı. (ne aldı?) Nesne

64

“-ı,-i,-u,-ü” belirtme hâl ekini almayan ve özneyi bulduktan sonra yükleme sorulan “ne?” sorusuna cevap veren sözcükler, belirtisiz nesne olur. Örnek: Kedi süt döktü. (dökülen ne?) Nesne Açıklama: B  u cümlede “ne?” sorusuna cevap veren “süt” sözcüğü belirtisiz nesnedir.

Açıklama: B  u cümlede “ne aldı?” sorusuna cevap veren “top” sözcüğü belirtisiz nesnedir. Bu sözcük, yalın olarak kullanıldığından yani belirtme hâl eki almadığından belirtisiz nesnedir. 8. Sınıf

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

NOT: C  ümlenin öğeleri bulunurken özne ve nesneyi karıştırmamak için önce yüklemi, sonra özneyi, daha sonra da nesneyi bulmalıyız. Örnek: Telefonu bu sabah tren garında kaybolmuş. (kaybolan ne?) Özne Yüklem Açıklama: B  u cümlede özneyi bulmadan “neyi kaybolmuş?” sorusunu sorar ve “telefonu” sözcüğüne nesne dersek yanılmış oluruz. Çünkü önce özneyi bulmalıyız. Yükleme sorulan “kaybolan ne?” sorusunu sorduğumuzda “(onun) telefonu” cevabını alırız. Bu yüzden “telefonu” sözcüğü nesne değil öznedir.

Yer Tamlayıcısı (Dolaylı Tümleç) Yer tamlayıcısı, yüklemi yer anlamıyla tamamlayan ögedir. Cümlede yaklaşma, bulunma, uzaklaşma bildiren, yüklemi yer anlamıyla tamamlayan öğedir. Bu öge, “-e, -de, -den” yönelme, bulunma ve ayrılma hâl ekleriyle oluşan sözcük veya sözcük gruplarıdır. Dolaylı tümleç, yükleme sorulan “kime, kimde, kimden; nereye, nerede, nereden; neye, neyde, neyden?” gibi sorularla bulunur. Örnek: Okul bitince tatil için Antalya’ya gittim. (nereye gittim?) Yer tamlayıcısı Açıklama: B  u cümlede “nereye?” sorusuna cevap veren “Antalya’ya” sözcüğü dolaylı tümleçtir. Örnek: Maçta giydiğim ayakkabım Ömer’de kalmış. (kimde kalmış?) Yer tamlayıcısı Açıklama: B  u cümlede “kimde?” sorusuna cevap veren “Ömer’de” sözcüğü dolaylı tümleçtir. NOT: İsmin “-e, -de, -den” hâl eklerini alan her sözcük cümlede dolaylı tümleç görevinde bulunmaz. Bu ekleri alan sözcükler, cümlede zaman veya durum bildirirse zarf tümleci olur. Örnek: Akşama pilav üstü döner yapacağım. (ne zaman yapacağım? / Zarf tamlayıcısı)

Genç adam, sevinçten ağlıyordu. (niçin/neden ağlıyordu? / Zarf tamlayıcısı)

Açıklama: B  u cümlelerde yer alan “akşama ve sevinçten” sözcükleri zarf tamlayıcısı görevindedir. Birinci cümlede hâl ekini alan sözcük “ne zaman?”, ikinci cümlede de hâl ekini alan sözcük ise “niçin/neden?” sorularına cevap vermektedir.

Zarf Tamlayıcısı (Zarf Tümleci)

Açıklama: B  u cümlede yükleme sorulan “ne zaman?” sorusuna cevap veren “dün akşam” söz grubu zarf tamlayıcısı olarak kullanılmıştır. Örnek: Emine derslerine çok çalıştı. (ne kadar çalıştı?) Zarf tamlayıcısı Açıklama: B  u cümlede yükleme sorulan “ne kadar?” soruna cevap veren “çok” sözcüğü zarf tümlecidir. Örnek: Karnesini alan çocuklar eve koşarak geldiler. (nasıl geldiler?) Açıklama: B  u cümlede yükleme sorulan “nasıl?” sorusuna cevap veren “koşarak” sözcüğü zarf tamlayıcısı olarak kullanılmıştır. 8. Sınıf

2. KONU:

Örnek: Aras, dün akşam kaza yaptı. (ne zaman yaptı?) Zarf tamlayıcısı

YARDIMCI ÖGELER

Yön, zaman, tarz, sebep, miktar, vasıta ve şart bildirerek yüklemi tamamlayan ve yükleme sorulan “ne zaman, nasıl, niçin, niye, neden, ne kadar, ne şekilde?” gibi sorulara cevap veren söz ya da söz öbekleri cümlede zarf tümleci (zarf tamlayıcısı) olarak kullanılır.

65

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

NOT: “ Aşağı, yukarı, içeri, dışarı, ileri, geri vb.” sözcükler, yalın hâlde kullanıldığında zarf tümleci olur. Ancak bu sözcükler isimlere eklenen hâl eklerini aldıklarında zarf tümleci olmaz, cümlenin farklı bir öğesi olur. Örnek: Fatma, dışarıya çıkmıştı. (nereye çıkmıştı?) (dolaylı tümleç / yer tamlayıcısı) Açıklama: B  u cümlede “nereye çıkmıştı?” sorusuna cevap veren “dışarıya” sözcüğü “-e” hâl eki aldığı için dolaylı tümleçtir. Örnek: Polis, içeriyi kontrol etti. (neyi kontrol etti?) (nesne), Açıklama: B  u cümlede “neyi kontrol etti?” sorusuna cevap veren “içeriyi” sözü “-i” hâl eki aldığı için nesne görevindedir. Örnek: Elindeki bilyeleri aşağı attı. (nereye attı?) (zarf tamlayıcısı) Açıklama: B  u cümlede “nereye attı?” sorusuna cevap veren “aşağı” sözü hâl eki almadan yön bildirdiği için zarf tümlecidir. NOT: C  ümlelerde yer alan edat tümleci zarf tamlayıcısı olarak kabul edilir. Genellikle yükleme “ne ile, kim ile?” soruları sorulur ve cevap aranır. Örnek: Semih Bey, Ankara’ya uçakla gitti. (ne ile gitti?) Edat tümleci (Zarf tamlayıcısı) Örnek: O kitabı Bursa’dan kızım kardeşiyle göndermiş. (kim ile göndermiş?) Edat tümleci (Zarf tamlayıcısı)

2. KONU:

YARDIMCI ÖGELER

Öğretmenin Notu:

66

Ara Söz Herhangi bir ögenin açıklayıcısı olarak cümleye giren, iki virgül veya iki kısa çizgi arasında yer alan, cümleden çıkarıldığında cümlenin anlamında herhangi bir daralmaya yol açmayan, bazen bağımsız olarak da cümleye girebilen sözcük ya da sözcük gruplarına “ara söz” denir. Örnek: Dil, insanın en güçlü silahı, konuştukça etkisini gösterir. ara söz Açıklama: B  u cümlede kullanılan ara söz, kendinden önceki sözcüğün açıklayıcısı (özne) olarak kullanılmıştır. Örnek: Batman’ı, doğduğu kenti, çok özlüyordu. ara söz Açıklama: B  u cümlede kullanılan ara söz kendisinden önceki nesnenin açıklayıcısı olarak kullanılmıştır. 8. Sınıf

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

Örnek: Dünyanın en yüksek noktasına, Everest’e, bir Türk sporcu da tırmandı. ara söz Açıklama: B  u cümlede “Everest’e” ara sözdür ve dolaylı tümlecin açıklayıcısı olarak kullanılmıştır.

Cümlede Vurgu • Fiil cümlelerinde vurgu, yüklemden önceki ögededir. Örnek: Her sabah kahvaltıdan önce spor yaparım. (Vurgulanan öge / belirtisiz nesne) nesne yüklem • İsim cümlelerinde vurgu yüklemin kendisindedir. Örnek: Deplasmanda oynadığımız maçta tiribünler sakindi. (Vurgulanan öge / yüklem) yüklem • Koşul cümlelerinde vurgu, koşul kipindedir. Örnek: O topu gole çevirirsen maçın kazananı biz oluruz. vurgulanan öge • Soru sözcükleri ile kurulan soru cümlelerinde vurgu, cümlede soru anlamını sağlayan sözcüktedir. Örnek: Bu organizasyonu kim düzenledi? vurgulanan öge

Cümle Dışı Unsur Cümlenin ögeleri bulunurken hiçbir soruya cevap vermeyen sözcük ya da söz öbeklerine “cümle dışı unsur” denir. Ünlemler, bağlaçlar ve ara cümleler, cümle dışı unsurlardır. Örnek: İmdat, beni kurtarın! ünlem (cümle dışı unsur) Örnek: Seninle gelirim ama Merve gelmeyecek. ünlem (cümle dışı unsur)

2. KONU:

Öğretmenin Notu:

YARDIMCI ÖGELER

Örnek: Sibel, ailemizin en başarılı bireyiydi, yeni bir iş yeri satın aldı. ara cümle (cümle dışı unsur)

8. Sınıf

67

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 3. Aşağıdaki cümlelerde yer alan nesne çeşitlerini bulup altını çiziniz ve ilgili alana “ ” ile işaretleyiniz. Cümleler

Belirtili Nesne

Belirtisiz Nesne

1. Seçmeli ders olarak matematik uygulamaları ve okuma becerileri seçti. 2. Okul çıkışında kapı ve pencereleri tamir etti. 3. Tarlasına biber, domates ve patlıcan ekmiş. 4. Okuduğunuz hikâyenin konusunu, ana fikrini, yardımcı fikirlerini bulunuz. 5. Türkçe dersinde işaret zamiri ve belgisiz zamir konusunu işledik. 6. Mübadele sonrası insanlar yaşadığı memleketini terk etmek zorunda kalmışlardı. 7. Kapadokya’ya götüremediği öğrencilere farklı etkinlikler düzenledi.

4. Aşağıdaki cümlelerde yer alan yer tamlayıcısını bulunuz ve yer tamlayıcısını bulmaya yönelik yükleme sorulan soruyla eşleştiriniz.

Cümleler

Kime?

1. Yolda zincirleme kaza yüzünden beş araç çarpışmıştı.

Nereye?

2. Lezzetli yemekler yapardı bize pikniğe her gidişimizde.

Kimden?

3. İstanbul’dan iki çuval dolusu elbise yardımı gelmişti. 4. Medeniyetler beşiğine, Midyat’a, her yıl binlerce yabancı turist gelirdi. 5. Üzerimde gördüğünüz üniformayı beş yıl önce arkadaşımdan almıştım. 6. Yediği börekte azıcık da olsa peynir ve patates vardı. 7. Ayşe’de herkesten farklı bir düşünce tarzı vardı.

Nerede? Neyde? Kimde? Nereden?

5. Aşağıdaki cümlelerde yer alan zarf tümlecini bulup altını çiziniz. Zarf tamlayıcısını bulmaya yönelik sorulacak soruyu ilgili kısma yazınız.

2. KONU:

YARDIMCI ÖGELER

Cümleler

68

Yükleme Sorulan Soru

1. Bizi evinde konuk eden Harun Bey, anlayışlı davrandı. 2. Yüzlerce kuş havalar soğuyunca uzak diyarlara göç etti. 3. Nükleer santrallerin kurulması beni epey korkutuyor. 4. Oyunun başlamasına beş dakika kala futbolcu içeri girdi. 5. Evdeki eksiklerini tamamlamak için dışarı çıktı. 6. Dün gece yapayalnız dolaştım tüm sokaklarda. 7. Kuzeyden gelen rüzgârların etkisiyle havalar bu hafta hep soğuk olacakmış. 8. Sınıf

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ TÜRKÇE

6. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerin cümlenin hangi ögesi olduğunu “ ”ile işaretleyiniz. Belirtili Nesne

Cümleler

Belirtisiz Nesne

Yer Tam- Zarf Tamlayıcısı layıcısı

1. Balıkçılar kaybolan tekneyi bulmak için denize açıldılar. 2. Dün gece pencerenin önünde yağmurun sesini dinliyordum. 3. Küçük kardeşine Adana’dan gelirken bir oyuncak aldı. 4. Evin misafir odasına büyük bir yatak almışlar. 5. Yeni aldığı saksılara çiçekleri eldivenle yerleştirdi. 6. Mesleği ile ilgili almış olduğu bu karar ailesini üzmüştü. 7. Okula alınan kitaplar yeni kütüphaneye yerleştirildi.

7. Aşağıdaki cümlelerde yer alan ara sözleri bulup altını çiziniz ve ara sözün hangi ögenin açıklayıcısı olduğunu karşısına yazınız.

Cümleler

Ara söz / Öge

1. Neşet Ertaş, bozkırın tezenesi, aramızdan ayrılalı on yıl oldu. 2. İzmir’e, Ege’nin incisine, yaz tatilinde gitmeyi düşünüyorum. 3. Yeni oyuncağını, kırmızı arabasını, hepimize tanıttı. 4. Güneşin battığı saatlerde, akşam vakitlerinde, gökyüzünde bir ışık belirdi. 5. İlk göz ağrımı, oğlumu, iki gün önce askere uğurladık. 6. Serkan, okulumuzun en yaramaz öğrencisi, turnuvada madalya aldı. 7. Bir yıl sonra, 2023’te, aşının etkisiyle salgın bitecek.

8. Aşağıdaki cümlelerde vurgunun hangi öge üzerinde olduğunu bulunuz ve vurgulanan ögeyi altına yazı-



..........................................................................................................

2. Kirli sulardan en çok olumsuz etkilenen varlık, suda yaşayan balıklardı.

..........................................................................................................

3. Bul yıl da yağmur yağmazsa tüm ekinler zarar görür.

..........................................................................................................

4. Survivor’un en başarılı yarışmacısı olan Atakan, nasıl elendi? 8. Sınıf

..........................................................................................................

2. KONU:

1. Atatürk, yaptığı devrimlerle bize medeniyetin kapılarını açmıştır.

YARDIMCI ÖGELER

nız.

69

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Cümledeki bir ögenin anlamını açıklayan, kuvvetlen-

diren veya pekiştiren ancak yargı bildirmeyen sözlere “ara söz” denir. Örneğin “Babam, evimizin direği, bizim için gecesini gündüzüne katıyordu.” cümlesinde iki virgül arasında yer alan sözcük grubu ara söz olarak kullanılmıştır. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde ara söz kullanılmıştır?

4. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde soru, belirtili nesneyi buldurmaya yöneliktir?

A) Soruların kolay olacağını sana kim söyledi? B) Dikenli yolu nasıl aşıp geldiniz? C) Tüm bu anlatılan olaylar nerede geçmektedir? D) Yaşar Kemal, Ağrı Dağı Efsanesi’nde neyi anlatıyor?

A) Mavinin yeşille buluştuğu yere, hayat bulduğum o nadide şehre, yeni duygularla gittim. B) Arabasının başına gelenleri ona ben anlattım. C) Telefona, bilgisayara virüs bulaşmaması için güvenlik önlemleri aldım. D) Burnumda tüten köyümü, memleketimi ve ailemi çok özledim.

5. I. Ozanlar, Anadolu’nun yiyecekleri ve içecekleri üzerine destanlar yazdılar.

II. Okula yardımcı kaynaklarımı eğitim-öğretim başladığında alırım. III. Yeni aldığı evin balkonunu renk renk çiçeklerle süsledi.

2. (I) Bir süredir mahalleye bir baloncu geliyordu. (II)

Hemen hemen her gün elinde kocaman bir balon kümesiyle köşeden görünürdü. (III) Küçük çocuk, onun gelişini heyecanla bekliyordu. (IV) Baloncuyu büyülenmiş gibi şaşkınlıkla izlerken “Bizim eve sığmaz.” dedi. Numaralanmış cümlelerin hangilerinde yer tamlayıcısına yer verilmemiştir? A) I ve II

B) II ve IV

C) I ve III

D) III ve IV

IV. Köpek bakıcısı, üç günlük doğmuş kediyi barınaktaki yerine bıraktı. Numaralanmış cümlelerin hangisinde zarf tamlayıcısı kullanılmıştır? A) I ve II

B) II ve III

C) I ve IV

D) III ve IV

6. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde ögelere ayırmada yanlışlık yapılmıştır?

3. Aşağıdaki

cümlelerden nesne kullanılmıştır?

hangisinde

belirtisiz

A) Batman’ın tarihi ilçesi sular altında kalacak. B) Hayatımı güzelleştiren insanı küçük yaşta kaybettim. C) Çanakkale’ye küçük bir gezi düzenledik. D) Güz mevsiminde, yapraklar sararmaya başlar. 70

A) Sabah kahvaltısından sonra / bahçede/ yürümek için / dışarı / çıktım. B) Az önce / beni odada bir başına bırakıp / düğüne / gittiler. C) Çocukların gürültüsünü bu kadar özleyeceğim / aklıma gelmezdi. D) Son günlerde / onunla / hiçbir konuyu / konuşamaz olduk. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Cümledeki işi, oluşu, durumu yargı bildirerek ifade eden temel ögeye “yüklem” denir. Cümlenin yüklemi çekimli fiilden, isimden, isim ve sıfat tamlamasından, deyimlerden, sözcük gruplarından oluşabilir. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem yanlış gösterilmiştir? A) Yaşlı adam mahallenin fakir insanlarına her zaman yardım ederdi. B) Ali Efendi fabrikada yapılan toplantıda küplere binmişti. C) Bu adam, Birinci Dünya Savaşı’na katılmış cesur biriydi. D) Büyük dağ başlarında biriken karlar, soğuk günlerin habercisiydi.

2. Cümlenin ögeleri, temel ögeler ve yardımcı ögeler olmak üzere ikiye ayrılır. Özne ve yüklem temel ögeler; zarf tümleci, dolaylı tümleç ve nesne, yardımcı ögelerdir.

Aşağıdaki cümlelerin hangisi sadece temel ögelerden oluşmuştur? A) Bana bir şeyler gösterecek zannediyordum. B) Kargalar topladı hep döktüğümüz taneleri. C) Veda ettim, gençliğimin gamsız geçen rüyasına. D) Balinalar, okyanustaki en büyük canlılardır.

3. Soluk bir ay dolanıyor kentin üstünde her gece. Bu dizelerin öge sıralanışı aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? A) Özne – Yüklem – Yer tamlayıcısı – Zarf tümleci B) Belirtili nesne – Özne – Yer tamlayıcısı – Zarf tümleci C) Özne – Yüklem – Belirtili nesne – Zarf tümleci D) Belirtili nesne – Yüklem – Zarf tümleci – Yer tamlayıcısı

4. Dolaylı tümleç, yüklemi yer-yön bakımından tamamlayan ögedir. Yükleme sorulan “kime, kimde, kimden, nereye, nerede, nereden, neye, neyde, neyden?” sorularının cevabı olur. Örneğin “Salonun duvarlarında çeşitli tablolar asılıydı.“ cümlesinde “salonun duvarlarında” söz grubu “nerede?” sorusuna cevap verdiğinden dolaylı tümleç olur. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde dolaylı tümleç vardır? A) Kardeşim için bu saati beğendim. B) Biraz olsun annenizin sözünü dinleyin. C) Dilden dile dolaşan bir şiirdi sana yazdıklarım. D) Birçok edebiyat dergisinde ünlü sanatçı ile ilgili yazılar var. 8. Sınıf

71

TEST - 1

5. ÜNİTE: CÜMLENİN ÖGELERİ

5. Zarf tümleci; yüklemi durum, zaman, miktar, yer-yön ve sebep gibi farklı yönlerden etkileyen ve yükleme sorulan “nasıl, ne zaman, ne kadar, niçin?” gibi sorulara cevap veren yardımcı bir ögedir. Örneğin “Akşam çocukları dedelerine götüreceğim.” cümlesinde yüklemi zaman yönünden etkileyen “akşam’’ sözcüğü zarf tümlecidir. Bu açıklamaya göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde zarf tümleci bulunmaktadır? A) O zamanlar bu yolculuk bir ay kadar sürüyormuş. B) Gece gündüz çalışan bu gençlerden bir şeyler bekliyoruz. C) Sanatçı, son yazısında öz Türkçenin korunması gerektiğini yazmış. D) Beni başarılı olacağıma inandıran kişi, ilkokul öğretmenimdi.

6. Kurallı fiil cümlelerinde vurgu, yüklemden önceki öge üzerindedir. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde “belirtili nesne” vurgulanmıştır? A) Usta sanatçı, yazmaya başladığı yıllarda ilk olarak öykü yazmıştı. B) Doğa yürüyüşleri yapmak hem zevkli hem eğlencelidir. C) Bu kitabı bana doğum günümde annem hediye etmişti. D) Antrenör, bu yıl yarışlara Tokyo’da başarılı olan oyuncuları hazırlıyor.

7. Turistler güneş doğarken bu tepeden aşağıya indiler. Bu cümlede, cümlenin hangi ögesine yer verilmemiştir? A) Zarf tümleci

B) Özne

C) Dolaylı tümleç

D) Belirtisiz nesne

8. Yeni bir misafirim olmasını umarak başımı kaldırdığımda... Bu cümle aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa cümlenin ögeleri sırasıyla “zarf tümleci, nesne, yüklemden” oluşur? A) bulutların üzerinden geçen bir uçağın karanlık gölgesini fark ettim. B) ellerimle kulaklarımı, gözlerimi kapatarak sırtımı duvara yasladım. C) doğal olan güçlü bir hava akımı çarptı yüzüme. D) uçuşan yaprakların ve pervanenin yaklaşan sesi üzerime geldi. 72

8. Sınıf

6. ÜNİTE

BİZİM SINIF

CÜMLEDE ANLAM Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

CÜMLELER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ Neler Öğreneceğiz? T.8.3.25. Okudukları ile ilgili çıkarımlarda bulunur.

(Neden-sonuç, amaç-sonuç, koşul, karşılaştırma, benzetme, örneklendirme, abartma, nesnel, öznel ve duygu belirten ifadeler üzerinde durulur.) T.8.3.21. Metnin içeriğini yorumlar.



b) Metindeki öznel ve nesnel yaklaşımların tespit edilmesi sağlanır.

Bilmen Gerekenler! Cümle (tümce); bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir. Cümlelerin temel özellikleri tam olarak bir yargı bildirmeleridir. Cümlelerde yargının tamamlanması çekimli bir eylemle ya da ek eylem almış isim soylu bir sözcükle olur. Örnek: Gittim.

Örnek: Yorgundum.

Örnek: Bu konuyu da öğreneceğim.

Açıklama: Y  ukarıda verilen üç örnek de cümle düzeyindedir. Çünkü üçü de yargı bildirir.

Öğrenme Vakti! Öznel Anlatımlı Cümleler Söyleyenin kendi düşüncesini, duygusunu veya beğenisini içeren; doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye değişen cümlelerdir.

1. KONU:

CÜMLELER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ

Örnek: Havanın bulutlu olması içimi karartıyordu.

74

Açıklama: Y  ukarıdaki cümle, söyleyenin kişisel düşüncesini yansıtmaktadır. Kanıtlanması olanaksızdır. Çünkü her insanın havanın durumu ile ilgili düşüncesi farklı olabilmektedir. Bu yüzden bu cümle, öznel yargı bildiren bir cümledir. Örnek: İstanbul Boğazı’nın seyrine kimse doyamaz. Örnek: Masallar, çocukların en sevdiği metin türüdür. Açıklama: B  u iki cümle de söyleyenin kendi düşüncesini, duygusunu veya beğenisini içerdiğinden özneldir.

Nesnel Anlatımlı Cümleler Söyleyenin duygu veya düşüncesini içermeyen; doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye değişiklik göstermeyen, herkesçe kabul görmüş, kanıtlanabilir yargıları içeren cümlelerdir. Örnek: “Safahat” adlı kitabın yazarı Mehmet Akif Ersoy’dur. Açıklama: B  u cümle, nesnel bir yargı ifade etmektedir. Çünkü bu sözleri söyleyenin kişisel düşüncesi cümleye karışmamıştır. Bu, bilimsel bir veridir; araştırma ile kanıtlanabilir. Örnek: İstanbul, Fatih Sultan Mehmet Dönemi’nde fethedildi. Örnek: Bu kitapta iki şehrin kuruluşu anlatılıyor. 8. Sınıf

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

Amaç - Sonuç Cümleleri Eylemin hangi amaca bağlı olarak gerçekleştiğinin belirtildiği cümlelerdir. Bu tür cümlelerde “için, diye, üzere” gibi edatlardan yararlanılır. Amaç - sonuç cümleleri, eyleme sorulan “hangi amaçla?” sorusuna cevap verir. Örnek: Kitap okumak için kütüphaneye gitti. (Hangi amaçla kütüphaneye gitti?)

Amaç

Sonuç

Örnek: Bildiklerini anlatmak üzere tahtaya çıktı. (Hangi amaçla tahtaya çıktı?)

Amaç

Sonuç

Örnek: Kilo vereyim diye her sabah spor yapıyorum. (Hangi amaçla spor yapıyorum?)

Amaç

Sonuç

Neden - Sonuç Cümleleri Bir eylemin hangi gerekçeyle veya hangi sebeple yapıldığını bildiren cümlelerdir. Bu cümlelerin yüklemine “niçin?”, “neden?” soruları sorulduğunda bu sorular cevapsız kalmaz. Neden - sonuç cümleleri iki bölümden oluşur: Birinci bölüm neden (sebep), ikinci bölüm ise sonuç bildirir. Genellikle “için, -den, -diğinden, ile” gibi ekler ve edatlar kullanılır. Örnek: Yorgun olduğu için maça gidemedi. (Niçin maça gidemedi?)

Neden (Sebep)

Sonuç

Örnek: Yemek sıcak olduğundan ağzı yandı. (Neden ağzı yandı?)

Neden (Sebep)

Sonuç

Örnek: Okulların açılmasıyla masraflar arttı. (Neden masraflar arttı?)

Neden (Sebep)

Sonuç

Koşul - Sonuç Cümleleri



Koşul (Şart)

Sonuç

Örnek: Babası geldi mi bütün dünyalar onun olur.

Koşul (Şart)

Sonuç

Örnek: Müzik dinleyebilirsin ama komşuları rahatsız etmeyeceksin.

Sonuç



Koşul (Şart)

Karşılaştırma Cümleleri Birden fazla varlık, kavram ya da durumun karşılaştırıldığı cümlelerdir. Karşılaştırmada benzerlik, farklılık, üstünlük gibi değişik durumlar ifade edilir. Karşılaştırma ilgisi “gibi, kadar, en, daha, çok, göre, fazla” gibi sözcüklerle kurulur. Örnek: Türkiye’nin en organik çileği Batman’ın Sason ilçesinde yetişir. Örnek: Yeni şiirler eski şiirlere göre daha açık ve sade yazılıyor. Örnek: Telefon da televizyon kadar insanı bağımlı hale getirecek. 8. Sınıf

1. KONU:

Örnek: Kar yağmazsa maçı oynayabiliriz.

CÜMLELER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ

Bir olayın veya durumun gerçekleşmesinin başka bir olayın veya duruma bağlı olduğunu belirten cümlelerdir. Bu tür cümlelerde birinci bölüm (yan yargı) koşul, ikinci bölüm ise o koşula bağlı olarak ortaya çıkan sonuçtur (temel yargı). Türkçede koşul anlamı asıl olarak “-se” şart ekiyle sağlanır. “ise”, “-ince”, “-dikçe”, “mi”, “ama”, “üzere”, “yeter ki” ile de koşul anlamı sağlanabilir.

75

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümleleri öznellik/nesnellik yönünden değerlendirerek cümlenin başına öznel ise “Ö” nesnel ise “N” yazınız. Ö/N

Cümleler

1.

Komşunun evinden yine tatlı bir müzik sesi duyuluyordu.

2.

1911 yılında Adana’da yoksul bir ailenin çocuğu olarak doğdu.

3.

Liselere giriş için ön kayıtların son başvuru tarihi 3 Mayıs.

4.

Gündüzün cıvıltısı, gecenin huzuruna devrediyordu nöbeti.

5.

Akşam yakılan meşaleler sabahın ilk ışıklarına dek yanıyordu.

6.

Üzerine zeytinyağı dökülüp servis edilen beyaz peynirin tadı enfesti.

7.

Milet, Büyük Menderes Nehri’nin aktığı yerin yanında bir yarımadadır.

2. Aşağıdaki cümlelerin anlam ilişkilerini bularak yanlarındaki kutucuklara “ ” ile gösteriniz. Cümleler

Amaç Sonuç

Neden Sonuç

Koşul Sonuç

1. Dört arkadaş yarışmaya katılmak üzere İstanbul’a gitti. 2. İp koptuğundan kuyudan su çekemedi köyün hanımları. 3. Takım, bir gol daha atarsa gruptan çıkmayı garantileyecek. 4. İstediği filmi çekebilmek için dünyanın öbür ucuna gider o. 5. Sınav sonucunu öğrendi mi kimse tutamaz onu bu memlekette.

76

7. Parmakları soğuktan morarmış ve çok üşümüştü.

3. Aşağıdaki cümlelerde karşılaştırılan ögeleri karşılarına yazınız. Cümleler

Karşılaştırılan Ögeler

1. Beşiktaş, şampiyonluk tarihinin en ihtişamlı kutlamalarını bu sene yaşadı. 2. Volkan, sınavlara Erhan’dan daha iyi hazırlandığı için yüksek not aldı. 3.

Hastanelerde çalışan sağlık çalışanlarımızın meslek hastalıkları konusundaki tanı ve tedavileri Avrupa’ya göre yok denecek kadar az.

4. Sivas’ın ayazı, hiçbir şehrin soğuğuna benzemez. 5.

Yemeklerin yanında servis edilen ketçap da diğer hazır gıdalar gibi sağlığa zararlıdır.

1. KONU:

1. KONU:

CÜMLELER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ

6. İşin içinden çıkamadığından her şeyi oluruna bıraktı.

6. Şimdilerde eski gemilerin yerini son derece modern gemiler almış. 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. (I) Uygur ilinde Hulin adında bir dağ vardı. (II) Bu dağ-

dan Tuğla ve Selenge adında iki ırmak çıkardı. (III) Bir gece bu iki ırmak arasındaki bir ağacın üzerine gökten mavi bir ışık indi. (IV) İki ırmak arasında yaşayan halk, bunu büyük bir şaşkınlıkla takip etti. Numaralandırılmış cümlelerden hangisi belirttiği öznel ve nesnel yargı yönüyle diğerlerinden farklıdır? A) I. 

B) II. 

C) III. 

D) IV.

4. Aşağıdaki cümlelerden hangisi kişisel düşünce içermektedir?

A) Dünyada güneş enerjisi panelleri ve rüzgâr türbinleri fiyatlarında son 10 yıl içinde neredeyse yüzde 85 oranında düşüş olması hepimizi sevindirdi. B) Albatroslar, kutuplara yakın bölgelerde yaşayan ve uzak mesafelere uçabilmeleriyle tanınan deniz kuşlarıdır. C) Birleşmiş Milletler bünyesinde Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli’nin üç çalışma grubuna ayrılan 6. Değerlendirme Raporu’nun son bölümü yayımlandı. D) Polonya’da terk edilmiş bir maden ocağını inceleyen araştırmacılar, 397 milyon yıl önce yaşamış bir canlının ayak izlerini buldular.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde neden - sonuç ilişkisi vardır?

A) Doktor olmak ve yardıma muhtaç insanlara yardımcı olmak istiyordu. B) Yemeğini yersen fazla kilolarından kurtulman imkânsız hale gelir. C) Öğrencilerin algılama hızı hesaba katılmadığından deney başarısız oldu. D) Akademik başarısını arttırmak üzere yurt dışına gitmeye karar verdi.

3. İstanbul gezisi sırasında gördüğümüz Ayasofya, -----. Bu cümlenin devamında karşılaştırmaya yer vermek için aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanması uygun olur? A) birkaç deprem görmesine rağmen dimdik ayakta duruyor. B) şehrin en eski yapılarından biri olarak kabul ediliyor.

5. (I) Jonathan itaatkâr bir şekilde boynunu önüne eğdi.

(II) Birkaç gün boyunca diğer martılar gibi davranmaya çalıştı, bunun için gerçekten çabaladı. (III) Çığlıklar atarak balıkçı teknelerinin etrafında bir parça ekmek için dolaştı, durdu. (IV) Ufacık da olsa bir balık yakalayabilmek maksadıyla suya daldı, mücadele etti. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangileri amaç - sonuç cümleleridir? A) I ve II.

B) I ve IV.

C) II ve III.

D) III ve IV.

6. (I) Bizanslı tarihçiler, Sümerlerin kökenini Cücenlere

dayandırmıştı. (II) 6. yüzyılda yaşamış Bizans diplomatları, Cücenlerin çöküşünden 15 yıl sonra kendine Avar diyen bir halkın Karpat Havzası’na yerleştiğini yazmıştı. (III) Avar Kağanlığı veya Avrupa Avar Hakanlığı diye anılan bu halk, geride hiç yazılı kayıt bırakmadığı için kökenleri de tartışmaya daha açık hale gelmişti. (IV) Avarların Türklüğü meselesi de dünya tarihinin en tartışmalı konularından biri olmuştu.

C) MS 537 yılında İmparator Jüstinyen tarafından yaptırılmış.

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde sebep - sonuç ilişkisi vardır?

D) insanı geçmişin derinliklerinde seyahate çıkarıyor.

A) I. 

8. Sınıf

B) II. 

C) III. 

D) IV. 77

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

CÜMLENİN İFADE ETTİĞİ ANLAM Neler Öğreneceğiz? T.8.3.25. Okudukları ile ilgili çıkarımlarda bulunur.

(Neden-sonuç, amaç-sonuç, koşul, karşılaştırma, benzetme, örneklendirme, abartma, nesnel, öznel ve duygu belirten ifadeler üzerinde durulur.) T.8.3.21. Metnin içeriğini yorumlar.



b) Metindeki öznel ve nesnel yaklaşımların tespit edilmesi sağlanır.

Bilmen Gerekenler! Cümleler taşıdığı anlama göre; öneri, varsayım, eleştiri, öz eleştiri, ön yargı (peşin hüküm), uyarı, yakınma (şikâyet), hayıflanma, pişmanlık, sitem küçümseme, azımsama, beklenti, özlem (hasret), tahmin, olasılık (ihtimal), çaresizlik, beğeni, onay, endişe (kaygı) cümleleri olabilir. Cümleleri okurken taşıdığı anlama dikkat etmek gerekir.

Öğrenme Vakti! 1. Öneri (Teklif) Cümleleri

Bir sorunu çözmek veya daha iyiye ulaşmak için görüş ve düşüncelerin öne sürüldüğü cümlelerdir. Örnek: LGS’de başarılı olmak istiyorsan çıkmış tüm soruları çözmelisin.

2. KONU:

CÜMLENİN İFADE ETTİĞİ ANLAM

2. Varsayım Cümleleri

78

Gerçekleşmemiş bir olayın gerçekleşmiş gibi ya da gerçekleşmiş bir olayın hiç gerçekleşmemiş gibi kabul edildiği cümlelerdir. Varsayım anlamı taşıyan yargılarda genellikle “diyelim ki, farz edelim, düşün, tut ki” gibi ifadeler kullanılır. Örnek: Tut ki bu işte başarılı olamadın. Örnek: Diyelim ki Sercan maça gelmedi.

3. Eleştiri Cümleleri

Bir yapıtın, bir insanın veya bir durumun doğru ya da yanlış yönlerini belirten cümlelerdir. Eleştiriler, olumlu ve olumsuz eleştiri şeklinde olabilir. Örnek: Bu kitabında yazar sade ve açık bir dil kullanmış. (Olumlu eleştiri) Örnek: Yazarın son kitabında anlatılanlar kabak tadı vermeye başladı. (Olumsuz eleştiri)

4. Öz Eleştiri Cümleleri

Bir kişinin kendi davranışları üzerinde yürüttüğü yargıları içeren cümlelerdir. Kişi, kendisini veya kendisine ait herhangi bir ürünü eleştirebilir. Örnek: İnsanlara karşı biraz daha nazik olmam gerekiyor. Örnek: Kitabımın kapağı içerikle bağdaşmıyor. 8. Sınıf

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

5. Ön Yargı (Peşin Hüküm) Cümleleri

Bir kişi veya bir durumla ilgili belirli şart, olay ve görüntülere dayanarak önceden edinilmiş olumlu veya olumsuz yargıları belirten cümlelerdir. Örnek: Bu defter, bu yılın en çok sevilen defteri olacak. (Olumlu ön yargı) Örnek: Ne kadar çalışırsa çalışsın o bu sınavda başarılı olamayacak. (Olumsuz ön yargı)

6. Uyarı Cümleleri

Kişi ya da kişileri yanlış davranışlardan uzak tutmak için bir konu, sorun ya da olumsuz bir durum ile ilgili ikaz ve hatırlatmaları içeren cümlelerdir. Örnek: Sınava giderken kalem, silgi ve kalemtıraşını yanına almayı unutmayasın.

7. Yakınma (Şikâyet) Cümleleri

Bir durumdan duyulan rahatsızlığı ifade eden cümlelerdir. Örnek: İnsanlar ormanda piknik yaptıktan sonra çöplerini toplamıyor.

8. Hayıflanma Cümleleri

Bir kişinin herhangi bir olaydan veya yapmadığı bir işten dolayı duyduğu üzüntüyü anlatan cümlelerdir. Örnek: Öğretmenin anlattıklarını keşke dinleseydim.

9. Pişmanlık Cümleleri

Yapılan bir hata veya yanlış sonucunda duyulan üzüntüyü belirten cümlelerdir. Örnek: Keşke ona bu arabayı vermeseydim. NOT: H  ayıflanma cümleleri ile pişmanlık cümleleri birbirine karıştırılmamalıdır. İki cümle arasındaki fark şudur: Hayıflanma cümlelerinde yapılmayan bir işten dolayı duyulan üzüntü anlatılır, pişmanlık cümlelerinde ise yapılan bir işten dolayı duyulan üzüntü söz konusudur.

10. Sitem Cümleleri

Bir kimsenin yaptığı bir hareketten dolayı duyulan üzüntünün, kırgınlığın dile getirildiği cümlelerdir.

11. Küçümseme Cümleleri

Bir kişiye veya bir olaya değer vermeme, onu küçük görme, önemsememe, hafife alma anlamı taşıyan cümlelerdir. Örnek: Tavşan: “Bu yürümeyi bile bilmeyen kaplumbağa mı beni geçecek?”

12. Azımsama Cümleleri

Bir şeyin miktarca az olduğunu, yetersiz görüldüğünü ifade eden cümlelerdir. Örnek: Günlerdir çalışıyorsun, bu kadarcık mı para biriktirdin?

13. Beklenti Cümleleri

Gerçekleşmesi beklenen davranış ve işleri bildiren cümlelerdir. Beklentiler bazen gerçekleşir bazen gerçekleşmez. Örnek: Bizi bu sefer eve almayacağını düşünmüştük. 8. Sınıf

2. KONU:

NOT: S  item cümleleri ile yakınma cümleleri birbirine karıştırılmamalıdır. İki cümle arasındaki fark şudur: Sitem cümlelerinde bir durumdan veya bir kişiden duyulan rahatsızlık kişinin kendisine söylenir, yakınma cümlelerinde ise bir durumdan veya bir kişiden duyulan rahatsızlık başkalarına anlatılır.

CÜMLENİN İFADE ETTİĞİ ANLAM

Örnek: Herkesi düğününe çağırdın, bir beni çağırmadın.

79

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

14. Özlem (Hasret) Cümleleri

Geçmişte yaşanan günlerin tekrar yaşanma isteğini ya da bir yeri veya kişiyi görme isteğini dile getiren cümlelerdir. Örnek: Fırsat olsaydı da onu bir kere daha görebilseydim, burnumda tütüyor.

15. Tasarı Cümleleri

Gelecekte yapılması planlanan işlerin belirtildiği cümlelerdir. Örnek: Bu işin altından da başarıyla kalkmayı düşünüyoruz.

16. Tahmin Cümleleri

Akla, sezgilere, gözlemlere veya birtakım verilere dayanarak, olacak bir şeyi önceden kestirebilme sonucunda ortaya çıkan cümlelerdir. Örnek: Biraz geç kaldık, annem merak ediyordur şimdi bizi.

17. Olasılık (İhtimal) Cümleleri

Gerçekleşmesi kesin olmayan bir olayın veya bir durumun ortaya çıkmasının beklenilmesi, umut edilmesi ile ilgili cümlelerdir. Örnek: Bu yılki yarışmada Ogeday veya Atakan birinci olabilir. NOT: O  lasılık cümleleri ile tahmin cümleleri birbirine karıştırılmamalıdır. Bu iki cümle arasındaki arasındaki fark şudur: Olasılık anlamlı cümlelerde “ikilem” söz konusudur. Yani bahsedilen şey için “Öyle de olabilir, böyle de olabilir.” anlamı hâkimdir. Tahmin anlamlı cümlelerde bu “ikilemi” görmeyiz. Tahmin anlamlı cümlelerde tecrübelerden hareketle “emin oluş” havası vardır. Olasılık anlamlı cümlelere göre tahmin anlamlı cümlelerde “kesinlik anlamı” daha yoğundur.

18. Çaresizlik Cümleleri

Olay ve durumlar karşısında yapılabilecek herhangi bir şey olmamasıdır. Örnek: Faturaları nasıl ödeyeceğini kara kara düşünüyordu.

19. Beğeni Cümleleri

Bir varlığa veya bir olayın sonucuna yönelik beğenme, takdir etme, övme veya onaylama işini bildiren cümlelerdir.

20. Onay Cümleleri

Yapılan bir işin ya da davranışın yerinde ve doğru olduğunun kabul edildiği cümlelerdir. Örnek: Öğretmenine saygı göstererek yerinde bir davranış sergiledi.

21. Endişe (Kaygı) Cümleleri

Olumsuz bir durumun gerçekleşme olasılığından dolayı duyulan kaygıyı anlatan cümlelerdir. Örnek: Acaba yolda başlarına bir şey mi geldi? Öğretmenin Notu:

2. KONU:

CÜMLENİN İFADE ETTİĞİ ANLAM

Örnek: Yazar, olayları sıradanlığa düşmeden güzel bir üslupla yansıtmış.

80

8. Sınıf

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 4. Aşağıdaki cümlelerin içerdiği anlamı belirleyerek cümlelerin başına uygun anlam harfini yazınız. A.

Öneri

B.

Varsayım

C.

Eleştiri

D.

Öz eleştiri

E.

Ön Yargı

F.

Uyarı

G.

Yakınma

H.

Pişmanlık

I.

Sitem

J.

Küçümseme

K.

Azımsama

L.

Gerçekleşmemiş Beklenti

M.

Özlem

N.

Tasarı

O.

Olasılık

P.

Çaresizlik

R.

Beğeni

S.

Onay

T.

Endişe

U.

Tahmin

Y.

Hayıflanma

Cümleler

1.

Ya mahallenin girişinde babam bizi görürse?

2.

Telefonunuzun ışığını azaltırsanız şarjınız biraz daha uzun sürer.

3.

Maç oynarken çok agresifleşiyorum, bu huyumu değiştirmem gerek.

4.

Herkesi akşamki yemeğe davet ettin, bir beni unuttun!

5.

Okan Bey’in yeni almış olduğu araba göz kamaştırıyordu.

6.

Evet, ben de yeni neslin biraz daha ahlak yönünde geliştirilmesi taraftarıyım.

7.

Bu yeni öğretmen, bizlere eğitim anlamında bir şeyler katmadan gider.

8.

Elim kırılsaydı da o imzayı atmasaydım.

9.

Pire kadar boyu var, benimle bu mu güreşecek?

10.

Gelecek yıl öğrencilerle konu anlatımlarını defterden takip etmeyi düşünüyoruz.

11.

Gökyüzünde bulutlar çoğalmaya başladı, birazdan yağmur yağabilir.

12.

Keşke elimde nakit duran tüm paramı altına yatırsaydım.

13.

Bu olay, onun elini kolunu bağlamıştı.

14.

Pazar günkü derbide Galatasaray’ın Fenerbahçe’yi yeneceğini düşünmüştük.

15.

Bir an için dünyada hiç salgın olmadığını, herkesin sağlıklı olduğunu düşünelim.

16.

Bu kadarcık harçlıkla bisiklet almam olanaksız.

17.

İnsanlar, çevrenin temizliği konusunda ne zaman bilinçlenecekler?

18.

O keskin dilini tutmayı öğrenemezsen etrafında kimsecikler kalmaz.

19.

Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın.

20.

Yazarın kimi öyküleri, öykü olmaktan çok köşe yazısıdır.

21.

Onu bir türlü aklımdan silemedim, fırsat olsa da onu tekrar görebilsem.

2. KONU:

Öğretmenin Notu:

CÜMLENİN İFADE ETTİĞİ ANLAM

Anlam

8. Sınıf

81

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

1.

Yarın okula geç gelebilirim.

2.

Hey gidi günler, çocukluk yıllarım ne güzeldi!

3.

Tut ki yolda karnın acıktı.

4.

Keşke bu işe para yatırmasaydım.

5.

İnsan, bunca emeği geçen arkadaşını aramaz mı?

6.

Mutfağından tut da lavabosuna kadar her şey çok şık ve zarifti.

7.

Sen asla bu mantık sorularını çözemezsin.

8.

Sıfır atığın yeterince anlaşılmadığı konusunda senle hemfikirim.

9.

İhtimal

Telaş

Onaylama

Ön yargı

Beklenti

Sitem

Öneri

Varsayım

Azımsama

Pişmanlık

Beğenme

Cümleler

Özlem

5. Aşağıdaki cümlelerin ifade ettiği anlam özelliklerine göre “X” ile gösteriniz.

Birkaç yıla, içinde bulunulan sıkıntıların biteceğini düşünüyorum.

10. Ya bu yıl da şampiyon olmazsak? 11. Teknik direktör takımı oluşturmada adaletli olmalı. 12. Eskinin o mis gibi kokan salatalıkları olsa da yesek. 13. Şimdi bizim oralara da bahar gelmiştir.

2. KONU:

CÜMLENİN İFADE ETTİĞİ ANLAM

14. Nedense bir ben sığmadım bu koca eve.

82

15. Bu kadarcık parayla alış veriş yapılmaz ki. 16.

Bu müdür kesin bizi sevmeyecek ve bizi bu okuldan gönderecek.

17. Yeni aldığı araba ay gibi parlıyordu. 18. Bir an için sınavı kazandığını kabul edelim. 19. Ödüllerin törende verileceğini düşünmüştük. 20.

Kitabın sonuna etkinliklerin cevap anahtarını da eklemelisin.

21. Eyvah, cüzdanımı markette mi düşürdüm? 22.

Biraz daha ders çalışmamız gerektiği konusunda sana katılıyorum.

23. Bu kadar insana on tane mi lahmacun aldın? 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Aşağıdakilerden hangisinde cümlelerin içerdiği anlam ayraç içinde yanlış verilmiştir?

A) Zamanı iyi kullanamadığım için birinci olamadım. (Öz eleştiri) B) Ben zaten onun bu işi de başaramayacağını önceden söylemiştim. (Ön yargı) C) Netlerinin artmasını istiyorsan bol bol soru çözmelisin. (Uyarı) D) Yazarın tüm eserleri, Türk tarihini aydınlatacak niteliğe sahiptir. (Beğenme)

4. İnsanlar farkında olmaksızın kendi içlerinde hiç dur-

madan faaliyet gösteren birtakım güçler geliştirirler. Bu, çok yerinde ve doğru bir görüştür. Bu güçler onların bilinçdışı alanlarında gizlenir, hayatlarını etkiler ve ışığa çıkarılmadıkları zaman bazen daha da aç sonuçlara yol açar. Bu metindeki altı çizili cümlede, aşağıdaki anlam özelliklerinden hangisi vardır? A) Varsayım

B) Beklenti

C)Yakınma

D) Onaylama

5. Kanıksama, bir şeyin çok tekrarlanması, ya da yaşan-

ması sebebiyle ondan etkilenilmediğini ve alışıldığını anlatan cümlelerdir.

2. Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim Bu şiirde altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir? A) Varsayım

B) Beklenti

C) Olasılık

D) Tahmin

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde kanıksama anlamı vardır? A) Halk, benzin fiyatlarına zam gelmesine artık tepki göstermiyor. B) Her maçta da gol kaçırması tahammül sınırlarımızı zorluyor. C) Yazarların bir araya gelip Türkçenin korunması ile ilgili bir genelge yayınlaması gerekiyor. D) Giderek artan bir başarı profili var son sınıf öğrencilerinin.

6. I. Kışın arabalarınıza kış lastiği taktırmayı unutma3. Bir işe başladığımız zaman üzerimizde bir toyluk var-

dır. Zamanla kazanılan tecrübelerle bu toyluk yavaş yavaş kaybolur. İlerleyen süreçte işin erbabı oluruz. Fakat millet olarak bazı sıkıntılarımız var: risk almaktan kaçınan, yanlış yapmaktan korkan bireyleriz. Yanlışlarımız bize karasızlığımızdan çok şey katar. Bu yüzden korkmamalı, yanlış yapsak da ideallerimiz için risk almalıyız.

yın.

II. Kitap fuarına gitmek için toplanmışken birden Sibel de gelmesin mi! III. Soruların ilk üniteden geleceğini düşünmüştük. IV. Üniversite sınavını kazanacakmış da doktor olacakmış! Aşağıdakilerden hangisi bu cümlelere hâkim olan duygulardan biri değildir?

Bu metindeki altı çizili cümlede, aşağıdaki anlam özelliklerinden hangisi vardır?

A) Gerçekleşmemiş beklenti

A) Varsayım

B) Kararsızlık

C) İhtimal

D) Öneri

C) Azımsama

8. Sınıf

B) Uyarı D) Şaşırma 83

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

CÜMLE YORUMLAMA Neler Öğreneceğiz? T.8.3.25. Okudukları ile ilgili çıkarımlarda bulunur.

(Neden-sonuç, amaç-sonuç, koşul, karşılaştırma, benzetme, örneklendirme, abartma, nesnel, öznel ve duygu belirten ifadeler üzerinde durulur.) T.8.3.21. Metnin içeriğini yorumlar.



b) Metindeki öznel ve nesnel yaklaşımların tespit edilmesi sağlanır.

Bilmen Gerekenler! Cümle; bir duyguyu, bir düşünceyi veya bir yargıyı anlatan sözcük öbeği olarak tanımlanmaktadır. Kurduğumuz cümleler, her okuyan ya da her dinleyen tarafından farklı anlaşılabilir. Bunun önüne geçebilmek, iyi bir dil bilgisi ve anlatım yeteneği gerektirmektedir. Cümle yorumlama, okunan ya da dinlenen bir cümlenin herkes tarafından farklı anlaşılması demek değildir; aksine o cümlenin herkes tarafından aynı şekilde anlaşılması anlamına gelmektedir.

Öğrenme Vakti! 1. Cümlenin Konusu Cümlede üzeride durulan kavramlar cümlenin konusunu verir. Sorularda bir cümle verilir ve bu cümlede neyin anlatıldığı, yani cümlenin konusu sorulur. Yapılması gereken, verilen cümleyi yorumlayarak anlatılanı bir iki söz ile ifade etmektir. Bunun için cümleye “Bu cümle neyi anlatıyor?” sorusu sorulur ve sorunun cevabı aranır. Alınan cevap cümlenin konusu olacaktır. Örnek: 20. yüzyıl, dilimiz ve edebiyatımız bakımından bir gelişme ve hiç şüphesiz bir değişim, yenilenme çağıdır. Açıklama: B  u cümlede 20. yüzyılda dilimizin ve edebiyatımızın gelişmesinden ve değişiminden bahsedilmiştir. Dolayısıyla “Bu cümle neyi anlatıyor?” soruna verilecek cevap “Dilimizin ve edebiyatımızın kabuk değişimi” diyebiliriz.

2. Cümlenin Ana Fikri (Ana Düşüncesi) Bir cümlede asıl anlatılmak istenen fikir veya cümlede verilmek istenen mesaja “ana fikir” denmektedir.

3. KONU:

CÜMLE YORUMLAMA

Örnek: Eğer aldığınız nefesin bir gün bitmesini istemiyorsanız ağaçları yaşatın.

84

Açıklama: Y  azarın bu cümlede ağaçlar dikmemizi, var olan ağaçları korumamız gerektiğini anlatıyor. Bunu öz bir şekilde ifade edersek “Yeşil alanları korumalıyız.” diyebiliriz.

3. Cümleden Kesin Çıkarılacak / Çıkarılamayacak Yargı Bir cümleden çıkarılabilecek veya çıkarılamayacak yargılar cümlede yer alan kelimelerle sınırlıdır. Cümleye yorum katmak, verilen soruların yanlış çözülmesine sebep olabilir. Kesin çıkarılacak/çıkarılamayacak yargılarda cümlenin ifade ettiği anlam sınırlarının dışına çıkılmamalıdır. Örnek: Sanatçı ilk şiirlerini “sanat için sanat” görüşüyle kaleme almıştır. Açıklama: B  u cümlede çıkarılabilecek yargı, sanatçının birden çok şiir yazdığı, “sanat için sanat” görüşüyle birden fazla şiirinin olduğunu söyleyebiliriz. Bu cümleden sanatçının toplumdan uzak olduğu, halkın diliyle şiirler yazmadığı ya da sadece “sanat için sanat” görüşüne uygun şiirler yazdığı çıkarılamaz. 8. Sınıf

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

4. Cümle Tamamlama

Verilen cümlelerde veya karşılıklı konuşma metinlerinde boş bırakılan yerlerin cümlenin anlam bütünlüğünü ve uyumunu sağlayacak şekilde doldurulmasıdır. Örnek: “Öz Türkçe”dir diye …….. kelimelerden bazıları bir süre kullanıldı, bazıları ise tutmadı, halkımızca ……… için içlerinde zamanla unutulanlar da oldu. Bilimle ……….. bir şekilde, işgüzarlık olsun diye yeni kelimeler türetilmişse bunların kullanılması da ne anlama geldikleri de elbette ki kimseyi ilgilendirmez. Açıklama: B  u parçada boş bırakılan yerlere cümlenin anlam bütünlüğünü ve uyumunu sağlayacak şekilde sırasıyla “ortaya atılan”, “benimsenmediği” ve “bağdaşmayan” kelimeleri getirilmelidir.

5. Cümle Oluşturma

Sözcük ya da sözcük gruplarına ayrılmış olarak verilen cümlelerin genellikle anlamlı ve kurallı bir cümle hâline getirilmesi istenir. Öncelikle oluşturulacak cümlenin yüklemini bulmak gerekir. Sonrasında birbiriyle bağlantılı kelime ve kelime gruplarını art arda getirerek anlamlı bir bütün oluşturulur. Örnek: I. yapma ve üstelik konuşmada

II. daha çok yazıda kullanılan



III. Osmanlıca, üç dilin kaynaşması sonucu



IV. geçerliği olmayan



V. ortaya çıkan



VI. bir dildir

Açıklama: B  u cümle, anlamlı ve kurallı bir şekilde bir araya getirildiğinde sırasıyla “III - V - I - IV - II - VI” şeklinde olur.

6. Cümle Birleştirme

Verilen iki cümlenin anlamlı ve kurallı bir şekilde birleştirilmesi istenir. Bu sorularda özellikle dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır: • Cümleler birleştirilirken anlamın değişmemesi ve kurallı bir yapı oluşturulması gerekir. • Cümlelere cümlenin anlamını değiştirecek yeni kelimeler eklenmemelidir. • Cümlelerden kelimenin anlamını bozacak kelime eksiltmeleri yapılmamalıdır. Örnek: • Naim Süleymanoğlu, Bulgaristan Türk’ü haltercisidir. Açıklama: ” Bulgaristan Türkü haltercisi Naim Süleymanoğlu, birçok otoriteye göre tüm zamanların en iyi haltercisi olarak kabul edilir.” şeklinde birleştirilebilir.

7. Cümle Ayırma

Verilen bir cümlenin iki cümle şekline dönüştürülmesi istenir. Bu sorularda verilen cümledeki yargılar ikiye bölünür. Cümle birleştirmede olduğu gibi cümlelerin anlamını değiştirecek değişikliklere, kelime artırma ya da kelime eksiltmelerden uzak durulmalıdır. Örnek: 11 Kasım 1944’te İstanbul’da dünyaya gelen Kemal Sunal, Türk sinema tarihinin “Komedi Ustası” olarak bilinir. Açıklama:  Verilen cümle iki yargı şeklinde ayrılmak istendiğinde şu şekilde ayrılır:

• Kemal Sunal, 11 Kasım 1944’te İstanbul’da dünyaya geldi.



• Kemal Sunal, Türk sinema tarihinin “Komedi Ustası” olarak bilinir.

8. Sınıf

CÜMLE YORUMLAMA

• Naim Süleymanoğlu, birçok otoriteye göre tüm zamanların en iyi haltercisi olarak kabul edilir.

3. KONU:



85

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

8. Düşüncenin Yönünü Değiştiren Sözcükler

Cümle içindeki kelimeler anlamca birbirini tamamlar. Fakat bir konudan başka bir konuya geçilirken “fakat, ama, lakin, ancak, oysa, ne var ki, yalnız, halbuki” gibi anlamın akışını değiştiren sözcükler kullanılabilir. Örnek: Kemal çalışkan, dürüst, efendi bir öğrencidir ama … Açıklama: “ ama” bağlacından sonra kullanacağımız ifade daha önce kullanacağımız ifadenin tersi olacaktır. “Kemal çalışkan, dürüst, efendi bir öğrencidir ama yazısı pek de iyi değil.” diyebiliriz. Örnek: Hasta adam, iyileşmek için doktor doktor dolaştı ne var ki … Açıklama: “ ne var ki” bağlacından sonra kullanacağımız ifade daha önceki yargının zıddı olacaktır. “Hasta adam, iyileşmek için doktor doktor dolaştı ne var ki hastalığına çare bulamadı.” şeklinde tamamlanabilir. Örnek: Ankara güzel, düzenli, planlı bir şehirdir fakat denize kıyısı yoktur.

9. Örtülü Anlam

Cümlede açık olarak söylenmediği halde cümlenin anlamından veya cümledeki bazı ifadelerden çıkarılabilen anlama örtülü anlam denir. Örnek: Arzu, sabahki ilk derse yine geç kalmıştı. Açıklama: B  u cümlede Arzu’nun en az iki defa derse geç kaldığı, bugünden önce herhangi bir günde de geç kaldığı anlamı ortaya çıkar. Bu anlam açık olarak söylenmediği için cümle, örtülü anlamlıdır. Örnek: Bu sınıftan Ahmet de okulun futbol takımında forma giyecek. Açıklama: B  u cümlede Ahmet’in sınıfından başka kişilerin de okulun futbol takımında forma giyeceği anlaşılmaktadır. Bu anlam gizli olarak verilmiştir. Dolayısıyla cümle, örtülü anlamlıdır.

3. KONU:

CÜMLE YORUMLAMA

Öğretmenin Notu:

86

8. Sınıf

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 6. Aşağıdaki cümlelerin konusunu karşısında boş bırakılan yere yazınız. Cümleler 1. 2. 3.

Konusu

Alışkanlıkların zincirleri, önce duyulmayacak kadar hafif, sonra kırılamayacak kadar güçlü olurlar.

Çocuklara, babalarının yeteneklerine göre değil, kendi yeteneklerine göre meslek bulmak gerekir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.

7. Aşağıdaki cümlelerin ana fikrini karşısında boş bırakılan yere yazınız. Cümleler

Ana Fikir

1.

Eğer bir romancı yazdığı eserlerin geniş kitleler tarafından okunmasını, beğenilmesini arzu ediyorsa yapacağı ilk iş seslendiği halkın anlayabileceği bir dil kullanmak olmalıdır.

2.

Ressam doğaya güvenir, elini ve gözünü doğanın buyruğuna teslim eder, yorumlanmış bir gerçeğe ulaşır, onu süzüp yansıtır.

3.

Sanatın amacı, kişinin düşüncesini, duyarlığını geliştirmek; ona, dünyaya ve insanlara insanca bakma, sezme, kavrama gücü kazandırmaktır.

anlayarak

belleklerinde

çözmeye

geri dönüşü

bağlantıyı

duyurabilsin

yaşamı

Cümleler

8. Sınıf

1.

Bir paragrafı …...........................…. okumak, bir matematik problemini …...........................…. benzer. Bir problemi çözmek için onu oluşturan öğeleri değerlerine göre kullanmak, aralarındaki …...........................…. doğru kurmak bir zorunluluktur.

2.

İstiyorum ki yazdıklarım insanlarımızın sorunlarını, özlemlerini anlatsın, onların acılarını, çektiklerini başkalarına …...........................…. . Açıkçası, …...........................…. değiştirsin, güzelleştirsin. Bu amaçla insanımızdan, ülkemizden …...........................…. çalışıyorum.

3.

Romanda, uzun süre yurdundan ayrı kalmış iki kişinin …...........................…. anlatılır. İkisi de geri döndüklerinde vatanlarına yabancılaşmıştır. Çocukluklarına, gençliklerine ait anılar, zaman içinde …...........................…. korunmadığı için yok olmuştur.

3. KONU:

kopmamaya

CÜMLE YORUMLAMA

8. Aşağıdaki kelimeleri cümlelerde boş bırakılan yerlere anlam bütünlüğüne dikkat ederek yerleştiriniz.

87

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

9. Aşağıda karışık olarak verilen kelime ve kelime gruplarını anlamlı ve kurallı cümle oluşturacak biçimde doğru bir şekilde yeniden numaralandırınız. 1. I. II. III. IV. V. VI.

söylediklerin kadardır ne kadar karşındakilerin bilirsen bil, anlayabileceği

3.

2. I. II. III. V. IV.

Doğru Sıralama

öksüz bir çocuk gibidir sevenleri toprak olmuş şairleri haykırmayan bir millet, unutma ki Doğru Sıralama

I. II. III. IV. V.

en ufak yardımı yaptığınız en büyük yardımı ise size yapılan hiçbir vakit hatırlamayınız sakın unutmayınız, Doğru Sıralama

10. Aşağıda verilen cümleleri tek cümle haline getirerek yeniden yazınız. 1. • Beyin donması, genelde yaz aylarında karşılaşılan bir durumdur.

• Beyin donması olarak bilinen vaka çok çabuk bir biçimde dondurma yediğimizde bunun yanı sıra buz gibi bir şey içtiğimizde gerçekleşen bir baş ağrısı türüdür.



………………………………………………………………………………………………………………………………



………………………………………………………………………………………………………………………………

3. KONU:

CÜMLE YORUMLAMA

2. • Satürn, buz parçacıklarından oluşan halkalara sahiptir.

88



• Hidrojen ve helyum gazından meydana gelen bir gezegendir.



………………………………………………………………………………………………………………………………



………………………………………………………………………………………………………………………………

11. Aşağıda verilen cümlelerde örtülü anlamları bulup karşılarına yazınız. Cümleler 1.

Bu yılki G20 zirvesi Antalya’da yapılacakmış.

2.

Yağmur nisanda da yağmazsa çiftçilerin işi iyice zorlaşır.

3.

Hasan Bey, her zamanki gibi yine toplantıya en son katılan kişi oldu.

4.

Sibel’in kardeşi bugün de derslerine geç kaldı.

5.

Fenerbahçe bu sene de şampiyonluğu son haftada kaçırdı.

Örtülü anlam

8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. Kültür ve sanatlarıyla Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde önemli iz bırakan Artuklu Beyliği geçmişten günümüze çok önemli birikimler aktarmıştır.

Bu cümleden “Artuklular” ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi kesin olarak çıkarılır? A) Bölgenin en eski beyliğidir. B) Bölgeye kültürel anlamda katkı sağlamışlardır. C) Bıraktıkları eserler, dünya medeniyetlerine öncülük etmiştir. D) Güneydoğu Anadolu’ya nereden geldikleri bilinmektedir.

4. • Cilo Dağı Türkiye’nin 2. en yüksek dağıdır. • Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve buz örtüsü ile kaplıdır. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve buz örtüsü ile kaplı olan Cilo Dağı, Türkiye’nin 2. en yüksek dağıdır. B) Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve buz örtüsü ile kaplı olan Cilo Dağı, Güneydoğu’nun 2. en yüksek dağıdır. C) Türkiye’nin 2. en yüksek dağı olan Cilo Dağı, zirvesinde hiçbir zaman kar ve buz örtüsü eksik olmaz. D) Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve donmuş buz örtüsü ile kaplı olan Cilo Dağı, Türkiye’nin 2. en yüksek dağıdır.

2. I. kırmak II. parçalamaktan III. daha zordur IV. ön yargıları V. atom çekirdeğini Yukarıda karışık olarak verilen sözcüklerden anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturulursa sıralama nasıl olur? A) IV – I – V – II – III

B) IV – II – III – V – I

C) V – I – IV – II – III

D) V – II – III – IV – I

5. Gıda Tarım ve Orman Bakanlığı, yerli üretimi ----- ve küçük toprak sahiplerini ----- amacıyla yeni bir genelge yayınladı.

Parçanın anlamlı bir bütün olması için boş bırakılan yerlere hangi sözcükler sırasıyla getirilmelidir? A) geliştirmek - bitirmek B) desteklemek - korumak C) ortadan kaldırmak - sahiplenmek D) fiyatlandırmak - uyarmak

3. Günümüzde, iş dünyasının iletişim ağı içinde telefonun yaşamsal bir önem kazanması, telefonun yanlış kullanılmasını ve mesajların kaybolmasını ciddi bir sorun hâline getirmiştir. Özellikle hızlı arama, telesekreter, telekonferans gibi kolaylıkların ortaya çıkmasıyla yazılı iletişim önemini büyük ölçüde yitirmiştir. Bu parçada üzerinde durulan kavram aşağıdakilerden hangisidir? A) Telefonun önemi B) Telefonun sorunları C) Ciddi sorun haline gelen telefon D) Telefonun faydaları 8. Sınıf

6. John Lock’e göre “İnsan zihni, boş bir levhadır.” cümlesinin yakın anlamlısı aşağıdakilerden hangisidir? A) İnsan, zihninde bulunan bilgileri ilerde gün yüzüne çıkarır. B) İnsan zekâsının yüzde üçünü kullanır. C) İnsanın doğmadan önce herhangi bir bilgiye sahip olması mümkün değildir. D) İnsan zihni çok büyük bir kapasiteye sahiptir. 89

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

ANLATIMINA GÖRE CÜMLELER Neler Öğreneceğiz? T.8.3.25. Okudukları ile ilgili çıkarımlarda bulunur.

(Neden-sonuç, amaç-sonuç, koşul, karşılaştırma, benzetme, örneklendirme, abartma, nesnel, öznel ve duygu belirten ifadeler üzerinde durulur.) T.8.3.21. Metnin içeriğini yorumlar.



b) Metindeki öznel ve nesnel yaklaşımların tespit edilmesi sağlanır.

Öğrenme Vakti! 1. Tanım Cümleleri

Varlıkların ne olduklarını tam olarak belirtmek için kurulur. Tanım cümleleri “Bu nedir?”, “Bu kimdir?” sorularına cevap verir. Örnek: Masal, halkın ortak yaratısı olarak ağızdan ağıza, kuşaktan kuşağa aktarılan, cin, peri, dev gibi olağanüstü kişileri de olan, olağanüstü olaylara yer veren, genellikle bir tekerlemeyle ya da bir varmış, bir yokmuş gibi bir sözle başlayan bir tür halk öyküsüdür.

2. İçerik (Konu) Cümleleri

Yazarın, yapıtında ele aldığı konuya değinilen cümlelerdir. Örnek: “9. Hariciye Koğuşu” adlı romanda tek bacağı kemik veremi olmuş bir çocuğun çektiği acılar anlatılır.

3. Üslup (Biçem) Cümleleri

Bir sanatçının dili kullanma şekli, sözcükleri seçimi, cümle kurma biçimidir. Örnek: “9. Hariciye Koğuşu” adlı romanda yazar, kişilerin psikolojisini yalın bir Türkçeyle anlatır.

4. Doğrudan Anlatımlı Cümleler

4. KONU:

ANLATIMINA GÖRE CÜMLELER

Başkasına ait bir sözün hiç değiştirilmeden aktarılmasına “doğrudan anlatım” denir. Olduğu gibi aktarılan söz genellikle tırnak işareti içerisinde yazılır. Tırnak işaretinin dışında virgül kullanılarak da aktarılabilir.

90

Örnek: Atatürk, “Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.” diyerek halkının gerçek gücünün kendisinde olduğunu hatırlattı. Örnek: Öğretmenimiz, umudunuzu hiçbir zaman kaybetmeyin, derdi.

5. Dolaylı Anlatımlı Cümleler

Başkasından alınan sözün, cümledeki yargıyı değiştirmeden, kendi sözcüklerimizle aktarılmasına “dolaylı anlatım” denir. Dolaylı anlatımlı cümleler “söyledi, belirtti, açıkladı” gibi eylemlerle biter ya da yüklemleri öğrenilen geçmiş zamanla çekimlenir. Örnek: Atatürk, muhtaç olduğun kudretin damarlarındaki asil kanda mevcut olduğunu belirtti. Örnek: Öğretmenimiz, umudumuzu hiçbir zaman kaybetmememiz gerektiğini söylüyordu.

6. Aşamalı Durum Bildiren Cümleler

Bir olayın veya durumun giderek değiştiğini bildiren cümlelerdir. Eylem aniden değil, süreç içinde gerçekleşir. Örnek: Günden güne eriyor adamcağız hastane köşelerinde. Örnek: Yabancı askerleri taşıyan gemi, yavaş yavaş gözden kayboldu. 8. Sınıf

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 12. Aşağıdaki cümlelerin ifade ettiği anlatım özelliklerini belirleyerek ilgili bölümü “ ” ile işaretleyiniz. Cümleler

Doğrudan Anlatım

1.

Müdür, “Sekreterler, sözcüklerini dikkatli söylemeli ve her sözcüğe gerekli sesi verebilmelidir.” dedi.

2.

Bir ulusu ulus yapan temel ögenin dil olduğunu, ulusu parçalamaya götüren yolun da önce “kültür ve dil”in yozlaşmasından başladığını söyledi. 

3.

Annesine armağan olarak aldığı cam kavanozu yemek masasının üzerine bıraktığını belirtti.

4.

Çanakkale Savaşı’nda Atatürk askerlerine, “Size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum.” diyerek askerlerini cesaretlendirdi.

5.

Beden eğitimi öğretmeni spor seçmelerini yarın yapacağını açıkladı.

Dolaylı Anlatım

13. Aşağıdaki cümlelerin ifade ettiği anlatım özelliklerini belirleyerek ilgili bölümü “ ” ile işaretleyiniz.

8. Sınıf

Her şeyden önce bütün okuyanların anlayabileceği şekilde, kısa cümlelerle yazıyor öykülerini Ömer Seyfettin.

2.

Yakup Kadri’nin “Yaban”ında savaş sonrası Anadolu halkı ile aydın kesimin hesaplaşması işlenir.

3.

Gün geçtikçe daha çok ısınıyorum bu deftere.

4.

Empati veya duygudaşlık, bir başkasının duygularını, içinde bulunduğu durum ya da davranışlarındaki motivasyonu anlamak ve içselleştirmektir.

5.

Sait Faik, günlük konuşma dilinin inceliklerinden ustaca yararlanarak, kısa ve anlamca yoğun cümleler kurmaya büyük ölçüde özen gösterir.

6.

Avrupa’da ve Uzak Doğu’da giderek vaka sayısında azalışlar görülüyor.

İçerik

Üslup

ANLATIMINA GÖRE CÜMLELER

1.

Tanım

4. KONU:

Cümleler

Aşamalı Durum Bildiren Cümleler

91

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 4

1. (I) Aromalar, koku ve tat vermek ya da gıdaların sahip

olduğu koku ve tadı kuvvetlendirmek ya da değiştirmek amacıyla gıdalara ilave edilen ürünlerdir. (II) Aromalar, gıda ve ilaç endüstrilerinde son üründeki istenmeyen tat ve kokuyu maskelemek amacıyla da kullanılmaktadır. (III) Aromayı oluşturan koku ve tat verici özelliğe sahip bileşenleri homojen şekilde bir arada tutabilmek ve endüstriyel kullanım kolaylığı sağlamak amacıyla üretim teknolojisine bağlı olarak hoş koku formüllerinde çeşitli taşıyıcılar ve gıda katkı maddeleri yer almaktadır. (IV) Aromalar, gıda sektöründe yoğun olarak kullanılmaktadır. Numaralanmış cümlelerin hangisinde bir tanım yapılmıştır? A) I. 

B) II. 

C) III. 

D) IV.

2. I. Yazar bu yapıtında yalın dili ve ayrıntıları gözlemlemedeki ustalığı ile dikkati çekti.

rine ihtiyaç duymaz hâle geliyorlar. (II) Kendi ailemden örnek verecek olursam; biz 4 kişi bile tam anlamıyla ancak yemeklerde bir arada olup sohbet edebiliyoruz, sonra herkes ya TV’nin ya bilgisayarın başına... (III) En azından büyük yerleşim yerlerinin çoğunda durum buna benzer. (IV) Zamanla her ihtiyacı teknolojiyle karşılama fikri insanı insandan uzaklaştırıyor. (V) Günümüzdeki çocuklar artık sosyalleşmeye korkar, dışarı çıkıp arkadaş edinemeyecek, sokakta oynanan oyunları bilmez haldeler. Numaralanmış cümlelerin hangilerinde aşamalı bir durumdan söz edilmektedir? A) I ve IV

B) II ve III

C) I ve V

D) III ve IV

4. I. Tam da bu konuyla ilgili Sait Faik, “Sanatta her şey bir insanı sevmekle başlar.” der.

II. Bu kitap, dünyada ve Türkiye’de, başlangıcından bugüne kadar tiyatro tarihinde önemini koruyan beş yüze yakın kişiyle ilgili bilgileri içeriyor.

II. Abraham Lincoln, başkalarının hürriyetlerini tanımayanların hürriyete de layık olmadığını söyledi.

III. Yazar, eserinde sözü geçen kişilerin yaşam öykülerini de anlatmış.

III. Türkçe öğretmenimiz sınavların zamanında yapılacağını, açıklamıştı.

IV. Daha çok tutkularını, mutluluklarını anlattığı bu öykülerinde yeni bir dil geliştirir.

IV. Mevlana, “Cahil kimsenin yanında kitap gibi sessiz ol.” der.

Numaralanmış cümlelerin (biçem) söz konusudur?

92

3. (I) İnsanlar gün geçtikçe gelişen teknoloji ile birbirile-

hangilerinde

A) I ve III

B) II ve IV

B) II ve III

D) I ve IV

üslup

Numaralanmış cümlelerin hangileri doğrudan anlatımlı cümle değildir? A) I ve II

B) II ve III

C) I ve IV

D) III ve IV 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Kişiden kişiye değişen, kanıtlanamayan, söyleyen kişinin yorumunu, duygu ve düşüncelerini içeren ifadelere öznel; kişiden kişiye değişmeyen, kanıtlanabilen, söyleyenin yorumunu ve düşüncesini içermeyen ifadeler nesnel ifadelerdir. Bu bilgilere göre, aşağıdaki cümlelerin hangisinde öznel ifadelere yer verilmiştir? A) Uluslararası Doğayı Koruma Birliği, Hayvan Türlerini Koruma Komisyonu, hazırladığı raporda, şu an dünya üzerindeki türlerin %25’inin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu, 26 memeli türünün 24’ünün yok olma sınırında olduğunu söyledi. B) Müze kart ile bir yıl boyunca T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığına ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne bağlı 300’ü aşkın müze ve ören yeri gezilebildiği gibi sergiler ve tiyatro temsilleri indirimli izleniyor. C) Ülkemizin, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün sorumluluğu altında yürüttüğü çalışmalar neticesinde 2016 yılına kadar UNESCO Dünya Miras Listesi’ne 17 adet varlığımızın alınması sağlanmıştır. D) Yüzyılları aşarak zamanımıza ulaşan, bilgeliğini nüktedanlığı ile süsleyen, Türk kültür dünyasının kuşkusuz en büyük isimlerinden biridir Nasreddin Hoca.

2.

• Bir yılın değerini anlamak için sınavını veremeyen bir öğrenciye sorun. • Bir ayın değerini anlamak için erken doğum yapmış bir anneye sorun. • Bir haftanın değerini anlamak için haftalık bir derginin yayıncısına sorun. • Bir günün değerini anlamak için altı çocuğunu doyurmak zorunda olan bir ameleye sorun. • Bir saatin değerini anlamak için sevgilisiyle buluşmayı bekleyen âşığa sorun. • Bir dakikanın değerini anlamak için trenini kaçırmış bir yolcuya sorun. • Bir saniyenin değerini anlamak için kazadan kıl payı kurtulmuş bir kişiye sorun. • Bir salisenin değerini anlamak içinse olimpiyatlarda gümüş madalya almış bir atlete sorun. Verilen cümlelerin geneline bakıldığında üzerinde durulan konu, aşağıdakilerden hangisidir? A) Zamanın önemi

B) Başarının anahtarı

C) Geçmişin tecrübesi

D) Azmin zaferi

3. Hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden Yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz En son ajans haberlerini Diyelim ki dövüşülmeye değer bir şeyler için Diyelim ki cephedeyiz Bu şiirde altı çizili kelimelerin ifade ettiği anlam, aşağıdakilerden hangisidir? A) Tahmin 8. Sınıf

B) Olasılık

C) Varsayım

D) Tasarı 93

TEST - 1

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM

4. Amaç-sonuç cümleleri; bildirdikleri eylemin hangi hedefe, amaca yönelik gerçekleştirildiğini belirten cümlelerdir. Buna göre, (I) Asıl hedefinize ulaşmanız için önünüzde uzun süre olabilir. (II) Süre uzadıkça rehavete kapılabilir, “daha çok zaman var” düşüncesiyle temponuzu düşünebilirsiniz. (III) Bu nedenle rehavete kapılmayı önlemek, zamanı daha verimli kullanmak için daha küçük hedef belirlemek gerekiyor. (IV) Böylece büyük hedefe giden yolda gelişiminizi ve süreci takip edebileceğiniz kontrol noktalarınız olacaktır. numaralanmış cümlelerin hangisinde amaç-sonuç ilişkisine yer verilmiştir? A) I.

B) II.

C) III.

D) IV.

5. (I) Dil; insanların, duygularını, düşüncelerini bildirmek için sözcükler ya da işaretler aracılığıyla yaptıkları anlaşma, öteki kişilerle iletişimi sağlayan ortamdır. (II) Dil canlı bir varlık olduğu için tarihi akış içinde çeşitli değişikliklere uğrar. (III) Aynen canlılar gibi doğarlar ve binlerce yıl gelişimlerini sürdürürler en sonunda da korunmazlarsa varlıklarını sona erdirirler. (IV) Mehmet Kaplan’ın dediği gibi “Her milletin dili, o milletin çağlar boyunca yaşadığı tarihin adeta özetidir.” Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede bir tanım yapılmıştır. B) II. cümlede neden-sonuç ilişkisine yer verilmiştir. C) III. cümlede koşul-sonuç ilişkisine yer verilmiştir. D) IV. cümlede dolaylı anlatıma başvurulmuştur.

6. • Mete Gazoz, 8 Haziran 1999 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. • 2020 Tokyo olimpiyatlarında klasik yay bireysel kategorisinde ülkemize altın madalya kazandırdı. Bu cümlelerin anlamlı ve kurallı bir şekilde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) 8 Haziran 1999 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Mete Gazoz, 2020 Tokyo olimpiyatlarında klasik yay bireysel kategorisinde ülkemize altın madalya kazandırdı. B) 2020 Tokyo olimpiyatlarında klasik yay kategorisinde Türkiye’ye altın madalya kazandıran Mete Gazoz, 8 Haziran 1999 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. C) 8 Haziran 1999’da doğan Mete Gazoz, 2020 Tokyo olimpiyatlarında klasik yay bireysel kategorisinde Türkiye’ye altın madalya kazandırdı. D) 8 Haziran 1999 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Mete Gazoz, 2020 Tokyo olimpiyatlarında ülkemize altın madalya kazandırdı. 94

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 2

1. İnsanın hayatına yön veren durumlar, sıradan yaşantılardan ziyade insanın hayatında iz bırakan olaylardır. Aşağıdakilerden hangisi anlam bakımından bu cümleye en yakındır? A) Kişilerin hayat yolculuğunun istikametini kırılma noktası niteliğindeki olaylar belirlemektedir. B) İnsanlar yaşadıkları önemli olaylardan ders çıkarabilecekleri kadar başarılı olabilmektedir. C) İnsan, zamanla olağan yaşantısının dışına çıkabilecek arayışlar içine girmektedir. D) Sıradan olayların insan yaşamında hiçbir değeri olmadığından bu olaylar dikkate alınmamalıdır.

2. Türkiye’de en çok ziyaret edilen 10 ören yeri arasında bulunan Göreme Açık Hava Müzesi 6 Aralık 1985 tarihinden bu yana doğal ve kültürel varlık olarak UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor.

Bu cümleden Göreme Açık Hava Müzesiyle ilgili kesin olarak çıkarılacak yargı aşağıdakilerden hangisidir? A) Ziyaretçi sayısı bakımından birçok ören yerinin gerisinde kalmıştır. B) Birçok açıdan UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaya layık görülmüştür. C) Ziyaretçilerinin sayısı yıldan yıla artış göstermektedir. D) UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tek ören yeridir.

3. Gerekçe, bir durumun ya da sonucun olmasını gerektiren nedendir. Gerekçeden söz edilebilmesi için ortada bir sonucun, durumun bulunması gerekir. Buna göre, (I) Ebru, batı dünyasındaki görsel sanatlarla benzerlikler gösterse de dünya genelindeki en farklı ve en özel sanat dalları arasında yer alıyor. (II) Ebrunun bu denli özel bir yere sahip olmasının en önemli sebeplerinin başında, uygulama tekniğinin son derece farklı olması geliyor. (III) Desen tasarımı prensibine sahip diğer sanat dallarında motif, doğrudan kâğıt üzerine işleniyor. (IV) Ebruda ise motif önce su yüzeyinde oluşturuluyor ve desenin çıkarılacağı kâğıt, suyun yüzeyine yatırılıyor. numaralanmış cümlelerden hangisi kendinden önceki cümlenin gerekçesidir? A) I. 8. Sınıf

B) II.

C) III.

D) IV. 95

TEST - 1

6. ÜNİTE: CÜMLEDE ANLAM

4. İki farklı varlığın birbirilerine karşı durumlarını (üstünlük, eşitlik vb.) belirten cümleler, “karşılaştırma cümlesi” olarak adandırılır.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde karşılaştırma vardır? A) Sanattan mahrum kalmak istemeyenler mutlaka tiyatroya gitmelidir. B) Bir sanat ve düşünce eserinin zayıf ve güçlü yönleri anlatılır. C) Eserlerinde genellikle yiğitlik, dostluk ve yurt sevgisi gibi temalar işlenir. D) Aşçılığından çok ressamlığı ile daha büyük bir hayran kitlesine hitap eden biriydi.

5. Edebi eserler kurmacadır. Edebi eserlerde dile getirilen dünya ile gerçek dünya arasında bire bir ilgi olmayabilir ancak okuyucu, metinden etkilenme düzeyine bağlı olarak kurmaca dünyayı yaşadığı gerçeklikle özdeşleştirir ve çoğaltır. ----- sanat eserlerinin, bireyi ve toplumu etkilemesine ve insanların, hayal ürünü olan kurmaca eserleri kendi gerçeklikleriyle birleştirerek başka bir gerçekliğe ulaşmalarına örnektir. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi yazılırsa verilen duruma örnek olmaz? A) Çocukların çizgi film karakterlerine benzemeye çalışmaları B) Sinema salonunda seyircilerin komik, duygusal ve üzüntü verici vb. sahnelere ortak tepki vermeleri C) Kötü karakteri canlandıran bir sanatçının sokaktaki insanlardan olumsuz tepkiler görmesi D) Herhangi bir filmin ünlü oyuncusunun diğer insanlar gibi ulaşımını metroyla yapması

6. İnsan, kendi gerçekliğini sanatın sınır tanımaz soylu evreninde keşfettikçe varlığını yeniden kavrayarak dünyaya kök

salar. Bu durum insanı, sıradanlaşan yaşam algısının dışına çıkararak onu yaratıcı kılar. Yaratıcı bilincin temsilcisi olan sanatçıların da yaşamı yeniden anlamlandırma ve okuma çabasının arkasında, bu yaratıcı dünyayı keşfetme arzusu vardır. Nitekim sanat eseri de bu soylu yaratıcılık ve başkaldırının bir ürünü olarak insana zengin ve özgür bir dünya sunar. Bu farklı dünya kimi zaman bireyin içsel çığlıklarını imge, ses ve yazıya dönüştürürken kimi zaman da toplumun üzerine tutulmuş bir ayna gibi eserleri bir fark edişler bütünü olarak çağın akışına katar. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada altı çizili ifadelerden herhangi birinin açıklaması değildir? A) Bir yere iyice yerleşme B) Yürekten gelen gürültülü sesler C) Yeni hayatın bilincinde olma D) Halkın tüm yönlerini bire bir yansıtma

96

8. Sınıf

7. ÜNİTE

BİZİM SINIF

FİİLDE ÇATI

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

97

7. ÜNİTE: FİİLDE ÇATI TÜRKÇE

ÖZNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ Neler Öğreneceğiz? T.8.4.20. Fiillerin çatı özelliklerinin anlama olan katkısını kavrar.

Bilmen Gerekenler! Cümledeki işi, hareketi, yargıyı bildiren çekimli unsura “yüklem“ denir. Örnek: Annem mutfakta yemek yapıyor.





Yüklem

Örnek: Mutfakta yemek yapılıyor.





Yüklem

NOT: Ek fiil almış isim soylu sözcükler de yüklem olur.



Örnek: Öğrencilerle piknikten döndüğümüz vakit, geceydi.



Yüklem

Y  üklemin bildirdiği iş, oluş ya da durumu yapan veya cümledeki olanı karşılayan ögeye “özne“ denir. Özneyi bulmak için yükleme “kim, ne?” soruları sorulur ve cevap aranır. Örnek: Ahmet, kütüphanede ders çalışıyordu. (Kim çalışıyordu?)

Özne

NOT: Özne; gerçek özne, (açık özne) gizli özne ve sözde özne olmak üzere üçe ayrılır.

Örnek: Bizim evin yaramaz kedisi, perdeyi yırtmış. (Kim yırtmış?)

Açık özne

Örnek:Perdeyi yırtmış. (Kim yırtmış?) (Gizli Özne / O) Örnek:Perde yırtıldı. (Yırtılan ne?)

1. KONU:

ÖZNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ



98

Sözde özne

Öğrenme Vakti! Fiilde Çatı Fiillerin özne ve nesneye bağlı olarak kazandığı anlama ve girdiği biçime “çatı” denir. Çatı, sadece fiil cümlelerinde aranan bir özelliktir, isim cümlelerinde çatı aranmaz. Yani yüklemi fiil olan cümlelerde çatı aranırken yüklemi isim olan cümlelerde çatı aranmaz. Örnek: Küçük çocuk gözümün önünde birden kayboldu. (Çatı aranır.)







Yüklem (fiil)

Örnek: Gözümün önünde birden kaybolan kişi, küçük çocuktu. (Çatı aranmaz.)







Yüklem (isim)

NOT: Fiil çatısı, öznelerine ve nesnelerine göre olmak üzere iki yönden incelenir. 8. Sınıf

7. ÜNİTE: FİİLDE ÇATI TÜRKÇE

A. Öznelerine Göre Fiil Çatıları (Özne - Yüklem İlişkisi) Özne - yüklem ilişkisinde öznenin, eylemin bildirdiği işi nasıl yaptığı önemlidir. Özne - yüklem ilişkisine göre fiiller dörde ayrılır: etken fiil, edilgen fiil, dönüşlü fiil ve işteş fiil. Ancak 8. sınıf öğrencilerinin öznesine göre fiillerden sadece “etken fiil” ve “edilgen fiil” konularını bilmeleri yeterlidir.

1. Etken Fiil İşi yapan gerçek bir öznenin bulunduğu fiillere “etken fiil” denir. Örnek: Elif, her sabah parkta koşuyor. Açıklama: B  u cümlede koşma işini gerçekleştiren özne (Elif) vardır. İşi yapan gerçek bir özne olduğu için bu cümlenin yüklemi etkendir. Örnek: Pazardan karpuz, çilek aldım. Açıklama: B  u cümlede “alma” eylemini gerçekleştiren bir özne vardır. Ama bu cümlede bir sözcük olarak verilmemiştir (gizli özne). Özne, bir sözcük olarak verilmese de cümlenin öznesi gizli olsa da cümlede işi yapan belli olduğu için bu cümlenin yüklemi çatısına göre etkendir. Örnek: Dere şırıl şırıl akıyordu. Açıklama: B  u cümlede olduğu gibi sadece canlı varlıklar değil, insan dışındaki varlıklar da özne görevini üstlenebilir. Yukarıdaki cümlede “akan” deredir. Cümlede özne (dere) olduğuna göre bu cümlenin eylemi çatısına göre etkendir.

2. Edilgen Fiil İşi yapan gerçek bir öznesi olmayan fiillere “edilgen fiil” denir. Edilgen çatılı fiillerde özne işi yapan değil, yapılan işten etkilenen durumundadır. Edilgen fiiller, fiil kök veya gövdelerine “-l” veya “-n” eklerinin getirilmesiyle oluşturulur. Örnek: Okul çıkışı sınıflar temizlendi. Açıklama: B  u cümlede “temizleme” işini gerçekleştiren yoktur. Onun yerine “temizlenme” eyleminden etkilenen “sınıflar” vardır. “Sınıflar” işi yapan değil de yapılan işten etkilenen durumunda olduğundan cümlede “sözde özne” görevindedir. O hâlde “temizlendi” eylemi çatısına göre edilgendir.

NOT: Edilgen fiiller, nesne - yüklem ilişkisine göre daima geçişsizdir. Çünkü edilgen fiillerde nesne gibi görünen öge, daima sözde öznedir. Örnek: Annem küçük çocuklara ayran yaptı. Gerçek özne

Nesne

Küçük çocuklara ayran yapıldı.

Sözde özne

Açıklama: B  irinci cümlede işi yapan öge “annem” sözcüğüdür ve gerçek öznedir. İkinci cümlede ise işin kim tarafından yapıldığı belli olmadığından işten etkilenen varlık olan “ayran” sözcüğü, sözde özne olarak kabul edilir. Yani birinci cümle etken, ikinci cümle edilgen çatılı fiil olur. 8. Sınıf

1. KONU:

Açıklama: B  u cümlede “yapma” işini gerçekleştiren yoktur. Onun yerine “yapılma” eyleminden etkilenen “pasta, börek” vardır. “Pasta, börek” işi yapan değil de yapılan işten etkilenen durumunda olduğundan cümlede “sözde özne” görevindedir. O hâlde “yapıldı” eylemi çatısına göre edilgendir.

ÖZNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ

Örnek: Misafirlere pasta, börek yapıldı.

99

7. ÜNİTE: FİİLDE ÇATI TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümlelerde çatı “aranır / aranmaz” şeklinde belirtiniz. Cümleler

Çatı aranır / aranmaz

1. Masanın üzerinde dünden kalma akşam yemeği vardı. 2. Mahalle sakinleri yaylaya gitmek için hazırlandı. 3. Tüm oyuncular beşinci perde için içeride giyiniyorlar. 4. Bahçedeki tüm meyve ağaçları ilaçlıydı. 5. Dün akşamdan beri uyumadığından huzursuzmuş. 6. Gölgesinde oturulacak ağacın dalları kesilmez. 7. Festivale gelen ünlü sanatçıları halk çok sevdi.

2. Aşağıdaki cümleleri özne-yüklem ilişkisine göre inceleyerek uygun yerlere “X” işareti getiriniz.

1.

Tarlada üç saat çalıştıktan sonra ağacın dibinde uyumuştu.

2.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda yarışmalar yapıldı.

3.

Konuklara kuru pastanın yanında portakal suyu ikram edildi.

4.

Serpil, yoldan geçenleri seyrederek oyalandı.

5.

Yeni köprünün açılışına birçok bakan ve iş adamı katıldı.

6.

Yeni aldığı ev, yağlı boya ile boyandı.

7.

Lokantada müşteriye fiş vermeyen iş sahibine ceza kesildi.

8.

Öğretmenimiz, sene başı yapılan toplantıya geç katıldı.

9.

Doğum günü hediyesi olarak ona cep telefonu aldım.

Özne -Yüklem İlişkisine Göre Etken

Edilgen

10. Araba kaza yapınca tüm aksesuarları değiştirildi.

Öğretmenin Notu:

1. KONU:

ÖZNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ

Cümleler

100

8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Cümlede yüklem olan fiilin, özne ve nesne ile olan

ilişkisine “çatı” denir. Çatı, sadece yüklemi fiil olan cümlelerde aranan bir özelliktir. Yüklemi isim olan cümlelerde çatı aranmaz. Buna göre aşağıdaki cümlelerden hangisinde çatı özelliği aranmaz? A) Sırada uyuyan çocuk, zilin sesini duyunca irkildi. B) Kardeşine doğum günü sürprizi yapmak için evi süsledi. C) En son Güneş tutulması olayına tanık olduğumda yazdı.

4. Millî kültürümüzde önemli bir yeri olan ebru sanatını öğrenmek için kursa katılmak isteyenler seçildi.

Aşağıdaki cümlelerden hangisi çatı özelliği bakımından bu cümle ile özdeştir? A) Balkonda yeni yeşermiş çiçekleri suladı. B) Şu ana kadar kimsenin tatmadığı yemeği bize sundu. C) Hırsızı yakalamak için köpeği peşine saldı. D) Kentin dört bir yanında cumhuriyetin ilanı kutlanıyor.

D) İyi balıkların olduğu kayalıklara doğru yüzdü.

5. Etken çatılı eylemlerin yüklem olduğu cümlelerde

eylemi gerçekleştiren yani işi yapan bellidir. Edilgen çatılı eylemlerin yüklem olduğu cümlelerde ise işi yapan belli değildir.

2. Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yüklemi etken çatılı bir fiil değildir?

A) Her hafta 8. sınıflara birer saat okuma etkinliği düzenleniyor. B) İlk insanlar, barınak olarak mağaraları seçtiler. C) Turizm sezonunda modern otellerimiz turistleri en güzel şekilde ağırladı. D) Bütün gün lise yıllarından kalma fotoğraflara bakıyorum.

Örneğin “Adem mangal yaptı.” cümlesinde yapma işini yapan “Adem”dir. Bu yüzden “yaptı” eylemi etken çatılıdır. Ancak “Mangal yapıldı.” cümlesinde işi yapan belli değildir. Bu yüzden “yapıldı” eylemi edilgen çatılıdır. Bu açıklamaya göre aşağıdakilerden hangisinde işi yapan bellidir? A) Aşırı hız yapan motosiklet sürücüsünün ehliyetine el konuldu. B) Haftalardır olumlu bir haber bekleyen esnafın yüzü güldü. C) Kadro dışı kalan oyuncu, özür dileyince affedildi. D) İkinci dönemde yapılan bütün resimler, sene sonunda atölyede sergilenir.

3. Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yüklemi edilgen çatılı bir fiildir?

A) Anlattıklarını kendi yaşamıyla sınırlayan sanatçı, başarılı olamaz. B) Yöre halkına yaranmak için bedava patates dağıttı.

6. Aşağıdaki cümlelerden hangisi özne - yüklem ilişkisi bakımından diğerlerinden farklıdır?

A) Yol kenarına konulan çöpler, her gün aynı saatte alınıyor. B) Sabah işe gitmeden önce gömleğini ütüledi.

C) Haziranın son haftasında LGS sonuçları açıklandı.

C) Yaklaşık bir aydır sudan mahrum kalan çiçek, soldu.

D) Yoğurt yapmak için köyden getirdiği sütü mayaladı.

D) Derste temel kavramları ve hız problemlerini öğrendi.

8. Sınıf

101

7. ÜNİTE: FİİLDE ÇATI TÜRKÇE

NESNE – YÜKLEM İLİŞKİSİ Neler Öğreneceğiz? T.8.4.20. Fiillerin çatı özelliklerinin anlama olan katkısını kavrar.

Bilmen Gerekenler!  ümlede öznenin yaptığı işten etkilenen ögeye “nesne” denir. Nesne, yükleme “neyi, kimi?” ve özneden sonra C sorulan “ne?” sorularıyla bulunur. Örnek: Marketten kardeşine çikolata aldı. (Ne aldı?)



Nesne

Nesne; belirtili nesne ve belirtisiz nesne olarak ikiye ayrılır. Belirtili nesne için yükleme “kimi, neyi?” soruları sorulur ve nesne “-i” belirtme hal eki alır. Belirtisiz nesne için ise özne belli olduktan sonra yükleme “ne?” sorusu sorulur ve cevap aranır. Belirtisiz nesne, yalın haldedir. Örnek: Ayşe, gece başlamadan kitabı bitirdi. (Neyi bitirdi?)



Belirtili nesne





Örnek: Adam sırtında bir çuval taşıdı. (Ne taşıdı?)



Belirtisiz nesne

Öğrenme Vakti! Nesnelerine Göre Fiil Çatıları (Nesne - Yüklem İlişkisi) Fiillerin bir kısmı kullanılırken nesneye ihtiyaç duyar, bir kısmı ise herhangi bir nesne olmadan da kullanılabilir. Nesne-yüklem ilişkisine göre fiiller dörde ayrılır: geçişli fiil, geçişsiz fiil, oldurgan fiil ve ettirgen fiil. Ancak 8. sınıf öğrencilerinin nesnesine göre fiillerden sadece “geçişli fiil” ve “geçişsiz fiil” konularını bilmeleri yeterlidir.

1. Geçişli Fiil Nesnesi olan ya da nesne alabilen eylemlere “geçişli eylem” denir. Geçişli fiiller, yükleme sorduğumuz “neyi, kimi, ne?” sorularına cevap verir. Örnek: Hayvanlara su verdi. (Ne verdi?)

2. KONU:

NESNE – YÜKLEM İLİŞKİSİ

Açıklama: B  u cümlede “vermek” eyleminden etkilenen varlık “su”dur. Bunu yükleme sorduğumuz “ne?” sorusu ile bulabiliriz. Buna göre “vermek” fiili nesne aldığı için geçişlidir.

102

Örnek: Arif, yanlışlıkla camı kırdı. (Neyi kırdı?) Açıklama: B  u cümlede “kırmak” eyleminden etkilenen, “cam” sözüdür. Bu söz, “-i” belirtme hâl ekini de alıp cümlede nesne olarak kullanılmıştır. Dolayısıyla “kırmak” fiili geçişlidir. NOT: Bazı cümlelerde, fiiller geçişli olduğu hâlde nesne bulunmayabilir. Çünkü geçişli fiiller nesne alan ya da nesne gerektiren fiillerdir. Örnek: Fatma Hanım, bebeğine marketten aldı. (Ne aldı? – süt aldı, mama aldı) Açıklama: B  u cümlede “almak” eylemi geçişlidir. Cümlede nesne geçmemesine rağmen “alma” eylemi üzerine nesne alabilen bir sözcüktür. Ayrıca eylem “ne?” sorusuna da cevap verir.

2. Geçişsiz Fiil Nesne almayan, yani “ne, neyi ve kimi?” sorularına cevap vermeyen fiillere “geçişsiz fiil” denir. Geçişsiz fiillere nesneyi bulmak için “ne, neyi, kimi?” sorularını sorduğumuzda cevap alamayız. 8. Sınıf

7. ÜNİTE: FİİLDE ÇATI TÜRKÇE Örnek: Öğrenciler, tahtadaki soruya baktılar. Açıklama: B  u cümlede “bakmak” eylemi nesne almamıştır. Yükleme sorduğumuz “ne, neyi, kimi?” sorularından herhangi birine cevap vermiyor. Fiil geçişsizdir. Örnek: Bebeğin hareketlerine çok güldük. Açıklama: B  u cümlede de “gülme” eylemi üzerine herhangi bir nesne alamadığından geçişsizdir.

Uygulama Vakti! 3. Aşağıdaki cümleleri nesne-yüklem ilişkisine göre inceleyerek tabloda uygun bölümü işaretleyiniz. Cümleler

Geçişli

Geçişsiz

1. Tatbikatta üstün başarı gösterenlere ödül verildi. 2. Kirli elbiseleri çamaşır makinesine attı. 3. Derste bugün fiilde çatı konusunu işledik. 4. Gece başlayan yoğun kar, aralıksız yağıyor. 5. Ölçüsüne göre kestim. 6. Güvenlik görevlileri içeride fark etti. 7. O, mahallede sürekli benimle uğraşır.

4. Aşağıdaki cümleleri özne - yüklem ve nesne - yüklem ilişkisine göre değerlendiriniz.

Çanakkale türküsünü beğenerek her gün dinliyorum.

2.

Müdür bugün odasına çağırdı.

3.

Yıkık ve virane evin kapıları söküldü.

4.

Ülkemizin ciğeri olan ormanlar yakılmış.

5.

Ayşe, bir hafta önce kütüphaneden aldığı kitabı hâlâ bitiremedi.

6.

Ağır biriyle hafif birinin dengede kalmasını nasıl sağlardınız?

7.

Günümüzde dişlerimizle ilgili bir sorunumuz olduğunda diş hekimine gideriz.

8.

Diş macunları ilk olarak 19. yüzyılda tüplere koyulmaya başlanmış.

9.

Kişi mesleğini sevmezse hayatta başarılı olamaz.

10.

Kış aylarında aşılması zor olduğu için Zigana Dağları’na tünel inşa edilmiş.

8. Sınıf

Edilgen

Geçişli

Geçişsiz

NESNE – YÜKLEM İLİŞKİSİ

1.

Etken

Nesne - Yüklem İlişkisine Göre

2. KONU:

Cümleler

Özne - Yüklem İlişkisine Göre

103

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Aşağıda verilen cümlelerin hangisinde eylem

nesne alabildiği halde cümlede nesne kullanılmamıştır? A) Metin, kendisine yapılan haksızlığa çok üzüldü. B) Osman, yapmacık hareketleriyle kandırdı. C) Çocuk, selamsız sabahsız masaya oturdu. D) Küçük kız, yatağına uzanıp hemen uyudu.

4. TÜRKSAT 5A uydusu, ABD’nin Florida eyaletinde bulunan Cape Canaveral Üssü’nden uzaya fırlatıldı.

Aşağıdaki cümlelerden hangisi nesne - yüklem ilişkisi yönüyle bu cümle ile özdeştir? A) Sibel’in doğum günü için alınan pasta güzelce süslendi. B) Aradan uzun yıllar geçtiğinden onu hatırlayamadım. C) Aşırı sıcaklardan bunalan bal arıları soluğu çeşmede aldı. D) Sabah evden çıkmadan önce giydiği ceketi ilk derste çıkardı.

2. Aşağıdaki cümlelerden hangisi nesne - yüklem ilişkisi bakımından diğerlerinden farklıdır?

A) Yılsonundaki geziye beni de götüreceklermiş. B) Akşama Leyla’yı ziyarete gideceğim. C) Son zamanlarda derslerini çok aksatıyor. D) Bütün hayatı boyunca hep yalnız yaşadı.

5. Nesnesi olan veya nesne alabilen fiillere “geçişli fiil” denir.

Bu açıklamaya göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde geçişli fiil vardır? A) Sınav sonucunu öğrenince adeta uçarak eve geldi. B) Burası, dünyanın yedi harikasından biri olarak seçildi. C) Çocukluk ve yaşlılık birçok açıdan birbirine benzer. D) Gözümü açtığımda hiçbir şeyi hatırlamıyordum.

3. Geçişli ve geçişsiz fiiller, yüklemin nesneyle olan ilişkisine göre belirlenir. Nesnesi olan veya nesne alabilen fiiller geçişlidir, nesnesi olmayan veya nesne alamayan fiiller geçişsizdir. Fiile, belirtili veya belirtisiz nesneyi buldurmaya yönelik soruları yani “ne, neyi, kimi?” sorularını sorduğumuzda cevap alabiliyorsak o fiil geçişlidir, cevap alamıyorsak geçişsizdir. Buna göre aşağıdaki cümlelerden hangisinde yüklem geçişsiz bir fiildir? A) Uzun bir aradan sonra tekrar öğrenci oldu. B) Türk dili; giderek benliğinden, özünden uzaklaşıyor. C) Verilen yazılı ödevleri bitiremiyorduk bir türlü. D) Meclis’ten geçen yeni düzenlemeler işimizi kolaylaştıracak. 104

6. Aşağıdakilerin hangisinde fiilin nesnesine göre çatı özelliği yay ayraç içinde yanlış verilmiştir?

A) Milli takım bu yıl Dünya Kupası’na gidemiyor. (Geçişsiz) B) Okuldaki arkadaşla hafta sonu balığa çıktık. (Geçişli) C) “Kürk Mantolu Madonna” adlı kitap, psikolojik tahliller ve betimlemeler açısından başarılı bulundu. (Geçişsiz) D) Nuri Bilge Ceylan’ın “Üç Maymun” filmi ödül aldı. (Geçişli) 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Nesne alabilen fiillere geçişli, nesne alamayan fiillere ise geçişsiz fiil denilmektedir. Örneğin “Defne kitap okudu.”

cümlesindeki “oku-” fiili nesne alabilen bir fiildir ve fiil, geçişlidir. Oysa “Defne oturdu.” cümlesindeki “otur-” fiili ise nesne almaz. Fiil, geçişsizdir. Bu bilgilere göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde geçişli bir fiil yoktur? A) Sabahleyin kahvaltıda bir bardak meyve suyu içerim. B) Yaralı adam, içtiği ilacın bu kadar ekili olacağını beklemiyordu. C) Elindeki bastonuyla ağaçlarla çevrili yolda uzun uzun yürüdü. D) Anadolu’nun batısındaki şehirlerin çoğunu gezme fırsatı buldu.

2. Dünyayı süslediler, bir şey kalmadan Bu süslere inanma, akıl olmadan Giden de çok dünyadan, gelen de ama Sen payını al ondan, seni almadan Bu şiirin ilk dizesinde altı çizili fiilin çatı özelliği, aşağıdakilerden hangisidir? A) Etken - geçişli B) Etken - geçişsiz C) Edilgen - geçişli D) Edilgen - geçişsiz

3. İşi yapanın belli olduğu fiillere etken, işin kim tarafından yapıldığı belli olmayan fiillere ise edilgen çatılı fiil denilmektedir. Nesne alabilen fiillere geçişli, nesne alamayan fiillere ise geçişsiz fiil denir.

Bu açıklamaya göre aşağıdaki cümlelerin hangisi hem etken hem geçişsiz çatılı bir fiil cümlesidir? A) Bulunduğu ilin Halk Eğitim Merkezine giderek gerekli formları doldurdu. B) Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu’nun kapıları Türklere açılır. C) Bulduğumuz küpün içinden Roma Dönemi’ne ait beş altın çıktı. D) Topladıkları ganimetleri arabalara yükleyerek birer birer götürdüler. 8. Sınıf

105

TEST - 1

7. ÜNİTE: FİİLDE ÇATI

4. Yüklemi isim ve isim soylu olan sözcüklerde çatı aranmaz. Örneğin “Onun tek derdi sınavı kazanmaktı.” cümlesinde “kazanmaktı” yüklemi, isim soylu bir sözcük olduğundan bu cümlede çatı aranmaz. Buna göre, (I) Ebru sanatı, kendine has malzeme ve uygulama özelliğine sahiptir. (II) Ebru sanatında kullanılan bütün malzeme ve araçlar ebrucu tarafından hazırlanır. (III) Boyaların tamamı tabiattan doğal yöntemlerle elde edilir. (IV) Suyun yoğunlaşmasını sağlayan kitre, bitkisel esaslı bir ana malzemedir. numaralandırılmış cümlelerin hangilerinde çatı aranmaz? A) I ve II



B) II ve III





C) I ve IV





D) III ve IV

5. İşi yapanın belli olduğu fiillere etken, işin kim tarafından yapıldığı belli olmayan fiillere ise edilgen çatılı fiil denilmektedir. Nesne alabilen fiillere geçişli, nesne alamayan fiillere ise geçişsiz fiil denir.

Özne - Yüklem İlişkisine Göre

Cümleler

Etken

I.

İş yerinde burnu havada olan kişinin işine son verildi.

X

II.

Mezun olduğu üniversite balosuna ailesini de çağırdı.

X

Geçişli

X X

Bütün suçlamaları reddeden masum kız, mahkemede kendini savundu.

Geçişsiz X

III. Rakiplerinden daha fazla oy alan Rüstem amca milletvekili seçildi. IV.

Edilgen

Nesne - Yüklem İlişkisine Göre

X

X X

Buna göre tabloda numaralı cümlelerden hangisinin çatı özelliği yanlış verilmiştir? A) I.



B) II.





C) III.



D) IV.

6. I. Elektrikler kesilince küçük çocuk asansörde mahsur kaldı. II. Sıcak yaz gününde içimizi serinletecek güzel bir ayran yaptı. III. Ailenin tek varisi olan meteliksiz adam, bir anda servetin üstüne kondu. IV. Hayvanat bahçesinde boş olan kafeslere yeni yabani hayvanlar getirildi. Bu cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede yüklem etken-geçişsiz çatılıdır. B) II. cümlede yüklem etken-geçişli çatılıdır. C) III. cümlede yüklem edilgen-geçişli çatılıdır. D) IV. cümlede yüklem edilgen-geçişsiz çatılıdır. 106

8. Sınıf

8. ÜNİTE

BİZİM SINIF

PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

107

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

PARÇADA ANLAM Neler Öğreneceğiz? T.8.1.1. Dinlediklerinde/izlediklerinde geçen olayların gelişimi ve sonucu hakkında tahminde bulunur. T.8.1.4. Dinledikleri/izlediklerine yönelik sorulara cevap verir. T.8.1.5. Dinlediklerinin/izlediklerinin konusunu tespit eder. T.8.1.6. Dinlediklerinin/izlediklerinin ana fikrini/ana duygusunu tespit eder. T.8.1.7. Dinlediklerine/izlediklerine yönelik farklı başlıklar önerir. T.8.1.8. Dinlediği/izlediği hikâye edici metinleri canlandırır. T.8.1.11. Dinledikleri/izledikleri medya metinlerini değerlendirir. T.8.1.12. Dinlediklerinde/izlediklerinde başvurulan düşünceyi geliştirme yollarını tespit eder. T.8.3.11. Metindeki anlatım biçimlerini belirler. T.8.3.12. Görsel ve başlıktan hareketle okuyacağı metnin konusunu tahmin eder. T.8.3.14. Metinle ilgili soruları cevaplar. T.8.3.15. Metinle ilgili sorular sorar. T.8.3.16. Metnin konusunu belirler. T.8.3.17. Metnin ana fikrini/ana duygusunu belirler. T.8.3.18. Metindeki yardımcı fikirleri belirler. T.8.3.19. Metnin içeriğine uygun başlık/başlıklar belirler. T.8.3.20. Okuduğu metinlerdeki hikâye unsurlarını belirler. T.8.3.21. Metnin içeriğini yorumlar. T.8.3.22. Metinde ele alınan sorunlara farklı çözümler üretir. T.8.3.23. Metinler arasında karşılaştırma yapar. T.8.3.24. Metindeki gerçek ve kurgusal unsurları ayırt eder. T.8.3.25. Okudukları ile ilgili çıkarımlarda bulunur. T.8.3.27. Görsellerle ilgili soruları cevaplar. T.8.3.29. Medya metinlerini analiz eder. T.8.3.32. Grafik, tablo ve çizelgeyle sunulan bilgileri yorumlar. T.8.3.34. Okuduklarında kullanılan düşünceyi geliştirme yollarını belirler. T.8.3.35. Metindeki iş ve işlem basamaklarını kavrar.

1. KONU:

PARÇADA ANLAM

T.8.4.5. Anlatımı desteklemek için grafik ve tablo kullanır.

108

Bilmen Gerekenler! Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir olayı tam olarak anlatabilmek için bir araya getirilen cümleler topluluğuna “paragraf” denir. Örnek: L  ider olabilmek uzun ve yorucu bir yolculuktur. Bu yolculukta cesaret, özveri, kararlılık ve ileri görüşlülük bir liderin sahip olması gereken en belirgin özelliklerdir. Liderliğin temelinde yatan ilke ise her koşulda insanlara hizmet etmek ve onların hayatlarını iyileştirmektir. Çoğu kişi lider olmaktan çok lider kalabilmenin zor olduğuna inanır. Bence daha da zor olanı, krizlerde soğukkanlılığını koruyabilmek ve fırtınaya yakalanmış bir tekneyi sağ salim limana getirebilmek. İş hayatı kriz ve fırtınalarla doludur. Ve bu olağanüstü durumlar liderlik kapasitesi test edilmekte ve lider tanımının değiştiği görülmektedir. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Paragraf kendi içerisinde bir bütünlük taşır, paragraf tek bir düşünce etrafında oluştuğundan kendi içerisinde bir bütünlük oluşturur. NOT 1: Paragraf sorularını çözerken dikkat etmemiz gereken birkaç husus şu şekildedir:

• Önce soru okunur.



• Daha sonra parça (metin) okunur.



• Parça okunurken önemli yerlerin altı çizilir. (Önemli yer, sorunun cevabı olabilecek olan yerdir.)



• Cevap bulunurken yazıda anlatılanlar dikkate alınmalıdır.



• Doğru seçenek bulunurken yanlış seçenekler elenmelidir.

NOT 2: P  aragraf sorularını çözerken kesinlikle kendi görüş ve düşüncelerimize göre hareket etmemeliyiz.

Öğrenme Vakti! A. Paragrafın Konusu Üzerinde durulan, hakkında yazı yazma gereği hissedilen her türlü kavrama “konu” denir. Konu, paragrafta ele alınan düşünce, olay ya da durumdur. Yazarın mesajını okuyucuya ulaştıran bir araçtır. “Bu paragrafta ne anlatılmıştır?” ya da “Bu paragrafta neyden söz edilmiştir?” sorusunun cevabı konuyu verir. Örnek: Okuma, insanoğlunun hayatı boyunca sürdürdüğü yararlı bir uğraştır. İnsan okumakla kişilik kazanır, geçmiş uygarlıkları ve kültürleri tanır; onların deneyimlerinden yararlanarak hayatını düzenler. İnsanın duygu ve düşünceleri okuyarak gelişir, zenginleşir. Sonuçta güçlü bir muhakeme kazanır. Okumakla elde edilen bilgiler zamanla yetersiz kalır, eskir, ihtiyaçlara cevap veremez duruma gelir. Bu yüzden okuma da hayat boyu yapılmalıdır. Açıklama: B  u parçada “okumanın sürekliliği”nden bahsedilmiştir.

B. Ana Düşünce (Ana fikir, Ana duygu)

Açıklama: B  u parçanın ana düşüncesi “Yeteneklerimizi eğitimle geliştirerek en iyi sonuçlara ulaşabiliriz.” olabilir. Örnek: Kardır yağan üstümüze geceden, Yağmurlu, karanlık bir düşünceden, Ormanın uğultusuyla birlikte Ve dörtnala, dümdüz bir mavilikte Kar yağıyor üstümüze inceden Açıklama: B  u şiirin ana duygusu “özlem”dir. 8. Sınıf

Sesin nerde kaldı, her günkü sesin, Unutulmuş güzel şarkılar için Bu kar gecesinde uzaktan, yoldan Rüzgâr gibi tâ eski Anadolu’dan Sesin nerde kaldı? Kar içindesin!

1. KONU:

Örnek: Yetenekler, başarı yolunda motor kuvvetindedir. İnsanların yaptıklarının sınırını motivasyon ve irade gücü seviyesi belirlese de yapabileceklerinin sınırını eğitim ve yetenek belirler. Çalışkanlık, bir insanın elinden gelenin en iyisini yapmasıdır. Oysa “elimizden gelenin en iyisi” yetenek geliştirme eğitimi ile artırılabilir.

PARÇADA ANLAM

Bir metinde asıl anlatılmak istenen düşüncedir. Yazıyı yazanın bize vermek istediği mesajdır. “Bu metinde anlatılmak istenen nedir?” sorusunun cevabı o metnin ana düşüncesini verir. Şiirlerde üzerinde durulan duygu ve düşüncelere “tema” veya “ana duygu” denir.

109

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

C. Paragrafta Yardımcı Düşünce Bir paragrafta ana düşünceyi destekleyen, tamamlayan, açıklayan, örneklerle geliştiren düşüncelere “yardımcı düşünceler” denir. Ana düşüncenin açıklığa kavuşması yardımcı düşüncelerle gerçekleşir. Bir paragrafta bir tane ana düşünce, birden fazla yardımcı düşünce vardır. Örnek: İnsanoğlunun yaşamında tarihin ilk çağlarından itibaren yerini almış olan at, tarihi serüveni içinde değişik maksatlarla hizmet etmiştir. İlk insanlarla beraber bir av hayvanı olarak beslenmek için kullanılan at, insanların onun diğer özelliklerini fark etmesi ve bunlardan faydalanmak üzere evcilleştirilmesi ile 21. yüzyıla kadar birey ve toplum hayatında vazgeçilmez bir unsur olarak görev almıştır. Gücü, sürati, heybeti ve dostluğu atı, insanoğlunun ayrılmaz bir parçası yapmıştır. Açıklama:  Bu parçadan çıkarılabilecek yardımcı düşünceler şunlardır:

• At, insanoğluna ilk çağlardan itibaren farklı şekillerde hizmet etmiştir.



• İlk çağlarda insanlar atı avlayıp beslenmek için kullanmıştır.



• 21. yüzyıla kadar at, insanlar için vazgeçilmez bir yapıdadır.

D. Paragrafta Başlık Bir paragrafta üzerinde durulan konuyu en iyi özetleyen kısa ve özlü ifadelere “başlık” denir. Başlıklar genelde bir ya da iki sözcükten oluşur. İyi konulmuş bir başlık, o konunun özetidir. Hem şiirin hem de paragrafın muhakkak bir başlığı vardır. Örnek: Dijital dönüşüm, toplumsal ve sektörel ihtiyaçlara dijital teknolojilerin entegrasyonuyla çözüm bulmanın ve buna bağlı olarak iş akışlarının ve kültürün gelişmesi ve değişmesi sürecini tanımlayan bir kavramdır. Yaratıcılığı ve inovasyonu merkeze alan dijital dönüşüm, geleneksel metodlardan daha verimli sonuçlar elde etmek için ortaya çıkmıştır. Dijital dönüşüm, insan ve çevre odağında, teknolojinin sosyolojiyle etkileşiminden ortaya çıkan “yaratıcı yıkımla” toplumsal olarak yeni bir yönetim, üretim ve yaşam sürecine değişerek dönüşümü olarak da ifade edilebilir. Açıklama: B  u parçaya verilebilecek en uygun başlık “Dijital Dönüşüm” diyebiliriz. Örnek: Dost dost diye nicesine sarıldım

Benim sadık yârim kara topraktır



Beyhude dolandım boşa yoruldum



Benim sadık yârim kara topraktır

1. KONU:

PARÇADA ANLAM

Açıklama: Â  şık Veysel’e ait şiirde, bu hayatta kara toprağın en güvenilir dost olacağından bahsedilmiştir. Dolayısıyla şiire verilecek en uygun başlık “Kara Toprak” olur.

110

E. Paragrafta Anahtar Kelimeler Bir cümlenin veya sözün yansıtmak istediği anlam için en büyük ipucunu veren ana kavram veya kelimeye “anahtar kelime” denir. Örnek: Küresel ısınma, iklim değişikliklerine sebep olarak şiddetli kasırgalar ve sellere neden olurken uzun süreli kuraklıklar ile de çölleşmelere neden olmaktadır. Kutuplardaki buzulların erimesi kıyı kesimlerin tamamen sular altında kalmasına sebep olacaktır. Bu da dünyadaki yaşanabilir alanı daraltacaktır. Karlı dağlardaki ısı değişimleri nedeniyle sık sık çığlar oluşacak ve çevresindeki yerleşim yerlerini tehlikeye sokacak. Su kaynaklarının hızla tükenmesi sonucu susuzluk baş gösterecek. Açıklama: B  u parçada kullanılan anahtar sözcükler “küresel ısınma, iklim değişiklikleri” olur. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

F. Paragrafta Soru Bir paragrafın hangi sorunun yanıtı olduğu sorgulanır. Parçada anlatılanlar, soru hakkında ipucu verir. Bu tip sorularda paragrafın ilk cümlesi çok önemlidir. Örnek: Bugünlerde doktorların viritük enfeksiyon diye adlandırdıkları bir hastalık nedeniyle epey hırpalandım. Ancak hastalığım işe de yaradı. Elimde okumak için can attığım epey kitap birikmişti. İçlerinden birini yeni bitirdim. Adnan Binyazar’ın “Ölümün Gölgesi Yok” adlı kitabı, hayatı, insanoğlunu, acısı tatlısıyla alabildiğine içtenlikle öyle bir anlatıyor ki! Okumaya doyamadım gitti. Açıklama: B  u parçada verilenlere bakıldığında “En son hangi kitabı okudunuz?” sorusuna karşılık olarak yazılmıştır.

G. Paragrafta Duyular İnsanlarda “görme, dokunma, tatma, işitme ve koklama” olmak üzere beş duyu vardır. Yazar bir metni oluştururken bu duyulardan yararlanabilir. Örnek: Güneşin batmaya yakın bir zamanda mutfakta bir hareketlilik başlar. Ocakta yapılan yemeklerin hışırtısı, oturma odasında oturan çocukların yemek vakti geldiğinin bir habercisiydi. Sofra bezi serildi, bugünün menüsünde bulunan o güzelim yemekler afiyetle yenildi, gerçi kuru fasulyenin tuzu biraz eksikti ama damakta mükemmel bir izlenim bırakmıştı. Açıklama: B  u parçada “görme, tatma, işitme ve dokunma” duyu organlarından yararlanıldığı, “koklama” duyu organının kullanılmadığı göze çarpmaktadır.

H. Paragrafta Duygular Bir metinde veya şiirde yazarın veya şairin iç dünyasına ait “küçümseme, beğenme, korku, pişmanlık, sevinç vb.” gibi izlenimlere yer verilmesidir. Örnek: Vaktiyle her türlü maddi imkana sahip olmasına rağmen can sıkıntısı duyan, hayatın yaşanmaya değmez oluğundan dem vuran bir prens vardı. Kardeşleri, arkadaşları çalışır, gezer, ava gider, sohbetlere katılır, kitap okurken; bu prens bütün gün odasına kapanır, sürekli düşünürdü. Kral, oğlunun bu haline çok içerlenirdi. Bir gün ülkesinin en bilgin kişisini sarayına çağırtıp ona oğlunun durumunu anlattı ve buna bir çözüm bulmasını istedi. Bunun için bilgine bir hafta süre verdi. Yaşlı bilgin üç dört gün düşünüp taşındı, aklına hiçbir çözüm gelmedi. Bu yüzden biraz korktu. Biraz da mahcubiyet duyarak ülkeyi terk etmeye karar verdi. Açıklama: B  u parçada altı çizili ifade ile kişinin “çok üzüldüğü” dile getirilmiştir.

Örnek: Hintli bir adam, suda bata çıka ilerlemeye çalışan bir akrebin yanına gelir. Onu kurtarmaya karar verir ve parmağını akrebe uzatır ama akrep onu sokar. Hintli tekrar akrebi sudan kurtarmaya çalışır ama akrep onu tekrar sokar. Yakınlarındaki başka biri ona, sürekli onu sokmaya çalışan akrebi kurtarmaya çalışmaktan vazgeçmesini söyler. Ama Hintli adam şöyle der: “Sokmak akrebin doğasında vardır. Benim doğamda ise sevmek var. Neden sokmak akrebin doğasında var diye kendi doğamda olan sevmekten vazgeçeyim?” Açıklama: B  u parçada Hintli adamın defalarca aynı eylemi yapması veya devam etmesi onun “kararlı” biri olduğunu gösterir. Aynı zamanda akrebe yardımcı olması onun “yardımsever” biri olduğunu da kanıtlar. Ayrıca parçanın geneline baktığımızda Hintli adamın “sevecen” bir yapısının da olduğu bellidir. 8. Sınıf

1. KONU:

Bir bireyin kendine özgü yapısı, onu başkasından ayıran temel belirti ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen özelliklere “karakter” denir. “Uysal, kararlı, inatçı, sorumluluk sahibi, disiplinli” gibi kavramlar karakteristik özelliklerdir. Yazar, bir metni oluştururken bu ve buna benzer karakter özelliklerine yer verebilir.

PARÇADA ANLAM

I. Paragrafta Karakter

111

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Özetleyelim • “Bu paragrafta ne anlatılmıştır?” ya da “Bu paragrafta neyden söz edilmiştir?” sorusunun cevabı parçada “konu”nun cevabını verir. • “Bu metinde anlatılmak istenen nedir?” ya da “Yazarın bu metinde vermek istediği mesaj(ileti) nedir?” sorularının cevabı parçanın ana fikrini, ana düşüncesini verir. • Bir paragrafta bir tane ana düşünce, birden fazla yardımcı düşünce vardır. • Yardımcı düşünce, ana düşüncenin anlaşılmasını sağlayıcı niteliktedir. • Başlıklar; ilgi çekici, düşündürücü, parçanın bütününü özetleyici nitelikte olmalıdır. • Parçada en çok tekrar edilen ve üzerinde durulan kavramlar anahtar sözcüklerdir. • Parçanın ilk cümleleri “paragrafta soru”nun en önemli ipuçlarıdır. • Bir parçada yazar birden çok duyguya (üzülme, kıskanma, sevinç, çaresizlik, korku sitem vb.) yer verebilir. • Yazar metnini oluşturmada duyulardan (işitme, görme, dokunma, koklama ve tatma) yararlanabilir. • Yazar herhangi bir olay metninde karakterlerin farklı karakteristik özelliklerini (çalışkan, inatçı, özverili, alçak gönüllü vb.) kullanabilir. Bir kahramana birden fazla karakteristik özelliği de verebilir. Öğretmenin Notu:

Uygulama Vakti!

1. KONU:

PARÇADA ANLAM

1. Aşağıdaki metinlerin konusunu bulup altına yazınız.

112

Bir şeyi sahiplenmek, korumak, geliştirmek, sürdürebilir kılabilmek için yüreğimize, beynimize silinmemecesine yerleştireceğimiz duygu “sevgi”dir. İnsanoğlunun toplumsal yaşamında, ilişkilerinde, “sevgi”nin var olma gerekliliği bana göre değişmez kuraldır ya da öyle olmalıdır. Kişi mesleğini sevmezse başarılı olamaz, ilerleyemez. Kendini sevmezse gelişemez, mutsuz olur, çevresine yabancılaşır. Aile bireyleri arasında sevgisizlik çocuğu yalnızlığa iter. Çocuğumuzu sevmezsek onu topluma çeşitli sorunlarıyla tek başına terk etmiş oluruz, bu böylece sürüp gider. a. Metnin konusu: …………….......................................................................................................………………… İyilik, öğrenilen bir davranıştır. Yaşayarak, gözlemleyerek ve deneyimleyerek öğreniriz. Etrafımızda ne kadar iyi insan, iyilik eden insan ve iyilik örnekleri varsa o kadar iyiliği ve iyi insan olmayı öğreniriz. İyilik, insanın kendi iradesiyle karar verdiği ve ortaya koyduğu bir eylem biçimidir. Nasıl bir insan olduğumuz ve ne kadar insan olduğumuz, yaptığımız iyilikten belli olur. İyilik; Bir insanın insana, topluluğa, doğaya doğrudan ya da dolaylı olarak ihtiyacını gidermesi, yarar sağlaması, gelişmesi yönünde yaptığı eylemdir. b. Metnin konusu: …………….......................................................................................................………………… 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

2. Aşağıdaki metnin ana fikrini ve şiirin ana duygusunu bulup altına yazınız. Çok çekingen birini 300 kişi önünde ders vermeye ikna etmek çok zor, hatta imkânsızdır. Bu, kişi ancak çok çekingen değilse hatta dışadönükse mümkün olabilir. Aynı şekilde, fazla düşünmeden davranan biri, istediğini yapmasına engel olamaz. Eğer spontanlığı orta seviyedeyse ve gerçekten harekete geçmeden önce düşünen biriyse buna engel olabilir. Yani, kişinin davranışları ne kadar aşırı ise bu davranışları değiştirmesi o kadar zordur. a. Metnin ana fikri: ……..................................................................................................................…………………

Vatan için fedakârlık edenler Düşmanı savaşla mağlup edenler Birlik ve beraberlik ile hareket edenler Benim kahraman milletimdir. Özgürlük yolunda şehit verenler Vatan için bir araya gelenler Milletini her zaman sevenler Benim kahraman milletimdir.

b. Şiirin ana duygusu: …………...........................................................................................................……………

3. Aşağıdaki metinlerin başlıklarını bulup noktalı yerlere yazınız.

2. …………………………………………………………………………. Çevre sorunları, daha ziyade sosyo-ekonomik konularla bağlantılı olarak karmaşık bir görüntü sergilemekte ve küresel düzeyde etki gösterebilmektedir. İklim değişikliği, çölleşme, biyolojik çeşitlilik kaybı, ormansızlaşma, ozon tabakasının tahribatı, asit yağmurları, hava, su ve toprak kirliliği, tehlikeli atıklar, deniz ve okyanus kirliliği gibi küresel çevre sorunları, siyasi sınır tanımaksızın çevrenin sürdürülebilirliğini tehlikeye atmakta; insanların güvenliği, sağlığı ve üretkenliği, diğer canlı türlerinin bekası ve gıda güvenliği ile su kaynakları üzerinde tehdit oluşturmaktadır. 8. Sınıf

1. KONU:

Mutlu ve başarılı olma, özgürlüğe ve bağımsızlığa sahip olma hakkınız, affedebilme yeteneğinize bağlıdır. Çünkü affetme yeteneğinin kendinize olan tutumunuz (hak ettiğinizi hissettiğiniz şeyler) ve diğerlerine karşı olan tutumunuzda (belki de kıskançlık refaha ulaşmanızı engelliyordur) büyük bir etkiye sahiptir. Örneğin eğer geçmişte parayla ilgili bir hata yaptıysanız, belki verimli bir şekilde harcamamışsınızdır, bu size çok fazla parayı hak etmediğinizi düşündürebilir. Bunun sonucunda daha az para veren işlere yönelebilir ve hatta daha fazla kazanmak için yeni fırsatları gözden geçirmemenize neden olabilir.

PARÇADA ANLAM

1. …………………………………………………………………………..

113

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

4. Aşağıdaki metinleri inceleyiniz. Alttaki ifadelerden metnin yardımcı düşüncesi olabilecekleri “ ” ile işaretleyiniz.

1. Çağdaşları arasında zirvede bulunurdu Şair Nazım Hikmet. Sözcüklerin maestrosuydu. Ama artık ne yazık ki aramızda değil. Şiirlerinde fütürizmin etkileri uzaktan gelen siren sesi gibi hissettirirdi kendini. Başkalarının ayak izlerine basmadan oluşturduğu eserleri de yadsınamayacak sayıdaydı. Şiirlerindeki sanatlı söyleyişi, sözcüklerin ahengi farklı tattaydı.

( ) Sanatçının özgün bir biçimde yazdığı birçok eseri vardır.



( ) Fütürizm akımından etkilenerek şiirler yazmıştır.



( ) Çok az eser yazmıştır.



( ) Bütün şiirlerinde sanatlı bir söyleyişe yer vermiştir.

2. Okumak insana çok şey katar. Kişinin hayal dünyasını zenginleştirir, kelime hazinesini artırarak okuduğu eserleri daha rahat anlamasını sağlar. Okumak, entelektüel bir karakter kazandırır kişiye. Empati yeteneğini geliştirmenin yanı sıra kişinin dünyaya bakış açısını genişletir. Okumak, Aristo’nun dediği gibi arınmadır. Okuyan kişiden kolay kolay zarar gelmez. Okumak hevesi olan kişi iyi insan olma eğilimindedir.

( ) Ayrıntılara önem veren, titiz bir kişilik geliştirir.



( ) Okuma, kelime dağarcığımızı zenginleştirir.



( ) Başkalarını anlamamızı ve kendimizi onların yerine koymamızı sağlar.



( ) İyi bir birey olma yolunda katkı sağlar.



( ) İleride bir meslek sahibi olup varlıklı bir birey olma yolunda yardımcı olur.

5. Aşağıdaki metinlerde geçen duyuları “X” ile işaretleyiniz. 1. Yağmurlu günlerde saçak altlarına sığınıyor, gökyüzünden saatler boyu yağan yağmurun kesilmesini bekliyordu. Islanmak korkusuyla burnunu bile çıkartmıyordu dışarı. Ama saçak altları, bıçak gibi keskin soğuklarda pek işe yaramıyordu. Fırtınanın ıslık gibi bir sesle ortalıktaki her şeyi önüne katıp sürüklediği gecelerde işinden dönüyordu Kasım Usta. Gelene kadar aklı da el kadar yavrusunda kalıyordu. Görme

Tatma

Dokunma

Koklama

İşitme

1. KONU:

PARÇADA ANLAM

2. İhtiyar biraz durdu. Sert bir rüzgar çıkmıştı. Ormanın bütün dalları, bütün yaprakları ötüyor, haykırıyordu. Bu sesler fırtınalı bir denizin gürültüsünü andırıyordu; ağaçlar büyük dalgalar gibi iniyor ve çıkıyorlardı. Ormanın üzerimize devrileceğini zannediyordum. Az ötede ağacın dibinde biten mantarı koparıp ağzıma attım, tadı enfesti.

114

Görme

Tatma

Dokunma

Koklama

İşitme

6. Aşağıdaki metni inceleyiniz, alttaki kelimelerden anahtar kelime olabilecek kelimeleri işaretleyiniz. Dünyanın en önemli yakıtlarından biri petroldür. Türkiye’de ilk petrol sondajı 1890’da İskenderun Çengen’de açıldı. Daha sonra 1940 yılında ilk petrol kuyusu Batman Raman’da açıldı. Burada petrol bulununca Batman Rafinerisi açıldı.1954 yılında da TPAO kuruldu. 1970’li yıllarda günlük üretimi yetmiş bin varile çıktı. 1980’lerde petrol kanunundaki kısıtlamalardan dolayı üretim düştü.1984-91 yıllarında yapılan liberal düzenlemeler sonucu üretim 4,4 milyon tona yükseldi. Petrol

Kuyu

Sondaj

Varil

Rafineri 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Bilimsel araştırmalar, kaliteli müzik dinlemenin stres

hormonu olarak bilinen kortizol salınımını düşürdüğünü kanıtlamıştır. Sussex Üniversitesi ve Leipzig Max Planck Enstitüsünden araştırmacılar, müziğin hastaların iyileştirilmesi için nasıl kullanılabileceği gösterilmiştir. Bu araştırmanın sonuçlarına göre müziğin bağışıklığı artırarak iyileşmeyi hızlandırdığını göstermiştir. Antik Çağlarda da Pergamon Antik Kenti’nde ve birçok antik kentte müzik ile tedavi yapılan alanlar bulunurdu. Bu metnin konusu aşağıdakilerden hangisidir? A) Antik Çağ’da müzikle tedavi yapılması B) Müziğin insanlar üstündeki etkileri C) Müzikle ilgili yapılan araştırmalar

4. Uzaktan eğitimle, okulun sadece dört duvar arasın-

daki o alan olmadığını, eğitimin her an her yerde devam edebileceğini kavramış olduk. Ancak sınıf ortamında öğrenci ile kurulan ilişkinin uzaktan eğitim esnasında kurulması mümkün olmuyor. Teknoloji pek çok olanağı sunuyor olsa da sınıf ortamındaki duygu ve samimiyetin benzerini yaratmakta eksik kalıyor. Bu parçada asıl anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Eğitim yalnızca sınıf ortamıyla sınırlı bir etkinlik değildir. B) Uzaktan eğitim, sınıf ortamındaki sosyal ilişkiyi meydana getirememektedir. C) Uzaktan eğitim, teknolojinin olanaklarıyla geliştirilebilir.

D) Antik Çağlarda müziğin önemi

D) Sınıf ortamında gerçekleşen eğitim öğrenci odaklı bir modeldir.

2. Şimdi tarlalarda güneş vardır Karlar donmuştur otların uçlarında

5. Bu yağmur, bu güzel bu serin yağmur

Artık akşamları dinlenemem Başım avuçlarında

Yağıyor bu sabah sanki içimde

Bu dörtlüğün ana duygusu aşağıdakilerden hangisidir?

Bulutlar içimin derinliğinde

A) Özlem

B) Sevinç

C) Minnet

D) Pişmanlık

3. Yeni neslin dikkat sürelerinin iyice azaldığına dair bir-

Dokunma gözlerim yağmur doludur Aşağıdakilerden hangisi, bu şiirin anahtar sözcüklerinden biri değildir? A) Yağmur

B) Bulut

C) Sabah

D) Güzel

çok bilimsel araştırma mevcut, onların odaklanma becerilerini geliştirmek için çalışmalar yapmamız gerekiyor. Bunu sadece özel eğitim ihtiyacı olan çocuklar için yapıyorduk ama artık bu eğitimin tüm öğrenciler için bir zorunluluk olması gerektiğini düşünüyorum. Çocukların bir kitaba, bir konuya, bir paragrafa bile odaklanmakta güçlük çektiklerine şahit oluyoruz. Etraflarındaki uyaranlar dikkat sürelerini azaltan etkenlerden bir tanesi.

6. Tarih, kimi zaman acımasızdır. Zalimler kahraman,

Bu parça için kullanılabilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?

Bu parçada yazarın asıl yakındığı durum aşağıdakilerden hangisidir?

A) Özel Eğitimli Çocuklarda Dikkat

A) Tarih yazımının erkekler tarafından yapılması

B) Odaklanma ile ilgili Araştırmalar C) Dikkat Sürelerini Geliştirme D) Okuduklarımızı Anlama Yolları 8. Sınıf

kahramanlar zalim addedilecek kadar! Ve maalesef ki bu acımasızlıktan en çok da kadınlarımızın tarihi nasibini almıştır. Bütün tarihçilerin ve tarih kitaplarının anlattığı erkeklerin hikâyeleridir. Oysa kadınların tarih içerisindeki konumları, kahramanlıkları saymakla bitmeyecek kadar çoktur. Kadınların tarihteki etkili kadınların hikâyelerini bilmesi, potansiyellerini keşfetmesi açısından son derece önemlidir.

B) Tarihi kahramanların yeterince anlatılmaması C) Tarih yazımında kadınların arka plana atılması D) Tarih kitaplarının gerçekleri çarpıtarak yansıtması 115

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Çocuklar yetişkinlerin küçük bir örneği (modeli) değil-

3. Her ne kadar üç boyutlu sokak sanatı görece yeni bir

Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi çocukların özelliklerinden biri değildir?

Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur?

A) Meraklı olmaları

A) Sokak resimlerine nerelerde rastlanır?

B) Yetişkinlerden farklı düşünmeleri

B) Sokak sanatı hangi yüzyılda başlamıştır?

C) Gelişme hızlarının birbirinden farklı olması

C) Sokaklara resim çizen sanatçılara ne denir?

D) Olaylar karşısında daha hassas olmaları

D) İlk sokak resmini kim çizmiştir?

dir. Onlardan bir yetişkin gibi davranması beklenemez. Kendilerine özgüdür onlar. Kendine özgü bir dünyaları vardır. Düşünme biçimi, algılamaları farklıdır. Bu algılar çerçevesinde sürekli sorular sorarlar. İlk öğrenmeleri de bu sorular sayesinde gerçekleşir. Her çocuğun kendine göre bir gelişme biçimi, hızı vardır. Bir çocuğun belli bir alandaki gelişmesi ortalamaya uymayabilir.

sanat olsa da sokaklara resim çizmenin tarihi 16. yüzyıla kadar dayanır. O dönemde İtalya’da sokak ressamları katedral, kilise gibi dini yapıların duvarlarında, tavanlarında yer alan resimleri sokaklara tebeşirle çizerlermiş. Bu şekilde resimler yapan sanatçılara “Madonnari” denirmiş. Bu ressamlar sayesinde sokaklara tebeşirle resim çizme akımı önce Avrupa’ya, oradan da Amerika’ya kadar yayılmış.

4. Tohumların gelişmeye başlaması yani çimlenebilmesi 2. Meşe, dünyada 300’den fazla türü bulunan bir ağaç.

Ülkemizde de bazıları endemik olan yani yalnızca Türkiye’de doğal olarak yetişen 18 türü var. Bazı türlerinin boyları 30 metreye, enleriyse 2 metreye ulaşabiliyor. Ömürleriyse ortalama 500 yıl! Erozyonla mücadele etmek amacıyla düzenlenen kampanyalarda çoğunlukla meşe tohumu ekilmesinin ya da meşe fidanı dikilmesinin nedenlerinden biri de meşenin uzun ömürlü bir ağaç olması. Ama meşeye bu kadar önem verilmesinin daha pek çok nedeni var. Öncelikle meşe ülkemizin pek çok bölgesinde doğal olarak yetişen ve ormanlar oluşturan bir ağaç. Bu parçada meşe ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Kaç türü bulunduğuna B) Hangi amaçlarla ekildiğine C) Nerelerde yetiştiğine D) Eriştikleri uzunluğa

116

için uygun sıcaklık, yeterli miktarda su ve bol oksijen gerekir. Tohumlar şartlar uygun olmadığı sürece çimlenmez. Hatta bazıları çok uzun süreler boyunca çimlenmeden kalabilir. Tohumun bu hâline uyku hâli denir. Tohumların yıllarca uyku hâlinde kalıp şartlar uygun olduğunda çimlendikleri de olur. Tohumun içinde çimlendiği toprak önemlidir. Çünkü kökleri çıktıktan sonra toprakta bitkinin alabileceği besin olması onun daha iyi gelişmesini sağlar. Bitkinin büyümesi için yaprakları çıktıktan sonra da güneş ışığı gerekir. Böylece bitki kendi besinini üretebilir. Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? A) Tohumların çimlenme süresi birbirinden farklıdır. B) Bazı tohumlar, çimlenmek için uygun şartlar oluşmasını bekler. C) Tohumlar kökleri çıktıktan sonra topraktaki besinlerle beslenir. D) Bütün bitkiler yaprakları çıktıktan sonra kendi besinlerini üretebilir. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

PARAGRAFTA YAPI Bilmen Gerekenler! Paragrafı oluşturan cümlelerin her birisinin kendine özgü yeri vardır. Bir paragrafın ilk cümlesi ile son cümlesi aynı özelliklere sahip olmaz. Üstelik paragrafı oluşturan cümleler birbirleriyle hem yapı hem de anlam bakımından bir ilişki içerisindedir. Bu cümleler, bir yargıyı birbirlerine bağlı olarak anlatır.

Öğrenme Vakti!



A. Paragrafın Bölümleri 1. Giriş Bölümü

Genelde tek cümleden oluşan giriş bölümünde parçada anlatılacak konu verilir.



NOT : Giriş cümlesi diğer bölümlerden bağımsızdır. Giriş cümlesinde parçadaki konu verildikten sonra diğer cümleler giriş cümlesine biçimce ve anlamca bağlıdır. Kendinden önce de bir cümle varmış gibi bir izlenimi vermemelidir. Bu yüzden giriş bölümü cümlesinde, sanki giriş cümlesinden önce bir cümle varmış anlamını verebilecek olan “bu yüzden, bundan dolayı, ayrıca, yine de, ama, fakat, oysa, çünkü, bunun için, ise, de …” gibi geçiş ve bağlantı unsurları yer almaz.



Örnek: A  ntarktika, Güney Kutbu üstünde bulunan devasa bir buz kütlesi ve dünyada çok az keşfedilmiş bölgelerden biridir. Okyanusya ile Afrika’nın güney kısmında bulunan ve üzerinde ülke bulunmayan bir kıta.



Açıklama: Yukarıda parça bir paragrafın giriş bölümünden alınmıştır.



Örnek: Bunun yanı sıra keşfedilmeyen ender yerlerden bir tanesidir.



Açıklama: Bu cümle, paragrafın giriş cümlesi olamaz. Çünkü verilen cümleden önce başka cümle veya cümlelerin olduğu anlamını veren “bunun yanı sıra” geçiş ve bağlantı ifadesi cümlenin başında bulunmaktadır.

2. Gelişme Bölümü

Örnek: H  evsel Bahçeleri, Dicle Nehri kıyısında, Diyarbakır Kalesi ile nehir vadisi arasında yer alan yaklaşık yedi yüz hektarlık verimli araziden oluşur. Farklı türlerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek alanlara (habitat) sahip Hevsel Bahçeleri, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük kuş cennetidir. 180’den fazla kuş türünün yanı sıra susamuru, tilki, sansar, sincap ve kirpi gibi birçok memelinin barınağıdır. Göçmen kuşlar tarafından bir istasyon, dinlenme, barınma ve de bir korunma yeri olarak kullanılan vadide bölgeye has kuşlar olarak bilinen boz alameceklerle pembe göğüslü ötleğenlerin yanı sıra atmaca, şahin, kerkenez gibi birçok yırtıcı kuşa da yılın hemen her mevsiminde rastlanmaktadır. Hevsel Bahçeleri, 2013’te Dünya Mirasları Listesi’ne girmesi için UNESCO’ya aday gösterilip 2015’te ise UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edildi.



Açıklama: Bu parçada kırmızı renkle gösterilen bölüm, gelişme bölümüdür. Çünkü giriş bölümünde verilen konunun geliştirilip örnekler verildiği, daha detaylı bilgiler ve açıklamalar yapıldığı bölümdür.

8. Sınıf

2. KONU:



PARAGRAFTA YAPI

Giriş cümlesinden sonra gelen ve onu açıklayan, girişte belirtilen konunun ayrıntılarıyla ele alındığı bölümdür. Düşüncelerin açıklanması, anlaşılır hale gelmesi, yerine göre ispatlanması için betimleme, öyküleme, örneklendirme, tanık gösterme, karşılaştırma, açıklama gibi anlatım teknikleri ve düşünceyi geliştirme yollarından yararlanılır.

117

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

3. Sonuç Bölümü Gelişme bölümünde anlatılan olay, düşünce ya da duyguların bir sonuca bağlandığı bölümdür. Bazen ana düşünce sonuç bölümünde verilebilir. Sonuç bölümünde “sonuç olarak, özetle, bundan dolayı, kısaca…” gibi bağlayıcı ifadeler bulunabilir.

Örnek: M  adde ve enerjinin bir canlıdan diğerine aktarılması sonucu oluşan canlılar sıralamasına besin zinciri denir. Besin zincirinde her halka bir canlıyı temsil eder. Üreticiler, güneş enerjisini kullanarak fotosentez yoluyla besin üretir, tüketiciler de üretilen bu besinleri kullanır. Üretici ve tüketicilerin atıkları ve ölüleri ayrıştırıcılar tarafından parçalanır ve elde edilen (inorganik) maddeler toprağa verilerek bu maddelerin üreticiler tarafından tekrar kullanılması sağlanır. Böylece madde ve enerji bir canlıdan diğerine aktarılmış olur.



Açıklama: B  u parçanın son bölümünde altı çizili olarak verilen cümle, parçanın sonuç bölümüdür. Çünkü giriş ve gelişme bölümlerinde verilenler son kısımda özetlenmiş, sonuca bağlanmıştır.

B. Paragraf Oluşturma Paragraf oluşturma soruları yapboz oyunu gibidir. Karışık şekilde verilen cümlelerden anlamlı bir paragraf oluşturmamız istenir. Aslında bu cümleler anlamlı ve kurallı bir paragraftır. Ama bize sınavlarda sormak için cümleler özellikle karıştırılır. İşte, karışık şekilde verilen bu cümleleri dizerek anlamlı bir bütün oluşturmak yapboz oyunundaki gibi parçaların birbiriyle ilgilerini belirlemeye bağlıdır. Burada dikkat edilecek noktalar şunlardır: • Öncelikle cümlelerin hepsi okunarak bu cümlelerin ne anlattığı belirlenmeye çalışılmalıdır. • Olay yazılarında olayın gerçekleşme sırası, fikir yazılarında ise düşüncenin mantık sırası belirlenmelidir. Bunlar yapılırken ilk cümle olabilecek ifade tespit edilmelidir. Örnek: I. Çiftliğin girişinde menekşeler, akasyalar, güller güzel bir uyum yakalamıştı.

II. Biraz ilerledikten sonra tavuk kümeslerini gördü.



III. Köyde büyük bir çiftlikleri vardı.



IV. Tavuk yumurtaları bilindiği gibi beyaz ve iri iken bıldırcın yumurtaları benekli ve küçüktü.



V. Çiftliğin son bölümünde ise büyükbaş hayvanlar yer alıyordu.



VI. Kümeslerde sadece tavuklar değil, bıldırcınlar da vardı.

Açıklama: N  umaralandırılmış cümleler olayın akışına göre sıralandığında “III - I - II - VI - IV - V” şeklinde paragraf oluşturulur.

2. KONU:

PARAGRAFTA YAPI

C. Paragraf Tamamlama

118

Bazı paragraf sorularında, parçanın bazı bölümlerinde (başında, ortasında veya sonunda) boşluklar bırakılır ve bu boşluklara getirilebilecek uygun cümleler bulmanız istenir. Bu tür durumlarda parçanın anlam ve yapı özellikleri dikkate alınmalı, parça anlamca en uygun cümleyle tamamlanmalıdır. Örnek: “ Edebiyat toplumun aynasıdır.” sözünü çok duymuşuzdur. Peki, nasıl bir aynadır bu? Her şeyi bütün çıplaklığıyla gösteren; söylenemeyenleri, üstü örtülenleri ve görmezden gelinenleri korkusuzca dile getiren bir ayna. Baktığımızda bize sadece kendimizi değil, bizimle aynı kültürde nefes alan, aynı acı ve hüzünleri, aynı mutluluk ve sevinçleri paylaşan insanları gösteren bir ayna. Aynaya karşı tutulan bir aynada iç içe geçmiş sonsuz sayıda ayna görüleceği gibi sonsuz sayıda hayat gösteren bir ayna. Öyle bir ayna ki aynaya nereden baktığımıza göre göreceklerimiz değişmekte, ayna bakışımıza göre bize farklı hayatlar ve yüzler göstermektedir. Böylece edebiyat, … Açıklama: B  u parçanın bütününde verilenler dikkate alındığında boş bırakılan yere (sonuç bölümüne) sadece toplumun aynası olarak kalmayıp dünyaya dair hem tanıdık hem de yabancı manzaralar sunan bir “pencere” görevi görmektedir. kısmı getirilebilir. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

D. Paragrafı İkiye Bölme Örnek: K  ombu çayı olarak da bilinen Kamboçya çayı şeker, bakteri, çay ve maya ile yapılan fermente bir içecektir. (I) Bazen Kamboçya mantarı çayı ismiyle de anılmaktadır fakat bu çay mantardan meydana gelmemektedir; odak noktası bakteri ve maya kolonisidir. (II) Kamboçya çayı organik asitler, aktif enzimler, amino grup asitler ve polifenol antioksidan ile yüklüdür. (III) Sahip olduğu yaygın bileşenleri ise; asetik asit, butirik asit, usnik asit, oksalik asit, malik asit, glukonik asit ve laktik asit gibi çeşitli organik asitleri içermektedir. Açıklama: Y  ukarıdaki parçada II numaralı cümlede farklı bir konuya değindiği için paragraf, bu bölümden itibaren ikiye ayrılabilir.

E. Paragrafın Akışını Bozan Cümle Bir metni oluşturan tüm cümleler temaya ve ana fikre uygun olarak aynı düzende devam eder. Bu düzenin veya mantık akışının dışında ya da farklı bir konuyla ilgili bir cümleye yer verildiğinde bu cümle paragrafın akışını bozuyor demektir. Örnek: ( I)Doğal çevre ve canlılar dünyasına duyulan ilgi, doğal zekânın göstergeleridir. (II)Gardner’ın tanımladığı zekâ türü altı tanedir. (III)Bu zekâ türü, çevremizdeki doğal dünyayı algılama, beğenme ve anlamayla bire bir ilişkilidir. (IV)Çeşitli bitki örtüsü ve hayvan türlerini tanıyabilme, sınıflandırarak birbirinden ayırt edebilme gibi konuları içerir. Açıklama: B  u parçada anlam akışını bozan cümle II numaralı cümledir. Çünkü I, III ve IV. cümleler birbiriyle ilişkili olup aynı konu anlatılmışken II numaralı cümlede ise farklı bir konuya geçiş yapılmıştır. Dolayısıyla II numaralı cümle, paragrafın akışını bozan cümledir.

F. Cümlelerin Yerini Değiştirme İyi bir metin kendi içinde konu bütünlüğüne sahiptir. Metinler daha önce de açıkladığımız gibi giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşur. Bu akışa uygun düşmeyerek cümlelerin yeri değiştirildiğinde anlam akışı sekteye uğrar. Örnek: (I) Edebi eserler meydana getirmek için öncelikle zihinde bilgi depolaması yapılır.

(II) İşlenen bilgiler depolandığı yerden çıkarak öyküde, romanda, şiirde yer edinir.



(III) Depolandıktan sonra zihinde işlenir.



(IV) Yaşantılar, sevdiklerimiz, özlem duyduklarımız ve hayallerimiz depolanır.



(V) Başkalaşmış şekilde karşımıza bir edebi eser olarak çıkar.

• Paragraf; giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşmaktadır. • Giriş cümlesi, kendisinden önce bir cümle kurulduğu izlenimi vermemelidir. • Gelişme bölümü, dile ve düşünce bakımından giriş ve sonuç bölümlerine bağlıdır. • Sonuç metninde metin kısaca özetlenmektedir. • Oluşturulan paragraflar mantık akışına uygun olarak bağlanmalıdır. • Paragraf tamamlama sorularında mantık akışı dikkate alınmalıdır. • Farklı konu ya da bakış açısını yansıtan cümleler, anlatımın akışını bozmaktadır. • Metin iki paragrafa bölündüğünde ayrılan metinler arasında konu ve düşünce farkları olmalıdır. 8. Sınıf

2. KONU:

Özetleyelim

PARAGRAFTA YAPI

Açıklama: M  etnin anlam akışına dikkat ettiğimizde (II) numaralı cümle ile (IV) numaralı cümle, anlam akışını sekteye uğrattıkları görülür. Ancak bu iki cümlenin yeri değiştirildiğinde anlam akışının sağlandığını görürüz. Dolayısıyla II ile IV numaralı cümleler yer değiştirmelidir.

119

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 7. Aşağıda karışık olarak verilen K, L, M bölümlerini “giriş, gelişme ve sonuç” olarak sıralayınız. K.

İşte o sokağa çıkarken sokak kütüphanesinin her kitabında bir kusur bulacağını biliyordu. Hiçbir genç insan bir yaşında bir tay gibi güzel olamaz, bir yaşında bir tay gibi kişneyemez. Hiçbir tasasız, sahibini görmüş bir köpek gibi sevinemezdi dünya yüzünde.

L.

Sokağa tasasız, genç, renkli, sıhhatli, neşeli bir yüz görürüm diye günün ilk saatlerinde çıktı. Böyle bir insan yüzüne rastlamakla kendi tasası, ihtiyarlığı, sarılığı, hastalığı ve neşesizliği geçecek değildi. Belki büsbütün üzüntüye, umutsuzluğa düşecekti. Ama istiyordu. Hem de bulamayacağını umarak dolaşıyordu.

Kararı, kitabı açmadan kitap hakkında hükmünü vermiş eleştirmen fikri idi. Hiçbir eleştirM. men elleri titreyerek, zevkten bayılırcasına bir kitap açamaz. Bu zevk yalnız okuyucu kalanlarda vardır.

8. Aşağıda karışık olarak verilen cümleleri anlam akışına uygun bir şekilde sıralayınız. I. Ancak ne kadar yüksek sesle bağırırsak bağıralım kimi zaman sesimizi duyuramayız. II. Böylece farklı ıslık dilleri gelişmiş. III. Çok uzaktaki bir arkadaşımıza seslenmek istediğimizde genellikle ilk yaptığımız şey yüksek sesle bağırmak olur. IV. Dünyanın kimi bölgelerinde insanlar, ıslık sesinin çok uzaklardan bile duyulabildiğini fark etmişler. V. İşte bu durumda yapılacak en iyi şey “ıslık çalmak”tır. VI. Ardından da ıslıkla haberleşmeye başlamışlar.

…….......................................................................

9. Aşağıdaki parçalarda boş bırakılan yerlere (…) hangi cümleler eklenmelidir? İşaretleyelim.

2. KONU:

PARAGRAFTA YAPI

1. İlk yardımın birinci ilkesi hastanın ya da yaralının yaşamını kurtarmak, ikincisi durumunun daha kötüye gitmesini önlemek, üçüncüsü ise tümüyle iyileşmesine yardımcı olmaktır. Hastanelerin acil servisleri de bu amaçla kurulmuştur. Ama yaralıyı ya da hastayı bir hastaneye ulaştırıncaya kadar geçen zaman çok önemlidir. Bu gibi durumlarda çevredeki kişilerin nasıl davranılacağını bilmesi ve ilk önlemleri alması yaralının ya da hastanın yaşamını kurtarabilir. Bu yüzden …

120

her evde iyi bir ilk yardım el kitabı ile çocukların ulaşamayacağı bir dolapta saklanan bir ilk yardım çantası bulunmalıdır. ilk yardım yapılırken çevredekilerin sadece iyi birer izleyici olmaları ve yaralıya müdahale etmemeleri gerekir. 2. … . Bunu da gün içinde depolanan enerjiyi kullanarak yapar. Yani sabah uyandığımızda enerji olarak kullanacak bir birikimimiz kalmamış olur. İşte, bu yüzden yapılacak ilk işlerden biri depomuzu tekrar doldurmak olmalı! Bunun için protein, karbonhidrat, kalsiyum ve vitaminler içeren bir kahvaltı tam da gereksinimimiz olan şey. Vücudumuz işlevlerini yatana kadar devam ettirir Vücudumuz uykudayken de çalışmaya devam eder 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

10. Aşağıdaki parçada anlam akışını bozan cümleyi bulup uygun kutucuğu doldurunuz. (I)Yavru kediler zamanlarının çoğunu uyuyarak geçirir. (II)Yürümeyi öğrenmeleri iki haftayı bulur. (III)En büyük eğlenceleriyse oyun oynamaktır. (IV)Henüz küçükken insanlara alışmayan kediler tüm yaşamları boyunca biraz ürkek olabilir. (V)Oyun oynayarak bazı şeylerin nasıl yapılacağını öğrenirler. (VI)Yaklaşık sekiz haftalık olunca da annelerinden ayrılmaya hazır olurlar. 1. Metnin akışını bozan cümle:

I.

II.

III.

IV.

V.

VI.

(I)Tuzu ilk çağlarda avcılıkla yaşamını sürdüren insanların keşfettiği bilinir. (II)Tuz, insanlığın vazgeçemediği temel bir mineraldir. (III)Söylentilere göre tuzlu bir bölgede keklik avlayan bir avcı, çalı çırpı yakarak avını pişirmiş; bir budunu ağzına atacağı sırada but elinden düşmüş, tuza bulanmış. (IV)Avcı, budu yerden alarak atmış ağzına; değişik, hoş bir tat bulmuş ağzında. 2. Metnin akışını bozan cümle:

I

II

III

IV

11. Aşağıdaki parçada ikinci paragrafın hangi numara ile başlayacağını belirtiniz. Son zamanlarda gündemde olan spor dallarından biri olan körling, özellikle genç neslin ilgisi ile karşılaşmaktadır. (I)Tarihi 1500’lü yıllara dayanan bu aktivite, ülkemizde yeni yeni kendini göstermeye başlamıştır. (II)İskoçyalılar tarafından geliştirilen bu spor dalına, curling ya da buzda satranç oyunu da denmektedir.(III) Avrupa’da büyük yankı uyandıran oyun, özelikle Kanada bölgesinde ilk sıralarda yer almaktadır. (IV)1924 yılında olimpiyat oyunlarında yer almaya hak kazanan bu aktivite, 1998 yılında resmi spor dalları arasında yer alarak ününü artırmıştır. III

IV

12. Aşağıda numaralarla verilen cümlelerden bir paragraf oluşturulmak istenirse düşüncenin akışına göre hangileri yer değiştirmelidir? Bulunuz.

I. Bu türbe muazzam ve latif bir bahçenin ortasındadır. II. Tac Mahal, yakın bir tarihe ait Hint efsanesinin başında gelen bir sevda destanının taştan oyulmuş zarif ve değerli taşlarla süslenmiş bir türbesidir. III. Etrafı kırmızı Hint taşından yapılmış yüksek bir duvarla çevrili olan bu bahçenin cümle kapısından girince karşınıza bütün zarafet ve sanatıyla dört minarenin muhafazası altında, bir büyük ve yanlarda iki küçük beyaz mermer kubbesi ve büyük kubbenin altında bütün bina boyunca yükselen Türk stili kapısıyla “Tac Mahal” çıkar. IV. Türk imparatorlarının yaptırdıkları bu nefis abideyi gezerken insanın içini bir gurur sarar.

PARAGRAFTA YAPI

II

2. KONU:

I

…….............................................................................................................................................. 8. Sınıf

121

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. I. Yüreğinizdeki kıpırdanmayı duymadan, sürekli devi-

nen doğayı izlemeden, kahramanlarınıza ve kendi sesinize inanmadan, içten ve duyarlı olmadan yazmayın.

II. Yazmayla ilgili bir yerde formül görüyorsanız dikkat kesilmek yerine gülüp geçin. III. Her yazar kendine göre bir yol, yöntem geliştirir. IV. Kitap üretmek belirlenmiş zamanda gerçekleşecek bir proje yapmak kadar kolay olsaydı çeşitli tozları bir makineye boşaltır öte taraftan kitap çıkarırdık. V. Eğer formüllerle yazılsaydı hepimiz birer yazı makinesine dönüşürdük. Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir metin oluşturulduğunda doğru sıralama aşağıdakilerden hangisi olur? A) I - II - IV - V - III

B) I - V - II - IV - III

C) II - III - V - IV - I

D) II - V - I - IV - III

2. K. Bin yıldan fazla eski dünyayı yöneten bu şehir,

antik kalıntıları, anıtları, heykelleri, kiliselerinin olduğu tarihi dokusuyla; sanat ve estetiğin harmanlandığı sokaklarıyla ruhları besleyen romantizme sahip muhteşem bir yer.

L. Bu, Roma’ya üçüncü gelişim. Roma, burada doğup büyüyenler için bile bitmez. Her heykel, her tablo size her görünüşünde yeni bir sırrını açar. M. Sabahleyin ağzından sular dökülen aslan heykellerini seyrederek Doney’e gittim. Burası, büyük otellerin, şık mağazaların ve camlarından hare şeklinde sular akan, çiçeklerin sıralandığı büyük bir cadde üstünde. Burayı görmeden Roma şehri gezilmiş sayılmaz. Aşağıdakilerden hangisinde metnin bölümlerini ifade eden harfler “giriş, gelişme, sonuç” şeklinde sıralanmıştır?

122

A) L - M - K

B) M - L - K

C) M - K - L

D) K - M - L

3. ----- Ancak OECD raporuna göre belirli bir süre dijital

ekran kullanımının çocukların hafızalarına ve okumalarına olumlu etkileri olduğu bulunmuş. Amerika, İngiltere ve Estonya’da yapılan araştırmaya göre dijital cihazları kullanan çocukların, okuma yazma skorlarının dijital aletleri kullanmayanlara göre daha yüksek olduğu ortaya çıkmış. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Çocukların teknoloji kullanımı ve bunun yan etkileri uzmanlar tarafından sıkça dile getiriliyor. B) Teknolojik aletlerin çocukların okuma yazma oranını arttırdığı tespit edilmiş. C) Çocukların teknolojiyi daha verimli kullanabilmesi için yeni projeler geliştirildi. D) Ekonomik şartlar, çocukların teknolojiye ulaşmasını olumlu veya olumsuz etkiliyor.

4. Bir bilge, bir göletin başında oturmaktadır. Susuzluktan kırılan bir köpeğin devamlı olarak gölete kadar gelip, tam su içecekken kaçması dikkatini çeker. Dikkatle izler olayı. Köpek susamıştır ama gölete geldiğinde sudaki yansımasını görüp korkmaktadır. Bu yüzden de suyu içmeden kaçmaktadır. Sonunda köpek susuzluğa dayanamayıp kendini gölete atar ve kendi yansımasını görmediği için suyu içer. O anda bilge düşünür ve benim bundan öğrendiğim şu oldu, der: ----Bu metinde boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) İnsan bir şeyi istiyorsa korkularına rağmen onun için mücadele etmelidir. B) Bir insanın istekleri ile arasındaki engel, kendi içinde büyüttüğü korkulardır. C) İnsan korkuları üstüne gitmedikçe onlardan kurtulamaz. D) Korkularımız birer su gibidir, içine dalmadıkça kurtulamayız. 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 4

1. (I) Yazar, yıllardır birçok eleştirmen tarafından sıkça

eleştirildi. (II) “Meyve veren ağacı taşlarlar.” atasözündeki gibi üslubundan işlediği konulara kadar her yönden didiklendi. (III) Oysa o, tavrını hiç değiştirmedi. (IV) Üslubuna asla boya sürmediği gibi anlattıklarını kaygan bir zemine oturtmadı. (V) Söylediklerinin her zaman arkasında durdu, sağa sola yalpalamadı. Numaralanmış cümlelerin hangisinden itibaren düşüncenin yönü değişmeye başlamıştır? A) II 

B) III 

C) IV 

D) V

4. I. Bu aletin içinde dokunmaya duyarlı bir algılayıcı,

küçük bir işlemci, bir ses yükseltici ve bir de hoparlör var.

II. Biraz yaratıcılıkla her şey bir müzik aletine dönüşebilir. III. Bu sayede pancarlara vurulduğunda davul ve zil sesleri duyuluyor. IV. Pancarlara vurularak çalınan bu müzik aleti de bunun bir örneği. Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir paragraf oluşturulduğunda kaç numaralı cümle giriş cümlesi olur? A) I  

B) II 

C) III  

D) IV

2. ----- Ancak bu anlayışla çocukları zorlamak, onların

duygusal dünyasında olumsuzluklar yaratmak doğru değildir. İstendik davranışları sergilemesi için her şeyin mubah olduğu anlayışı, gelecek yıllarda sorunlu bireylerin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Bu yüzden onları geleceğin yetişkinleri, şimdinin çocukları olarak görmek gerekir. Bu parçanın konusu dikkate alındığında boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Çocuklar her zaman çocuk kalmayacaklar. B) Eğitimciler zorbalığı hoş görmemelidir. C) Yetişkinler davranışlarında ölçülü olmalıdır. D) Çocuklar, duygusal algısı açık varlıklardır.

5. Yaşam, daima sana senin verdiklerini geri verir.

3. (I)Kumruların gövdesi açık kum rengi, gri ve kahve-

renginin tonlarındadır. (II)Kumrular ülkemizin hemen her bölgesinde bulunur. (III)Uzun kuyruklarının kenarları beyaz, kanatlarının uç kısımları siyahtır. (IV) Boyunlarının arka kısmında ince siyah bir çizgi bulunur. (V)Dişi ve erkek kumruların dış görünüşleri aynıdır. Bu metinde numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın akışını bozmaktadır? A) II  

8. Sınıf

B) III 

C) IV  

D) V

Yaşam yaptığımız davranışların aynasıdır. Daha fazla sevgi istediğin zaman daha çok sev! Daha fazla şefkat istediğinde, daha şefkatli ol! Saygı istiyorsan insanlara daha çok saygı duy. İnsanların sabırlı olmasını istiyorsan sen de daha sabırlı olmayı öğren. Bu kural yaşamımızın bir parçasıdır. Atalarımız da bu konuda şunu söylemiş: ----Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bedava sirke baldan tatlıdır. B) Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli. C) Sana taşla vurana sen aşla vur. D) Ne ekersen onu biçersin. 123

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

PARAGRAFTA DİL VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ Bilmen Gerekenler! Çeşitli amaçlara yönelik olarak gerçekleştirilen anlatımın etkileyici olması için çeşitli yöntemlere başvurulur. İşte, anlatımı gerçekleştirirken başvurulan bu yöntemlere “anlatım biçimleri” diyoruz. Anlatım biçimlerini şöyle sıralayabiliriz: 1. Açıklayıcı Anlatım, 2. Öyküleyici Anlatım (Hikaye Etme) 3. Betimleyici Anlatım (Tasvir Etme) 4. Tartışmacı Anlatım Bir yazıda ileriye sürülen görüş ve düşüncenin inandırıcılığını sağlamak amacıyla yazar çeşitli yollara başvurur. Düşünceyi geliştirmek için başvurulan yöntemler şunlardır: 1. Tanımlama 2. Örneklendirme 3. Tanık Gösterme 4. Karşılaştırma 5. Sayısal Verilerden Yararlanma 6. Benzetme 

Öğrenme Vakti! Anlatım Biçimleri

3. KONU:

PARAGRAFTA DİL VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ

1. Açıklayıcı Anlatım

124

Herhangi bir konu hakkında bilgi verme, bir şeyler öğretme amacı taşır. Yazar sanatlı söyleyişlerden ve öznel yargılardan kaçınır. Örnek: Telkari, gümüş tellerle yapılan işleme sanatıdır. Sanat çok eski olup MÖ 3000’lere dayanmaktadır. Ortadoğu’da ortaya çıkmış bu sanat, Orta Çağ Dönemi’nde Sicilya ve Venedik’te de yapılmıştır. Günümüzde Mardin yöresinde yapılan bu sanata Beypazarı’nda da rastlanmaktadır. Tamamen el ile yapılan sanat, tellerin etrafında oval, yuvarlak oluşturularak sarılır ve şekil verilir. Gümüş madeni eritilerek milimetrik çubuk kalıplarına konulur. Tel halini alan gümüşler istenilen şekle göre el ile örülür ve bir sanat eseri olarak ortaya çıkar.

Açıklama: Parçada telkari sanatı ile ilgili bilgi verildiğinden açıklayıcı anlatım tekniğinden yararlanılmıştır.

2. Betimleyici Anlatım Varlıkların okuyucunun zihninde veya gözünde canlandırılabilecek şekilde resim çizer gibi aktarıldığı anlatım biçimidir. Amaç, varlıkların görüntülerini anlatarak okuyucuda izlenim kazandırmaktır. Örnek: Kendine özgü bakışı, duruşu vardı Hasan Dayı’nın. Mimikleriyle, bakışlarıyla konuşan, suskun bir adamdı. Bilge mi desem yoksa mecnun mu bilemedim. İlginç fiziksel görünüşü, eğik yürüyüşü, gizemli ve sürekli yalnız geçen yaşamı dikkatimi çekerdi hep. Yalnız yaşardı dağlarda. Uzun yüzünden aşağı çaprazlama inen kocaman burnu, keskin gözleri, her daim kirli ve yırtık elbisesiyle karşımıza çıkan bu adamdan çekinir, ürkerdik.

Açıklama: Bu parçada kişinin fiziksel özellikleri tasvir edilmiştir. Dolayısıyla betimlemeden yararlanılmıştır. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

3. Öyküleyici Anlatım Tasarlanmış veya yaşanmış bir olayın aktarılmasında kullanılan anlatım biçimidir. Amaç, okuyucuyu olay içinde yaşatmaktır. Roman, hikâye, masal gibi türlerde kullanılır. Örnek: Gümüş gibi parlayan bu güzel kaşağının dişlerine baktım. Çok keskin, çok sivriydi. Biraz köreltmek için duvarın taşlarına sürtmeye başladım. Dişleri bozulunca yeniden denedim. Gene atların hiçbiri durmuyordu. Kızdım. Öfkemi sanki kaşağıdan çıkarmak istedim. On adım ilerdeki çeşmeye koştum. Kaşağıyı yalağın taşına koydum. Yerden kaldırabildiğim en ağır bir taş bularak üstüne hızlı hızlı indirmeye başladım. İstanbul’dan gelen, üstelik Dadaruh’un kullanmaya kıyamadığı bu güzel kaşağıyı ezdim, parçaladım. Sonra yalağın içine attım.

Açıklama: B  u parçada yaşanmış veya tasarlanmış bir olay aktarılmaktadır. Bu nedenle öyküleme tekniğinden yararlanılmıştır.

4. Tartışmacı Anlatım Yazar, bir konu ile ilgili kişisel düşüncesini belirtir ve okuyucunun o konuya bakış açısını veya düşüncesini değiştirmeye çalışır. Bu anlatım tekniğinde çoğu zaman yazarın sorularla okuyucuyu düşünceye sevk ettiğini görmekteyiz. Örnek: Tiyatro mu, yoksa orta oyunu mu üstün? Bence tiyatro orta oyunundan üstün bir sanattır. Orta oyununda sadece güldürü vardır. Amaç seyirciyi sadece güldürmektir. Bu da söz oyunları ile yer yer kaba sözlerle gerçekleştirilir. Seyirci kulağa hoş gelen sözlerle sadece güler, eğlenir. Tiyatro öyle değildir. Çünkü tiyatro çok boyutlu bir sanattır. O kimi zaman güldürür, kimi zaman ağlatır. Güldürürken de ağlatırken de seyirciyi eğitir, ona bir şeyler verir. Çünkü amacı insana bir şeyler katmaktır. Bu da onun orta oyunundan üstün olduğunu göstermektedir.

Açıklama: B  u parçada yazar, okuyucuların fikirlerini değiştirmeye dönük düşüncelerini ortaya koyduğundan tartışmacı anlatım tekniğinden yararlanmıştır.

Düşünceyi Geliştirme Yolları

Örnek: Vejetaryenlik ya da etyemezlik; çeşitli nedenlerle et, balık, kümes hayvanları tüketmemeye denir. Et tüketmemenin yanında ayrıca hayvanların ürettiği yumurta, süt, bal vb. ürünleri de yemeyenlere ise “veganlar” denir.

Açıklama: M  etinde vejetaryenlik ile veganın ne olduğu anlatıldığından tanımlamaya başvurulmuştur.

2. Örneklendirme Bir konun daha iyi anlaşılabilmesini sağlamak amacıyla okuyucunun zihninde somut hale getirilmesidir. Örnek: Yazarlar çevrelerindeki olay durum veya kişileri iyi gözlemleyen insanlardır. Kitaplarını okuduğumuz pek çok yazarın çevreye bizden daha farklı baktığını fark etmişizdir. Örneğin Sait Faik’in hikâyelerinde İstanbul adaları, balıkçılar ve sokaklardaki insanlar çok farklı özellikleriyle anlatılır.

Açıklama: B  u parçada yazarların çevredeki olaylara insanlardan farklı baktığı ve bu düşünceyi bir örnekle somutlaştırdığı görülmektedir. Dolayısıyla parçada örneklendirmeden yararlanılmıştır.

3. Tanık Gösterme Yazarın düşüncesini kabul ettirmek için anlattığı konuda söz sahibi olan birinin görüşlerinden, sözlerinden yararlanmasına “tanık gösterme” denir. Tanık göstermede sadece kişinin adının anılması yeterli değildir. Yazıda ona ait bir söze de yer verilmesi gerekmektedir. 8. Sınıf

3. KONU:

Bir kavram veya varlığın belirgin özellikleriyle tarif edilmesine “tanımlama” denir. Tanım cümleleri “Bu nedir?” sorusuna yanıt verir. Tanım cümleleri genellikle nesnel olur ancak öznel tanım cümleleri de vardır.

PARAGRAFTA DİL VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ

1. Tanımlama

125

TÜRKÇE

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

Örnek: Beyni en hızlı körelten şeyin aşırı televizyon izlemek olduğunu biliyor muydunuz? Alman Beyin Antrenman Kurumu Başkanı Prof. Bern Fischer (Bern Fişer) diyor ki: “İki saat televizyon seyretmek suretiyle beynin uyarımdan yoksun bırakılmasının beyinde oluşturduğu tembelliği gidermek için bir hafta zihin egzersizi yapmak gerekir.”

Açıklama: B  u parçada yazar düşüncesini kanıtlamak için ünlü bir kişiden ve onun sözünden faydalanmıştır. Dolayısıyla parçada tanık göstermeden yararlanılmıştır.

4. Karşılaştırma Aralarında anlam ilgisi bulunan iki varlık ya da kavramın benzer ya da farklı yönlerinin ortaya konulmasına “karşılaştırma” denir. Örnek: İyimserleri, ustalıklarına göre yüzücülere; karamsarları ise yine ustalık derecelerine göre dalgıçlara benzetirim. Kötümserlere gelince onları yüzücüleri küçümseyip dalmaya niyetlenen ama dalma tecrübesini yüzlerine gözlerine bulaştırıp vurgun yiyen acemi dalgıçlar olarak görürüm. İyimserlik yüzeyselliği, karamsarlık ise derinleşmeyi temsil ediyor.

Açıklama: B  u metinde iyimserlik, karamsarlık ve kötümserlik karşılaştırılmıştır.

5. Sayısal Verilerden Yararlanma Savunulan düşüncenin inandırıcı kılınması için sayısal değerlere başvurulmasına “sayısal verilerden yaralanma” denir. Bu yöntemde tarihlerden, rakamlardan, yüzdelik değerlerden yararlanılır. Örnek: Malabadi Köprüsü, Artuklu Beyliği Dönemi’nde Timurtaş Bin-i İlgazi tarafından 1147 yılında yapılmıştır. Dünyada taş köprüler içerisinde kemeri en geniş olanıdır. 7 metre eninde 150 metre uzunluğundadır. Evliya Çelebi “Seyahatname” adlı eserinde yer vermiştir.

Açıklama: B  u parçada 1147, 7 metre, 150 metre gibi sayısal verilerden yararlanılmıştır.

6. Benzetme

3. KONU:

PARAGRAFTA DİL VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ

Aralarında anlam ilgisi bulunan iki kavram veya varlıktan zayıf olanın güçlü olana benzetilmesine “benzetme” denir. Benzetme yapılırken “gibi, kadar, tıpkı, sanki” gibi sözcükler sıklıkla kullanılır.

126

Örnek: Birikimsiz yazarlık saman alevi gibidir. Saman alevi çabucak tutuşup yine çabucak söner. Yazmak için yeterli donanıma sahip olmayan birikimsiz yazarlar da parlamış olsalar bile elbet bir gün saman alevi gibi sönüp giderler.

Açıklama: B  u parçada birikimsiz yazarlar saman alevine benzetilmiştir.

Anlatım İlkeleri Duruluk: Anlatımda gereksiz sözcük kullanılmamasıdır. Akıcılık: Bir metnin kolay okunabilmesidir. Bunun için uzun ve karmaşık cümlelerden, okunuşu zor sözcüklerden kaçınılır. Yalınlık: A  nlatımın süsten uzak olmasıdır. Yalın bir anlatımda, söz sanatlarından uzak durulur. Doğallık: Anlatımın yapmacıklıktan uzak, içten geldiği gibi olmasıdır. Açıklık: Anlatımın hiçbir tartışmaya yol açmadan tek bir yargıyı açıkça ifade etmesidir. Özlülük (Yoğunluk): A  z sözle çok şey anlatmaktır. Yoğun bir anlatımda gereksiz sözlerden, uzatmalardan kaçınılır. Özgünlük: A  nlatımın, yazara özgü özellikler taşımasıdır. Özgün bir anlatımda, başkalarından etkilenme söz konusu değildir. Kalıcılık: G  eçmiş dönemde ortaya konan bir sanat eserinin gelecekte de ilgi görmesidir. Sürükleyicilik: Y  azının konu bakımından okuyucuda merak uyandırmasıdır. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Ulusallık: S  adece bir ulusun kültürel özelliklerini taşımasıdır. Evrensellik: B  ir sanat eserinin dünyadaki tüm insanları ilgilendirmesidir. Tutarlılık: Yazıda çelişkili ifadelerin yer almamasıdır. Cümlelerin anlam bakımından birbiriyle uyuşması gerekmektedir.

Anlatıcı Bakış Açıları 1. İlahî (Tanrısal) Bakış Açısı

• Anlatıcı yaşanmış, yaşanan ya da yaşanacak olan her şeyi bilir.



• Kahramanların zihninden geçenleri bile okur.



• Anlatıcı, olayların içinde değildir.



• Üçüncü ağızdan anlatım söz konusudur.



• Anlatıcı, olaylara tam olarak hâkim olduğu için olayları yorumlama gücü yüksektir.

2. Gözlemci Bakış Açısı

• Anlatıcı, olayların içinde yer almaz.



• Anlatıcı, olayları gözlemler ve tarafsız bir şekilde okuyucuya iletir.



• Olaylar, genellikle üçüncü kişi ağzından anlatılır.



• Anlatıcı, olayın kahramanlarından biridir.



• Anlatıcı, kendi dil ve üslubunu kullanır.



• Olaylar, birinci kişi ağzından anlatılır.

Anlatıcı Türleri 1. Birinci Kişi Anlatıcı Ağzı Birinci kişi ağzıyla anlatımlarda yazar, kendi başından geçen veya içinde bulunduğu bir olayı anlatır. Bu tür anlatımlarda çoğu zaman birinci tekil şahıs (ben) veya birinci çoğul şahıs (biz) ekleri kullanır.

2. Üçüncü Kişi Anlatıcı Ağzı Üçüncü kişi ağzıyla anlatımlarda ise yazar, genellikle duyduğu veya gördüğü şeyleri anlatır. Bu tür anlatımlarda çoğu zaman üçüncü tekil şahıs (o) veya üçüncü çoğul şahıs (onlar) ekleri kullanır.

3. KONU:

Öğretmenin Notu:

PARAGRAFTA DİL VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ

3. Kahraman Anlatıcı Bakış Açısı

8. Sınıf

127

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 13. Aşağıdaki paragraflarda anlatım biçimleri ve düşünceyi geliştirme yollarından hangilerinin kullanıldığını paragrafların altındaki boşluklara yazınız.

1.  Destanlar, tarihten önce ve tarihin başlangıcı sırasında bir milletin geçirdiği maceraları, yetiştirdiği kahramanları; tabiat, kâinat ve toplum olayları hakkında düşündüklerini ve bunlar karşısında aldığı vaziyetleri anlatan dini ve kahramanlık hikâyeleridir. Bu destanların büyük bir kısmı İslamiyet’ten önceki dönemde oluşmuştur.

…………………………………………………………………………………………………………………….

2 . Bugünün gençliği, daha iyi yetişmiş ve daha kültürlüdür. Benim gençliğime kıyasla daha kolay yetişiyor gençler. Ancak bugünkü gençler bizim gençliğimize göre daha az okuyor. Bu da onların günümüz şartlarına göre daha fazla gelişmelerini engelliyor.

…………………………………………………………………………………………………………………….

3 . Eleştiri kafaya göre olmamalıdır. Yani adam belli bir sistemi olmadan kendi beğeni ölçülerine göre bir sanatçıyı ya da bir eseri eleştirmemeli. Bunun bazı kıstasları olmalı. Attila İlhan “Eleştirmen, keyfe bağlı yargılardan kaçınmalı, nesnel değer yargılarının ardına düşmeli.” diyor. Doğrusu da budur, yoksa eleştiriler inandırıcılığını kaybetmeye başlar.

…………………………………………………………………………………………………………………….

4.  Ülkemiz, turistlerin ilgisini çeken pek çok doğal güzelliğe ve tarihî esere sahiptir. Bu güzellik ve eserleri yurdumuzun her yöresinde görmek mümkündür. Antalya’da Düden ve Manavgat Şelaleleri, İzmir’de Efes Harabeleri, Denizli’de travertenleriyle ünlü Pamukkale, İstanbul’da Kız Kulesi, Şanlıurfa’da Balıklı Göl sadece bunlardan birkaçıdır.

…………………………………………………………………………………………………………………….

5.  Bu şehrin göğünde sürekli bir duman, yollarında yuvarlanan toz bulutları vardı. Yakıcı güneşin altında harap olmuş sokaklar, evler, hanlar, hamamlar, pencereler, çerçeveler renkleri solmuş bir tabloyu andırıyordu.

3. KONU:

PARAGRAFTA DİL VE ANLATIM ÖZELLİKLERİ



128

…………………………………………………………………………………………………………………….

6.  “Milliyet yazarı Güngör Uras, Türkiye İstatistik Kurumunun yaptığı kitap okuma alışkanlıklarını da ortaya koyan araştırmanın detaylarını yazdı. Araştırmaya göre günde 6 saat televizyon izleyen, 3 saat internete giren Türkiye, kitap okumaya sadece 1 dakika ayırıyor. Kitap okumak, Türk insanının ihtiyaç listesinde 235. sırada yer alıyor. En fazla kitap okuyan ülkelerin başında yüzde 21 oranıyla İngiltere ve Fransa var. Bunları Japonya yüzde 14, Amerika yüzde 12 ve İspanya yüzde 9 ile izliyor. Türkiye, yüzde 0,1 (binde bir) okuma oranıyla son sıralarda yer alıyor. Okuma alışkanlığında dünyada 86. sıradayız.”

…………………………………………………………………………………………………………………….

7. Günlerden bir gün kadının biri havalimanında, uçağını bekliyordu. Kadın beklemekten epeyce sıkılmıştı ancak uçağının kalkmasına epey bir süre vardı. Beklerken havalimanın marketinde kitap ve bir kutu kurabiye satın alıp kitabını okurken kurabiyeleri atıştırmak için oturacak bir yer buldu. Kitaba o kadar kapılmıştı ki yanına oturan adamı fark etmemişti bile. O esnada yanındaki adamın kurabiyeleri izin almadan yediğini fark etti.

…………………………………………………………………………………………………………………….

14. Aşağıdaki metinlerin hangi kişi ağzı ve bakış açısına göre yazıldığını metnin altına yazınız. 1.  Çay içmiş miydik o gün, bilmiyorum. Birkaç dakika, saat, gün ya da yıl sonra ben ayağa kalkmıştım. Gidiyordum. Dudaklarımın kenarında bir bilmeceyi çözememenin sıkıntısı... Balkondan salona, salondan antreye, kapıya ve merdivenlere yürüdüğümü anımsamıyorum.

…………………………………………………………………………………………………………………….

2.  Köşedeki gazete bayiinden eline ilk gelen gazeteyi aldı. Aslen hiç okuyası yoktu. İş yerine koltuğunun altında bir gazeteyle girmek onu rahatlatıyordu. “Kağan Bey kültürlü adam, günün gazetesini okumayı hiç ihmal etmiyor.” dediklerini duyuyor gibiydi.

……………………………………………………………………………………………………………………. 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 5

1. Nemlenmiş kara gözleri küçülmüş, yorgundu. Göz

kapakları yarı kapalıydı. Üstüne hücum eden uykuya rağmen kitabı yetiştirmenin telaşındaydı. Bu kitap, daha önce yazılan bütün kitaplardan güzel olacaktı. Sararmış parmakları tuşların üstünden yavaşça kaydı. Kısa bir nefesten sonra başı masanın boş kısmına yavaşça düşüverdi. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır? A) Betimleme

B) Örnekleme

C) Benzetme

D) Tanık gösterme

4. Gözümüze gelen ışığı odaklayan ve gözü dış etken-

lerden koruyan saydam dokuya kornea denir. İngiltere’deki Newcastle Üniversitesinden araştırmacılar bu dokuyu üç boyutlu yazıcıda üretmeyi başardı. Bilim insanları bunu yaparken sağlıklı bir insanın korneasından alınan, henüz bir görevi yapmak için tam olarak farklılaşmamış kök hücrelerden yararlandı. Kök hücreleri daha sonra çeşitli moleküllerle birleştirip jel kıvamına getirdiler. Bu jeli kullanarak üç boyutlu yazıcıda kornea ürettiler. Üretilen bu kornea bir turpu andırıyordu. Doku Mühendisliği profesörü olan Che Connon bu buluşun zamanla tedavi amaçlı kullanılabileceğini söylüyor. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılmıştır.

2. Dünya Sağlık Örgütünün güncel raporuna göre düşük

ve orta gelirli ülkelerdeki hastaların %19’undan fazlası sağlık bakımı sürecindeki enfeksiyonlardan etkileniyor. Bu yüzden hasta bakımı sürecinde kullanılan cihazların sterilize edilmesi çok önemli. Tıbbi ekipmanları sterilize etmek için kullanılan otoklavların 205 kilopaskal basıncı ve 121 santigrat derece sıcaklığı en az 30 dakika boyunca sağlaması gerekiyor.

B) Tanımlama yapılmıştır. C) Benzetmeye başvurulmuştur. D) Tanık göstermeden yararlanılmıştır.

Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarının hangisinden yararlanılmıştır? A) Betimleme B) Örnekleme C) Sayısal verilerden yararlanma D) Tanımlama

5. Eğer bütün gücünüzle koşarsanız saatte 24 kilometre

3. Yetenekli olsa da tembel birinden yazar olmaz ama

yeteneği kısıtlı ve çalışkan birinden yazar olur. Çünkü yazarlık için yetenek sadece bir yoldur. O yolu yürümek çalışmakla mümkün olur. Büyük yazarlar da yetenekten ziyade çalışmaya vurgu yapmaktadır. Bu parçada aşağıdaki anlatım biçimlerinden hangisi ağır basmaktadır? A) Tartışma

B) Öyküleme

C) Betimleme

D) Açıklama

8. Sınıf

hıza ulaşabilirsiniz. Ancak bu hız saatte 70 kilometre hızla koşabilen bir devekuşunu geçmek için yeterli değildir. Devekuşları dünyanın en hızlı iki ayaklı koşucuları olsa da çitalarla karşılaştırıldığında onlar da yavaş kalır. Çünkü bir çita saatte 110 kilometre hıza ulaşabilir. Yazar, bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurmuştur? A) Öne sürdüğü düşünceyi başkalarının görüşleriyle desteklemeye B) Varlıkları karşılaştırarak metni etkileyici kılmaya C) Bir kavramı eksiksiz olarak açıklamaya D) Anlatılanları okuyucunun zihninde canlandırmaya 129

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 6

1. Kolombiya, yeraltı kaynakları açısından oldukça zengin. Altın, platin, gümüş, demir, nikel, molibden, boksit ve bakır önemli madenlerdendir. Değerli bir taş olan zümrüdün dünyada en çok bulunduğu yer Kolombiya. Ülkede petrol ve kömür de çıkıyor. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur? A) Konuyu örneklerle desteklemeye B) Anlatılanları okuyucunun zihninde canlandırmaya C) Nesneleri karşılaştırarak metni etkileyici kılmaya D) Bir kavramı eksiksiz olarak tanıtmaya

2. Evrendeki maddenin neredeyse tamamı gökada adı

verilen çok büyük gök cisimlerinde bulunuyor. Yıldızlar, gezegenler, bulutsular, kara delikler, beyaz cüceler... Hepsi de gökadaların içinde. Gökadalar o kadar büyük ki her biri milyarlarca yıldız içeriyor. Evrende milyarlarca gökada olduğu tahmin ediliyor. Her biri milyarlarca yıldız içeren milyarlarca gökada... Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Örneklerden yararlanılmıştır. B) Açıklamaya yer verilmiştir. C) Anlatım açık ve anlaşılırdır. D) İkilemeler kullanılmıştır.

3. Akşam olmak üzereydi. Güneş batmak için aceleci

davranıyordu. Evin geniş camından giren aydınlık, siyah saçlarının arasından donuk yüzüne çarpıyordu. Bu evi adam edebilmek için avuç dolusu para harcamış, yine de içine sinmemişti. Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kişileştirmeye başvurulmuştur. B) Betimlemeden yararlanılmıştır. C) Anlatım birinci kişi ağzından yapılmıştır. D) Deyimlere yer verilmiştir.

130

4.

Ham maddesi kum olan 1500 derece sıcaklıktaki fırınlarda eritilerek şekil verilmesiyle ortaya çıkan maddeye cam denir. Yüzyıllar boyunca doğada bulunan volkanik cam, bıçak, ok ucu, süs malzemesi ve mücevher olarak kullanılmış. Camın insanlar tarafından ilk olarak ne zaman üretildiği bilinmiyor. Ancak bilinen en eski cam malzeme, Mısır’da bulunan ve günümüzden 4500 yıl öncesinden kaldığı belirlenen cam boncuklardır. Kardelenler nergisgiller ailesindendir. Altmış civarında bitki cinsinden yaklaşık sekiz yüz bitki türünün yer aldığı bu ailede kardelenin yanı sıra nergis ve kum zambağı da yer alır. Sonbaharda yağmurlar artınca ve sıcaklıklar düşmeye başlayınca kardelen soğanından kökler gelişmeye başlar. Kardelenler soğanlı bitkilerin en erken açanlarındandır. Aşağıdakilerden hangisi bu metinlerin ortak yönlerinden biri değildir? A) Tarihçeye yer verilmesi B) Nesnel anlatımdan yararlanılması C) Karşılaştırma yapılması D) Açıklayıcı anlatıma başvurulması

5. Aşağıdakilerden hangisinde olay üçüncü kişi ağzından anlatılmıştır?

A) Oturdum. Ne yazayım diye düşünmeye başladım. Acaba hikâye mi yazsam? Hikâyede konunun pek o kadar mühim olmadığını söyleyenler de çıktı. Ama ne olursa olsun, bir vaka lazım. O vakanın bir başı bir sonu olması lazım. B) Tutulmuş, kalmıştım. Artık orada yıllarca dikilip kalacağım, hiç kımıldayamayacağım diye korkmaya başlamıştım. Bu anı günlerdir bekledikten sonra böyle bir fiyaskoyla şansımı yitirmemi nasıl affedecektim? C) Bütün bu çığırtkanlar, cazlar hep boşunaydı. Ne iki tiyatro ne de cambazhane bir tek bilet satabilmişti. Uzak köylerden gelenler meydanı doldurmuşlardı ama hiçbiri ne tiyatroya ne de cambazhaneye gitmiyordu. D) İki evin arasına girmiş o apak apartman katının oturma odasını anımsıyorum. Duvarların çiğ aklığı, pencerelerden dolan bol aydınlık, evin karanlığına göre düşünülmüş eşyayı inanılmayacak ölçüde çirkin bırakıyordu. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Kimsenin görmediği, koklamadığı bir çiçek yetiştirmelisin bu dünyada. Önüne engeller çıksa bile bundan vazgeçmeye-

ceksin. Dünyaya böyle bir çiçek yetiştirmek yolunda elinden geleni sakınmayacaksın. Dünya ancak böyle güzelleşebilir. Bu parçada, I. Özgünlük II. Kararlılık

III. Sakinlik kavramlarından hangileri vurgulanmaktadır? A) I ve II 

B) I ve III 

C) II ve III 

D) I, II ve III

2. Bilinç akışı tekniğinin kullanıldığı modern öykü ve romanlarda okur, olayları değil; olayların insan üzerindeki etkilerini, oluşturduğu çağrışımları ve duyguları izleme imkânı bulur. Bilinç akışında kahramanın zihninden geçen düşünceler arasında mantıksal bir bağ yoktur. Buna göre aşağıdaki metinlerin hangisinde bilinç akışı tekniği kullanılmıştır? A) Çocukları toplamak, dersleri yoluna koymak pek güç olmadı. Köylüler kendi dilleriyle konuşanları anlamakta gecikmiyorlar. Şimdilik hiçbir şeyden şikâyetçi değilim. Yalnız bir yol meselesi var ki bunu kendime iş edindim ve aylardır uğraşıyorum. B) Nişan olacağı gün köşke bütün davetliler gelmişti. Namık, Bedia’ya zarif bir şişe verdi. “İşte antiseptik! Haydi, gayret!” dedi. Bedia, bu cesaretlendirmeden bir heyecan duydu. Eksantrik görünmek en birinci düşüncesiydi. C) Bir saat kadar sonra resmi tamamladı. Elinin tersiyle alnının terlerini silerek bir iki adım geri çekildi. Hiç de fena olmamıştı. Günün resim yapmaya en uygunsuz olan bir saatinde çabucak çırpıştırdığı bu tablo bile onun epeyce kabiliyetli bir sanatkâr olduğunu gösteriyordu. D) Gözlerden iyice uzaklaşmıştım. Yalnız yürümeyi ve saatlerce oturmayı seviyordum. Denizin üstünde martılar adeta yalnızlığıma ortak oluyordu. Arada bir de balık avlamak için suya akın ediyorlardı. Saatlerce oturdum. Fark ettim ki hayatta farklı tonlar var.

3. Bir yazar olarak yapmamam gerektiği halde karakterimin tarafını tutup duygusal bir boşluğa düştüğümü ben de biliyorum. Ancak yazar da olsanız insan oluşunuzun önüne bazen geçemiyor, duygularınızın ipini elinizden kaçırıyorsunuz. Bu durumun önüne geçebilmek için son zamanlarda büyük yazarların yazım hayatına odaklandım. Onların bunu nasıl başardığını öğrenerek duygularımı kontrol edebilmeyi umuyorum. Kendisinden böyle söz eden bir yazar aşağıdakilerin hangisinde verilenlerle nitelendirilebilir? A) Öz eleştiri yapabilen – Gelişime açık B) Şüpheci – Umutlu C) Kendine güvenen – Başkalarını önemseyen D) Gayretli – İçe dönük 8. Sınıf

131

TEST - 1

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

4. Muhabir: – (I) - - Yazar: – Karakterlerim gerçek hayattan alındıkları için onların isimleri, temsil ettikleri kişileri de hatırlatsın istedim. Diğerlerinde ise böyle bir kaygım olmadı. Ama isimleri seçerken sevdiğim isimler olsun istedim elbette. Muhabir: – (II) - - - Yazar: – Yazma sürecine giren her insan birçok türde yazmayı dener. Benim de aklımda bir iki çocuk kitabı fikri vardı ama Plüton onlardan biri değildi. Yetişkinlere yönelik kendini bulma, tanıma konulu bir kitabı tamamlamaya çalışıyordum. Bir gece ansızın “Neden çocuklar için böyle bir kitap yok?” dediğimde, tek seferde döküldü bu hikâye kalemimden. Bu konuşmada numaralanmış yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) (I) Kitaptaki mekân isimleri gerçeğe ne kadar yakın? (II) En çok hangi türde yazmayı seviyorsunuz? B) (I) Kitap isimlerini seçerken nelerden etkilenirsiniz? (II) Neden çocuklar için kitap yazmayı tercih ediyorsunuz? C) (I) İsim seçimlerinizdeki hassasiyetleriniz neler oldu? (II) Çocuk edebiyatına adım atmaya nasıl karar verdiniz? D) (I) Karakterlerin isimlendirmesinde neler etkili oldu? (II) Çocuklar için hangi türde kitap yazılması gerekir?

5. Genç bir adam Sokrates’e gelerek; “Bilgi kazanmak için sana geldim, bana bilgi verir misin?” diye sorar. Sokrates; “Gel, beni izle.” der. Birlikte sahile doğru yürürler. Su bellerine gelinceye kadar suyun içinde yürümeye devam ederler. Sonra Sokrates genç adamı yakalar ve adamın başını suyun dibine batırır. Nihayet, adamın direnme gücü tükenince Sokrates genç adamı sudan çıkarır ve gider. Genç adam gücünü toplar toplamaz Sokrates’i bulur. Ona, “Bana neden bu kadar kötü davrandın?” der. Sokrates sorar: “Suyun içindeyken her şeyden çok ne istedin?” Genç adam: “Hava istedim.” der. Bunun üzerine Sokrates şunu söyler: “Bilgi ve anlayışı hava kadar istediğin zaman, kimseden bunu sana vermesini beklemeyeceksin.” Bu parçadaki olay, yer, zaman ve kişiler aşağıdakilerden hangisinde doğru verilmiştir? Olay A) Sokrates’in genç adamı suyun dibine batırması B) Sokrates ve genç adamın sahile yürümesi C) Genç adamın Sokrates’ten bilgi istemesi D) Genç adamın Sokrates’i bulması 132

Yer

Zaman

Kişiler

Sahil

Belirsiz

Sokrates ve genç adam

Belirsiz

Sabah

Sokrates ve genç adam

Deniz

Belirsiz

Sokrates

Deniz kenarı

Öğlen

Genç adam 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 2

1. Çağımız artık gösteri dünyasına dönüşmüş bir halde. Ne gösterebiliyorsanız o kadarsınız insanlar için. Gerçekte ne

olduğunuz, nasıl olduğunuzun herhangi bir önemi yok, önemli olan insanlara ne gösterdiğiniz. Herkes sizi gösterdiklerinizle yargılamayı seçiyor. Bunun temelinde teknolojinin getirdiği illüzyonların da katkısı büyük. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen görüşü desteklemektedir? A) İnternet ortamının içerik oluşturma sürecinde gerçeğe bağlı kalınmadığı gibi kişilerin özel hayatına dair verilerin de paylaşılması siber zorbalık olarak değerlendirilebilir. Karşılıklı bir konuşma olmadığı için kişiler söylemlerinde bir ölçü ihtiyacı duymaz. B) Teknolojinin getirdiği olumlu şeylerin yanında insanın dikkat etmemesi sonucu oluşabilecek olumsuz durumlar da mevcuttur. Bu oluşabilecek olumsuz durumların odağında özellikle çocuklar bulunmaktadır. Teknolojinin yoğun kullanımında çocuklar, akademik alandan uzaklaşabilir. C) Sosyal medya ortamındaki kişilerin genel eğilimi gittikleri yerlerin, yedikleri yemeklerin, bindikleri arabaların fotoğraflarını tekrar tekrar paylaşmaktır. Anı yaşamak gibi hafızada tutmak gibi şeyleri tercih etmezler. Çünkü “Herkes seni üzerine yapıştırdığın etikete göre değerlendirir.” diye düşünürler. D) Güvenilmez yazarlar ve onların güvenilmez kitapları elbette vardır. Ancak günümüzde güvenilmez bilginin en yoğun olduğu, bilgi kirliliğinin sınırı aştığı yer internet ortamıdır. Bunun en önemli nedeni ilgi çekici olma isteğidir.

2. Amerikan para birimi doları ifade eden “$” işareti, günümüzde büyük bir kullanıma sahip olan sosyal medyada para ile

ilgili olan tüm konuşmalarda kullanılıyor. Bu işaret artık yalnız Amerikan para birimini değil, sosyal medyada tüm para birimleri için kullanılmaktadır. Sosyal medyanın kullanım sıklığına bağlı olarak bu işaret anlam genişlemesine uğramıştır. Bu parçada “$” işareti ile ilgili, I. Sosyal medyada sıklıkla kullanıldığına II. Kendi anlamını kaybettiğine

III. Yeni anlamlar kazandığına yargılarından hangilerine değinilmiştir? A) Yalnız I 

3.

B) I ve III 

C II ve III 

D) I, II ve III

I. Hayatta her şey yolunda gitmez. Bazen başarısızlık, mutsuzlukta karşımıza çıkabilir. Önemli olan bu zamanlarda giriştiğimiz yolda nasıl bir tavır aldığımızdır. Eğer bir yola girdiysek bu yolda ayağımıza taşlar takılma ihtimalini göz ardı etmemeliyiz. Bir yola girdiysek onun olumsuz ihtimallerini de göze almalıyız. II. Herhangi bir meslekte ya da başka bir şeyde başarılı olmak isteyen biri öncelikle kendi içinde keşfedilmeyi bekleyen güce inanmalıdır. Yılgınlığın kimi zaman bizden daha güçlü olduğu durumlar vardır ama buna direnmeli kendimize olan inancımızı korumalıyız. Aksi halde yola çıkmadan yolda kalmış oluruz. III. Mustafa Kemal Atatürk, hayatı boyunca her savaşı kazanmış bir lider değildir. Onu önemli kılan her savaşı kazanması değil, kaybettiklerinden öğrenilmesi gerekenleri öğrenerek bir sonraki savaşa girişmesidir. Her mücadelenin içerisinde inişler ve çıkışlar olacaktır. Bir yola girdiysen ayağına batan dikenlerden yakınmamalısın. Numaralanmış metinlerden hangileri “Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin.” sözü ile aynı iletiye sahiptir? A) Yalnız I 

8. Sınıf

B) Yalnız II 

C) I ve III 

D) II ve III 133

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 2

4. Aşağıdaki medya metinlerinden hangisinin yazılış amacı yay ayraç içinde yanlış verilmiştir? A) Bugün sizleri müthiş yetenekli bir sanatçıyla tanıştırmak istiyoruz: Nazım Taner! Kendisi aslında bir yemek fotoğrafçısı, ancak yemek fotoğraflamaktaki yeteneklerini farklı bir alana daha yansıtmak istemiş. Böylelikle ortaya eğlenceli mi eğlenceli Tatlı Düşler projesi ortaya çıkmış. Gündelik eşyaları minik figürlerle buluşturan Taner, şimdiden 11 bin takipçiye sahip. Kendisinin hızla yükseleceğine hiç şüphemiz yok! (Olay yorumlama) B) Kaynaklar, Mevlana’nın herhangi bir kurala bağlı olmadan, vecde geldiği her zaman, istediği her yerde sema ettiğini bildiriyor. Sema, bireysel bir eylem biçimi olmaktan çıkıp kuralları saptanmış bir grup aktivitesi haline Mevlana’nın oğlu Sultan Veled Dönemi’nde gelmeye başlamıştır. 1460’larda Sultan Veled’in üçüncü kuşak torunlarından Pir Adil Çelebi zamanında ise resmi olarak Mevlevi ayininin bir parçası olmuştur. (Kültür aktarma) C) Türkiye doğası yabani bitki türlerinin yanı sıra ekonomik değeri olan bitkiler açısından da hayli zengindir. İnsanlar, bitkileri tarih öncesi dönemlerden bu yana besin, barınak, giyecek gibi yaşamlarını kolaylaştırıcı biçimde kullandı. Giderek artan nüfusla beraber ihtiyaçların da artmasıyla insanlar bitkisel ham maddeleri yararlı ürünlere çevirdi. Bazılarını kültüre aldılar, bazılarının da yabani formlarından yararlanmaya devam ettiler. (Bilgilendirme) D) 2011 senesinin Mart ayında Fukushima 9,0 büyüklüğünde bir depremle, bir saat sonrasında da 14 metre yüksekliğinde bir tsunami dalgası ile yüzleşti. Deprem başladıktan hemen sonra reaktör sistemleri güç üretimini durdurdu ve reaktör kapatıldı. Ancak nükleer reaktörlerin çekirdekleri reaktör kapatıldıktan sonra da ısı üretmeye devam ettiğinden, çekirdekteki artan ısıyı azaltmak için dizel yakıt ile çalışan jeneratörler kullanılarak su ile soğutma başlatıldı. (İkna etme)

5. I. Ülkemizde üretilen bir yer gözlem uydusu olan GÖKTÜRK-2, 18 Aralık 2012’de uzaya fırlatıldı. II. Fırlatma, Çin Halk Cumhuriyeti’ndeki Jiuquan Uydu Fırlatma Merkezi’nde Türkiye saatiyle 18.13’te gerçekleşti. III. GÖKTÜRK-2’yle elde edilecek görüntüler, doğal afetlerin neden olduğu zararın, tarım etkinliklerinin ve çevre kirliliğinin izlenmesi için de kullanılacak. IV. Uydu, bundan 12 dakika sonra yeryüzünden 686 kilometre yükseklikteki yörüngesine yerleşti. V. Yüksek çözünürlükte görüntüleme teknolojisine sahip olan uydunun neredeyse tamamı Türk mühendisleri tarafından yapıldı. Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir metin oluşturulduğunda hangisi baştan üçüncü olur? A) I  

B) II 

C) IV 

D) V

6. Onu gördüğüm bu yaz gününde hayallerini gerçekleştirmiş bir adamla karşı karşıyaydım. Beni gördüğünde elindeki tabak şaşkınlıkla titreyince çatal ve kaşık yere düştü. Tabağı masaya bırakıp iki kolunu bir kuşun kanatlarını açtığı gibi genişçe açıp sarıldı. Bu parçada aşağıdaki hikâye unsurlarından hangisine yer verilmemiştir? A) Mekân  134

B) Zaman 

C) Olay 

D) Şahıs 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 3

1. Sezai Karakoç’un şiir anlayışıyla ilgili bazı bilgiler şunlardır: • Şiirlerinde insanın her şeyi yapmaya gücünün yetmeyeceği, yazgısının belli olduğu ve aslında her şeyin büyük bir güç tarafından belirlendiği vurgulanır. • Şiirlerinde zamanın hızla geçtiği ve yapılması gereken her şeyin zamanında yapılması gerektiğine de değinir. • Şiirlerinde zor şartlarda bulunan insanlarla duygudaşlık kurarak kendini onlar gibi görmekte, yaşadıkları sıkıntıyı kendi çekiyormuş gibi anlatmaktadır. Bu bilgileri en iyi örnekleyen dizeler aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir? I

II

III

A)

Hep suç bende değil Beni yakıp yıkan bir nazar vardır Sakın kader deme Kaderin üstünde bir kader vardır Ne yapsalar boş göklerden gelen Bir karar vardır

Çocuklar gözünüzü açın Gün gelip iş işten geçer Çember çevirmeyi unutmayın Yapı aralıklarından bakmayı da

Kaç aç varsa hepsi ben Kaç hasta varsa hepsi ben Kaç liman önlerinde dönen İşsiz hamal hepsi ben

B)

Hep çocuk kalacak o Elinde ekmek gülen çocuk Bu çocuğun ilerisi yok Bu çocuk ne iyi ne neşeli

Liman eksilen denizi tut Şehir kuruyan karıncaları topla Ben ağımdan korkuyorum Ben ağıma güvenemem

Çatısız yapıları Bir düğünü ateşleyen Ona buna bulaştıran gözleri Çocuklar geceye çan Geceye karşı itfaiye erleri

C)

Su indi bozuldu barış Değişti insan ören çizgi Kışsa bir şimşek gibi geldi Eve kar yağıyor boyuna şimdi

Kara incir ve nar Piran ülkesinde bir pınar Suyunun derin sülüklerden Örülmüş saçları var

Bütün savaşları getirin Tarihin özünü yakın denizle Yalvarış seslerini biriktirin Akıtın bu fırtınanın önünde

D)

Günaydın Alnında ter birikmiş işçiler Ekmeğini kendi Elinden devşirmiş işçiler Sabır yaprakları Günaydın

Tanrı böyle yaratmış seni Sen yılan olmaya mahkûm Gecenin ta kendisi Kara kaderlerin çerçisi

Rüyalar bende kiraz gibi Olur ve çürür bu mevsimde Gün doğar ve yükselir de Ben yatağımda bir kaptan

2. Artık elimizde İstanbul kadar eski, kültürel açıdan zengin bir kent kalmadı. Ben yazmakta olduğum kitabımı bu sene bitirebilirsem İstanbul ile ilgili bu sene yazılmış en güzel metin ortaya çıkacak diye düşünüyorum. Tabi bunu her yazar söyler, söylemese bile bunu hisseder. Bir de her yazar bir sonraki yazacağı şeyin en iyi, en güzel olacağına inanır. Hani diyor ya Nazım Hikmet “Sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözdür.” diye. Bu da öyle bir şey aslında. Bu metnin anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Olasılık bildiren ifade vardır.

B) Karşılaştırma yapılmıştır.

C) Farklı duygularla ilgili ayrıntılara yer verilmiştir.

D) Tanık göstermeden yararlanılmıştır.

8. Sınıf

135

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 3

3. Varlıkların, okuyucunun gözünde canlanacak şekilde, resim çizer gibi anlatılması olarak tanımlanan betimleme, açıklayıcı ve sanatsal olmak üzere iki başlık altında incelenir. Açıklayıcı betimlemede varlıkların olduğu gibi tanıtılması amaçlanır, kişisel düşüncelere yer verilmez. Görsellikten çok, izlenim ve sezgilerin ağır bastığı sanatsal betimlemede ise yazar, anlatımına duygu ve yorumlarını da katar. Bu metne göre aşağıdakilerin hangisinde açıklayıcı betimleme yapılmıştır? A) Birbirine sımsıkı yapışmış titreyen dudaklarına, parıl parıl buğulanmış yaşların gerisinde garip, dokunaklı bir ifadeye boğulmuş gözlerine baktım. Evet! Gözlerinin gerisinden beni karşılayan, beni karşılamaya çabalayan, elimin altındaki bu ıpıslak, sımsıcak titreyen zavallı acıdır. B) İçeriye kuyruğunu kaldırarak, kapının pervazına, minderin ucuna sürünerek bir kedi girdi. Sobanın yanındaki şiltenin üstüne çıktı, kıvrıldı. Ayşe küçük minderi çekti. Diz üstü oturup yüzünü kaplayan saçlarını elindeki iple bağladı. C) Birdenbire karşı pencere açıldı, apartman sahibinin evvela büyük göbeği, sonra kırmızı, insana kaygı veren başı göründü. Yüzünde öfkeyle karışık uykunun getirdiği sersemlik duruyordu. Elini pencerenin tozlu siperliğine koyarak durdu. D) Çatıdaki adam gözlerinin büsbütün karardığını ve güneş vurmuş gibi beyninin içinde gürültüler olduğunu hissetti. Çatının kenarına dayanan kısacık ayakları titriyordu. Dizlerinin gevşemeye ve bükülmeye başladığını fark ederek elleriyle başının üst tarafındaki ıslak tahtalara tutunmak istedi.

4. I. Dünya nüfusundaki hızlı artış çeşitli sorunları da beraberinde getiriyor. II. Bu faaliyetler sonucunda da yaban türlerin yaşam alanları giderek daralmaya, hatta yok olmaya devam ediyor. III. Nüfusla birlikte hem gıda gereksinimi hem de buna bağlı olarak tarımsal ve endüstriyel faaliyetler de artıyor. IV. Bunun üstüne bir de küresel ısınmanın yol açtığı sorunlar da eklenince pek çok canlı hayatta kalmak ve nesillerini devam ettirebilmek için daha fazla mücadele vermek zorunda kalıyor. Bu paragrafın anlam akışındaki bozukluğun giderilmesi için numaralanmış cümlelerden hangileri yer değiştirmelidir? A) I ve III 

B) II ve III 

C) II ve IV 

D) III ve IV

5. Bir kişinin kendini beğenmesi ve kendini diğer insanlarla doğayla ilişki içinde görmesi, yaşamının anlamlı olmasını sağlar. Ancak -----. Böyle durumlarda çeşitli gerginliklerin yaşanması da olasıdır. İnsanları kuşatan bu gerginlik iletişim sorunlarına da neden olabilir. Bu yüzden her şeyde olduğu gibi kendimizi beğenme konusunda da ölçüyü kaçırmamak gerekir. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Kendini beğenmemek, kişinin başkalarıyla sağlıklı bir iletişim kanalı kurmasına engel olur. B) Kendini beğenme, insanları rahatsız etme seviyesine yükselirse tepkiyle karşılanır. C) Kendini beğenme, genel bir davranış sorunu olduğu için insanların tepkileriyle karşılanabilir. D) İnsanların iletişim kurarken karşılaştığı en büyük sorunlardan biri kişinin kendini sevmemesidir. 136

8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 4

1. Lebdeğmez (dudakdeğmez), genellikle Tür halk şiirinde yaygın olan ve içinde her iki dudağın birbirine veya alt dudağın üst dişlere dokunmasıyla ortaya çıkan seslerin kullanılmadığı şiir türüdür. Bu bilgilere göre aşağıdaki dizelerden hangisi “lebdeğmez” örneğidir? A)  Şair bilir durakları

B) Güzel güzel diyarlardan geçerken



Gönüldeki merakları

Soğuk soğuk sularından içerken



Tavuk gibi toprakları

Al yanaklı canan orda gezerken



Eş eşebilirsen eğer

Nerde kaldı düşler ki ah nerede?

C) Hasret mektubunu yazdığın zaman

D) Bir hayal şehrine uğradı yolum,

Sitem etme selamını hoş gönder

Topraktan yağmurlar yağar havaya.

Yanıyor yüreğim halim pek yaman

Serçe tırpan almış, ördek tırmığı,

İster dolu ister isen boş gönder

Deve ayaküstü çıkmış yuvaya.

2. • İsminin ne anlama geldiği • Gelir kaynağı • Coğrafi konumu • Halk arasında nasıl anıldığı Aşağıda tanıtılan şehirlerin hangisinde bu bilgilerin tümüne yer verilmiştir? A) Belgrad, Sırbistan’ın en kalabalık şehri ve aynı zamanda başkenti. Tuna ve Sava nehirlerinin kesiştiği noktada kurulması şehrin ülke içinde stratejik bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Belgrad adı Sırpçada beo “beyaz, ışık” ve grad “kent, kasaba” sözcüklerinin birleşmesinden oluşmuştur. Belgrad 17.000.000 m2 ofis alanıyla Sırbistan’ın ve Güneydoğu Avrupa’nın finans merkezidir ve ülkenin Ulusal Bankası’na ev sahipliği yapar. B) Kosova’nın güneybatısında, Şar Dağları’nın eteklerinde konumlanmış, balkanların en şirin şehirlerinden biri olan Prizren, köklü tarihinde Romalılar, Hunlar, Slavlar ve Osmanlılara ev sahipliği yapmıştır. Bu çağlarda “Pürzeyn, Pürzerrin, Perzerrin, Pürzen, Zerrin” gibi değişik şehir isimler almıştır. 250 bine yakın nüfuslu bu şehrin çok uluslu olduğunu sokakta konuşulan Arnavutça, Türkçe ve Boşnakça kanıtlamaktadır. C) Manastır, Makedonya’nın güneybatısında yer alan, Osmanlı devrinden sonraki adı “Bitola” olan, Adriyatik Denizi ile Ege Denizi arasında bir geçiş noktasıdır. Manastır adının Grekçe Monastíri adından geliştiği düşünülmektedir. Şehrin Türkçe ve Arnavutça adları, bu şekilden gelişmiştir. Manastır, bugün Makedonya’nın ekonomi ve sanayi merkezidir. Ülkedeki büyük şirketlerin azımsanmayacak bir kısmı buradadır. D) Makao, Güney Çin Denizi kıyısında, İnci Nehri Deltası’nın batısında bulunan bir şehir. Şehrin ismi kutsal deniz tanrıçası anlamına gelmektedir. Şehir, turizm ve eğlence sektörünün büyük önem arz etmesinden dolayı Çin’in Las Vegas’ı olarak adlandırılır. Şehirde bütünüyle bir kentleşme olduğu için tarıma dayalı alanlar ancak %10 civarındadır. Dokuma, oyuncak yapımı, elektronik gereçlerin yapımı, yapay çiçek sanayisi ve turizm en önemli ekonomik faaliyetlerdir. 8. Sınıf

137

TEST - 4

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

3. Büyük bir yanardağ patlaması bu yüzyıl sonuna kadar insanlığın sona ermesine yol açabilir. Büyük bir patlamadan

sonra atmosfere yoğun toz ve gaz püsküreceği, bu durumun hava sıcaklıklarında son derece büyük değişikliklere yol açacağı, böylece salgın, kuraklık ve kıtlık gibi felaketler yaşanabileceği konuşuluyor. Geçmişte Vezüv Yanardağı’nın patlaması sonucu Pompei kenti haritadan silinmiş, Etna Yanardağı Catania kentinin caddeleri boyunca akan bir lav ırmağı üretmiş, Skaptar Yanardağı’nın patlaması çiftçilik ve balıkçılığı etkileyerek kıtlığa neden olarak insan nüfusunu büyük oranda azaltmıştı. Bu metnin anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılmıştır.

B) Bir olasılıktan söz edilmiştir.

C) Tanık göstermeden yararlanılmıştır.

D) Örneklerle anlatım zenginleştirilmiştir.

4. Herkes sınırlardan, olmazlardan bahseder. Ne söylerseniz söyleyin imkânsızmış gibi davranırlar. Ancak ben insanın olduğu yerde, insan zihninin söz konusu olduğu bir yerde sınır ve imkânsızlığın sadece bir söz olduğunu düşünüyorum. Aşağıdaki yargıların hangisi bu parçada savunulan düşünceyi destekler? A) Bizde etki uyandıran, hayran bırakan sanat eserinin nesne olarak konumu değil, içerdiği anlamın büyüklüğüdür. Örneğin bir heykel aslında bir taş parçasıdır ama sanatçının onu yontarak sağladığı görsel anlam bizi ona hayran bırakır. B) Sanat, sanat eseri insanın önüne çekilen setleri yıkma eğiliminin bir ürünüdür. Yaşam içerisinde belli bir sınıra ulaşan insanoğlu, bu sınırları sanat ile aşma yolunu seçmiştir. Gerçek olarak değerlendirdiği dünyada olmayan her şey sanat ile imkânlı bir hâl almıştır. C) Edebiyat eserleri, her okuyuşta bize farklı anlamlar sunar. Bunda edebi eserin yoğunluğu kadar, zaman içinde geçirdiğimiz değişimlerin, genişleyen sınırlarımızın da payı büyüktür. Bu sebeple bir eserin birden çok kez okunması faydalı olur. D) Gerçeklik algısı zihnimize o kadar yerleştirmiştir ki sanatçının bir nesneyi ya da durumu gerçek dışı olarak kurması bizlerde şaşkınlığa, bazen de hoşnutsuzluğa iter. Yalnız insanlar ile ilgili değil, dünyamız ile ilgili ön yargılara da sahibiz.

5. Günümüzde kitap tanıtım yazıları ticari bir kaygı sonucu kaleme alınır oldu. Tek amaç okurun kitabı satın alması. Bu

yüzden de kitabı okurun ihtiyacını karşılayacak bir nesne olarak ele alıp okurun yaşadığı soruna bir çare algısı yaratılmaya çalışılıyor. Aşağıdakilerden hangisi bu metinde eleştirilen türde bir kitap tanıtım yazısı değildir? A) İnsanlarla iletişim kurmakta zorlanıyorsanız bu kitabı mutlaka okumalısınız. Doğru iletişimin ipuçlarını açıklayan bu kitabı bir solukta okuyup iletişim sorunlarınızdan kurtulacaksınız. B) Bireyin kendini bulma çabası, iç ve dış dünyalar arasında uyum arayışını ele alan kitap, şehirli insanın küçük öykülerine eğiliyor. C) Modern çağın hastalığı stresten kurtulmanın yollarını arayanlar için bir kılavuz olan bu eser, sizlere stresten nasıl kurtulacağınızı sade bir dille anlatıyor. D) Bu kitap günlük hayatta yaşadığınız kaygıların temellerine inmenizi sağlayacak ve kendinize dair duyduğunuz güvensizliği ortadan kaldıracaktır.

138

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 5

1. Bazı Nasreddin Hoca fıkralarında, bir bakışta imkânsız gibi görünen, öyle göründüğü için bizi o işe teşebbüs etmekten alıkoyan durumların her şeye rağmen aşılmaya çalışılması gerektiği vurgulanır. Aşağıdaki fıkralardan hangisi bu cümlede sözü edilen duruma örnek olabilir? A) Nasreddin Hoca bir gün gölün kıyısına gider. Elinde koca bir kaşık yoğurdu da yanına almış. Nasreddin Hoca, kaşığındaki yoğurdu göle sokmuş ve yoğurdu göle boşaltmış. O sırada köylülerden biri onu görmüş ve şaşkınlıkla: – Hoca ne yapıyorsun, diye sormuş. Hoca gülümseyerek: – Gölü mayalıyorum, ne yapayım, demiş. Adam, Hoca’ya bakmış ve kahkaha atarak: – Ne diyorsun be Hoca, çıldırmış olmalısın. Koskoca göl hiç maya tutar mı? Hoca gülümsemesini hiç bozmadan: – Peki, ama ya tutarsa, demiş. B) Nasreddin Hoca’nın yaşadığı köyde yaşayanlar Eyyübi kelimesini bir türlü doğru söyleyemiyorlarmış. Bazısı Eyip, bazısı İyip, bazıları da İyp diye yanlış bir şekilde söylüyorlarmış. Buna artık dayanamayan Hoca vaazında: – Ey komşular sakın ola ki oğlunuz olursa adını Eyyûb koymayın. İnsanlar onu söyleyemez çocuğun adı olur İp, demiş. C) Nasreddin Hoca bir gün bir işi için Konya’ya gitmiş. Yolda giderken bir adam Hoca’yı durdurmuş: – Pardon amca, bugün ayın kaçı biliyor musun? demiş. Hoca: – Ne bileyim yahu! Ben buraların yabancısıyım, demiş. D) Gece yatağında mışıl mışıl uyuyan Nasreddin Hoca aniden uyanmış. Hemen karısını uyandırmış: – Hanım kalk gözlüğümü bulamıyorum. Kadıncağız uykulu bir şekilde: – Hoca gözlüğü uykuda ne yapacaksın? demiş. Hoca gözlüğünü bulmuş ve gözüne takarken: – Rüyada daha iyi göreceğim, demiş.

2. Son zamanlarda biyometrik sistemlerde yüz verilerinin kullanımı üzerinde en çok çalışılan alanlardan biri oldu. Bunda

kullanım alanlarının çeşitliliği kadar özel izinlere ihtiyaç duyulmadığı ve kişinin özel alanını ihlal etmediği gerekçeleri de etkili oldu. Yeni nesil teknolojilerde kişi tanıma ve doğrulama için biyometrik sistemler yaygın olarak kullanılıyor. Kullanılan en temel biyometrik özelliklerden birisi de yüz. İnsan yüzü sayesinde kişinin kimliği, yaşı, cinsiyeti, ırkı ile duygusal ve zihinsel özellikleri hakkında bilgi elde edilebiliyor. İnsan yüzünün ve yüz hareketlerinin analizi, psikoloji, sinir bilimleri ve mühendislik dallarını içerisine alan disiplinler arası bir araştırma alanı olarak değerlendiriliyor. Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur? A) Biyometrik sistem çalışmalarının artmasında ne etkili oldu? B) Biyometrik sistemlerin güvenlik açısından avantajı nelerdir? C) Biyometrik sistemler nerelerde kullanılıyor? D) İnsan yüzü bizlere hangi bilgileri sunar?

8. Sınıf

139

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 5

3. (I)Belen Geçidi Hatay kent sınırları içinde, Amanos Dağları üzerinde yer alıyor. (II)Bu geçitten, her yıl yaklaşık yarım milyon göçmen kuş geçiyor. (III)Amanos Dağları’nın deniz seviyesinden yüksekliği Belen’de 700 metreye düşüyor. (IV)Göç dönemlerinde ak pelikan, karaleylek, leylek, turna, arı şahini, yoz atmaca ve küçük orman kartalı gibi göçmen kuşlar bu alçak geçitten geçiyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra “Akdeniz Bölgesi’nin doğusunu, yani İskenderun Körfezi’ni Amik Ovası’na bağlıyor.” cümlesi getirilebilir? A) I  

B) II 

C) III 

D) IV

4. Yapılan araştırmalara göre küçük yaşlarda çok fazla televizyon izlemeye başlayan çocuklarda saldırganlık, dil gelişiminde gecikmeler, motor becerilerde gerilemeler ve sosyal becerilerde zayıflıklar görülüyor. Bu açıklamaya göre, I. Televizyon izleme sürelerinin programlandırılması II. Çocukların farklı aktivitelere yönlendirilmesi III. Ailelerin çocuklarla birlikte televizyon izlemesi fikirlerinden hangileri metinde sözü edilen soruna yönelik bir çözüm olabilir? A) Yalnız I 

B) I ve II 

C) II ve III 

D) I, II ve III

5. “Özgü” ve “özgün” çoğu zaman aynı anlamda kullanılsa da aslında anlamları birbirinden farklıdır. Özgü, aynı cinsten

başka hiçbir türde veya bireyde rastlanılmayan, mahsus anlamına gelir. Özgün ise yalnız kendine has nitelik taşıyan, orijinal, taklidi olmayan anlamına gelir. Buna göre aşağıdaki metinlerin hangisinde özgü ve özgün kavramı yanlış kullanılmıştır? A) Bu eser son yılların en özgün romanlarından biridir. B) Ahmet, kendine özgü huyları olan görülmemiş biridir. C) Anadolu’ya özgün olan çok yıllık otsu bitki yazın yetişir. D) Orta Asya’ya özgü olan bu mimari tarzı çok eskiye dayanır.

6. Aşağıdaki metinlerin hangisine “Teknolojinin İnsan İlişkilerine Etkileri” başlığının getirilmesi en uygundur? A) Uçak ya da hızlı trenler sayesinde sizden uzaktaki yakınlarınıza birkaç saat içinde ulaşabiliyorsunuz. Tanıdıklarınızla görüntülü konuşmalar yapabiliyorsunuz. Teknolojinin olumlu yönleri olmakla birlikte özellikle sosyal yaşam üzerinde olumsuz etkileri de bulunmakta. Sanal ortam üzerinden sağlanan iletişim, zaman içinde yüz yüze iletişimi zayıflattı. Sosyal medya üzerinde yüzlerce arkadaşı olan bireyler, günlük hayatta yalnız kalabiliyor. B) Tıp sektöründe DNA analizleri, tahliller, ameliyatlar, insan vücudunun nakli gibi birçok alanda teknolojisiz asla yol kat edilemezdi. Birçok hastalığın çaresi yapılan teknolojik aletler ve makineler sayesinde bulunmuştur. Teknolojinin en büyük katkılarından biri de hiç kuşkusuz ulaşım sektörüdür. Kara, hava, deniz ulaşımında kullanılan her türlü araç, teknoloji ürünüdür. Günlük hayatta mutfaklarda kullandığımız küçük ev aletleri, beyaz eşyalar teknoloji ürünüdür. C) Bilinçli ve sınırlandırılmış bir şekilde kullanıldığında teknolojinin hayatımızın birçok alanında olumlu özelliklere sahip olduğu bir gerçek; yaşamımızı kolaylaştırması, bilgiyi çok daha rahat ulaşılabilir kılması bu sayede çocukların farklı ilgi alanlarına karşı merak duyması, bilişsel anlamda gelişmesine katkı sağlaması gibi birçok faklı alanda hayatımızı olumlu olarak etkilemektedir. D) Teknolojinin çocuklar üzerinde motor becerilerinin zayıflaması, baş ağrıları, göz bozuklukları, uyku problemleri, yeme bozuklukları gibi farklı fiziksel alanda etkileri mevcutken sosyal becerilerinde zayıflama, çevresindeki uyaranlara karşı ilgisiz kalma, saldırgan düşüncelere sebebiyet verme gibi birçok psikolojik etkileri gözlemlenmektedir. 140

8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

GÖRSEL YORUMLAMA Neler Öğreneceğiz? T.8.3.27. Görsellerle ilgili soruları cevaplar. T.8.3.29. Medya metinlerini analiz eder. T.8.3.32. Grafik, tablo ve çizelgeyle sunulan bilgileri yorumlar. T.8.3.35. Metindeki iş ve işlem basamaklarını kavrar. T.8.4.5. Anlatımı desteklemek için grafik ve tablo kullanır.

Bilmen Gerekenler! Görsel, yazılı metinlerin dışında kalan resim, fotoğraf, afiş, sembol, şekil, işaret, harita, tablo, grafik, karikatür vb. ögelere verilen genel bir isimdir. Yazılı metin dışındaki bu ögeleri anlamlandırma ve yorumlama işine ise “görsel okuma” adını vermekteyiz.

Öğrenme Vakti! Görsel Okuma Yazılı metin dışında kalan resim, fotoğraf, afiş, sembol, şekil, işaret, harita, tablo, grafik, karikatür vb. ögelerin anlamlandırılması ve yorumlanmasıdır.

1. Karikatür, Resim veya Fotoğraf Yorumlama

Bu karikatürden şu yorumlar çıkarılabilir:



• Çevreyi kirleten fabrikalar yerine yeşil bir doğa istenmekte.



• Kendi ellerimizle yok ettiğimiz doğayı tekrar yaşatmaya çalışma.



• Rahat nefes alabileceğimiz bir çevre oluşturma.



Bu karikatürden çıkarılamayacak yorumlar da şunlardır:



• Sanayileşmenin insan yaşamını kolaylaştırdığı,



• Fabrikaların ne zaman kurulduğu,



• İnsanların iş bulma konusunda sıkıntı çekmediği.

8. Sınıf

4. KONU:



GÖRSEL YORUMLAMA

Örnek: 

141

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Örnek: 



Bu fotoğrafla verilmek istenen mesaj (ileti) şudur:



Birbirini seven insanlar her ne kadar birbirlerine kırgın olsa bile daima fedakârlık gösterir.”

2. Harita ve Kroki Yorumlama

 ejant, haritada kullanılan özel işaretlerin ne anlama geldiğini gösteren bölümdür. Her haritanın kullanım amacıL na göre farklı işaretler konulur. Harita, bu işaretler yardımıyla okunur.



Türkiye Yıllık Ortalama Yağış Haritası

4. KONU:

GÖRSEL YORUMLAMA

Yağış (mm)

142

260 460 560 690 900 1300 2300+



Bu haritadan;



I. Yağışın en çok nerelerde yoğunlaştığı,



II. En az yağışın hangi yörelerde kendini daha çok hissettirdiği,



III. 2300 ve üzeri yağış alan yerlerin Türkiye’de varlık gösterdiği çıkarılabilir.



Ancak;



I. En az hangi ayda yağmur yağdığı veya yağmadığı,



II. Şiddetli kurak geçen bölgelerin ürün verimliliği,



III. Tarım ve hayvancılığa en elverişli bölge ise bu haritadan çıkarılamaz. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

3. Trafik İşaret Levhaları ve Anlamları



Trafik işaret levhalarının her birinin bir anlamı vardır.

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

13

14

15

16

 u işaretler sırasıyla; “sağa tehlikeli viraj, kontrollü demir yolu geçidi, sağa tehlikeli devamlı virajlar, girişi olmaB yan yol, yaya geçidi, okul geçidi, ehli hayvanlar geçebilir, sağdan daralan kaplama, ara yol - tali yol kavşağı, yolda çalışma var, ışıklı işaret cihazı, kavisli yol, kaygan yol, park etmek yasaktır, duraklamak ve park etmek yasaktır ve park yeri” anlamına gelir.

4. Grafik Okuma ve Yorumlama

 ir grafikte verilen işaret ve şekillerin yorumlanmasıdır. Bu tarz grafiklerde soldan sağa ve yukarıdan aşağıya B bakılarak neyin neye denk geldiğine bakılmalıdır. Sütun grafiği, çizgi grafiği, pasta grafiği vb. grafiklerle bilgiler sunulabilir.



a. Sütun Grafiği

Örnek: 

Şenol

Merve



Bu sütun grafiğinden



• En çok kitap okuyan kişi,

Yasemin

Yiğit

Can

. • En az kitap okuyan kişi,

• Okuduğu kitap sayısı eşit olan kişiler çıkarılabilir.



Ancak;



• Kitapları en çok seven kişi,



• Kitapları en az seven kişi,



• Roman ve hikayelerin sayısının eşit olduğu çıkarımı yapılamaz.

8. Sınıf

4. KONU:

16 14 12 10 8 6 4 2 0

GÖRSEL YORUMLAMA

Okuduğu Kitap Sayısı

143

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

b. Çizgi Grafiği

Örnek: Aşağıda iki öğrencinin hafta içi okudukları kitap ve kitapların sayfa sayısı verilmiştir. Sayfa Sayısı

Kerem Aslı

90 80 70 60 50 40 Pazartesi

Salı

Çarşamba Perşembe

Cuma



Buna göre verilen çizgi grafiğinden şu yorumlar çıkarılabilir:



• Kerem ile Aslı’nın en az hangi gün kitap okudukları



• Kerem ile Aslı’nın hangi günlerde eşit sayıda kitap sayfası okudukları



• Kerem’in hangi gün Aslı’dan daha fazla kitap okuduğu



• Aslı’nın hangi günlerde Kerem’den daha fazla kitap okuduğu



• 5 günün sonunda toplamda hangisinin ne kadar kitap okuduğu



Ancak;



• Aslı’nın Kerem’den daha çalışkan olduğu,



• Aslı kendini iyi hissetmediği için çarşamba günü az kitap okuduğu,



• Kerem’in en çok masal ve hikâye türünde kitap okuduğu çıkarılamaz.



c. Pasta Grafiği

Günler

4. KONU:

GÖRSEL YORUMLAMA

Örnek: Aşağıdaki pasta grafiğinde 100 kişilik bir ankette öğrencilerin en çok sevdiği spor dalı verilmiştir.

144



Sevilen Sporlar



5% 7%



Pasta grafiğinden çıkarılabilecek yorumlar şunlardır: • En az sevilen spor dalı masa tenisidir. • En çok sevilen spor dalı futboldur.

12%



• V  oleyboldan sonra en çok sevilen spor dalı hentboldur.

35%

18%



Ancak;



• Ç  ok para kazandırdığı için futbol daha çok sevilmektedir.

23%



Futbol

Basketbol

Voleybol

• S  adece yetenekli kişiler masa tenisi oynadığı için en az sevilen spor dalıdır.



Hentbol

Masa tenisi

Badminton

yorumları yapılamaz. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME



TÜRKÇE

d. Tablo Yorumlama / İnceleme

Bir tabloda verilen rakam, bilgi ve sembollerin yorumlanmasıdır. Bazı tablolarda verilen görseller de rakam veya bilgilerle yorumlanır. X = Verilen tatlının içinde vardır. Y = Verilen tatlının içinde yoktur. Z = Verilen tatlının içinde olabilir.

Çikolatalı kek

Güllaç

Kurabiye

Baklava

Tulumba

Süt

X

X

X

X

Y

Un

X

Z

X

X

X

Yumurta

X

Z

X

X

Z

Şeker

X

X

X

X

Z

Margarin

X

Y

Z

Z

X

Kakao

X

Y

Z

Y

Y



Tabloda verilen tatlılar ve içine konulanlar ilgili şu yorumlar yapılır:



• Tüm verilenler, çikolatalı kekin içine konulur.



• Kakao, kurabiyenin içine konulabilirken güllaç, baklava ve tulumbanın içine konulamaz.



• Tulumbanın içine konulmayan süt, baklavanın içine konulur.



• Güllacın içine konulmayan margarin, kurabiyenin içine konulabilir.

Örnek: 

Pazartesi

Salı

Çarşamba

İstanbul

11 4

13 9

16 11

Edirne

13 3

15 2

15 2

Bursa

15 3

17 6

18 9

Kocaeli

14 6

16 8

18 10

Siyah renkli sayılar gündüz, kırmızı renkli sayılar gece en yüksek sıcaklıklardır.



Dört ilin üç günlük hava durumunu gösteren tablodan şu yorumlar yapılabilir:



• Salı günü gündüz en sıcak yer Bursa, gece en sıcak yer ise İstanbul’dur.



• Kocaeli ve İstanbul’da çarşamba günü, bir önceki güne göre hem gündüz hem gece daha sıcaktır.



• Verilen günlerin içinde gece en az sıcaklık salı ve çarşamba günü Edirne’dedir.



• Pazartesi gündüz en sıcak yer Bursa’yken gece en sıcak yer Kocaeli’dir.

8. Sınıf

GÖRSEL YORUMLAMA

Örnek: 

4. KONU:



145

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 15. Aşağıdaki infografikten (bilgilendirici metin) çıkarılabilecek yorumları “ ” ve çıkarılamayacak yorumları “X” ile işaretleyiniz.

Türkiye’deki 22 milyon 621 bin 935 hektar ormanlık alanın bölgelere göre dağılımı şöyle:

Cümleler

/X

1. Türkiye’de en çok ormanlık alan Karadeniz Bölgesi’nde vardır. 2. Doğu Anadolu’daki ormanlık alan, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki ormanlık alandan azdır. 3. Marmara Bölgesi’ndeki ormanlık alan ile İç Anadolu’daki ormanlık alan birbirine yakındır. 4. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki ormanlık alanın az olmasının sebebi havanın çok sıcak olmasındadır. 5. Marmara ve Karadeniz’de yetiştirilen ağaçlar; kereste, kağıt ve mobilya alanında kullanılmaktadır. 6.

Ege Bölgesi’ndeki ormanlık alan Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki ormanlık alanın toplamından fazladır.

4. KONU:

GÖRSEL YORUMLAMA

7. Akdeniz Bölgesi, Türkiye’deki orman dağılımında ikinci sırada yer almaktadır.

146

16. Aşağıdaki iki karikatürün vermek istediği ortak mesajı boş bırakılan yere yazınız.



Bu iki karikatürün vermek istediği mesaj: ………………..........…………………………………………………….. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

17. Aşağıdaki sütun grafiğinde Arda, Ece ve Ali’nin Türkçe, matematik ve fen bilimlerinde çözdükleri soru

0

Türkçe

Matematik

Ali

Ece

Arda

Ali

Ece

Arda

Ali

Ece

220 200 180 160 140 120 100 80 60 40 20

Arda

Soru Sayısı

sayısı verilmiştir. Bu verilerle ilgili yapılan yorumlar doğru ise “D” yanlış ise “Y” yazınız.

Fen Bilimleri

Dersler Yorumlar 1. Arda, fen bilimlerinde matematikten az, Türkçeden fazla soru çözmüştür. 2. Ali, her derste çözdüğü soru sayısında mutlaka Arda veya Ece’den birini geçmiştir. 3. Ece; Arda ve Ali gibi en çok soru çözümünü matematik dersinde yapmıştır. 4. Arda ve Ali fen bilimleri dersinde eşit sayıda soru çözmüşlerdir. 5. Ece Türkçede, Ali matematikte eşit sayıda soru çözmüşlerdir.

Marmara Ege Akdeniz

Pazartesi

Salı

Çarşamba Perşembe

Cuma

1. En düşük deniz suyu sıcaklığı …….................…. günü …….................…. Bölgesi’nde ölçülmüştür. 2. Cuma günü …….................…. ve …….................…. Bölgesi’nde deniz suyu sıcaklıkları eşittir. 3. …….................…. günü Marmara ve Akdeniz’de deniz suyu sıcaklıkları bir önceki güne göre artarken Akdeniz’de düşmüştür. 4. ….................…. günü bir önceki güne göre …….................…. düşüş, Ege’de yükseliş, …….................…. ise sabit kalmıştır. 8. Sınıf

GÖRSEL YORUMLAMA

23 22 21 20 19 18 17 16 15

4. KONU:

Deniz Suyu Sıcaklığı (°C)

18. Aşağıdaki çizgi grafiği ile ilgili verilen yorumlarda eksik bırakılan yerleri doldurunuz.

147

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 7

1. Aşağıdaki grafikte İstanbul Havalimanı pistine Ocak 2021 - Aralık 2022 tarihleri arasında iniş-kalkış yapan uçakların sayısı aylık olarak verilmiştir. Uçak Sayısı

2021

2500

2022

2000 1500 1000

Aralık

Kasım

Ekim

Eylül

Ağustos

Temmuz

Haziran

Mayıs

Nisan

Mart

Şubat

0

Ocak

500

Bu grafikten aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) 2021’de havalimanı pistinin en yoğun kullanıldığı aylara B) Uçak sayısının en fazla olduğu yılın bir önceki ve bir sonraki yıllara oranına C) 2021 ve 2022’de iniş-kalkış yapan uçak sayısının en az olduğu aylara D) 2021 yılında iniş-kalkış yapan uçak sayısının 2022 yılındaki sayıya oranına

2. Resfebe, kelime veya kelime gruplarının harf, sayı ve resimlerle temsil edilmesiyle oluşturulan oyunlara denir. Örneğin,

resfebesinde “pire” sözcüğü oluşmuştur.

Buna göre aşağıda resfebeyle verilen sözcüklerin hangisinde anlamlı bir sözcük oluşmamaktadır? A)

B)

7 C)

D)

GÜRÜL

148

8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 8

1. Picasso, pek çok ressamı etkileyen kübizm adı verilen sanat akımının ortaya çıkmasında öncülük etmiştir. Bu akımda

nesneler gerçekte göründükleri gibi değil, geometrik biçimlerden oluşuyormuş gibi resmedilmektedir. Ayrıca eserlerde nesnelerin farklı açılardan görünümleri sıklıkla bir arada yer alabiliyor. Aşağıdaki resimlerden hangisi bu açıklamaya örnektir? A)



B)

C)



D)

2. Aşağıdaki grafikte ilköğretim 8. sınıf öğrencisi Ali ve Bahar’ın bir sene boyunca okuduğu kitap sayıları verilmiştir. Sayfa Sayısı

Ali

6

Bahar

5 4 3 2 1 0

Ocak

Şubat

Mart

Nisan

Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül

Ekim

Kasım

Aralık

Bu tablodan aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Okunan kitap sayısı birkaç ayda eşit olmuştur. B) Bahar eylül ayında Ali’den daha fazla kitap okumuştur. C) Ali şubat ayında Bahar’dan daha az kitap okumuştur. D) Ali ve Bahar’ın okuduğu kitap sayıları arasındaki fark en fazla haziran ayındadır. 8. Sınıf

149

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME Neler Öğreneceğiz? T.8.3.27. Görsellerle ilgili soruları cevaplar. T.8.3.29. Medya metinlerini analiz eder. T.8.3.32. Grafik, tablo ve çizelgeyle sunulan bilgileri yorumlar. T.8.3.35. Metindeki iş ve işlem basamaklarını kavrar. T.8.4.5. Anlatımı desteklemek için grafik ve tablo kullanır.

Bilmen Gerekenler! 2018 LGS ile karşımıza çıkmaya başlayan sözel mantık-muhakeme soruları, bulmaca tadında olup muhakeme, analitik düşünme yeteneklerimizi geliştirme ve bilgi kaynaklarını etkili şekilde kullanma becerimizi ölçen soru tipidir. Bu tür sorularda çözüme kolay ulaşmak için şunlara dikkat edilmelidir: Her soru tarzının çözümü için ayrı yollar vardır, tüm sözel mantık-muhakeme soruları için tek bir yöntem oluşturmaya çalışmak yerine sorunun bizden istediklerine göre yöntem belirlenmelidir. Örneğin sıralama içeren bir soru için geniş bir tablo yapmak yerine sade bir sıralama çizelgesi hazırlamamız sorunun çözümü açısından daha sağlıklıdır.

Öğrenme Vakti! Merkez Nokta Belirleme Merkez nokta, bir sözel mantık-muhakeme sorusunda kesinliği %100 olan bilgilerdir. Öncelikle merkez nokta belirlenir, diğer bilgiler merkez nokta etrafında netleştirilir. • “Öncül” dediğimiz bilgileri kullanırken en kesin olan ve sıralamaya ya da tabloya yerleştirilmesi en kolay olan bilgiden başlamamız gerekmektedir. Diğer öncüller de bu kesin bilgi ışığında değerlendirilmelidir.

5. KONU:

SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

• Soru kökündeki ifadelere dikkat edilmelidir. “Kesinlikle”, “olabilir”, “doğrudur” ya da “yanlıştır” gibi ifadeler, sorunun cevabı üzerinde doğrudan etkili olduğu unutulmamalıdır.

150

NOT: Soru kökünde “kesinlikle” ifadesi yoksa seçeneklerde verilen durum tek ihtimalde bile doğrulanıyorsa doğru sayılır, “kesinlikle” ifadesi varsa bu durumun tüm ihtimallerde gerçekleşmesi gerekmektedir.

Sözel Mantık Soruları Çözme Kuralları • Soruda verilen hikâye kısmını ve öncülleri dikkatli okumalıyız. • Soruda verilen “yalnızca, sadece, mutlaka, hemen önünde, hemen yanında, hemen arkasında” gibi etkin kelimeleri yakalamalıyız. • Soruda kesin olarak belli olan kısımları tabloya yerleştirmeli ve bu kısımları soruda üstünü çizmeli ya da verilen öncülün veya kuralın yanına bir işaret koymalıyız. • Soruda verilen bilgilerden hareketle tabloları yapmalıyız. Bu tablolar sorulara göre değişebilir (Örneğin sıralama tablosu veya yerleştirme tablosu gibi). • Soruda ipucu olarak verilen ekstra bilgileri not etmeliyiz. • Soruda verilenlerden hareketle çizilen tablo dolmuyorsa soru bilgisine tekrar başvurmalıyız. (Bilinenlerden hareketle bilinmeyenleri bulmaya çalışmalıyız.) • Sıralama sorularında özellikle ortadaki kişiyi bulmaya çalışmalıyız. 8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

A. Yerleştirme Mantığı Arda, Büşra, Ceyda, Derya ve Erkan adlı öğrenciler yazın voleybol ve basketbol kurslarına kaydolmuşlardır. Bu kişilerin kaydoldukları kurslarla ilgili şunlar bilinmektedir: • Her öğrenci sadece bir kursa kaydolmuştur. • Üç kişi basketbol kursuna kaydolmuştur. • Arda ve Erkan’ın kaydolduğu kurslar farklıdır. • Büşra ve Derya aynı kursa kaydolmuştur. Bu bilgilere göre verilen öğrencilerden hangisi kesinlikle voleybol kursuna kaydolmuştur? Çözüm: 1. Adım: V  erilen öncüllerde her öğrencinin bir kursa kaydolduğu ve üç kişinin basketbol kursuna kaydolduğu bilinmektedir. Kişi Sayısı (3) (2) Bölüm

Basketbol

Voleybol

Kişi Kişi Kişi 2. Adım: A  rda ve Erkan’ın farklı spor dalları kursuna kaydoldukları bilinmektedir. Kişi Sayısı (3) (2) Bölüm Kişi

Basketbol

Voleybol

Arda / Erkan

Erkan / Arda

Kişi

Bölüm

Basketbol

Voleybol

Kişi

Arda / Erkan

Erkan / Arda

Kişi

Büşra

Kişi

Derya

4. Adım: B  ilinenleri yerleştirdiğimizde geriye kalan Ceyda’nın da sadece voleybol kursuna kaydolabileceği bilinmektedir. Dolayısıyla sorumuzun da doğru cevabı bu adımda çıkmaktadır. Cevap, Ceyda olur. Kişi Sayısı (3) (2) Bölüm

8. Sınıf

Basketbol

Voleybol

Kişi

Arda / Erkan

Erkan / Arda

Kişi

Büşra

Ceyda

Kişi

Derya

5. KONU:

3. Adım: B  üşra ve Derya’nın aynı kursa kaydoldukları bilinmektedir. Bir önceki adımda Arda veya Erkan’dan birinin mutlak voleybol kursuna kaydolduğu bilinmektedir. Dolayısıyla Büşra ve Derya beraber olduklarından voleybol kursuna kaydolamazlar. Çünkü bu kursun kontenjanı iki kişi ile sınırlıdır. Kişi Sayısı (3) (2)

SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

Kişi

151

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

B. Sıralama Mantığı Bir okulun bahçesine 1’den 5’e kadar ayrılan bölümlere çınar, akasya, dut, meşe ve çam ağaçları dikilecektir. Ağaçların hangi bölümlere dikileceği ile ilgili şunlar bilinmektedir: • Meşe ile akasya arasında sadece çam ağacı dikilmiştir. • Çınar ağacı, sol taraf en başa dikilmiştir. • Dut ağacı, çınar ağacının hemen yanına dikilmemiştir. Buna göre 3 numaralı bölüme dikilen ağaç hangisidir? Çözüm: 1. Adım: V  erilen öncüller değerlendirildiğinde ikinci öncülde Çınar ağacının sol taraf en başa (1 numaralı bölüme) dikildiği bilinmektedir.

Sol

1

2

3

4

5

Çınar

Sağ

2. Adım: B  irinci öncülü değerlendirdiğimizde meşe ile akasya arasında sadece çam ağacının dikileceği bilinmektedir. Dolayısıyla ağaçların dikileceği bölümlerle ilgili iki ihtimal ortaya çıkmaktadır: 1. ihtimal Sol

2. ihtimal

5. KONU:

SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

Sol

152

1

2

3

4

Çınar

Meşe / Akasya

Çam

Akasya / Meşe

1

2

3

4

5

Akasya / Meşe

Çam

Meşe / Akasya

Çınar

5

Sağ

Sağ

3. Adım: S  on öncülde dut ağacının çınar ağacının yanına dikilmediği bilinmektedir. Bu nedenle dut ağacı 2 numaralı bölüme dikilemez. Dut ağacı 3 veya 4. bölümlere de dikilemez çünkü akasya, çam ve meşe ağaçları art arda olan bölümlere dikilecektir. Bu durumda dut ağacının dikileceği tek bir ihtimal vardır o da 5 numaralı bölümdür. Dut ağacı 5 numaralı bölüme dikildiğinde ise 3 numaraya çam ağacının dikileceği kesinleşir. Sol

1

2

3

4

5

Çınar

Akasya / Meşe

Çam

Meşe / Akasya

Dut

Sağ

NOT: S  özel mantık sorularında yerleştirme veya sıralama sorularında herkesin ya da her şeyin yeri kesin olarak bilinmeyebilir. Soru bizden ne istiyorsa ona göre hareket etmeliyiz.

8. Sınıf

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 19. Aşağıdaki sözel mantık sorularının çözümlerini sorunun altına yazınız. 1. Atakan, Taner, Nilgün, Meltem ve Nedim adlı kişiler, hafta sonu Mehtap Sineması’nda “Avatar 2 ” ve “Hızlı ve Öfkeli 9” filmleri için bilet almışlardır. Kişilerin biletlerine ilişkin bazı bilgiler şu şekildedir: • Her kişi sadece bir bilet almıştır. • Pazar günü “Avatar 2” ile “Hızlı ve Öfkeli 9” filmleri için birer bilet alınmıştır. • Cumartesi günü “Avatar 2” filmi için sadece Meltem bilet almıştır. • Atakan ve Nedim aynı filmin farklı günlerine bilet almışlardır. • Taner, pazar günü bir filme bilet almıştır. Bu bilgilere göre hangisi bilinirse tüm kişilerin bilet bilgileri belirlenebilir? Çözüm:

2. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama programında Mehmet, Sibel, Meryem, Ayşe, Mustafa ve Hasan adlı öğrenciler, sırasıyla kürsüye çıkıp şiir okuyacaklardır. Kürsüye çıkma sırasıyla ilgili bilinenler şunlardır: • Mehmet ve Hasan son sırada şiir okumamıştır. • M  ustafa şiirini okuduktan sonra iki kişi daha kürsüye çıkmış ve onların da hemen ardından Meryem şiir okumuştur. • Mustafa 2. sırada şiir okumamıştır. • Mehmet ve Ayşe arka arkaya şiir okumuşlardır. Bu bilgilere göre ikinci sırada şiir okuyan kişi kimdir?

5. KONU:

Çözüm:

SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

• Sibel herkesten önce kürsüye çıkıp şiir okumuştur.

8. Sınıf

153

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 9

1. Okul çıkışı çok acıkan Ali, Betül, Damla, Erhan,

Fatma, Gamze ve Halil adlı kişiler, gittikleri lokantada 7 kişilik yuvarlak bir masada oturup yemek yiyeceklerdir. Kişilerin nerede kimin yanına oturduğuyla ilgili şunlar bilinmektedir: • Halil, Betül’ün hemen yanında oturmaktadır.

• Ali ile Betül arasında yalnızca Damla oturmaktadır. • Erhan, Gamze’nin yanında oturmamaktadır. • Ali 4 numaralı koltukta oturmaktadır. Bu bilgilere göre Fatma kaç numaralı koltukta oturabilir? B) 2 

C) 5 

D) 6

2. “Kamptayım” adlı gezi kampına katılacak olan Atatürk

Ortaokulu 8/A ve 8/B sınıfı öğrencileri Mersin ve Antalya şehirlerinden birine gideceklerdir. Sınıf rehber öğretmenleri her sınıftan dörder kişilik bir ekip oluşturur ve öğrencileri gönderir. Geziye gidecek öğrenciler; Ayla, Cenk, Dilara, Kerem, Leyla, Ercan, Fatih ve Namık’tır. Bu kişilerin hangi sınıftan seçildikleri ve hangi şehirlere gönderildiği ile ilgili şunlar bilinmektedir: • Cenk 8/A sınıfından seçilmiş ve Antalya’ya gitmiştir. • 8/B sınıfından iki kız ve iki erkek seçilmiş ve bu kızlar farklı şehirlere gitmiştir.

• Leyla ve Namık 8/B sınıfından seçilmiş ve aynı şehre gitmişlerdir. • Dilara diğer şubeden seçilen tek kızla birlikte Mersin’e gitmiştir. • Kerem ve Ayla aynı şehre geziye gitmelerine rağmen farklı şubelerden seçilmişlerdir. • Ercan ve Fatih gezi için farklı şehre gitmelerine rağmen aynı şubeden seçilmişlerdir. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesin değildir? A) Dilara 8/B sınıfından seçilmiştir. B) Ayla Mersin’e, Leyla Antalya’ya gitmiştir. C) Namık ve Fatih aynı şubeden seçilmiştir. D) Kerem ve Ercan farklı şubelerden seçilmiştir. 154

kalan mavi ve kırmızı takım aşçılardan Esra, Gül, Kasım ve Mehmet adlı kişiler, çorba çeşitlerinden arpa, domates, mercimek ve tarhana yapacaklardır. Bu aşçıların yapacakları çorba çeşitleriyle ilgili şunlar bilinmektedir: • Her biri farklı bir çorba çeşidi yapacaktır.

• 7 numaralı koltukta Gamze oturmaktadır.

A) 1 

3. “Büyük Şef” adlı yemek yarışmasında son dörde

• Gül, arpa çorbası yapacaktır. • Mehmet, domates ve mercimek çorbalarından birini yapacaktır. • Kasım’ın tarhana ve mercimek çorbası yapmadığı bilinmektedir. • Mavi takımdaki aşçılar; arpa, domates ve tarhana çorbası çeşitlerinden ikisini yapacaktır. • Kasım ve Gül, farklı takımlardan son dörde kalmıştır. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesin olarak doğrudur? A) Esra, mavi takımdadır ve tarhana yapacaktır. B) Kasım ve Mehmet aynı takımdadır. C) Gül ve Esra aynı takımdadır. D) Kasım, domates çorbası yapacaktır ve kırmızı takımdadır.

4. Leman, Esma, Filiz, Sertaç, Dilek ve Kübra adlı kişi-

ler, özel bir diş hastanesinde bir doktordan aynı gün birer saatlik randevu almışlardır. Hastanede mesai saatleri sabah 09.00’da başlayıp 12.00’de bitmekte; ardından öğleden sonra 14.00’te başlayıp 17.00’de bitmektedir. Kişilerin hangi saatlerde randevu aldıkları ve muayene oldukları ile ilgili bilinenler şunlardır: • Dilek, Sertaç’tan hemen önce, Kübra’dan hemen sonra randevu almıştır.

• En son randevu alan kişi Esma’dır. • Dilek, saat 10.00’a randevu almıştır. Bu bilgilere göre I. Leman II. Filiz III. Sertaç kişilerden hangileri öğleden sonra randevu almış olabilir? A) Yalnız I

B) I ve II

C) II ve III

D) I, II ve III 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 6

1. Voleybolda oyuncular sahada sabit yerlerde dururlar. 3 kişi fileye yakın 3 kişi de savunma pozisyonunda geride dur-

maktadır. Filenin önünde bulunan üç oyuncu ön hat oyuncusudur ve 4(Pasör çaprazı) 3(Orta), 2(Smaçör) numaralı pozisyonda dururlar. Diğer üç oyuncu geri hat oyuncusudur ve 5(Smaçör), 6(Libero/orta), 1(Pasör) numaralı pozisyonda dururlar. Servisi karşılayan takım servis atma hakkını kazandığı zaman bu takımın oyuncuları saat yönünde bir pozisyon dönerler. Örneğin 1 no’lu pozisyondaki oyuncu 6 no’lu pozisyona geçer. Aşağıda oyunun başlangıç durumundaki yerleşimi gösterilmektedir.

Orta Pasör çaprazı Smaçör

4

5

3

6

2

Smaçör

1

Pasör

Libero / Orta

A takımının 1, 2 ve 4. sayıları kazanıp 3. sayıyı kaybettiği bilindiğine göre aşağıdaki yerleşimlerden hangisi gerçekleşmiş olamaz? A)

B)

1. sayıdan sonraki konum

2. sayıdan sonraki konum

Pasör çaprazı Smaçör

5

4

3

Orta

Libero / Orta

6

1

2

Smaçör

Smaçör Libero / Orta

6

5

4

Pasör çaprazı

Pasör

1

2

3

Orta

Pasör

C)

Smaçör

D)

3. sayıdan sonraki konum

4. sayıdan sonraki konum

Libero / Orta Pasör

1

6

5

Smaçör

Pasör

1

6

5

Smaçör

Smaçör

2

3

4

Pasör çaprazı

Smaçör

2

3

4

Pasör çaprazı

Orta 8. Sınıf

Libero / Orta

Orta 155

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 6

2. Aşağıdaki tabloda bazı sebzelerin vitamin değerleri belirtilmiş ve hangi aylarda tüketilmesi gerektiği “ ” işareti ile gösterilmiştir.

Vitamin Değeri Portakal

C

Şeftali

C

Kayısı

A

Kiraz

A

Vişne

A

Çilek

C

Ayva

C

Kış Aralık

Ocak

İlkbahar Şubat

Mart

Nisan

Yaz Mayıs

Haziran Temmuz Ağustos

Sonbahar Eylül

Ekim

Kasım

Bu tablodan hareketle, I. Tüketilme süresi en uzun olan meyve portakal, en kısa olan meyve şeftalidir. II. A vitamini içeren meyvelerin sonbahar aylarında tüketilmesi önerilmemektedir. III. Kayısı, kiraz ve vişnenin aynı dönemlerde tüketilmesi önerilmektedir. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? A) Yalnız I.  

B) Yalnız III.  

C) I ve II.  

D) II ve III.

3. Mert, Handan, Kaan, Gül, Elif ve Osman adlı kişiler; Diyarbakır, Konya, Muğla, Van, Adana ve Sinop’ta doktor,

mühendis, öğretmen, mimar, avukat ve hemşire olarak çalışmaktadır. Bu kişilerin görevleri ve görev yaptıkları şehirler ile ilgili şunlar bilinmektedir: • Van’da görev yapan kişi Elif’tir.

• Diyarbakır’daki kişi, hemşirelik görevinde çalışmaktadır. • Gül, mühendis olarak görev yapmaktadır. • Avukat olan kişi, Sinop’ta görev yapmaktadır. • Handan, doktor değildir ve Muğla’da görev yapmaktadır. • Mimar olan Kaan, Konya’da görev yapmamaktadır. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesinlikle doğrudur? A) Elif, öğretmen olarak görev yapmaktadır. B) Osman, avukat olarak görev yapmaktadır. C) Kaan, Adana’da görev yapmaktadır. D) Mert, hemşire olarak görev yapmaktadır. 156

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 7

1. Yeni bir ofis arayan Ekrem Bey’in istedikleri ofis ile ilgili bilgiler şunlardır: • Ofisi 3 oda 1 salon olmalıdır. • Giriş kapısı doğuya, toplantı odası ve salon güneye bakmalıdır. • İki danışma bürosu bulunmalı, salon ile müdür odası arasında bir muhasebe odası olmalıdır. • Mutfak ile toplantı odasından balkona çıkılabilmelidir. • Tuvalet ile mutfak yan yana olmamalıdır. Buna göre Ekrem Bey’in aşağıdaki planlardan hangisine ait ofisi alması beklenir? A)

B)

Danışma bürosu

Balkon

Tuvalet

Müdür odası Muhasebe odası

Danışma bürosu

Toplantı odası

Danışma bürosu

Mutfak

K Tuvalet

Balkon

C)

B Danışma bürosu

Tuvalet

Müdür odası Muhasebe odası

D

D)

Muhasebe odası Müdür odası Danışma bürosu

Danışma bürosu

G

Müdür odası Muhasebe odası

Danışma bürosu

Muhasebe odası

Salon

Giriş Giriş

Salon

Toplantı odası

Mutfak

Tuvalet

Danışma bürosu

Giriş Salon

Toplantı odası

Giriş Salon

Mutfak

Balkon

Toplantı odası

Mutfak

Balkon

2. Bir kodlama kursunda katılımcılara basit düzeyde kodlama anlatılmış ve bu kodlamaya göre aşağıdaki sözcükler örnek verilmiştir:

MAKAS YAKAMOZ ÖZALP KAYMAK Buna göre KOZALA sözcüğünün kodlaması aşağıdaki seçeneklerden hangisi olmalıdır? A)



B)

C)



D)

8. Sınıf

157

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 7

3. Uyku sürelerinin tespitiyle ilgili bir ankete katılan olan Arda, Betül, Ceyda ve Didem’in iki hafta boyunca günde kaç

saat uyudukları ölçülmüş ve her birinin uyku süresi grafik üzerinde gösterilmiştir. Öğrencilerin uyku sürelerine ilişkin şunlar bilinmektedir: • Arda: Her iki haftada da en fazla ve en az uyuduğu günler aynıdır.

• Betül: Haftanın her günü; birinci hafta, ikinci haftadan daha fazla uyumuştur. • Ceyda: Uyku süreleri, birinci hafta gün geçtikçe azalırken ikinci hafta gün geçtikçe artmıştır. • Didem: Her iki haftada da hafta sonları, hafta içindeki günlere göre daha az uyumuştur. Buna göre aşağıdaki grafiklerin hangisi sözü edilen kişilerden herhangi birine ait değildir? A)

I. Hafta

16

II. Hafta

12 8 4 0

Pazartesi

Salı

Çarşamba

Perşembe

Cuma

Cumartesi

Pazar

B)

I. Hafta

16

II. Hafta

12 8 4 0

Pazartesi

Salı

Çarşamba

Perşembe

Cuma

Cumartesi

Pazar

C)

I. Hafta

16

II. Hafta

12 8 4 0

Pazartesi

Salı

Çarşamba

Perşembe

Cuma

Cumartesi

Pazar

D)

I. Hafta

16

II. Hafta

12 8 4 0

158

Pazartesi

Salı

Çarşamba

Perşembe

Cuma

Cumartesi

Pazar

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 8

1. Genellikle dikdörtgen biçiminde olan birbirine paralel çizilmiş inceli kalınlı çizgilerden ve bu çizgilerin arasındaki boşluklardan meydana gelen siyah çubukların oluşturduğu bir sembole “barkod” diyoruz. Barkodlar sayesinde bilgisayara otomatik veri gerişi hızlı bir şekilde sağlanmaktadır. Günümüzde pek çok alanda kullanılmaktadır.

Ülke veya Firma simge kodu kodu

Ürün Kontrol kodu kodu

ÜLKE VEYA SİMGE KODU

FİRMA KODU

ÜRÜN KODU

KONTROL KODU

Finlandiya 669

A firma 5545

Çekirdek 25768

3

Danimarka 679

B firma 5554

Kahve 25678

3

Endonezya 690

C firma 4664

Badem 25876

3

Brezilya 579

D firma 4466

Fasulye 25786

3

Meltem, markette aşağıda barkodları verilen üç ürünü almıştır. I

6

794664

II

257863

5

795554

III

256783

6

694466

257683

Buna göre Meltem’in aldığı ürünlerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? I

II

III

A)

Danimarka’dan gelen ve C firmasına ait olan fasulye

Brezilya’dan gelen ve B firmasına ait olan kahve

Finlandiya’dan gelen ve A firmasına ait olan badem

B)

Danimarka’dan gelen ve C firmasına ait olan fasulye

Brezilya’dan gelen ve B firmasına ait olan kahve

Finlandiya’dan gelen ve D firmasına ait olan çekirdek

C)

Danimarka’dan gelen ve C firmasına ait olan badem

Brezilya’dan gelen ve A firmasına ait olan kahve

Finlandiya’dan gelen ve D firmasına ait olan çekirdek

D)

Danimarka’dan gelen ve A firmasına ait olan fasulye

Brezilya’dan gelen ve B firmasına ait olan badem

Finlandiya’dan gelen ve D firmasına ait olan çekirdek

8. Sınıf

159

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 8

2. Aşağıdaki tabloda UV (ultraviyole) indeks değeri ve derecesine göre güneşten korunmak için alınması gereken önlemler bulunmaktadır. UV İndeks Değeri

UV İndeks Derecesi

0-2 arası

Düşük

Zarar en az düzeyde. 10.00-16.00 arasında bir saat güneşte kalınabilir. Güneş gözlüğü kullanılmalı.

3-5 arası

Orta

Düşük risk. 20 dakika güneşte kalınabilir. Şapka ve güneş gözlüğü kullanılmalı.

6-8 arası

Yüksek

Orta şiddette UV radyasyonu riski. 15 dakika güneşte kalınabilir. Şapka, güneş gözlüğü, güneş kremi kullanılmalı.

8-10 arası

Çok Yüksek

Anlamı ve Önlemler

Oldukça yüksek UV radyasyonu riski. Güneşte 10 dakikadan daha az bir süre kalınabilir. Şapka, güneş gözlüğü, beyaz renkli giysi ve güneş kremi kullanılmalı.

Buna göre aşağıdaki örnek olayların hangisinde güneşten korunmak için kişinin aldığı önlem yeterli değildir? A) Tuba, UV indeks değeri 4 iken şapka ve güneş gözlüğü kullanarak 17 dakika çocuk parkında oyun oynamıştır. B) Yağmur, UV indeks değeri 1 iken güneş gözlüğü kullanarak 14.00-15.00 saatleri arasında arkadaşlarıyla piknik yapmıştır. C) Kadir, UV indeks değeri 9 iken şapka, güneş gözlüğü, beyaz renkli giysi ve güneş kremi kullanarak 15 dakika sahilde yürüyüş yapmıştır. D) Servet, UV indeks değeri 7 iken şapka, güneş gözlüğü ve güneş kremi kullanarak 5 dakika açık havada ve durakta minibüs beklemiştir.

3.

LOKANTAMIZA HOŞ GELDİNİZ MENÜLERİMİZ YİYECEKLER ÇORBA KEBAP MEZE

SİPARİŞ KODU

İÇECEKLER

MENÜ FİYATI

Mercimek Çorbası

Ç1

KOLA

20

Ezogelin Çorbası

Ç2

KOLA

20

Adana Kebap

K1

KOLA

26

Urfa Kebap

K2

KOLA

26

Mevsim Salata

M1

AYRAN

30

Turşu

M2

AYRAN

26

Yukarıda menü listesi verilen bir lokantaya giden Aynur, Berna, Cemil, Çağla, Didem ve Esma adlı arkadaşların verdikleri siparişlerle ilgili bilinenler şunlardır: • Her menüden birer adet sipariş edilmiştir. • Aynur ve Esma kola siparişi vermemiştir. • Cemil çorba çeşitlerinden birini sipariş etmiştir. • Çağla kebap siparişi vermemiştir. Bu bilgilerden hareketle aşağıdakilerden hangisine kesin olarak yanlıştır?

160

A) Çağla Ç1 kodlu menüyü sipariş etmiştir.

B) Berna K2 kodlu menüyü sipariş etmiştir.

C) Cemil kola siparişi vermiştir.

D) Didem kebap sipariş etmemiştir. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 9

1. Fidan dikiminde dikkat edilmesi gereken hususlar ve ilgili yerler aşağıda belirtilmiştir. • Destek çubuğu ile rüzgâr ve hayvanlara karşı koruma sağlanır. • Aşı bölgesi, topraktan 6-8 cm yukarıda yer almaktadır. • Fidan kökü, 25-30 cm dipte ve toprak yüzeyin hemen altında bulunmaktadır. • Kök alanı; yumuşak, geçirgen, gübreli toprak karışımı olup kökün etrafını çevrelemektedir. • Fidan çukuru, 70-80 cm derinliğinde olmalı ve kök alanının altında yer almalıdır. • Kimyasal gübre, fidan çukurunun en dip kısmına 400-500 g yerleştirilmektedir. Buna göre fidan dikiminde açıklamaları verilen bu yerler aşağıdaki görsellerin hangisinde doğru olarak gösterilmiştir? A)

Destek çubuğu

B)

Aşı bölgesi

Fidan kökü Kök alanı Kimyasal gübre

C)

Aşı bölgesi

8. Sınıf

Kimyasal gübre

D)

Fidan kökü Fidan çukuru

Fidan kökü

Destek çubuğu

Aşı bölgesi

Kimyasal gübre

Kök alanı

Fidan çukuru

Destek çubuğu

Fidan çukuru

Destek çubuğu

Fidan kökü Kök alanı

Kimyasal gübre Kök alanı

Aşı bölgesi Fidan çukuru

161

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 9

2.

HAFTALIK DERS ÇALIŞMA PROGRAMI Sınıf

Başlangıç Saati

Pazartesi

Salı

Çarşamba

Perşembe

Cuma

09.00

Türkçe

Sosyal Bilgiler

İngilizce

Türkçe

İngilizce

09.30

Matematik

Fen Bilimleri

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi

Matematik

Türkçe

10.00

Türkçe

Sosyal Bilgiler

İngilizce

Türkçe

İngilizce

10.30

Matematik

Fen Bilimleri

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi

Matematik

Fen Bilimleri

11.00

Türkçe

Sosyal Bilgiler

İngilizce

Türkçe

Türkçe

11.30

Matematik

Fen Bilimleri

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi

Matematik

Fen Bilimleri

12.00

Türkçe

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

İngilizce

Türkçe

İngilizce

12.30

Matematik

Fen Bilimleri

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi

Matematik

Fen Bilimleri

5. Sınıf

6. Sınıf

7. Sınıf

8. Sınıf

Tekrar: 13.30 - 21.30

Yücel 7. sınıf, kardeşi Hasan ise 5. sınıf öğrencisidir. İki kardeş, rehber öğretmenin hazırladığı Haftalık Ders Çalışma Programı’na göre ders çalışacaklardır. Çalışmalar 20 dakika sürmektedir ve her bir dersten sonra 10 dakikalık mola yer almaktadır. Yücel ve Eren ilk günkü çalışmalarını verimli bir şekilde gerçekleştirir. Ancak yeni taşındıkları eve misafirlerin gelmesi nedeniyle salı günü 09.30-11.30, cuma günü ise 09.00-09.30 ve 11.00-11.30 saatleri arasındaki dersleri çalışamaz ve bu derslere ait tekrarlarda çalışmaya karar verirler. Buna göre Yücel ve Hasan’ın, tekrarlarını yapacakları dersler aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? Salı

Cuma

A)

Hasan: Fen Bilimleri

Yücel: Sosyal Bilgiler

Hasan: İngilizce

Yücel: Türkçe

B)

Hasan: Sosyal Bilgiler

Yücel: Fen Bilimleri

Hasan: Fen Bilimleri

Yücel: Türkçe

C)

Hasan: Fen Bilimleri

Yücel: Sosyal Bilgiler

Hasan: İngilizce

Yücel: Fen Bilimleri

D)

Hasan: Sosyal Bilgiler

Yücel: Sosyal Bilgiler

Hasan: Türkçe

Yücel: İngilizce

3. Başlangıç noktası

Aşağı

Sol

Sağ

Çiğdem ve Çağdaş yanda verilen kareler üzerinde bir oyun tasarlamışlardır. Oyuna göre Çiğdem 1SO diye seslendiğinde Çağdaş bir kare sola, 2SA diye seslendiğinde iki kare sağa, 3A diye seslendiğinde ise üç kare aşağı gidecektir. Buna göre başlangıç noktasında bulunan Çağdaş’ın boyalı kareye gidebilmesi için Çiğdem sırasıyla aşağıdaki komutlardan hangilerini vermelidir? A) 3SA - 2SA - 3SA - 1A - 1SO B) 4SA - 3A - 3SO - 1A - 1SA - 1A C) 2SA - 3A - 1SO - 3A - 1SA - 1A D) 4SA - 3A - 3SA - 1A - 1SO - 1A

162

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 10

1.

METEOROLOJİDEN UYARI VAR! Kuvvetli rüzgârın ve fırtınanın yaşandığı bölgelerde sahillere gitmemeniz gerekmektedir. Dondurucu soğukların yaşandığı bölgelerde dışarı çıkılmamalıdır. Sağanak yağmurun olduğu bölgelerde yıldırım düşme tehlikesi de yaşanacağından vatandaşlarımız açık alanlarda bulunmamalıdır.

Marmara Bölgesi

Karadeniz Bölgesi

Doğu Anadolu Bölgesi

İç Anadolu Bölgesi Ege Bölgesi

Güneydoğu Anadolu Bölgesi

Akdeniz Bölgesi

Hafif Rüzgârlı

Kuvvetli Rüzgârlı

Parçalı Bulutlu

Şiddetli Sağanak

Orta Rüzgârlı

Fırtına

Dondurucu Soğuk

Yıldırım Düşme Tehlikesi

• Ali’nin yaşadığı şehirde şiddetli sağanak ve yıldırım düşme tehlikesi vardır. • Buket’in yaşadığı şehirde dondurucu soğuklar hüküm sürmektedir. • Ceren’in yaşadığı şehirde hava parçalı bulutludur. • Damla’nın yaşadığı şehirde fırtına çıkma ihtimali vardır. • Ezgi’nin yaşadığı şehirde kuvvetli rüzgârlar mevcuttur. Bu bilgilerden hareketle aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Buket’in yaşadığı şehir, Doğu Anadolu Bölgesi’dir. B) Ceren’in yaşadığı şehir, İç Anadolu veya Güneydoğu Anadolu Bölgesi’dir. C) Ali’nin yaşadığı şehir Ege, Damla’nın yaşadığı şehir ise Akdeniz Bölgesi’dir. D) Ezgi’nin yaşadığı şehir, Marmara Bölgesi’dir.

8. Sınıf

163

8. ÜNITE: PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

TEST - 10

2. Aşağıdaki grafiklerin karşısında açıklamaları verilmiştir. I. Türkiye’de Kar Afetinin Aylık Dağılımı Kar Afeti Aylık Dağılım (2018)

Aralık 13 Kasım 5

2018 yılında Ocak ayı, sonrasında Kasım ve Aralık ayları en yoğun kar afetinin görüldüğü aylardır. Ocak ayında 26 kar afeti meydana gelmiştir.

Ocak 26

Şubat 9

Ekim 2

II. Türkiye’de Don Afetlerinin Bölgelere Göre Dağılımı Don Afeti Bölgelere Göre Dağılımı (2018) 8 7 6 5 4 3 2 1 0

2018 yılı don afetinin en yoğun yaşandığı bölgeler İç Anadolu ve Karadeniz Bölgeleridir. Ege, Akdeniz ve Doğu Anadolu Bölgelerinde de don afeti meydana gelmiştir.

İç Anadolu Karadeniz

Ege

Akdeniz Doğu Anadolu

III. Türkiye’de Gün İçerisinde Orman Yangını Çıkış Zamanları Dağılımı Gün İçerisinde Orman Yangınlarının Çıkış Zamanları

0

00_01 01_02 02_03 03_04 04_05 05_06 06_07 07_08 08_09 09_10 10_11 11_12 12_13 13_14 14_15 15_16 16_17 17_18 18_19 19_20 20_21 21_22 22_23 23_24

14 12 10 8 6 4

Orman yangınlarının çıkış saatlerine bakıldığında, yangınların çoğunlukla 01.00-10.00 saatleri arasında çıktığı görülür. Çünkü bu zaman aralığında güneşlenme süresine bağlı olarak sıcaklık artışı maksimum, nispi nem oranı ise minimum seviyesindedir.

Saatler

Numaralanmış grafiklerden hangileri açıklamaları ile örtüşmez? A) Yalnız I.  

164

B) Yalnız II. 

C) I ve III. 

D) II ve III.

8. Sınıf

9. ÜNİTE

BİZİM SINIF

CÜMLE TÜRLERİ

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

165

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

YÜKLEMİN TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER Neler Öğreneceğiz? T.8.4.19. Cümle türlerini tanır. (Kavramsal tanımlamalara girilmez.)

Bilmen Gerekenler!  ümledeki işi, hareketi, yargıyı bildiren çekimli unsura “yüklem“ denir. Yüklem çekimli bir fiilden oluşabileceği gibi C ek fiil almış isim ve isim soylu bir sözcükten de oluşabilir. Örnek: Deniz kenarında gemilerin geçişini izliyorum. (Yüklem, çekimli bir fiilden oluşmuştur.)







Yüklem

Örnek: Denizde çırpınan çocuğu kurtaran kişi, babamdı. (Yüklem, ek fiil almış bir isimden oluşmuştur.)







Yüklem

Örnek: Merve’nin en önemli hedefi, bir önceki hedefini geçmekti. Açıklama: B  u cümlede “geçmekti” yüklemi, isim soylu bir sözcükten (fiilimsiden) oluşmuştur. Cümle türleri; yüklemin türüne göre, yüklemin yerine göre (öge dizilişine göre), anlamına göre ve yapısına göre olmak üzere dört kısımda incelenir.

Öğrenme Vakti! Yüklemlerin Türüne Göre Cümleler

1. KONU:

YÜKLEMİN TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER

1. Ad (İsim) Cümlesi  Yükleminde isim ya da isim soylu bir sözcük (sıfat, adıl, belirteç, ilgeç, bağlaç, ünlem) bulunan, ek-fiille çekimlenmiş olan cümlelerdir. Örnek: Bana aldığı araba çok güzeldi. (Yüklemi isim olduğundan isim cümlesi) Yüklem Örnek: İçimizin bir başka güzelliği de iyimserliktir. (Yüklemi isim olduğundan isim cümlesi) Yüklem Örnek: Her sabah yapacağı ilk iş, yürümekti. (Yüklemi bir fiilimsiden oluştuğundan isim cümlesi)





Yüklem

2. Eylem (Fiil) Cümlesi

Yüklemi çekimli fiil olan cümlelerdir.

Örnek: Öğretmenin anlattıklarını tek tek yazdı. (Yüklemi çekimli fiil olduğundan fiil cümlesi) Yüklem Örnek: Bilgisayar kapandıktan sonra fişini çıkarmalısın. (Yüklemi çekimli fiil olduğundan fiil cümlesi) Yüklem Örnek: Bir günde hikâyeyi bitirivermiş. (Yüklemi çekimli fiil olduğundan fiil cümlesi)

166









Yüklem 8. Sınıf

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümleleri yüklemin türüne göre inceleyip uygun kutucuğu “ ” ile işaretleyiniz. Cümleler

İsim (Ad) Cümlesi

Fiil (Eylem) Cümlesi

1. Depremde zarar görmüş binaları tespit etmeliyiz. 2. İyimser olmak da kötümser olmak da uygarlık gereğidir. 3. Önemli olan bardakta su bulunduğunu kabul ederek onu boşa harcamamaktır. 4. Gümüş gibi parlayan bu güzel kaşağının dişlerine baktım. 5. Hakan, sınavda kaçırdığı basit soru aklına geldikçe ağlamaya başlar. 6. Zeynep’in baktığı resimler, unutulmaz güzel günlerden hatıraydı.

2. Aşağıdaki cümlelerde yer alan altı çizili yüklemleri inceleyip türünü (İsim / Fiil) altına yazınız. 1. Kaba ve cüretkâr olan kurabiye hırsızı kendisiydi. ………………………………………………………………………………………… 2. Ormanlar kralı aslan, kocaman bir ağacın gölgesine yatmış. ………………………………………………………………………………………… 3. Gazneli Mahmut, bir gezisi sırasında Ayaz adında kendi hâlinde bir köylü ile karşılaşmış. ………………………………………………………………………………………… 4. Fatma’yı herkesten farklı kılan, onun insana bakış açısı ve insana verdiği muazzam değerdir. 5. Ertesi gün hocasına sunduğu yedi sayfalık ödev, tam kalbinin sesiydi. ………………………………………………………………………………………… 6. Kitaplarda satırların altını çizerek yerli ve yabancı sözcükleri inceliyor. ………………………………………………………………………………………… 7. Çiftçi Ahmet Efendi, tarlasına gübre attığında bulutların dağıldığını görmüyordu. …………………………………………………………………………………………

1. KONU:

Öğretmenin Notu:

YÜKLEMİN TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER

…………………………………………………………………………………………

8. Sınıf

167

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Yüklemi fiil olan cümlelere “fiil cümlesi”, yüklemi ek fiil

almış isim ya da isim soylu sözcük olan cümlelere “isim cümlesi” denir. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisi yüklemin türüne göre diğerlerinden farklıdır? A) Ağaçlar içinde çok yaşayanları vardır. B) Geçen hafta izlediğimiz film, çok etkileyiciydi. C) Olimpiyat havuzunda yüz metreyi tek başına yüzdü. D) Birkaç yıl önce Almanya’dan geldiği dönem, yazmış.

2. I. Fındık toplamak gerçekten çok zormuş. II. Okula geç kalmayayım diye erkenden yattım. III. Geçerken bulamadılar ne bir ot ne bir yosun. IV. Z kuşağı, teknoloji ile iç içe büyüyen çocuklardır. Numaralanmış cümlelerin hangileri fiil cümlesidir? A) I ve II

B) I ve IV

C) II ve III

D) III ve IV

4. 1. İnsanlar dişlerini temizlemek için tarih boyunca pek çok yönteme başvurmuş.

2. Önemli olan gülmektir hayatta en olumsuz durumlarda bile. Numaralanmış cümlelerin yüklemleri ile ilgili aşağıda verilenlerden hangisi doğrudur? 1.

2.

A)

İsim cümlesi

Fiil cümlesi

B)

Fiil cümlesi

İsim cümlesi

C)

Fiil cümlesi

Fiil cümlesi

D)

İsim cümlesi

İsim cümlesi

5. Yüklemi fiil olan cümlelere fiil cümlesi, yüklemi ek fiil

almış isim ya da isim soylu sözcük olan cümlelere ise isim cümlesi denir. Buna göre,

(I) Günümüzde dişlerimizle ilgili bir sorunumuz olduğunda diş hekimine gideriz. (II) Orta Çağ’da diş tedavisi yapmak berberlerin işiymiş. (III) Hatta o zamanlarda berberlere hekim denirmiş. (IV) 18. yüzyılda diş hekimliğinin uzmanlık gerektiren bir iş olduğu anlaşılmış ve artık berberler diş hekimliği yapmamaya başlamış. numaralanmış cümlelerin hangisi isim cümlesidir? A) I.  

B) II.  

C) III.  

D) IV.

3. NASA, adını Mars gezegenine göndermek isteyenlere tarihi bir fırsat sunuyor.

Aşağıdakilerden hangisi yükleminin türüne göre bu cümle ile özdeştir? A) Uzay giysileri basınçlı bir atmosfere sahiptir.

168

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklemin türü yanlış gösterilmiştir?

A) Masanın üzerinde iki kalem ile bir silgi vardı. (Fiil)

B) Uzayda yüksek hızla hareket eden toz parçacıkları bedeninize çarpar.

B) Maçta gol atmadığı için çok sabırsızdı. (İsim)

C) Uzaya yolculuk yapan ilk insan, Yuri Gagarin’dir.

C) Sınavda verdiği taktikleri tek tek uyguladı. (Fiil)

D) Astronotları koruyan ve patlamalarına engel olan şey uzay elbiseleridir.

D) Yabancısı olduğu şehre geldiği için çok şaşkındı. (İsim) 8. Sınıf

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

YÜKLEMİN YERİNE (ÖGE DİZİLİŞİNE) GÖRE CÜMLELER Neler Öğreneceğiz? T.8.4.19. Cümle türlerini tanır. (Kavramsal tanımlamalara girilmez.)

Bilmen Gerekenler! Türkçe cümle yapısında öğe dizilişi şöyledir:

Özne + tümleçler + yüklem

Ancak yüklem, bazen yer değiştirebilir. Örneğin şiirlerde yüklem başta veya ortada olabilir. Yüklemin yerine göre cümleler, kurallı (düz) ve devrik olmak üzere ikiye ayrılır. Yüklemi bulunmayan cümleler de “eksiltili cümle” olarak adlandırılır.

Öğrenme Vakti! Yüklemin Yerine (Öge Dizilişine) Göre Cümleler 1. Kurallı (Düz) Cümle: Yüklemi sonda bulunan cümlelerdir. Örnek: Ezanın okunması, iftar vaktinin bir işaretidir. (Yüklem, sonda olduğundan kurallıdır.) Yüklem Örnek: Yemek yapmak için buzdolabının kapısını açtı. (Yüklem, sonda olduğundan kurallıdır.)





Yüklem

2. Devrik Cümle: Yüklemi sonda bulunmayan, ortada veya başta bulunan cümlelerdir. Örnek: Dolaşıyordu yine akşam akşam parklarda, sokaklarda. (Yüklem başta olduğundan devriktir.) Yüklem Örnek: Antalya’da turizm sezonu açıldı geçtiğimiz ayda. (Yüklem ortada olduğundan devriktir.)







Yüklem

3. Eksiltili Cümle: Yüklemi bulunmayan cümlelerdir. Yargının ne olduğu okuyucunun yorumuna bırakılan cümlelerdir.

Örnek: Bu sıradağlar, yemyeşil ağaçlar, bitmek bilmeyen yollar… (Yüklem, olmadığından eksiltili cümledir.) Örnek: Şehrin ortasında küçük ama çok şirin bir maskot… (Yüklem, olmadığından eksiltili cümledir.) Örnek: Eğer seni geçersem… (Yüklem, olmadığından eksiltili cümledir.) NOT 1: Yüklemindeki ek-fiili düşmüş cümleler, eksiltili cümle değildir.



Örnek: Annesini görmek, onun son isteği. (idi) (Ek-fiil düşse de cümle yargı bildirir, kurallıdır.) NOT 2: Cümlede kullanılan ara söz ve ara cümle, temel cümleden bağımsız olarak kullanılır. Cümlede öge dizilişini etkilemez.



Örnek: Sevgi, sınıfın çalışkanı, okula gelmedi. (Kurallı) Örnek: Ayşe, hiç de sevmem, geldi düğüne. (Devrik) 8. Sınıf



Ara söz Ara cümle

YÜKLEMİN YERİNE (ÖGE DİZİLİŞİNE) GÖRE CÜMLELER



2. KONU:



169

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 3. Aşağıdaki cümleleri yüklemin yerine göre inceleyip uygun kutucuğu “ ” ile işaretleyiniz. Cümleler

Kurallı

Devrik

Eksiltili

1. Televizyon programlarında meşakkatli bir iştir yemek yapmak. 2. Onun elendiğini görünce öyle bir şaşırdım ki… 3. Ankara’daki “Deniz Dünyası” Türkiye’nin en büyük ikinci akvaryumu. 4. Salgından dolayı bu yıl hiç gitmedim köye. 5. Memlekete giderken annesine ve babasına ne götürmüştü? 6. Büyük kubbeli serin divan, bugün daha sakin, daha gölgeliydi. 7. Öyle bir duruma geldik ki alfabeyi bile…

2. KONU:

YÜKLEMİN YERİNE (ÖGE DİZİLİŞİNE) GÖRE CÜMLELER

4. Aşağıdaki şiirleri yüklemlerinin yerine göre inceleyip yay ayraç içerisine yazınız. (Kurallı, devrik, eksiltili)

170

1. Yağmurdan sonra büyürmüş başak

(………………..………………)



Meyveler sabırla olgunlaşırmış

(………………..………………)



Bir gün gözlerimin ta içine bak

(………………..………………)



Anlarsın, ölüler niçin yaşarmış

(………………..………………)

2. Yaş otuz beş, yolun yarısı eder

(………………..………………)



Dante gibi ortasındayız ömrün

(………………..………………)

3. Nefesten yumuşak yağan bu yağmur

(………………..………………)

Bu yağmur, bu yağmur... Bir gün dinince

(………………..………………)

4. Hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların

(………………..………………)



Bir dakika bile çıkmıyorsun aklımdan

(………………..………………)

5. Can kafeste durmaz uçar

(………………..………………)



Dünya bir han konan göçer

(………………..………………)



Ay dolanır yıllar gecer

(………………..………………)



Dostlar beni hatırlasın

(………………..………………) 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Türkçede yüklemi sonda olan cümleler “kurallı cüm-

le”; sonda olmayan, başta veya ortada olan cümleler ise “devrik cümle” olarak adlandırılır. Buna göre aşağıdaki cümlelerden hangisi, yükleminin yerine göre devrik bir cümledir? A) Masallarımızı, tekerlemelerimizi, atasözlerimizi unuttuk. B) İlkbaharın gelişi ile ağaçlar yeşermeye başladı. C) Kişi mesleğini sevmezse başarılı olamaz bu hayatta. D) Aldığımız ürünlerin fiyatı pazara göre çok uygundu.

4. Yüklemi olmayan cümlelere “eksiltili cümle” denir.

Eksiltili cümlelerde yüklem olmadığı için anlam tamamlanmamıştır. Buna göre,

(I) Kültürel ya da tarihsel değeri olan nesnelerin toplanarak sergilendiği yerlere müze adı verilir. (II) Müzeler toplumların bilim ve sanat ürünleri ile yer altı ve yer üstü zenginliklerini sergilemek amacıyla oluşturulmuş kurumlardır. (III) Yüzyıllar boyunca toprak altında saklı kalmış tarihî eserlerin gün ışığına çıkarılarak sergilenmesi, toplumu oluşturan bireylerin geçmişi… (IV) Ayrıca müze, toplumu aydınlatmak amacıyla insan soyunun gelişimi, doğa olaylarının oluşumu ve teknolojinin geçirdiği değişim gibi konularda araştırmalar yapan bilimsel merkezlerdir. numaralanmış cümlelerin hangisi eksiltili cümledir? A) I.  

B) II.  

C) III.  

D) IV.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisi kurallı bir cümledir? A) Bir tek kuş sütü yoktu sofrasında. B) Dumanı üstündeydi yine karlı dağların.

5. Aşağıdaki cümlelerden hangisi, yükleminin yerine

C) İki kapılı bir han denen yer dünyadır.

göre diğerlerinden farklıdır?

D) Hep bakakalırım giden geminin ardından.

A) Onu görmek, tarif edilemez bir heyecandı. B) Kendine özgü bakışı, duruşu vardı Hasan Dayı’nın. C) Ağlasam sesimi duyar mısınız mısralarımda? D) Bulut gibi köpürmüş altın sarısı saçları.

3. I. Ağacı kurt, insanı dert yer. 6. Haberi alan annenin sevinci yansımıştı gözlerine.

II. Bal bal demekle ağız tatlanmaz. III. El elin nesine, gülerek gider yasına.

Bu cümle ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?

IV. Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar. Numaralanmış atasözlerinden hangisi yükleminin yerine göre diğerlerinden farklıdır? A) I.   8. Sınıf

B) II.  

C) III.  

D) IV.

A) Devrik bir isim cümlesidir. B) Kurallı bir fiil cümlesidir. C) Kurallı bir isim cümlesidir. D) Devrik bir fiil cümlesidir. 171

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

ANLAMLARINA GÖRE CÜMLELER Neler Öğreneceğiz? T.8.4.19. Cümle türlerini tanır. (Kavramsal tanımlamalara girilmez.)

Bilmen Gerekenler! İşin, oluşun, hareketin, durumun, kılışın yüklemde nasıl anlatıldığına göre cümleler çeşitlere ayrılır. Burada işin yapılıp yapılmadığı, durumun varlığı yokluğu, işin istenildiği ya da emredildiği, bildirildiği ya da sorulduğu önemlidir. Olumsuzluk eki, bir cümlenin olumsuz anlam kazanmasını sağlayan ektir. Türkçede olumsuzluk eki olarak “-me, -ma” eki kullanılır. Bu çekimli fiillerde kullanılır. İsim cümlelerinde ise olumsuzluk eki olarak “-sız, -siz” eki ve kelime olarak “yok, değil” sözcükleri kullanılır. Örnek: Bugün yağmur yağmayacak. Açıklama: B  u cümlede “-ma” eki bir işin yapılmayacağını bildirir; bu ek, cümleye olumsuzluk anlamı katmıştır. Örnek: Yeni aldığı araba çok bakımsızdı. Örnek: Elinde bir tane bile kitap yok. Örnek: Dosya, masanın üzerinde değil. Açıklama: B  u üç isim cümlesinde kullanılan “-sız” eki ile “yok, değil” sözcükleri cümleye olumsuzluk anlamı katmıştır.

Öğrenme Vakti! Anlamlarına Göre Cümleler 1. Olumlu Cümle  Yüklemin bildirdiği yargının gerçekleştiğini, gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşeceğini bildiren cümlelerdir.

3. KONU:

ANLAMLARINA GÖRE CÜMLELER

Örnek: Dördüncü ders sınıfça kitap okuduk. Örnek: Tekir, evin yaramaz kedisidir. Yüklem Yüklem

172



NOT 1: “Biçimce ve anlamca olumlu cümleler”de olumsuzluk bildiren hiçbir ek veya kelime kullanılmaz.

Örnek: Soğuk su içen çocuk, hasta oldu. Örnek: Sinemada izlediğimiz film çok kötüydü.

Açıklama: Bu iki cümlede de olumsuzluk bildiren hiçbir ek veya kelime kullanılmadığından cümleler biçimce ve anlamca olumludur.



NOT 2: “Biçimce olumsuz, anlamca olumlu cümleler”de olumsuzluk bildiren “-me, -ma, -sız, -siz, -suz, -süz,” ekleri ile “yok, değil” sözcükleri cümlede bulunduğu halde olumlu yargı bulunan cümlelerdir.

Örnek: Bu şirin kasabayı kim sevmez ki? (Herkes sever) Örnek: Cebimde para yok değil. (Cebimde para var) Örnek: Seni sevmiyor değilim. (Seni seviyorum) Örnek: Bu güzel arkadaşları hiç aramaz mıyım? (Ararım) 8. Sınıf

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

2. Olumsuz Cümle  Olumsuz yargı bildiren cümlelerdir. İsim cümleleri “yok, değil, -sız”; fiil cümleleri “-ma, -me” ile olumsuz yapılır. Örnek: Bu şehre üç yıldır yeterince yağmur yağmıyor. Örnek: Kapının önünde ayakkabı yok. Örnek: Sınavı kazanmasına rağmen pek sevinmedi. Örnek: Bu sorular hiç de kolay değil. Örnek: Görev yapacağım köy okulu çok bakımsızmış.

NOT 1: “Biçimce de anlamca da olumsuz cümleler”de yüklem, “-ma, -me, -sız, -siz” ekleri ile “yok, değil” sözcüklerini alır.

Örnek: Bu kalem yeterince güzel yazı yazmıyor. Örnek: Havanın güneşli olması illa şart değildi. Örnek: Bizi arayan, soran öğrenciler dışında kimse yok.

NOT 2: “Biçimce olumlu, anlamca olumsuz cümleler”de yüklem herhangi bir olumsuzluk eki almamasına rağmen anlam olarak olumsuzluk bildiren cümlelerdir.

Örnek: Ne bizi aradı ne sordu. (Aramadı, sormadı) Örnek: Bu pahalılıkta markete gidebilirsen git. (Gidemezsin)

3. Soru Cümlesi  Bir işin yapılıp yapılmadığını sormak, bir şeyin nedenini öğrenmek, bir durumla ilgili bilgi edinmek ya da kuşkuyu gidermek gibi amaçlarla kurulan cümlelerdir. Örnek: Bizimle ağaçları sulayacak mısınız? Örnek: Bunu sana kim söyledi?

Örnek: Bu soruyu kaç kişi çözdü? Örnek: Futbol maçına gelmeyecek misiniz?



NOT 2: “Sözde soru cümlesi” yanıt gerektirmeyen, cümleye değişik anlamlar (şaşma, küçümseme, inanmayış, beklenmezlik, özlem vb.) katmak için kurulan soru cümleleridir.

Örnek: Hani bu soruyu çözerken beni de çağıracaktın?

4. Ünlem Cümlesi

Taşkın duygularla coşkuları (korku, acıma, üzüntü, şaşma vs.) seslenmeleri anlatan cümlelerdir.

Örnek: Ah, nerede o güzel günler! Örnek: Seni affettim sanma ha! 8. Sınıf

ANLAMLARINA GÖRE CÜMLELER

NOT 1: “Gerçek soru cümlesi” cevap gerektiren cümlelerdir.

3. KONU:



173

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 5. Aşağıdaki cümleleri anlamlarına göre uygun kutucukları “ ” ile belirtiniz. Cümleler

Olumlu

Olumsuz

Soru

Ünlem

1. Çay tepsisi elinden düşünce tüm bardaklar kırıldı 2. Matematik on beşinci soruyu Efe dışında kimse çözemedi 3. Ah ah, bizim takım yine maçı kaybetti 4.

Anneler çocuklarına karşı neden bu kadar korumacı olur

5. Üç gündür yolculuk yapan Ömer, uykusuzdu 6. Hadi gelmedin, bari bir haber gönderseydin 7. Fazla konuşmak insanı hata yapmaya yöneltir

6. Aşağıdaki cümleleri biçimce ve anlamca değerlendikten sonra uygun kutucukları “ ” ile işaretleyiniz. Cümleler

Biçimce Olumlu

Biçimce Olumsuz

Anlamca Olumlu

Anlamca Olumsuz

1. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için şiir ezberledi. 2. Yağmurun altında şemsiyesiz dolaşınca hasta oldu. 3. Bu yemekleri bensiz bitirebilir mi sanıyorsunuz? 4. Yeni açılan bu markette yok yok. 5. Sabahtan akşama kadar odun taşıyan adam çok yorgundu.

7. Dün yaşananlardan sonra o bir daha buralara uğramaz artık.

Öğretmenin Notu:

3. KONU:

ANLAMLARINA GÖRE CÜMLELER

6. Sizin çevre konusundaki düşüncelerinizi anlamıyor değilim.

174

8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. Herhangi bir eylemin yapıldığını ya da yapılacağını

veya bir yargının gerçekleştiğini ya da gerçekleşeceğini bildiren cümlelere “olumlu cümle” denir. Herhangi bir eylemin ya da yargının gerçekleşmediğini ya da gerçekleşmeyeceğini bildiren cümlelere “olumsuz cümle” denir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi olumsuz bir cümledir?

4. Aşağıdaki cümlelerden hangisi biçimce olumlu olduğu hâlde anlamca olumsuz bir cümledir? A) İstanbul’a ne seni ne babamı götürüyor. B) İster bu ceketi ister mavi kazağı giyersin. C) Takımı kaybedince morali çok bozuldu. D) Roman da öykü de yazmayı sevmiyorum.

A) Pişirdiği yemekten sonra nerdeyse uykuya yenik düşecekti. B) Akşama kadar yağan yağmur, ekinlere zarar verdi. C) Kazada annesini ve babasını kaybeden çocuk, hüngür hüngür ağlıyordu. D) Annesinin ısrarlarına rağmen tabağındaki yemeği bitiremedi.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisi bir ünlem cümlesidir?

2. Aşağıdaki cümlelerden hangisi biçimce olumsuz olduğu hâlde anlamca olumlu bir cümledir?

A) Keşke o yıl sınava çok çalışsaydım B) Eyvah, akşamki ödevlerimi yapmayı unutmuşum

A) Tahlil raporlarında olumlu bir sonuç çıkmadı.

C) Teknik direktörün heyheyleri üzerindeydi yine

B) Düğün davetiyesine “Düğünümüz yemeklidir.” yazısını yazmayı unutmuşlar.

D) Sokakta yürürken aniden karşımıza bir köpek çıktı

C) Birçok oyunun oynandığını bilmiyor değilim herhâlde. D) Kitabı on yıl önce okumasına rağmen hâlâ unutamamış.

3. Bir cümlenin soru cümlesi olabilmesi için içinde soru

anlamı kazandıran sözcüklerin olması yeterli değildir. Bu cümleler, soru cümlesi olarak kabul edilmez ve cümlelerin sonuna soru işareti de getirilmez. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisi soru cümlesi değildir? A) Yaşar Kemal’in Ağrı Dağı Efsanesi kitabını okudun mu

6. Herhangi bir eylemin yapıldığını ya da yapılacağını

veya bir yargının gerçekleştiğini ya da gerçekleşeceğini bildiren cümlelere “olumlu cümle” denir. Herhangi bir eylemin ya da yargının gerçekleşmediğini ya da gerçekleşmeyeceğini bildiren cümlelere “olumsuz cümle” denir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi olumlu bir cümledir? A) Bu Türkçe sorusu çok zor gibi görünüyor.

B) Sen mi çalıştıracaksın bu öğrencileri bilim olimpiyatlarına

B) Vanilyalı veya çikolatalı baklava yapmak kolay değil.

C) Niçin bu kadar emek verdiğini anlamış değilim doğrusu

C) Ona emanet edilen değerli madenleri gizleyememişti.

D) Şampiyonluk kutlamaları ne zaman başlar sence

D) Eve geldiğinde odasındaki dart yoktu.

8. Sınıf

175

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

YAPISI (YARGI SAYISI) BAKIMINDAN CÜMLELER Neler Öğreneceğiz? T.8.4.19. Cümle türlerini tanır. (Kavramsal tanımlamalara girilmez.)

Bilmen Gerekenler! Fiillere getirilen birtakım eklerle “-ma, -ış -mak, -an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş, -ıp, -erek, -ince, -meden, -dıkça vb.” oluşturulan; fiillerin isim, sıfat, zarf şeklini yapan sözcüklere “fiilimsi” denir. Örnek: Onu gelişi beni sevindirdi.

Fiilimsi

Örnek: Arayan bulur. Örnek: Bana bakıp gülümsedi.



Fiilimsi



Fiilimsi

Virgül (,), birçok görevde kullanıldığı gibi virgülün görevlerinden biri de sıralı cümleleri birbirine bağlar. Örnek: Ayşe odaya girdi, odanın havalanması için pencereleri açtı. (Virgül, sıralı cümleleri birbirine bağlamış.) Noktalı virgül (;), birden fazla görevde kullanıldığı gibi ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için de konur. Örnek: Sevinçten, heyecandan içim içime sığmıyor; bağırmak, kahkahalar atmak, ağlamak istiyorum. Bağlaç, anlamca birbiri ile ilgili cümleleri birbirine bağlayan sözcüklerdir. Örnek: Törende gösterisini yaptı ve onu izleyen halkı selamladı. (Bağlaç, iki cümleyi birbirine bağlamış.)



Bağlaç

Öğrenme Vakti!

4. KONU:

YAPISI (YARGI SAYISI) BAKIMINDAN CÜMLELER

Yapısı (Yargı Sayısı) Bakımından Cümleler

176

1. Tek Yüklemli (Basit) Cümle

 ir yüklemi olan, sadece bir yargı bildiren cümlelerdir. İçerisinde tek yargı, tek fiil, dolayısıyla isim veya fiil cinsinB den tek yüklem bulunan cümledir.

Örnek: Bu sabah öğrencilerimizle okulda kahvaltı yaptık.

Örnek: Albümdeki fotoğraf, ilkokul hatırasıydı.

Açıklama: Bu iki cümlede de tek yüklem (tek yargı) olduğundan basit cümlelerdir.

2. Birleşik Cümle (İçinde Fiilimsi Bulunan Cümle)

 ir temel yargı ile fiilimsi ya da fiilimsilerden oluşan cümlelere “birleşik cümle” denir. Bu cümlelerde fiilimsinin buB lunduğu bölüme “yan cümle”, yüklemin bulunduğu bölüme ise “temel cümle” denir. Yan cümleler, temel cümlenin bir ögesidir.

Örnek: Her gün spor yaparak sağlıklı bir bedene kavuştu. (İçinde fiilimsi bulunan cümle)





Yan cümle Temel cümle

Örnek: Kitap okumak, insan ruhunu dinlendirir. (İçinde fiilimsi bulunan cümle)



Yan cümle Temel cümle

Örnek: Gülen gözleri ile hepimize umut saçıyordu. (İçinde fiilimsi bulunan cümle)



Yan cümle Temel cümle



Açıklama: Verilen üç örnekte de temel cümle ile birlikte yan cümle (fiilimsi) kullanılmış ve cümleler birden fazla yargı bildirdiğinden “birleşik cümle” veya “içinde fiilimsi bulunan cümle”dir. 8. Sınıf

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE



NOT 1: Bir cümlede ne kadar fiilimsi veya temel yargıyı tamamlayan yargı varsa o kadar yan cümle vardır.

Örnek: Sokağın başında duran adam, gelen gideni seyrediyordu. Yan cümle Yan cümle Temel cümle Örnek: Fazla konuşmak insanı hata yapmaya yöneltir.



Yan cümle

Yan cümle Temel cümle

NOT 2: Bazı kaynaklarda “İç İçe Birleşik Cümle”, “Ki’li Birleşik Cümle” ve “Şartlı Birleşik Cümle” şeklinde birleşik cümle çeşitlerine de yer verilmektedir.



Örnek: Olayları anlat ki bir çözüm bulalım. (Ki’li birleşik cümle) Örnek: “Sevgi insanları birleştirir.” derdi hep babam. (İç içe birleşik cümle) Örnek: Sınava çok çalışırsa sınavı kazanır. (Şartlı birleşik cümle)

3. Birden Çok Yüklemli Cümle (Sıralı Cümle)  Birden çok tamamlanmış yargı bulunan cümlelerin virgül (,) ya da noktalı virgül (;) ile birbirine bağlanmasıyla oluşan cümlelere “sıralı cümle” denir. Örnek: Kapıyı hafifçe araladı, içeridekilere çay ikram etti.

Açıklama: B  u cümlede birden fazla yargı virgül ile birbirine bağlandığından sıralı cümledir. Örnek: Sokakta, caddede herkes eğleniyor; şampiyonluk naraları atıyordu. Açıklama: B  u cümlede birden fazla yargı noktalı virgül il birbirine bağlandığından sıralı cümledir.



a. Bağımlı Sıralı Cümle: Özne, tümleç ya da nesnelerinden birinin ortak olduğu cümlelerdir. Kısaca herhangi bir öğenin ortak olduğu cümlelerdir.



Örnek: Sınıfa girdi; sıraları, masaları kontrol etti.



Açıklama: B  u cümlede gizli özne “O” ortak kullanılmıştır. Dolayısıyla cümle, bağımlı sıralı cümle özelliği taşır.



b. Bağımsız Sıralı Cümle: Hiçbir ortak öğesi olmadığı halde anlamca birbirleriyle ilgili oldukları için bir arada yer alan bağımsız yargılardan oluşan cümlelere “bağımsız sıralı cümle” denir.



Örnek: Öğrenciler, öğretmenler ağaçları dikiyor; hizmetliler çukur kazıyordu.



Açıklama: B  u cümlede iki yargı yer almasına rağmen cümlede herhangi bir öge ortak olarak kullanılmamıştır.

4. Bağlaçlı (Bağlacı Olan) Cümle  Aralarında anlam ilişkisi bulunan en az iki cümlenin herhangi bir bağlaçla birbirine bağlanmasıyla oluşan cümlelere “bağlı cümle” denir. Bu cümlelerde genellikle “ve, ancak, fakat, lakin, ama, çünkü, ya da, ne … ne” gibi bağlaçlar kullanılır. Örnek: Yarışmayı bitirdi fakat dereceye giremedi.



Birinci yargı İkinci yargı

Örnek: Eldivenlerini taktı ve bahçedeki işleri kısa sürede bitirdi. 8. Sınıf



Birinci yargı İkinci yargı

YAPISI (YARGI SAYISI) BAKIMINDAN CÜMLELER

NOT: Sıralı cümleler; bağımlı sıralı cümle ve bağımsız sıralı cümle olarak iki grupta incelenir.



4. KONU:



177

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 7. Aşağıdaki cümleleri yapılarına göre inceleyip uygun kutucukları “ ” ile işaretleyiniz.

4. KONU:

YAPISI (YARGI SAYISI) BAKIMINDAN CÜMLELER

Cümleler

178

1.

Kitap okumayı çok sever ve vaktinin çoğunu kitap okumaya ayırırdı.

2.

Geminin limana yanaştığını görünce içini bir huzur kapladı.

3.

Misafir on kısmetle gelir, birini yer, dokuzunu bırakır.

4.

Dünya nimetlerinin lezzetlerine kendini kaptırmış.

5.

O gelince en çetin meselelerinizi tereyağından kıl çeker gibi halleder.

6.

Yaralı kadın, ardına baktı; son sözlerini yavaş, sakin ve tane tane dile getirdi.

7.

Haberi ona ben vermeliyim ama cesaret edemiyorum.

Tek yüklemli

İçinde fiilimsi bulunan (Birleşik)

Birden çok yüklemli (Sıralı)

Bağlacı olan (Bağlı)

8. Aşağıdaki tabloda yer alan cümlelerin özelliklerini tablodaki kriterlere göre değerlendiriniz.

Cümleler

1.

Kötü hava şartlarından dolayı İstanbul biletimiz iptal oldu.

2.

Hiçbirimiz onun kadar duyarlı ve hoşgörülü değildik.

3.

Sana istediğin pastayı yaparım ancak sen de ders çalışmalısın.

4.

Merdivenlerden indi, ayakkabısını giydi, dışarı çıktı.

5.

Işıkları kapatmak istercesine yerinden doğruldu.

Yüklemin Türüne Göre

Yüklemin Yerine Göre

Anlamına Göre

İsim / Fiil

Kurallı / Devrik

Olumlu / Olumsuz

Yapısına Göre

Basit / Birleşik / Sıralı / Bağlı

8. Sınıf

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ TÜRKÇE

9. Aşağıdaki kutucuklarda yer alan cümleleri cümle türlerine göre doldurunuz. 1. Öğrenciler son derste kütüphaneye geçtiler ve kitap okudular. Anlamına Göre:

......................................

Öge Dizilişine Göre:

......................................

Yüklemin Türüne Göre:

......................................

Yapısına Göre:

......................................

2. Eş dost ziyaretlerinde ikramın başını çeken kahve, öyle gelişigüzel pişirilmez. Anlamına Göre:

......................................

Öge Dizilişine Göre:

......................................

Yüklemin Türüne Göre:

......................................

Yapısına Göre:

......................................

3. At ölür, meydan kalır; yiğit ölür şan kalır. Anlamına Göre:

......................................

Öge Dizilişine Göre:

......................................

Yüklemin Türüne Göre:

......................................

Yapısına Göre:

......................................

Anlamına Göre:

......................................

Öge Dizilişine Göre:

......................................

Yüklemin Türüne Göre:

......................................

Yapısına Göre:

......................................

5. Gece bekçileri, habersizmiş dün akşam yaşanan hırsızlık olayından. Anlamına Göre:

......................................

Öge Dizilişine Göre:

......................................

Yüklemin Türüne Göre:

......................................

Yapısına Göre:

......................................

4. KONU:

Öğretmenin Notu:

YAPISI (YARGI SAYISI) BAKIMINDAN CÜMLELER

4. Müzekart, kültür ve sanat meraklılarına avantajlarla dolu tarihi bir imkan sunuyor.

8. Sınıf

179

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 4

1. Aşağıdakilerden hangisi tek yüklemli cümledir? A) Zorunlu olmadıkça maskenizi çıkarmayın, sosyal mesafenizi koruyun. B) Buralarda eski bir demir yolu ve tarihi bir köprü vardı bir zamanlar. C) Spor yapıyor, balık avlıyor ve lokanta işletiyordu . D) Futbol maçında en beğendiği oyuncuydu ama agresif tavırları yüzünden beni kendinden uzaklaştırdı.

4. I. Bakımsızlıktan arabanın içi çok kötü duruyordu. II. Pencerenin köşesinden dışarıda olup bitenleri seyrediyordu. III. Kitap okumak onun hayatının vazgeçilmeziydi. IV. Dallanıp budaklanan ağaç, ben buradayım demeye başlamıştı. Numaralandırılmış cümlelerden hangisi yapıca diğerlerinden farklıdır? A) I.  

B) II.  

C) III.  

D) IV.

5. (I) Havada ve denizdeki tirşe maviliğin üstünde birta2. (I) Çocukluğumdan beri haritaya ne zaman baksam

gözüm hemen bir ada arar; şehir, vilayet, havalı isimlerinden hemen mavi sahile kayar... (II) Robinson Crusoe’yi (Robinsın Kuruze) okumuşumdur herhâlde, unuttum gitti. (III) Onun zoruyla mavi boyaların üstünde bir garip ada ismi okuyunca hülyaya daldığımı sanmıyorum. (IV) Romanlar yüzünden adaları sevdiğimi pek ummuyorum ama belki de o yüzdendir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi fiilimsi bulunan cümledir? A) I.  

B) II.  

C) III.  

D) IV.

kım esmer damlacıklar görünürdü. (II) Sağa sola oynarlar, sonra bir istikamet tutturur, bu esmer lekecikler geçip giderlerdi. (III) Konstantin Efendi onların çok uzaktan geçtiklerini görebilirdi. (IV) Esmer lekelerin Adalar istikametinde gittiklerini görür, etrafına bakar, bir tanıdık görecek olursa gözünü kırpar, gökyüzüne bir işaret çakar. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümle tek yüklemli bir cümledir. B) II. cümle birden çok yüklemli (sıralı) cümledir. C) III. cümle, fiilimsi bulunan cümledir. D) IV. bağlaçla bağlanmış cümleler vardır.

3. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde özne ortak öğe olarak kullanılmıştır?

A) Tüm dünyayı gezdim, gitmediğim ülke kalmadı. B) Kardeşim hentbol müsabakasında oynadı, bir de gol attı. C) Sergide birçok resim vardı, her birinin farklı havası vardı. D) Yardıma muhtaç insanlara yardım ederim, bu beni mutlu eder. 180

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bağlaç, iki cümleyi birbirine bağlamıştır?

A) Yavru kuş henüz uçmayı öğrenmediği için yere düşmüştü. B) İyi yürekli insanların niteliklerinden biri de çevrelerince koruyucu bir güç olarak algılanmaktır. C) Geçen haftaki seminere sanatçılar ve bu yörenin yazarları da katıldı. D) Temmuz ayında havalar iyice ısınmış ve yabancı turistler ülkemize akın akın gelmeye başlamıştı. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. “Bu sabah yapılan antrenmana beş futbolcu katılmadı.” cümlesinde “katılmadı” yüklemi fiil olduğu için yüklemin türüne göre fiil cümlesi, yüklem sonda olduğu için yüklemin yerine göre kurallı cümledir. Bu bilgiye göre aşağıdakilerden hangisi kurallı bir fiil cümlesidir? A) Başkalarının düşüncesine göre hareket etmek yetersiz kişilerin işidir. B) Hasan ve arkadaşları pikniğe gitmişlerdi onları aradığımız saatlerde. C) Tiyatroya okulun yetenekli tüm öğrencileri katılmak istiyordu son başvuru gününde. D) Kutuplarda ve daha birçok yerde buzulların her geçen yıl daha fazla eridiği söyleniyor.

2. Yüklemde bildirilen bir işin, olayın veya durumun gerçekleştiğini veya gerçekleşeceğini anlatan cümleler olumlu cüm-

lelerdir. Olumlu cümlelerde olayın, işin veya durumun iyi veya kötü olduğuna değil gerçekleşip gerçekleşmeyeceğine bakılır. Bu açıklamaya göre aşağıdakilerden hangisi olumlu bir cümledir? A) Sınır boylarında tehlike arz edecek bir durum yoktu. B) Evde yetiştirdiğim çiçekler, henüz çiçek açmadı. C) Babamın ne işle meşgul olduğunu bilmiyor musun? D) Son günlerde ne kadar yoğun çalıştığına tanık oldum.

3.

Basit cümle (Tek yüklemli cümle): İçerisinde tek yargı, tek yüklem bulunan cümledir. Yüklem dışında herhangi bir yerde fiilimsi bulunmaz. Birleşik cümle (İçinde fiilimsi bulunan cümle): Tek bir yüklemi olan ve içinde bir ya da birden fazla fiilimsi bulunan cümlelerdir. Bu açıklamaya göre, (I) Afrika ve Kuzey Avrupa arasında yılda iki defa göç eden su kuşları, göçleri sırasında dinlenmek ve beslenmek için sulak alanlara ihtiyaç duyar. (II) İç Anadolu’da birbiri ardına yer alan ve aralarında Mogan Gölü’nün de bulunduğu sulak alanlar, su kuşları için oldukça önemlidir. (III) Mogan Gölü bu nedenle ilkbahar ve sonbahar aylarında su kuşlarıyla dolar. (IV) Bu göle düzenli aralıklarla gözlem yapmaya giden kuş gözlemcileri her gittiklerinde farklı su kuşlarına rastlar. metinde numaralanmış cümlelerden hangisi tek yüklemli cümledir? A) I.

8. Sınıf

B) II.

C) III.

D) IV. 181

TEST - 1

9. ÜNİTE: CÜMLE TÜRLERİ

4. Yüklemi sonda olmayan cümlelere “devrik cümle”, yüklemi çekimli bir fiilden oluşan cümlelere “fiil (eylem) cümlesi”

ve eylemin yapılmadığını, sözü edilen yargının bulunmadığını, gerçekleşmediğini anlatan cümlelere “olumsuz cümle” denir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi olumsuz, devrik bir fiil cümlesidir? A) Ödevlerimi bitirmeden bu hafta sonu dışarı çıkamam. B) Yorgun olduğumdan incelemedim gönderdiğin soruyu. C) Yaptıklarından sonraki son sözlerim kızdırdı onu. D) Üç gün boyunca uyandık her sabah gün doğmadan.

5. “Cümle Türleri” konusunda “Bağlaçla Bağlanan Cümle (Bağlı Cümle)” bölümünü anlatan Fatih Öğretmen, “Arala-

rında anlam ilişkisi bulunan en az iki cümlenin herhangi bir bağlaçla birbirine bağlanmasıyla oluşan cümlelerdir.” dedikten sonra bu bölümle ilgili örnekler vermiş ve öğrencilerden de bu bölümle ilgili birer örnek yazmalarını istemiştir. Öğrencilerin örnekleri şu şekildedir: Adem: Gürültü ve patırtıdan uzak sakin bir hayat, huzurun habercisidir. Buse: Hava iyice kapandı fakat beklenen yağmur bir türlü yağmadı. Cenk: Annem börek yapmıştı akşama ama ben komşunun gözlemesini beğendim. Derya: Geçmişten gelen cep saatleri bugün antikadır lakin hâlâ kullananlar da var. Öğrencilerin kurdukları cümlelere bakıldığında aşağıdakilerden hangisinde bağlaçla bağlanan cümle (birleşik cümle) değildir? A) Adem

B) Buse

C) Cenk

D) Derya

6. “Haritayı görünce bir nokta ada, ada görünce de hemen fırtınaları, rüzgârları, uğultuları, köpek balıklarını, sonra birdenbire adanın namuslu insanlarını hatırlayıveririm.” cümlesi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) İçinde fiilimsi bulunan cümledir. B) Yüklemin türüne göre isim cümlesidir. C) Öge dizilişine göre kurallıdır. D) Olumlu bir cümledir. 182

8. Sınıf

10. ÜNİTE

BİZİM SINIF

METİN TÜRLERİ

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

183

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

METİN TÜRLERİ Neler Öğreneceğiz?

T.8.1.8. Dinlediği/izlediği hikâye edici metinleri canlandırır. T.8.3.2. Metni türün özelliklerine uygun biçimde okur. T.8.4.2. Bilgilendirici metin yazar. T.8.4.3. Hikâye edici metin yazar. T.8.4.4. Yazma stratejilerini uygular. T.8.4.12. Kısa metinler yazar.

Bilmen Gerekenler! Bir olayın, yer ve zaman belirtilerek, kahramanların çevresinde kurgulanmasına olay yazıları denir. Olay yazılarında genellikle öyküleyici anlatım tekniği kullanılır. Özellikle romanlarda betimleyici anlatıma da sık sık başvurulur.

Öğrenme Vakti! A. OLAY VE KURGUYA DAYALI (ANLATMAYA YÖNELİK) METİNLER

1. KONU:

OLAY VE KURGUYA DAYALI (ANLATMAYA YÖNELİK) METİNLER

1. Hikâye (Öykü)

184

 Olmuş (yaşanmış) ya da olabilecek (yaşanabilecek) bir olayın yer, kişi ve zaman unsurlarına bağlı kalınarak anlatıldığı yazı türüne “hikâye (öykü)” denir.

  Hikâyelerin Özellikleri:

• Serim, düğüm ve çözüm bölümlerinden oluşur.



• Kişi (karakter) sayısı azdır.



• Olay, yer ve zaman bellidir.



• Ayrıntılara yer verilmez.



• Hikâye genellikle tek bir olay etrafında gelişir.



• Olaylar genelde birinci ve üçüncü kişi ağzından anlatılır.



• Kısa soluklu eserlerdir.

Örnek: Akdeniz’in, kahramanlık yuvası sonsuz ufuklarına bakan küçük tepe, minimini bir çiçek ormanı gibiydi. İnce uzun dallı badem ağaçlarının alaca gölgeleri sahile inen keçiyoluna düşüyor, ilkbaharın tatlı rüzgârıyla kendinden geçen martılar, çılgın bağrışlarıyla havayı çınlatıyordu. Badem bahçesinin yanı geniş bir bağdı. Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki harabe vadiye kadar iniyordu. Bağın ortasındaki yıkık kulübenin kapısız girişinden bir ihtiyar çıktı. Saçı sakalı bembeyazdı. Kamburunu düzeltmek istiyormuş gibi gerindi. Elleri, ayakları titriyordu. Gök kadar boş, gök kadar sakin duran denize baktı, baktı. NOT 1:  Bir olay yazısının oluşumunda etkili olan beş unsur vardır. Bunlar;





Yer: Olayın geçtiği mekândır.



Zaman: Olayın yaşandığı zamandır.



Olay: Hikâyede kişilerin başından geçen hadiselerdir. Şahıs ve Varlık Kadrosu: Olayı yaşayan ya da olayın oluşmasında etkili olan kişi, kişiler veya varlıklardır. Anlatıcı: Olayı okura anlatandır.



8. Sınıf

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

2. Roman Olmuş (yaşanmış) ya da olabilecek (yaşanabilecek) olayların yer ve zaman belirtilerek anlatıldığı uzun soluklu yazılara “roman” denir.

  Romanın Özellikleri:

• Kişi sayısı hikâyeye göre fazladır.



• Olay, yer ve zaman bellidir.



• Olay, yer ve zaman gibi unsurlar ayrıntılarıyla anlatılır.



• Serim, düğüm, çözüm bölümleri vardır.



• Olaylar genelde birinci ve üçüncü kişi ağzından anlatılır.

• Hikâye türü, romandan daha kısadır.



• H  ikâyede temel öğe olaydır. Romanda ise temel öğe karakter, yani kişidir. Hikâyeler olay üzerine kurulur, romanlar ise kişi üzerine kurulur.



• H  ikâyede tek olay bulunmasına karşılık romanda birbirine bağlı olaylar zinciri vardır. Romandaki olaylardan her biri hikâyeye konu olabilir.



• H  ikâyede kahramanların tanıtımında ayrıntıya girilmez, kahramanlar her yönüyle tanıtılmaz. Romandan farklı olarak hikâyede kişiler sadece olayla ilgili yönleriyle anlatılır. Bu yüzden hikâyelerdeki kişiler bir karakter olarak karşımıza çıkmaz.



• Ö  yküde, olayın geçtiği yer (çevre) sınırlıdır ve ayrıntılı olarak anlatılmaz. Romanlarda olaylar çok olduğu için olayların geçtiği çevre de geniştir. Bu çevreler çok ayrıntılı olarak anlatılır.



• H  ikâyeler kısa olduğu için anlatım yalın, anlaşılır ve özlüdür. Romanlarda ise anlatım daha ağır ve sanatlıdır.

3. Masal Olağanüstü olaylarla süslü, olağanüstü kişilerin başından geçen, zaman ve yer kavramları belirli olmayan hayalî olayların anlatıldığı yazılara “masal” denir.

  Masalın Özellikleri:

• Kahramanlar olağanüstü özelliklere sahiptir.



• Masalın geçtiği yer ve zaman belirsizdir.



• Masalda eğiticilik ve öğreticilik esastır.



• Masallardaki olaylar gerçeğe uymaz.



• Masallar tekerlemeyle başlar.



• Masaldaki karakterler; cinler, periler, devler ve hayvanlar olabilir.



• Ulusal konulara yer verilmez, evrensel konular ve mesajlar içerir.



• Masalların sonunda iyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır.

Örnek: Bir varmış, bir yokmuş, evvel zamanda bir padişah ile bunun üç kızı varmış. Bir gün bu padişah kızlarını başına toplamış, beni ne kadar seversiniz? demiş. En büyük kız “Dünyalar kadar...”, ortanca kızı “Kucak kadar...”, küçük kızı da “Tuz kadar...” severim demiş… 8. Sınıf

1. KONU:



OLAY VE KURGUYA DAYALI (ANLATMAYA YÖNELİK) METİNLER

NOT 2:  Hikâye ile roman arasındaki farkları şu şekilde sıralayabiliriz:



185

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

4. Fabl  Kahramanları genellikle hayvan, bitki ve cansız varlıklar olan, sonunda ders verme amacı güden kısa yazılara “fabl” denir.

  Fablın Özellikleri:

• • • • • •

Hem manzum (şiir) hem düzyazı biçiminde yazılır. Kişileştirme ve konuşturma sanatları sık kullanılır. Kahramanları genellikle hayvan ve bitkilerdir. Çocuklara bir şeyler öğretmek amacıyla yazıldığından didaktik (öğretici) bir türdür. Fablların sonunda ders verme amacı güdülür. İnsanların ortak kusur ve eksiklikleri üzerinde durulur.

1. KONU:

OLAY VE KURGUYA DAYALI (ANLATMAYA YÖNELİK) METİNLER

Örnek: KARGA İLE TİLKİ

186

Bir dala konmuştu karga cenapları Ağzında bir parça peynir vardı. Sayın tilki kokuyu almış olmalı Ona nağme yapmaya başladı: “Ooo! Karga cenapları, merhaba! Ne kadar güzelsiniz, ne kadar şirinsiniz Gözüm kör olsun yalanım varsa. Tüyleriniz gibiyse sesiniz Sultanı sayılırsınız bütün bu ormanın.” Keyfinden aklı başından gitti bay karganın

Göstermek için güzel sesini Açınca ağzını, düşürdü nevalesini Tilki kapıp ona dedi ki: “Efendiciğim, Size güzel bir ders vereceğim Her yalaka bir alığın sırtından geçinir. Bu derse de fazla olmasa gerek bir peynir.” Karga şaşkın, mahçup, biraz da geç ama Yemin etti gayrı faka basmayacağına. Orhan Veli Kanık

5. Efsane  Halkın duygu, düşünce ve hayal dünyasında doğarak ağızdan ağıza dolaşan, gelenek ve göreneklerin oluşumunu etkileyen hikâyelere “efsane” denir.

  Efsanenin Özellikleri:

• H  ayal gücünün ürünü ve bilinen en eski türdür. • Eski dönemlerde tabiat olaylarının nedenlerini bilmeyen insanlar, bu olayları açıklama gereği hissetmişlerdir. Yağmurun yağması, gök gürültüsü, şimşek çakması gibi birçok olayı kendilerine göre yorumlamışlar, efsaneler vasıtasıyla bunlara açıklık getirmişlerdir. • Efsanelerde kahramanlar Tanrı, ruh, melek gibi kavramlar bazen de taş, kaya, dağ gibi doğa parçası unsurlardır. Bu kahramanlar hikâyelerde kişileştirilir(teşhis) ve konuşturulur (intak).

Örnek:  KIZ KALESİ EFSANESİ Korykos’ta yaşayan krallardan biri, bir kız çocuğunun olması için gece gündüz tanrılara dua edermiş. Sonunda dileği yerine gelmiş, dillere destan çok güzel bir kızı olmuş. Kralın kızı büyüdükçe daha da güzelleşiyormuş. Güzel olduğu kadar yardımseverliğiyle de herkesin olduğu kadar tanrıların da hayranlığını ve sevgisini kazanmış. Bir gün Korykos kentine bir bilici gelmiş. Kral da onu saraya davet etmiş. Yaşlı kral kızının geleceğini öğrenmek istemiş. Bilici kıza bakınca irkilmiş, korkmuş fakat krala bir şey söylememiş. Kral biliciyi zorlayınca “Kralım, güzel kızınızı bir yılan sokacak ve kızınız ölecek. Bu yazgıyı kimse bozamayacak. Siz de engel olamayacaksınız.” demiş. Kral kızına bundan söz etmemiş ama üzüntüyle derin düşüncelere dalmış. Sonunda Korykos Kalesi karşısında, kıyıya yakın küçük bir adacık üzerine ak taşlardan bir kale yaptırmış. Hizmetçileriyle beraber güzel kızını bu kaleye kapatmış. Olan bitenden haberi olmayan kız çok üzülmekte, günden güne eriyip gitmekte, olan bitene bir anlam verememekteymiş. Kızın canı bir gün üzüm istemiş. Saraydan gönderilen üzüm sepeti içinden çıkan bir yılan onu sokmuş ve onu hayattan koparmış. 8. Sınıf

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

6. Destan  Bir ulusun kahramanlıklarını, savaşlarını, büyük toplumsal olaylarını anlatan ve genellikle şiir (nazım) biçiminde oluşturulan eserlere “destan” denir.

  Destanın Özellikleri:

• • • • •

Yazı türleri içinde en uzun olanıdır. Efsaneden sonra bilinen en eski türdür. Sözlü edebiyat ürünüdür ancak sonradan yazıya geçirilen destanlar da vardır. Olağanüstü olaylar ve kahramanlar vardır. Destan kahramanları yarı tanrısal nitelikler taşıyan han, hakan ve kağan gibi kişilerdir. NOT 3:  Destanlar doğal ve yapay (suni) olmak üzere ikiye ayrılır:  a. Doğal Destanlar: Halk ozanlarının büyük toplumsal olayları anlattıkları destanlardır. Doğal destanların yazarı belli değildir, yani anonimdir.  b. Yapay (Suni) Destanlar: Yazarı belli olan, daha yakın zamanda yazılan ve olağanüstü durumlara daha az yer veren destan türüdür.



7. Tiyatro  Dram, komedi, trajedi gibi sahnede oynanmak üzere yazılan edebiyat türlerinin ortak adına “tiyatro” denir. Ayrıca yazılan eserlerin sahnede oynanmasına ya da bu tür eserlerin oynandığı binaya da tiyatro denir.

• • • • • •

Genellikle oynanmak için yazılır. Okunmak için yazılan tiyatro türleri de vardır. Olayları oluş hâlinde gösterir. Konuşma ve eyleme dayanan bir türdür. İnsana ders vermek, onu düşündürmek onu yorum yapmaya yönlendirmek amacı taşır. Tiyatronun unsurları: “Yazar, eser, oyun ve seyirci”dir. Tiyatronun temel ögeleri: “Olay, yer, zaman ve kişiler”dir.

Metinde Anlatıcı Türleri A. Birinci Kişi Ağzından Anlatım: Bu anlatımda yazar, kendi başından geçen veya şahit olduğu bir olayı anlatır. Bunu yaparken de birinci tekil (ben) ya da birinci çoğul (biz) şahıs eklerini kullanır.

B. Üçüncü Kişi Ağzından Anlatım: Bu anlatımda yazar, duyduğu ve gördüğü şeyleri anlatır. Bunu yaparken de üçüncü tekil (o) ya da üçüncü çoğul (onlar) şahıs eklerini kullanır.

1. KONU:

Öğretmenin Notu:

OLAY VE KURGUYA DAYALI (ANLATMAYA YÖNELİK) METİNLER

  Tiyatronun Özellikleri:

8. Sınıf

187

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki metinleri okuyarak metinlerin verilen türlerden hangisine uygun olduğunu yandaki boşluğa yazınız.



Hikâye

Masal

Fabl

Efsane

Tiyatro

Destan

Cümleler

Roman Metnin türü

İki aşık Sirbent ile Hacer mutlu mesut yaşarken bahçelerine 3 geyik gelir. Sirbent geyiklerden birini vurur. Geyiği kesmeye çalışırken geyik bir boynuz darbesiyle Sirbenti kayalardan aşağı 1. yuvarlar. Sirbent bir ağacın dalına batarak ölür. Buna dayanamayan Hacer de kendini aynı kayadan atarak başka bir dala da o takılır ve ikisi de orada ölürler. İki sevgili orada birleşirler.

1. KONU:

OLAY VE KURGUYA DAYALI (ANLATMAYA YÖNELİK) METİNLER

Kasım ayı yeni bitmişti. Ertesi gün ilçeye gidecektim. Her zaman yaptığım gibi Sümbül Anne’ye uğrayıp bir ihtiyacı olup olmadığını sormayı düşünüyordum. Son dersten çıktım. Süm2. bül Anne bahçede idi. Solgun yüzü bugün daha bir kederli görünüyordu. Benden istediği bir şey vardı. Kaybolan kocasının o küçük resmini büyütmek istiyordu. Resmi alıp memnuniyetle yapacağımı söyledim.

188

Ağabey dediği, amcaoğlu İhsan ile karısı Macide’nin yanında yetişmiş Mümtaz, çocukluğunda savaş ortasından geçerek Anadolu’dan İstanbul’a gelmiştir. Galatasaray Lisesinde okumuş, Edebiyat Fakültesini bitirmiştir. Artık fakültede asistan olan Mümtaz, şiir yazmakta, eski şiirimize ve eski müziğimize yakınlık duymakta; yeni Türkiye’den yana olmakla birlikte bir bunalım gibi kültür göm3. leği değiştirmenin sancısını çekmektedir. Şimdi İhsan hastadır, Mümtaz birdenbire ailenin gündelik sorunlarıyla ilgilenmek durumunda kalmıştır. Birikmiş bir dükkân kirası nedeniyle esnafla, alışveriş düzeniyle yüz yüze gelir ve İkinci Dünya Savaşı’nın mutlak vereceğini sezinler. Bireysel bir yıkım da bir zamanlar çok sevdiği Nuran’ın evleneceği haberini almasıdır. EFRUZ - Nereye böyle acele? VİCDANİ - Karakola. Yerde altın bir saat buldum da. EFRUZ - Göster bakayım. (Bakar) Arka kapağı da pırlantalı. Niye karakola götürüyorsun? 4. VİCDANİ - Sahibine iade etsinler diye. EFRUZ - Sahibi, belli ki zengin bir adam, yenisini alır. Hadi gel şunu satıp paylaşalım. VİCDANİ - Ayıp, ayıp. Sen bunu söylememiş ol. Ben de duymamış olayım, kardeş. – İyi günler tavşan kardeş, Ben de seni arıyordum, diye seslenmiş. Tavşan merakla sormuş: – Beni neden arıyorsun, kaplumbağa kardeş? Kaplumbağa: – Seninle yarış yapmak istiyorum, hadi yarışalım da hangimiz daha hızlıyız anlayalım. Tavşan, 5. kaplumbağanın sözlerine gülmüş: – Aman kaplumbağa kardeş. Benimle dalga geçiyorsun galiba. Senin benimle yarışabilmen imkânsız, sen daha bir adım atmadan ben yarışı bitiririm. İstersen kendini boş yere yorma, demiş alaylı alaylı. Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar cimri bir adam yaşarmış. Öyle cimriymiş ki bütün mallarını altınla değiştirmiş. Bir çuval altını olunca da gidip bir ağacın dibine gömmüş. Gelgelelim ak6. lı hep altınlarındaymış. Onları düşünmekten gözüne uyku girmez olmuş. Yemeden içmeden kesilmiş. Gece gündüz demez, aklına estiği zaman gider, toprağı kazarmış. Sonra altınlarını bir bir sayarmış. Tan ağarınca Oğuz Kağan’ın çadırına güneş gibi bir ışık girdi. O ışıktan gök tüylü gök yeleli büyük bir erkek kurt çıktı. Bu kurt Oğuz Kağan’a hitap etti ve “Ey Oğuz, sen Urum üzerine yü7. rümek istiyorsun. Ey Oğuz, ben senin önünde yürümek istiyorum.” dedi. Ondan sonra Oğuz Kağan’ın çadırını dürdürdü ve gitti. 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki metinlerden hangisi bir hikâyeden alınmıştır?

A) Umut: Anneciğim, bugün günlerden ne?

Anne: Çarşamba, ne olmuş?



Umut: Yok bir şey… Babacığım, bugün ayın kaçı?



Baba: Kızım, tamam alacağım o elbiseyi.



Umut: Elbiseyi sormadım baba.



Baba: K  ızım, neden üsteliyorsun? Söz verdik işte, bırak da gazetemizi okuyalım.



Anne: Hilmi, faturayı yatırdın mı?

B) Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, uzak ülkelerden birinde bizim keloğlan yaşarmış. Keloğlan insanlarla ilgilenir, arkadaşlarına iyi davranır, hayvanları sever fakat çalışmaktan pek hoşlanmazmış. C) Bir köpek ormanda gezerken kurtla karşılaşmış. Hasta ve çok zayıflamış olan kurt, ayakta zor durabiliyormuş. Köpek kurdun bu haline çok üzülmüş. “Ne kadar kötü görünüyorsun böyle kurt kardeş?” demiş. D) Okulun son zili birazdan çalacaktı. Emel zilin çalmasını sabırsızlıkla bekliyor, annesinin dışarda kendisini beklediğini düşünerek heyecanlanıyordu. Öğretmeni ödevlerini sıralarken Emel bunları duymadı. Zil çaldığı anda ilk kez herkesten önce çıktı ama kapıda kendisini bekleyen kimseyi bulamadı.

2. Aşağıdakilerden hangisinde olay üçüncü kişi ağzından anlatılmıştır?

A) Çok geçmeden kötü havalar başlayacak, yağmurlar dinmeden yağacak, sonra ilk kar yere düşecektir. Ama şimdilik böyle bir şey olmadığı için rahatım yerinde. B) Ben göremiyorum, sen ise her şeyi biliyorsun. Yine de hayatımı boşa yaşamış olmayacağım. Çünkü yeniden buluşacağımızı biliyorum ilahî bir ebediyette. C) Kışın yapraklarını döküp baharda yeniden büyütmekten başka derdi olmayan bu meşe, beş yüz senedir aynı yerde sükûnetle insanoğlunun acılarını seyrediyor. D) O ruhani yolculukta bana yol gösteren, kendine has bir havası olan dostum geldi aklıma. O zamanlar ne kadar toy, ne kadar kibirli bir insan oluşuma yanıyorum. 8. Sınıf

3. Aşağıdaki metinlerden hangisi yay ayraç içinde verilen türde yazılmamıştır?

A) Şimdi bütün olanlara alışmış görünüyordu. Başka insanların yaptığı birçok şeyleri yapmak hakkının kendisinde olmadığını biliyor ve hiçbir şey istemiyordu. Değirmenin kapısı yanındaki taş sedire saatlerce oturup meydanda kocaman çınarın kıpırdayan yapraklarına yarı yumuk gözlerle bakıyordu. (Hikâye) B) Bedir: Aramıza yabancıları almamalıyız. Zeynep: Tanışırsak yabancı olmaz ki. Ali: Ben gelmesini istemiyorum. Zeynep: Nedenmiş o? Ali: Bu bizim kapıdan geçmez. Zeynep: Biz de bacadan sokarız. Bedir: Konuştuk, karar verdik. Herkes onu bekliyor. Hadi! (Tiyatro) C) Bir varmış bir yokmuş... Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde... Köylerden bir köyde vaktiyle yoksul bir oduncu varmış. Karısı ve yedi çocuğuyla bir kulübede otururmuş. Çocukların en sonuncusu minicikmiş. Ona “Parmak Çocuk” adını takmışlar. Köylü yoksul olduğu için çocukları ormana bırakmaya karar vermiş. Ancak parmak çocuk cebindeki taşları yere atarak yolunu bulmuş. (Efsane) D) Tanrı Ülgen, kemikleri kamıştan, etleri topraktan yedi insan yarattı. Erlik’in yarattığı dünyaya zarar vereceğini düşünerek insanı korumak üzere Mandışire adlı bir kahraman yarattıktan sonra yedi insanın kulaklarından üfleyerek can, burunlarından üfleyerek başlarına akıl verdi. (Destan)

4. 10 yaşında ya var ya da yoktu. Bu sıcak haziran gününde gölgelik bir yer arıyordu. İpleri omzunda uzun bir çukur oluşturan boya sandığıyla dolanıp duruyordu küçük çocuk. Bu parçada aşağıdaki hikâye unsurlarından hangisine yer verilmemiştir? A) Mekân

B) Olay

C) Zaman

D) Şahıs 189

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

B. KİŞİSEL HAYATI KONU ALAN METİNLER 1. Anı (Hatıra)  Yaşanmış olayların, üzerinden zaman geçtikten sonra yazıldığı yazı türüne anı (hatıra) denir.

  Anının Özellikleri:

• Bir kişinin yaşadığı veya tanık olduğu olaylar anlatılır.



• Yazar, olayları kendi bakış açısından anlatır.



• Geçmişe ışık tutar.



• Tarihsel olayların öğrenilmesine katkıda bulunur.

Örnek: O gün eskici, sarı sandalyemi bulmuş, getirmişti. Sandalyemin üstüne kırmızı boyayla çiçekler yaptım. Çok sevimli oldu. Artık benim de sadece bende olan bir sandalyem vardı. Onu boyuyor, rengini değiştiriyor, farklı farklı cisimlere benzetip onunla oyunlar oynuyordum. Sandalyemi asla satmadım çünkü yıllar önce onu babam bana hediye etmişti.

2. Günlük (Günce)  Düzenli bir biçimde yazılan, tarih atılan günlük notlara, bir yazarın yaşamı boyunca günü gününe yazdığı yazılara “günlük” denir.

  Günlüğün Özellikleri:

• Olaylar günü gününe, tarih belirtilerek yazılır.



• Kaleme alan kişinin yaşamından izler taşır.



• İçten ve sevecendir. Anlatımda “iç konuşma” yöntemi kullanılır.

2. KONU:

KİŞİSEL HAYATI KONU ALAN METİNLER



190

NOT: Günlükte olaylar günü gününe yazılırken anı da geçmişteki olaylar anlatılır. Bir bakıma günlük geleceğe yönelik, anı ise geçmişe yöneliktir.

Örnek: 07.07.2022 Bugün hava oldukça sıcaktı. Yaz tatilinde izinli olmanın keyfini gerektiği gibi çıkarmaya çalışıyorum. Aslında aklımda Akdeniz kıyılarına gidip serin sularda serinlemek vardı ama Karadeniz’in yaylalarına gitme fikri daha ağır bastı. Bugün sabah erkenden çıktık yola ve yaklaşık 10 saat süren bir yolculuktan sonra geldik Rize’ye. Kaldığımız otel Rize’nin en lüks otellerinden. Sadece birkaç gün kalacağız burada. Daha sonra kendimizi yaylalara atacağız. Kamp ve yayla evlerinde konaklama yapmak en büyük hayalimdi. Bunu gerçekleştireceğim için de ayrıca mutluyum.

3. Gezi Yazısı (Seyahatname)  Gezilip görülen yerlerin ve o yerlerle ilgili izlenimlerin anlatıldığı yazılara “gezi yazısı” denir.

  Gezi Yazısının Özellikleri:

• Gözlem gücüne dayanır.



• Yazarın duygu ve düşüncelerini içerebilir.



• Anlatılanlar gerçektir, hayal ürünü değildir.



• Gezilen yerlerin ilgi çekici yönleri anlatılır.

Örnek: Bu, Roma’ya üçüncü gelişimdir. Ama Roma, orada doğup orada büyüyenler için bile bitmez. Her heykel, her tablo, her anıt, size her görünüşünde güzelliğin yeni bir sırrını açacaktır. Roma’da heykel, vatandaş olmuştur. O, müzede değil, bizim gibi sokaklarda dolaşıyor, meydanlarda geziniyor, parklarda dinleniyor! 8. Sınıf

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

4. Biyografi  Tanınmış bir kişinin hayatı hakkında bir başkası tarafından kaleme alınan yazılara “biyografi” denir.

  Biyografinin Özellikleri:

• Kişilerin hayatı kronolojik sıraya göre anlatılır.



• Anlatım üçüncü kişi ağzından yapılır.



• Her türlü bilgi ve belgeye yer verilir.



• Açık, sade bir dil kullanılır.

Örnek: 14 Mart 1888 yılında İstanbul’da doğdu. Galatasaray Lisesinde ve Hukuk Fakültesinde eğitim alan sanatçı bir süre memurluk yapmış, II. Meşrutiyet’in ilanından sonra gazetecilik ile uğraşmaya başlamıştır. Gazetedeki yazıları yüzünden ilk önce Sinop’a daha sonra Çorum, Ankara ve Bilecik’e sürgün olarak gönderilmiştir. Sanatçının realist hikâye tarzının bir örneği olan “Memleket Hikâyeleri” adlı eseri bu sürgünlerdeki birikimin ürünüdür.

5. Otobiyografi (Öz Yaşam Öyküsü)  Bir insanın, kendi hayatını kendisinin yazdığı eserlere “otobiyografi” denir.

  Otobiyografinin Özellikleri:

• Kaynak olarak kişi kendisini ve aile büyüklerinden aldığı bilgiyi kullanır.



• Birinci kişinin ağzıyla anlatılır.



• Samimi bir dil kullanılır.



NOT: Biyografilerde kişinin hayatı, çalışmaları başkası tarafından yazılırken otobiyografilerde kişi kendisini anlatır, yazar.

 Bir duygu, düşünce, dilek ya da haberin uzakta olan birine iletilmesi amacıyla kaleme alınan yazılara “mektup” denir.

  Mektubun Özellikleri:

• Bir hitapla başlar.



• Tarih belirtilir.



• Samimi bir dil kullanılır.



• Yazarın kişisel görüşlerinden oluşur.



• Dönemin özelliklerini yansıtması bakımından belge niteliği taşır.

Örnek:  Sevgili Aliye, Şunu esas olarak kabul etmeliyiz ki insanların çoğu yalnız kendilerini düşünürler. Dünyadaki bütün felaketlerin, uygunsuzlukların, bayağıların sebebi işte bu her şeyden evvel kendini düşünmek illetidir. İlk bakışta insana bir kurnazlık ve akıllık gibi görünen bu hâl hakikatte cehalettir. Dünyada hayatın bir tek anlamı varsa o da sevmektir. Hatta karşılık bile beklemeden sadece sevmek… Ben de buralarda böyle moral buluyorum iste. 8. Sınıf

2. KONU:

6. Mektup

KİŞİSEL HAYATI KONU ALAN METİNLER

Örnek: 1982 yılında Ankara’da doğdum. Çocukluğum Çankaya’nın sokaklarında ve bahçelerinde geçti. Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Öğretmenliği bölümünü kazanıp bitirdikten sonra Van’a öğretmen olarak atandım. Öğretmenlik yaptığım yıllarda ne çocuklara olan eğitim sevdamdan ne yazmaya olan tutkumdan geri durmadım. Yerel ve ulusal gazetelerde birçok yazım yayımlandı. Emekliliğimin şu yıllarında çocuklarla geçirdiğimiz günleri günlük tarzında yazıyorum ve kitap hâlinde yayınlamayı düşünüyorum.

191

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 2. Aşağıdaki metinlerin türlerini noktalı yere yazınız. 1. Değerli Arkadaşım,

Biz burada çok iyiyiz ama senin yokluğun içimizde bir üzüntü olarak hep duruyor. Seni merak ediyoruz, neler yapıyorsun? Ayrıldığımızda büyük projelerim var diyordun, bu projelerini gerçekleştirip gerçekleştirmediğini çok merak ediyoruz…



…………………………………………………………………………………………

2. 1946’da Mardin’in Savur ilçesinde, orta gelirli çiftçi ailesinin sekiz çocuğundan yedincisi olarak dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini Mardin’de tamamladı. 1963 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesinden 1969 yılında birincilikle mezun oldu. NATO-TÜBİTAK bursu ile önce Johns Hopkins Üniversitesi, ardından Dallas Teksas Üniversitesine gitti. Dallas’ta üniversitenin moleküler biyoloji programına ve Caude Rupert’ın laboratuvarına katıldı. Bu laboratuvarda Sancar, danışmanı Claud Rupert ile fotoliyaz olarak adlandırılan bir geni kolonlamış ve genetik mühendisliği ile bakterilerde çok yüksek oranlarda çoğaltmıştır. Bu genin kodladığı enzim, ultraviyole ışıkları ile haraplanan DNA’nın onarımını yapar. Bu buluş Dr. Sancar’ın önce yüksek lisans, ardından doktora derecesi (1977) almasını sağladı. Sancar, DNA‘nın onarılması ile ilgili yaptığı çalışmalardan dolayı 2015’te Nobel Kimya Ödülü‘ne layık görüldü.

…………………………………………………………………………………………

3. Ben 1995 yılının Kasım ayının altıncı gününde Çorum Merkez’de dünyaya geldim. Eğitimime Zafer İlköğretim Okulunda ana sınıfa başladım. Zafer İlköğretim Okulunun ana sınıfından mezun olduktan sonra yaşım küçük olduğu için ilkokula başlayamadım. Tekrar Yıldırım Beyazıt İlköğretim Okulunun ana sınıfına başladım. Yıldırım Beyazıt İlköğretim Okulunda ana sınıfını tamamladıktan sonra Çorum Atatürk İlköğretim Okuluna başladım.

2. KONU:

KİŞİSEL HAYATI KONU ALAN METİNLER



192

…………………………………………………………………………………………

4. Köy çocukları iyi bilirler, hele de eskiler. Çocukluğumda, bana da diğer tüm çocuklar gibi sadece kara lastik ayakkabılar alınırdı. Hatta bu ayakkabıların da iki numara büyüğü alınır, böylece 4-5 yıl o ayakkabıyı giymemiz sağlanırdı. Doğrusu hasrettik spor ayakkabılara. Ancak televizyonlardan görür, “Ahh, acaba bizim de olur mu bir gün?” diye iç geçirirdik. İlkokul 4. sınıf öğrencisiydim o zamanlar…

…………………………………………………………………………………………

5. Bolu şehir merkezine yarım saat mesafede bulunan Abant Gölü’ne sabahın ilk ışıklarıyla vardık. Gölün doğayla el ele vererek kurduğu eşsiz uyumu at sırtında gölün etrafını turlarken izledik. Yöresel tatların damağımızda bıraktığı lezzet de cabasıydı.

…………………………………………………………………………………………

6. Bugün pazartesi, okula gitmedim. Biraz öksürdüm diye annem hemen telaşlanıp okula gitmemi istemedi. Annemin bu kadar üstüme düşmesi hoşuma gitse de bazen abartabiliyor. Ben de oturup kitap okudum. Kitapta “Kişi sorabilmek için okumalıdır.” diye bir cümle okudum. Yarın okulda bunu öğretmenime soracağım. Şimdilik daha iyiyim ama annem henüz ikna olmuş değil. Bakalım yarın ne olacak?

…………………………………………………………………………………………

8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Babam o zamanlar İstanbul’a gider, dört beş ay kadar

çalışır sonra bir süreliğine dönerdi. Bu dönüşlerden birinde bana sonsuz bir mutluluk yaşatmıştı. Gelen hediyelerden birisi de beyaz bir spor ayakkabıydı. O günkü mutluluğumu, belki de ömrüm boyunca hiç yaşamadım. Hatta öylesine abartmıştım ki ilk gece spor ayakkabımı giyip öyle uyumuştum. Sonraki gün, hemen sokağa fırlamış, kim var kim yok ayakkabımı göstermek için can atıyordum. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Anı C) Otobiyografi

B) Günlük D) Gezi yazısı

2. Hierapolis antik kenti şehir merkezine 18 km mesa-

fede olup Pamukkale Travertenleri’nin hemen arka yamacında yer almaktadır. Bergama Krallığı tarafından kurulan şehrin adı kimi iddialara göre Amazonların Kraliçesi sayılan Hiera’dan gelmekte. Ayrıca kelime anlamı olarak da Hierapolis’in “Mutlu İnsanlar Şehri” anlamına geldiği, şehir ve civarında dokumacılık, mermer işlemeciliği gibi zengin gelir kaynakları sayesinde yüksek refah düzeyi nedeniyle şehre bu ismin verildiği de iddia edilmektedir. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Gezi yazısı C) Söyleşi

B) Deneme D) Anı

3. Sevgili dostum! Hayatın sıkıcılığından, hiçbir şeyin

insanı mutlu etmediğinden söz etmişsin. Ben bu konuda sana katılmayacağım. Hatırlar mısın bilmem, bir gün küçük bir çocuk çiçekli bir balkondan bize el sallamıştı da sen de ona gülerek el sallamıştın. Bu mutlu bir an değil miydi yoksa? Bana kalırsa Başımızın üstünde gökyüzünün maviliğini gördüğümüz sürece mutlu saymalıyız kendimizi. Dilerim sen de bunu yakın zamanda anlarsın! Bu parça aşağıdaki metin türlerinin hangisinden alınmıştır?

A) Deneme C) Günlük 8. Sınıf

B) Anı D) Mektup

4. Aşağıdaki metinlerden hangisi bir otobiyografiden alınmıştır?

A) İslam’ın altın çağındaki gök bilim, astronomi, doğa bilimleri, coğrafya ve tarih alanındaki çalışmalarıyla tanınan Bîrûnî (973 - 1048) Harezm’de doğmuştur. Bîrûnî özellikle Gazne Dönemi’nde yaptığı astronomi çalışmalarıyla bilinir. B) Adım Ahmet Selim. 20 Ocak 1985 yılında Konya’da doğdum. Babam devlet memuru, annem ise ev hanımıydı. Babamın memuriyeti dolayısıyla memleketin pek çok yerinde yaşadım. İlkokulu Konya, ortaokulu Kayseri ve Maraş’ta, liseyi ise Erzurum’da okumak zorunda kaldım. Üniversiteyi de İstanbul Boğaziçi’nde okudum. C) 2009’dan bu yana kırılamayan dünya rekoru kırıldı. Rekorun üzerinden geçen tam 10 yılın sonunda dünya şampiyonasında yüzme rekoru kırılarak tarihe yeni bir rekor kaydı düşüldü. Kristof Milak, 200 metre kelebek finalinde 1 dakika 50 saniye 73 salise derece alarak dünya rekorunun sahibi oldu. D) Toplumu olduğu yerden yükseklere çıkaracak olan bilim ve edebiyattır. Bilim insanın aklını geliştirirken edebiyat da ruhunun gelişmesinde etkili olacaktır. Gelişmiş toplumlar olarak adlandırılan toplumlar incelendiğinde gelişimlerinin temelinde bilim ve edebiyat olduğu görülecektir.

5. Aşağıdaki metinlerden hangisi yay ayraç içinde verilen türde yazılmamıştır?

A) 7 Mayıs 1998 doğumluyum. Adıyaman ilinin Merkez ilçesinde doğdum. İlköğretimi birincilikle bitirdim. 2 sene önce okulda yapılan şiir yarışmasında birinci oldum. Ardından uzun bir süre roman ve denemeler yazdım. (Biyografi) B) İnsan elinde ne illet var ki dokunduğunu değiştiriyor; kendiliğinden iyi ve güzel olan şeyleri bozuyor. İyi olmak arzusu bazen öyle bir tutku oluyor ki iyi olalım derken kötü oluyoruz. Bazıları der ki iyinin aşırısı olmaz çünkü aşırı oldu mu zaten iyi değil demektir. Kelimelerle oynamak diyeceği gelir insanın buna. Felsefenin böyle ince oyunları vardır. (Deneme) C) 11 Kasım Pazartesi günü Çorum’da, gerçekleştirilen fidan dikme organizasyonunda 1 saat içerinde 303.150 bin fidan dikimi ile rekor kırıldı. Daha önce Endonezya bulunan 232.647 fidan dikme rekoru da kırılmış oldu. (Haber yazısı) D) Kafamda sana yazıp duruyorum, ayrıca bu büyük sevinci, sana yazmanın mutluluğunu belki bilinçli olarak biraz sakladım durdum. Yaşamımda birlikte olmaktan hiçbir an sıkılmadığım ender insanlardan biri sensin, bunu sakın unutma! Kal sağlıcakla. (Mektup) 193

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

C. DÜŞÜNCEYE DAYALI (GAZETE VE DERGİ ERAFINDA GELİŞEN) METİNLER 1. Makale  Herhangi bir konuda okuru bilgilendirmek, bir konuyu veya düşünceyi savunmak amacıyla yazılan gazete ve dergi yazılarına “makale” denir.

3. KONU:

DÜŞÜNCEYE DAYALI (GAZETE VE DERGİ ERAFINDA GELİŞEN) METİNLER

  Makalenin Özellikleri:

194



• Makalenin temel öğesi fikirdir.



• Genellikle nesnel bilgiler kullanılır.



• İnceleme ve araştırmaya dayanır.



• Bir tezi savunmak, desteklemek amacı taşır.



• Makalelerde bilimsel verilerden yararlanılır.



• Gazete ve dergi yazısıdır.

Örnek: Üniversitelerin tüm fakülte ve yüksek okullarında zorunlu bir ders olarak okutulmakta olan “Türk Dili” dersinin yirmi yılIık bir geçmişi vardır. Bu süre bir uygulamanın değerlendirilebilmesi için yeterli bir zaman dilimidir. Bu nedenle ve şu aşamada dersin programının, derste uygulanmakta olan yöntemlerin ve öğrenci kazanımlarının tartışılması son derece yararlı olacaktır. İşte, bunları ele alan bir değerlendirme sonucunda artık eskidiğine inanılan “Türk Dili Programı”nın yenilenmesi, öğretim elemanlarının derste uyguladıkları yöntemlerin tartışılması ve belki bunun sonucunda uyguluma birliğine gidilmesi gerekecektir.

2. Deneme  Bir yazarın herhangi bir konu üzerinde, özel görüş ve düşüncelerini iddiasız, kesin kurallara varmaksızın anlattığı yazılara “deneme” denir.

  Denemenin Özellikleri:

• Denemede konu sınırlaması yoktur; yazar, istediği konuyu ele alıp işleyebilir.



• Yazarın anlattıklarını kanıtlama kaygısı yoktur.



• Y  azar kendisiyle konuşuyor gibi bir anlatım kullanır. Daha doğrusu kendi içiyle yaptığı konuşmaları yazıya geçirir (Ben’li, Biz’li ifadeler).



• Anlatılanlar kesin bir sonuca bağlanmaz.



• Denemede alabildiğine kişisellik ve kendine özgülük vardır (Öznellik).

Örnek: Okumak; haz duymaya, zihnimizi süslemeye ve yetkimizi arttırmaya yarar. Haz duyurmak hususundaki faydası, insan bir köşeye çekilip tek başına kaldığı zaman kendini gösterir. Zihnimizi süslemesinin, konuşurken yetkimizi arttırmasının da bir iş hakkında hüküm verirken, o işi başarırken faydası dokunur. Tecrübeyle yetişmiş kimseler, tek tek bazı işler yapar, onlar hakkında birer hüküm verebilirse de meseleyi her bakımdan göz önünde tutan öğütler vermek, planlar yapmak, nizamlar kurmak, bilhassa bilgi sahibi kimselerin elinden gelir.

3. Söyleşi (Sohbet)  Yazarın, gündelik olaylarla ilgili düşüncelerini, okuyucu ile karşı karşıya oturup konuşuyormuş gibi içten bir hava içinde yazdığı yazılara “sohbet” denir.

  Söyleşinin Özellikleri:

• Karşılıklı konuşma havası içinde yazılır.



• Belirli bir konusu yoktur. Yerine ve zamanına göre sıkıcı olmayan her şey sohbet konusu olabilir. 8. Sınıf

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE



• Gazete ve dergi yazılarıdır.



• Yazarın kendi kişisel düşüncesi ağırlıktadır (Öznellik).



• En önemli özelliği, samimi bir üslupla kaleme alınmasıdır.



• Yazarın öğretme ve kanıtlama amacı yoktur.

Örnek: Elli yıl sonra şu an konuştuğumuz dilin geçerli olabileceğini nasıl söyleyebiliriz? Dil parmaklarımızın arasından kayıp gidiyor, sadece ben yaşadığım sürece yarısı değişti. Koşar adım giderken ve biçim değiştirirken dilin yetkinleştiğini söyleyebilir miyiz?

4. Fıkra (Köşe Yazısı)  Bir yazarın herhangi bir konu üzerinde, kişisel anlayış, görüş ve düşüncelerini güzel bir üslupla, hiçbir kanıtlama gereği duymadan anlattığı yazı türüne “fıkra” denir. NOT 1: İki tür fıkra vardır: Gazete fıkraları, nükteli hikâyecik türündeki fıkralar. Yazı türü olarak “gazete fıkraları” kabul edilmektedir. Gülmece yazılardan olan fıkraları, gazete yazı türü olan fıkrayla karıştırmamalıyız.



• Gazete yazısıdır.



• Yazar düşüncelerini kanıtlama yoluna gitmez.



• Dil doğaldır. Günlük deyimlere, yer yer nükteli sözlere yer verilir.



• Okuyucuyla sohbet ediyormuş havası hâkimdir. Anlatım senli benlidir.

Örnek: Malum virüsler dünyaya korku salmış durumda. Selamlar, tokalaşmalar minimum düzeye inmiş vaziyette. Bu tedbirler yerinde olabilir lakin ruhlarımızın birbirine mesafe koyması ne demek? Virüsten korunurken birbirimizden kaçmış olmayalım. Bu daha kötü bir sonuç doğurur. NOT 2: Makale ile fıkrayı birbirine karıştırmayalım. Makalede ispat vardır, ciddi bilimsel bir dil kullanılır; fıkra ise daha serbest ve mizahi ögeler içerir ve ispat yoktur. Makalede yazar doğruyu, fıkrada ise kendi doğrusunu anlatır.



5. Röportaj  Gazetecilerin bir yeri, bir kurumu ziyaret ederek o yerin özelliklerini, orada gördüklerini, kişisel düşünceleriyle birleştirip fotoğraflarla belgeleyerek kaleme aldıkları yazılardır.

  Röportajın Özellikleri:

• Gazeteciliğin gelişmesiyle ortaya çıkmıştır.



• Öğretici bir türdür.



• Açık, anlaşılır bir dil kullanılır.



• Bilgi veya haberin inandırıcılığını sağlamak için fotoğraf ve belgelerden yararlanılır.



• Röportajlarda soru, cevap yöntemi kullanılır.

Örnek: Gazeteci: Okumakla ve yazmakla ilgili ilk anınızı hatırlıyor musunuz? Ne hissetmiştiniz? Yazar: İlkokulda bir kompozisyon yazmıştım. Çok beğenilmişti. Ama itiraf etmem gerekirse okumak ve yazmakla ilgili ilk acıklı anım, sınıfta okumayı söken son iki çocuktan biri olmamdı. 8. Sınıf

3. KONU:



DÜŞÜNCEYE DAYALI (GAZETE VE DERGİ ERAFINDA GELİŞEN) METİNLER

  Fıkranın Özellikleri:

195

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

6. Haber Yazısı Toplumda meydana gelen çeşitli olaylarla ilgili bilgi ve duyurulara “haber”, bu haberlerin halka duyurulması amacıyla yazılan yazılara da “haber yazısı” denir.

  Haber Yazısının Özellikleri:

• Güncel konular ele alınır.



• Toplumun büyük kısmını ilgilendirir.



• Açık, anlaşılır bir dil kullanılır.



• İlgi çekici konular tercih edilir.



• Kısa, özlü bir anlatım söz konusudur.

Örnek: Nesli tehlike altındaki caretta caretta türü deniz kaplumbağalarının Akdeniz sahillerinde en çok yuvalama sahasına sahip Antalya kıyılarında, bu yıl havaların soğuk gitmesi nedeniyle yuva oluşumları iki hafta gecikti. Tüm Akdeniz’in en büyük yuvalama kumsalı konumundaki 29,5 kilometrelik Belek kumsalında da ilk yuva bu yıl, geçen yıllara göre yaklaşık iki hafta gecikmeli oluştu.

7. Eleştiri Bir sanat eserinin, bir kişinin ya da düşüncenin olumlu veya olumsuz yanlarının değerlendirildiği yazılara “eleştiri” denir.

3. KONU:

DÜŞÜNCEYE DAYALI (GAZETE VE DERGİ ERAFINDA GELİŞEN) METİNLER

  Eleştirinin Özellikleri:

196



• Eleştiri olumlu da olumsuz da yapılabilir.



• Eleştiride amaç, sanatçının ya da eserinin daha iyi anlaşılmasıdır.



• Esere veya sanatçıya ön yargıyla yaklaşmamak önemlidir.

Örnek: “Hasret” izleri Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet öncesi döneme uzanan, gerçek yaşamdan alınmış kırık bir aşkın ve ömür boyu süren hasretin öyküsü. Yazarın sade ve akıcı üslubuyla sarmalanan bu öykü daha çarpıcı bir hâl almıştır.

8. Söylev (Nutuk)

Bir topluluk önünde belirli bir konuda yapılan etkili ve inandırıcı konuşmalara “söylev” denir.

  Söylevin Özellikleri:

• Cümleler kısa, yalın, akıcı, içten ve etkilidir.



• Söylev veren kişi konuşmasını duruş, jest ve hareketleriyle destekler.



• Söylevcilerin en önemli yeteneği, toplulukları inandırmadaki güçleridir.



• Etkili, heyecanlı ve açık cümlelerle söylev bitirilir; söylevde ünlem cümleleri çokça kullanılır.

D. ŞİİR  Duygulardan, düşüncelerden, düşlerden, özlemlerden vb. süzülmüş yaşantı birikimleri olarak ozanların, sözcüklerin sözlük anlamlarına kimi zaman değişik anlamlar da yükleyerek, dil içinde özel bir dil yaratarak oluşturdukları imgelerden, simgelerden, söz sanatlarından, ritimden, uyumdan vb. yararlanarak ortaya koydukları okurda estetik duygular uyandıran yazı türüne “şiir” denir. Örnek:  Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?

Benim mi Allahım bu çizgili yüz?



Ya gözler altındaki mor halkalar?



Neden böyle düşman görünürsünüz,



Yıllar yılı dost bildiğim aynalar? 8. Sınıf

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 3. Aşağıdaki metinleri numaralı metin türleri ile eşleştiriniz.

8. Sınıf

Sohbet

Şiir

Haber Yazısı

Eleştiri

Röportaj

Söylev

Fıkra

1.

Bu bahar havası, bu bahçe; Havuzda su şırıl şırıldır. Uçurtmam bulutlardan yüce, Zıpzıplarım pırıl pırıldır. Ne güzel dönüyor çemberim; Hiç bitmese horoz şekerim!

2.

Çin’in Wuhan şehrinde 2019 Aralık ayının sonunda yeni bir virüs türü ortaya çıktı. 2019-nCoV olarak adlandırılan bu yeni korona virüsün vakaları, uluslararası seyahat nedeniyle birçok ülkede ortaya çıktı. Şimdilik çoğu Çin’de olmak üzere doğrulanmış virüs nedeniyle ölenlerin sayısı 1 Şubat itibariyle 250’yi geçmiş durumda, vaka sayısının da 10 bine yaklaştığı belirtiliyor.

3.

Asık suratlı insanlardan hoşlanır mısınız desem tabii bana gülersiniz. Zaten ben de biraz gülmeniz için söze böyle başladım. Güler yüze ve gülmeye dair olan bu konuşmayı asık suratla dinlemenizi istemem tabii. Konuşurken söze başladığınız sırada karşınızdakinin kaşlarını çattığını, asık bir suratla sizi dinlediğini görürseniz konuşmak hevesiniz kırılır. Lafı kısa kesip bu tatsız konuşmayı bir an önce bitirmeye bakarsınız.

4.

Türk edebiyatında “hecenin beş şairinden” birisi olarak bilinen değerli şairimiz Faruk Nafiz Çamlıbel denilince aklımıza ilk gelen, hiç kuşkusuz ki onun olağanüstü güzel “Han Duvarları” adlı şiiridir. Bu şiiri bu denli başarılı yapan bir o denli güzel olan dili ve o dilin sadeliğidir.

5.

İçimden geçenleri en güzel, bir türkünün sazları dillendiriyor. Beni en çok bir türkü anlatıyor. Sevgimi, acımı, incinmişliğimi; cesaretimi, rintliğimi, umursamazlığımı, isyanımı… Hepsi bir arada ve dengelenmiş, durulmuş, incelmiş olarak yalnız bir türküde buluyorum. Türkü dinlerken kendimi dünyanın en özgür ve en cesur adamı sayıyorum.

6.

Röportaj türündeki yazılarda güncellik önemlidir. Gazeteciliğin gelişmesiyle birlikte ortaya çıkan bu tür, kamuoyunu etkilemede büyük rol oynamaktadır. Çünkü röportaj; yazarın gördüklerini, duyduklarını ve izlenimlerini okuyuculara aktarmasıdır. Bu arada yazar, kendi düşüncelerini olaylara bakış açısını da yeri geldiği zaman kullanır.

7.

Gazeteci: Sinemaya neden “yedinci sanat” denmiştir? Oyuncu: Bu soruya cevap vermeden önce diğer altı sanat dalının ne olduğuna bakmak gerekir. Bunlar; resim, heykel, mimari, dans, şiir ve müziktir. Sinema bütün bu sanat dallarını bünyesinde barındırdığından dünyaca ünlü sinema eleştirmeni Ricciotto Canudo tarafından yedinci sanat olarak adlandırılmıştır.

8.

Ey benim namlı, şerefli, sadık emirlerim! İyi bilirsiniz ki üstünde durduğumuz şu memleket ve maliki olduğumuz devlet, nice müşkil muharebe ve mücahedeler sonunda, ecdadımız tarafından kazanılmış ve sonunda bize nasip olmuştur.

9.

Bu bayram, dilimizin bir kelime kaybettiğine iyice inandım. "Tandır" gibi "kağnı" gibi artık yaşanan hayatta, yeri kalmamış, şöyle böyle bir kelime değil; zarif, ince, medeni bir kelime…

DÜŞÜNCEYE DAYALI (GAZETE VE DERGİ ERAFINDA GELİŞEN) METİNLER

Makale

3. KONU:

Deneme

197

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. Toplum, kadın ve erkeğe farklı roller, görevler, sorum-

luluklar yükler ve onlarla ilgili farklı beklentiler taşır. Anne ve baba doğacak çocukları için giysi veya eşya seçimi yaparken çocuğun hayatı boyunca mensubu olmasını istedikleri rolün ilk temellerini atarlar. Kadın ve erkek topluma uyum sağlayabilmek için kendilerine sunulan rollere göre hareket eder ve bu kalıpları içselleştirdikleri ölçüde toplum tarafından benimsenir. Bu parça aşağıdaki metin türlerinin hangisinden alınmıştır? A) Sohbet



B) Makale

C) Deneme

D) Eleştiri

4. Ünlü bir bilim adamının hayatını anlatan roman, derli toplu Türkçesi ve sıcak anlatımıyla okurları bir yaşamın yakın tanıkları haline getiriyor. Dönemi içerisinde çok da rastlanmayan bir üslupla ele alınan roman anlatımın sınırlarını da zorluyor. Bu parça aşağıdaki metin türlerinin hangisinden alınmıştır? A) Biyografi

B) Anı

C) Makale

D) Eleştiri

5. Türk Milleti! Kurtuluş Savaşı’na başladığımızın on

2. Kitap okumayı seviyor musunuz? Kitap okumayı kim

sevmez diyeceksiniz ama gerçekten kitap okumayı tuhaf karşılayanlar var. Sizin hayatınızda kitabın önemli bir yeri olabilir, kitap olmadan yaşamın eksik olduğunu da söyleyebilirsiniz, ben de sizinle aynı fikirdeyim ancak hayatında okul kitapları dışında eline kitap almayanlar da var, hem de yığınla… Bu insanların duygudaşlık ve hoşgörüden yoksun olduğunu siz de benim gibi görüyorsunuzdur.

beşinci yılındayız. Bugün Cumhuriyet’imizin onuncu yılını doldurduğu en büyük bayramdır. Kutlu olsun! Bu anda, büyük Türk milletinin bir ferdi olarak, bu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve heyecanı içindeyim. Bu parça aşağıdaki metin türlerinin hangisinden alınmış olabilir? A) Deneme

B) Hikâye

C) Söylev

D) Söyleşi

Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Makale

B) Söyleşi

C) Deneme

D) Anı

6. İnsan çocukluğunu geride bırakınca büyümenin öyle

3. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bir şiirden alınmış olabilir?

A) Anadolu’da birçok sönmüş volkan bulunur B) Yağmur da bizimle gelmek istediğini söyledi C) Martılar koşturuyor yüreğimin kıyısından D) Bir kitabı yarıda bırakmak en büyük yanlıştır 198

heves edilecek bir şey olmadığını anlıyor. Büyümek denen şeyin aslında sorunlarla yüzleşme ve onları çözme sürecinden başka bir şey olmadığı gerçeği ile karşılaşıyor. Daha önceki neşe ve heyecan büyüdükçe yerini stres ve kaygılara bırakıyor. Öğrenmenin bile bir anlamı, hevesi kalmayabiliyor bazıları için. Dünyaya sergilenen iyimser yaklaşım kötümserliğe doğru bir seyir izliyor yaş aldıkça. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Anı

B) Deneme

C) Söyleşi

D) Gezi yazısı 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. I. Bir insanın herhangi bir konuda duygu, düşünce ve görüşlerini paylaşmak amacıyla kesin hükümlere varmadan samimi bir üslupla yazdığı yazılara “deneme” denir.

II. Bir görüşü kanıtlarıyla birlikte açıklamak, savunmak veya yermek için yazılan düşünce yazılarına “makale” denir. III. Biyografi, toplum tarafından tanınmış olan bir kişinin hayatını tüm ayrıntılarıyla anlatmak olarak ifade edilebilir. Biyografi, aynı zamanda edebiyatımızda yaşam öyküsü olarak da bilinen bir yazı türüdür. Aşağıdakilerden hangisi bu metin türlerinden birine ait değildir? A) Ünlü yazar Rıza Ali Sinanoğlu 1945 Malatya doğumludur. Babası Derviş Hikmet Sinanoğlu, annesi ise Nuriye Sinanoğlu’dur. 5 kardeşin ikincisidir. İlk ve orta ve lise öğrenimini Malatya’da tamamlamıştır. Hukuk Fakültesi bölümünden mezun olmuş, daha sonraki yıllarda Edebiyat bölümünü de okumuştur. İlk romanını 1968 yılında yayımlamıştır. ‘’Hayal Dünyası’’ adlı romanı birçok baskı görmüş ve döneminin en çok satan romanları arasında yerini bulmuştur. Roman türünün yanı sıra hikâye örnekleri de vermiştir. B) Okuduğum gazetede “Sır” diye bir başlık gözüme ilişti. Beş altı satırın üstünde parıldayan bu “sır” kelimesi, insanı düşündürebilir. Çünkü bilirsiniz, insanlar birçok şey arasında “sır”ların ne olduğunu öğrenmeye de pek meraklıdırlar. Bütün gayretlerimizi başkalarının gizli taraflarını meydana çıkarmak uğrunda harcadığımızı boşuna saklamayalım. Biz insanlar öyleyiz işte. Nerede “sır” varsa onun üzerine düşmeye kalkarız ve sırları çözdüğümüzü sandığımız zaman da duyduğumuz keyfin hududu yoktur. Herhâlde onun için olacak, ben de gazetede sır kelimesini görünce öbür yazıları bırakıp hemen onun altındaki satırları okumaya giriştim. C) Hayatın en önemli gerçeği samimiliktir. Bu itibarla, hayat ile bağı olan edebiyat, mutlaka samimi bir edebiyattır denilebilir. Hayatı en gizli, en karışık yönleriyle anlatmayan, duygularımızı tıpkı hayatta olduğu gibi saf ve derin bir şekilde duyurmayan, elemlerimizi, felaketlerimizi, açık açık yansıtmayan bir edebiyat, hayat ile ilgisiz ve sahte bir edebiyattır. Öyle bir edebiyat, kelimeleri dizip onları işleyen pek hünerli kuyumcular çıkarabilir. Belki onlar çok süslü, çok göz alıcı şeyler yapabilirler. Fakat bütün bu sahte ürünler muntazam kış bahçelerinde yetişen iri yapraklı, parlak renkli çiçeklere benzer. D) Etçil bitkilerin en bilinenlerinden biri olan güneş gülleri yakaladıkları avları salgıladıkları enzimlerle sindiriyor. Etçil bitkilerin av yakalama ve sindirme özelliği genetik olarak aktarılan bir özellik değil. Farklı bitki ailelerinin azot, fosfor ve potasyumdan yoksun topraklara uyum sağlaması da genetik olarak aktarılmayan bir özellik. Etçil birçok bitki gerekli besin maddelerini topraktan alamadıkları için bataklık alanlarda gelişerek böcek yemeye uyum sağlamış. Dünyadaki yaklaşık 600 etçil bitki türü diğer bitki türlerinin canlılıklarını sürdüremedikleri ortamlarda, örneğin bataklık ve çalılık gibi yerlerde çok iyi gelişirler.

2. ODTÜ’de yapılan çalışmalar ile geliştirilen mini kızılötesi kameranın benzer kameralara oranla 10’da bir fiyatında ola-

cağı belirtildi. Türk mühendisler kızılötesi teknolojide bu keşif ile çığır açtı. ODTÜ Mikroelektromekanik Sistemler Araştırma Merkezinde, kızılötesi minyatür kamera geliştirildi. Kamera, geliştirilen teknoloji sayesinde 1 liralık madeni para kadar küçültülebiliyor. Bu sayede fonksiyonu ve kullanım alanı da genişlemiş oluyor. Büyük boyuta sahip ve pahalı olduğu için sadece askeri amaçlı kullanılan kızılötesi dedektörler, artık halka inecek. Otomobil ve bebek bakımına kadar hayatın her alanında kullanılabilecek. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Tiyatro  

8. Sınıf

B) Haber yazısı  

C) Öykü  

D) Deneme 199

TEST - 1

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ

3. Yaşadığımız teknoloji ve bilgi çağında bilgi hiç olmadığı kadar hızlı yayılıyor. Özellikle internet gibi etkileşim ağla-

rında uluslar arası her türlü kaynağa ulaşmak mümkün. Durum böyle olunca her dil, başka dillerden etkilenmekte, başka dillere ait olan sözcükleri kendi bünyesine alabilmektedir. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Deneme 

B) Makale 

C) Hikâye 

D) Eleştiri

4. Bir adam ve oğlu ormanda yürüyüş yapıyormuş. Birden çocuğun ayağı takılıp düşmüş ve canı yanıp “Ahhhhh!” diye

bağırmış. İleride bir dağın tepesinden “Ahhhhh!” diye bir ses duyup şaşırmış. Merak edip “Sen kimsin?” diye bağırmış. Aldığı cevap “Sen kimsin?” olmuş. Aldığı cevaba kızıp “Sen bir korkaksın!” diye tekrar bağırmış. Dağdan gelen ses “Sen bir korkaksın!” diye cevap vermiş. Çocuk babasına dönüp “Baba ne oluyor böyle?” diye sormuş. “Oğlum” demiş babası, “Dinle ve öğren!” ve dağa dönüp “Sana hayranım!” diye bağırmış. Gelen cevap “Sana hayranım!’’ olmuş. Baba tekrar bağırmış, “Sen muhteşemsin!” Gelen cevap “Sen muhteşemsin!” Çocuk çok şaşırmış ama halen ne olduğunu anlayamamış. Babası şöyle açıklamış: “İnsanlar buna yankı derler ama aslında bu yaşamdır. Yaşam, daima sana, senin verdiklerini geri verir. Yaşam, yaptığımız davranışların aynasıdır.” demiş. Bu parçadaki olay, yer, zaman ve kişiler aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? Olay

Yer

Zaman

Kişiler

A)

Dağdan ses gelmesi

Orman

Belirsiz

Adam ve oğlu

B)

Dağdan ses gelmesi

Dağ

Belirsiz

Adam ve oğlu

C)

Ormanda yürüyüş yapılması

Belirsiz

Sabah

Çocuk ve dağ

D)

Ormanda yürüyüş yapılması

Belirsiz

Akşam

Adam ve dağ

5. Aşağıdaki metinlerden hangisi bir sohbetten alınmış olabilir? A) Yalnız yaşamanın bir tek amacı vardır sanıyorum; o da daha başıboş, daha rahat yaşamak. Fakat her zaman, buna hangi yoldan varacağımızı pek bilmiyoruz. Çok kez insan dünya işlerini bıraktığını sanır oysaki bu işlerin yolunu değiştirmekten başka bir şey yapmamıştır. Bir aileyi yönetmek bir devleti yönetmekten hiç de kolay değildir. Ruh nerde bunalırsa bunalsın, hep aynı ruhtur; ev işlerinin az önemli olmaları, daha az yorucu olmalarını gerektirmez. B) Borough Pazarı’nın ilginç bir özelliği daha var. Pazardan çıkan karton, plastik, kâğıt, cam, ahşap gibi tüm atıklar geri dönüştürülüyor. Pazar tezgâhlarındaki satılmayan tüm yiyecekler yardım kuruluşlarına veriliyor. Yiyecek artıkları da organik gübre ve enerji elde etmek üzere bir tesise gönderiliyor. Pazarda kullanılan ambalaj, poşet, tabak, bardak gibi tek kullanımlık plastiklerin de biyobozunur olmasına önem veriliyor. C) Rüzgârın yönüne göre tavır değiştiren, bugün iyi daha yarın bile olmadan kötü diyebilen insanlar vardır. Bu tür insanlar için prensip sahibi olmak, bir duruş sahibi olmak önemli değildir. Muhakkak sizin çevrenizde de bu tür insanlardan vardır. “Bu tür insanlar nasıl oluyor?” diye bir soru aklınıza gelebilir. Bu tür insanların en belirgin özelliği en ufak çıkarları için bile gerçeği saptırabilmeleridir. Arkadaşlık sanarak yalancı şahitlik yapabilirler. Oysa dürüstlük kim olursa olsun doğru söylemek değil midir? D) Romancılığı ile tanınan İnci Aral, 1979 yılında “Ağda Zamanı” adlı öykü kitabı ile edebiyat dünyasına girer. Öykü kitaplarını art arda yayımlayarak insana dair pek çok konuyu işler. İnci Aral öykülerinde kendi yaşamından anıları işler. Onun kahramanları genellikle mutsuz ailelerde büyüyen çocuklar, eşleriyle anlaşamayan kadınlar ve aile veya toplum tarafından baskı yoluyla sindirilmiş bireylerdir. Kahramanları yazarın yaşamının tanıkları gibidir. 200

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 2

1. Küçürek hikâye; az sayıda kelimeyle yoğun anlamlar aktarma gücüne sahip, mesaj kaygısı taşımayan, yalnızca bir anın saptaması olan anlatılardır. Bu açıklamaya göre, I. Uzakdoğu’da bir Budist tapınağı, bilgeliğin gizlerini aramak için gelenleri kabul ediyordu. Bir gün tapınağın kapısına bir yabancı geldi. Yabancı kapıda öylece durdu ve bekledi. Bir süre sonra kapı açıldı, içerdeki Budist, ağzına kadar suyla dolu bir kabı yabancıya uzattı. Bu, yeni bir arayıcıyı kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. Yabancı tapınağın bahçesine döndü, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su taşmamıştı. II. Eskiden birbirimize daha çok güvenir, şüphe duymazdık. Çocuklarımızı, anahtarlarımızı falan komşularımıza emanet edebilirdik. Şimdilerdeyse komşuların birbirini tanımadığı bir zamana denk geldik. III. Kaç kardeştik bilmiyorum. En küçükleri bendim ve henüz saymayı bilmiyordum. Öğrendiğimde ise hepimiz dağılmıştık. metinlerinden hangileri küçürek hikâye örneğidir? A) Yalnız I 

2. Olay: Yer:

B) Yalnız III 

C) I ve II 

D) II ve III

Bir çocuğun ağaçtan düşmesi Bahçe

Zaman: Bahar, öğleden sonra Kişiler: Çocuk, anne ve teyze Anlatıcı: I. kişi Aşağıdaki metinlerden hangisi bu yapı unsurlarına uygun olarak kurgulanmıştır? A) O zamanlar teyzemin Muğla taraflarında yaşadığı evin tarifsiz güzellikte ağaçlarla dolu bahçesinde oynamaya bayılır, oradan ayrılmak istemezdim. Bir bahar günü annemle yine teyzeme gitmek için yola koyulmuştuk. Teyzemlere vardığımızda kısa bir selamlaşmadan sonra kuzenimle bahçeye doğru koştuk. Hemen bir kiraz ağacının üstüne çıkmıştık. Kuzenimle en yükseğe çıkmak için hep yarışırdık. Yine en yükseğe çıkmak isterken bastığım dal beni taşıyamadı ve kendimi birden yerde buluverdim. Annemin sesini duyduğumda iyi bir ceza geliyor demiştim. B) Bir bahar gününün öğleden sonrası küçük çocuk teyzesinin bahçesinde tek başına oynuyor, annesi ve teyzesi ise konuşmaya dalıp gidiyordu. Küçük çocuk, bahçedeki elma ağacına yavaş yavaş tırmanmaya, en tepedeki elmayı almaya çalışıyordu. Bir süre sonra en tepedeki elmaya eli değmişti ki birden kendini yerde buldu. Düşmenin yarattığı ses ve kolunun acısıyla bağırması teyzesi ve annesinde korkuyla karışık bir telaş doğurdu. Tentürdiyotlar mı aranmadı, sargı bezleri mi sarılmadı, kolonyalar mı dökülmedi. Oysa küçük çocuk kendisine kızacaklar diye ağlıyordu. C) Baharın öğleden sonra yaydığı sıcaklığın altında teyzemlerin bahçesinde oturmaktan sıkılmış ağaçlar arasında geziniyordum. Annem ve teyzem konuşmaya öyle dalmışlar ki beni unutmuşlardı. Birdenbire bir erik ağacına denk geldim ve ağaca çıkmaya başladım. Tırmandıkça daha yükseğe çıkma isteğim artıyordu. Yükseklik sarhoşluğuna kapılmış giderken bastığım dal kırıldı birden. Teyzem ve annem sesime gelmiş, teyzem “Olur böyle, bir yerinde bir şey yok ya?” diye sorarken Annem ise “Ya bir yerine bir şey olsa ne yapacaktın?” diye azarlıyordu. D) Bir çocuğun bahar geldiğinde evde oturup beklemesi mümkün değildir. Hele etrafta bir parça su, bir parça yeşillik de varsa. Küçük çocuk da bu bahar sabahında teyzesinin bin bir çeşit çiçek ve ağaçla süslü bahçesine koşturmuştu. Annesi de birazdan gelmiş, tatlı bir sabah eğlentisi başlamıştı. Çocuk bu ya koşmadan, zıplamadan, bir yerlere tırmanmadan vakit geçmez. Küçük çocuk da bulduğu ilk ağaca tırmanmaya başladı. Çıktıkça çıkıyor, küçük yüreklere has büyük bir cesaretle en yükseğe gidiyordu ki birdenbire bastığı dal onu yanıltıp yere düşürüverdi. O bahar bir kol kırığı ve biraz yara bere edinmişti. 8. Sınıf

201

TEST - 2

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ

3. Bir kişinin, kendi yaşam öyküsünü anlattığı şiirlere “otobiyografik şiir” denir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi otobiyografik şiirdir? A) On iki yaşına girmeden daha

B) Gizli dertlerimi sana anlattım



Can sazı alıp başladım çalmaya

Çalıştım sesimi sesine kattım



Yirmi beş yıl ettim bu yolda devam

Bebe gibi kollarımda yaylattım



Âşıklar içinde almış idim nam

Hayali hatır et beni unutma

C) Bir kırmızı gül dalı şimdi uzakta

D) Bir oda, içinde bir saat sesi

Okşar yanan alnını Nazım Usta’nın

Hayatın sırtımdan giden pençesi

Yatıyor oralarda yatıyor usta

Ve beni maziye götüren bir el

Gece leylak ve tomurcuk kokuyor

Eski günlerimiz, sessiz ve güzel

4. Haber yazıları, bir olay ya da olguyla ilgili bilgilerin 5N1K kuralına göre yazılı metin hâline getirilmesiyle oluşur. 5N1K kuralı, haberin “ne, nasıl, niçin, nerede, ne zaman, kim” sorularına göre kurgulanmasıdır.

Bu açıklamaya göre aşağıdakilerin hangisi 5N1K kuralına göre yazılmış bir haber yazısıdır? A) Uçaklarda cep telefonlarının açık kalmasıyla oluşacak tehlikeler ortadan kalkıyor. Ancak iniş ve kalkış sırasındaki risklerin yüksek olmasından dolayı 3 bin metre yüksekliğe kadar kullanımı yasaklanıyor. Hava yolu şirketleri bu servislerle hem gelir seviyesi yüksek müşterilerin tercihini etkilemeyi hem de önemli derecede gelir elde etmeyi planlıyor. THY haftaya uçakta internet ve cep telefonu kullanımıyla ilgili bir açıklama yapacak. B) Japonya’nın kuzeyinde 8,9 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Japonya’da önce 8,9 olarak duyurulan sarsıntının ABD Jeoloji Merkezi’nce 8,8 şiddetinde olduğu belirtildi. Depremin yerin 10 kilometre altında ve ülkenin doğu kıyısına 125 kilometre uzaklıkta olduğu kaydedildi. Depremin merkez üssüne 371 kilometre uzaklıktaki Tokyo’da, depremden sonra tsunami etkili oluyor. Araçlar denize doğru sürükleniyor. Kentte ve ülke genelinde pek çok yangın çıktı. C) Araç pazarının yeni lideri Tesla, sürücüsüz araba ile otomotiv sektörüne yepyeni bir boyut kazandırdı. Şirket, yaptığı sunumda yatırımların çok kısa süre içinde meyvelerini vereceğini belirtti. Dünyanın en iyi sürücüsüz araç çipini dizayn ettiklerini vurguladı. Araçların hepsinin bilgisayar çipi ile üretildiğini dile getirdi. Sürücüsüz araçların dünya geneline yayılacağını, bunu da Tesla araçlarının başaracağını söyledi. D) ODTÜ’de yapılan çalışmalar ile geliştirilen mini kızılötesi kameranın, benzer kameralara oranla 10’da bir fiyatında olacağı belirtildi. Türk mühendisler kızılötesi teknolojide bu keşif ile çığır açtı. ODTÜ Mikroelektromekanik Sistemler Araştırma Merkezinde, kızılötesi minyatür kamera geliştirildi. Kamera, geliştirilen teknoloji sayesinde 1 liralık madeni para kadar küçültülebiliyor. Kameranın henüz tam olarak bitirilmediği de belirtildi. 202

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 3

1. Şık bir sepetin içine çok düzgün yerleştirilmiş pembe güller gördü. Güller ışık saçıyor gibiydi. Belki de taç yapraklarının renklerinin dibe doğru koyulaşmasındandı bu. Gül yapraklarının renkleri uçlara doğru iyice açılıyor, neredeyse saydamlaşıyordu. Yazın Ankara’ya geldiğinde gördüğü bir filmi hatırladı. Tarihi bir olayı anlatan filmdeki adamın görüşleri süsten uzak, herkesin duyduğu kaygılarla ilgiliydi. Hep öyle biri olmak istemiş, bütün insanlığı düşüncelerinde taşımak istemiş ancak gelip yalnızlığa kuruluvermişti. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Bilgilendirici bir metin türüdür. B) Tarihe ışık tutan bir olay anlatılmıştır. C) Okuyucuyla konuşma havası içermektedir. D) Olay üçüncü kişi ağzından anlatılmıştır.

2. Bir insanın herhangi bir konuda duygu, düşünce ve görüşlerini paylaşmak amacıyla kesin hükümlere varmadan samimi bir üslupla yazdığı yazılara “deneme” denir.

Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi denemeden alınmış olamaz? A) Fransa’ya ne kadar kızsam Paris’e kötü gözle bakamam; çocukluğumdan beri yüreğim ona bağlıdır. O, benim içimde en güzel şeylerle bir aradadır: Sonradan başka güzel şehirler gördükçe onun güzelliğine daha derin bir sevgiyle bağlandım. Paris’i yalnız kendisi için seviyorum; yabancı süslere boğulmuş olarak değil, kendi haliyle seviyorum. B) Ressamlardan öğreniyoruz ki ağlarken ve gülerken yüzümüzde beliren çizgiler ve hareketler aynıymış. Gerçekten resim henüz bitmeden bakacak olursanız çehre ağlayacak mı gülecek mi bilemezsiniz. Daha garibi var: Gülme son haddine varınca gözyaşlarıyla karışır. Böyle bir hale düşecek olursak çürük tahtaya basıyormuş gibi korkarak kaçmak, bu halden kurtulmak isteriz. C) Şiiri kavramak için okurun da çaba harcamasını isteyen, kendine özgü, çarpıcı ama karmaşık bir deyiş biçimi geliştirmiş olan ozan, bu değişim doğrultusunda şiirdeki imge alışkanlıklarını da sarsmış ve günümüz şiirine yeni boyutlar kazandırmıştır. Dilin değişik kalıplarında düşünceyi şekillendiren, gerçeği eğip büken şiirlere yönelmiştir. D) Her işin bütün şartlarını ve sonuçlarım arayıp hesaplayan adam karar vermekte güçlük çeker; orta bir kafa da işleri görür, büyük küçük bütün teşebbüslere yeter. Dikkat ederseniz en iyi işçiler nasıl iş gördüklerini söylemekten aciz kimselerdir. Buna karşılık, yaptıklarını çok iyi anlatan kimselerin elinden iyi iş çıktığı pek görülmez.

3. Bu yıl Kış Olimpiyat Oyunları Güney Kore’nin Pyeong Chang ilçesinde düzenleniyor. Güney Kore ikinci kez Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yapıyor, daha önce de 1988 yılında Seul’de Yaz Olimpiyat Oyunları oynanmıştı. Bu yılki yarışlar 9 Şubat’ta başladı. 25 Şubat’ta yapılacak kapanış töreniyle de sona erecek. Kış Paralimpik Oyunları’ysa 9-18 Mart arasında oynanacak. Bu metin aşağıdaki metin türlerinden hangisinden alınmış olabilir? A) Anı   8. Sınıf

B) Günlük  

C) Masal  

D) Haber yazısı 203

TEST - 3

10. ÜNİTE: METİN TÜRLERİ

4. Hele bir Hasan vardı ki onu tanımayan yoktu Güllük’te. Güllük’ün en güzel çocuğuydu Hasan. Anasından başka kim-

seciği yoktu. Hasan’ın anacığı onu gözünden sakınır, dizinin dibinden ayırmazdı. Sıcak bir yaz günü, arkadaşları kapıya dayandılar Hasan’ın, “Hadi denize Hasan, hadi denize!” Hasan anasından izin istedi ama anası “Olmaz!” dedi. O vakit Güllük’ün çocukları başladılar Hasan’la alay etmeye: “Anası bırakmaz ki onu...” “Kaçamaz ki bizim gibi...” Sonra başladılar hep bir ağızdan türkü söyler gibi: “Deniz çekiyor bizi, biz Güllük çocuklarını ama ne diyelim, ne edelim, yaz güneşi de tepemizde, kavurur ayaklarımızı toprak, çeker bizi Ege, hadi çocuklar denize, hadi Hasan, denize!” Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Masal  

B) Gezi yazısı  

C) Hikâye 

D) Anı

5. Dünyanın ortalama yüzey sıcaklığının Sanayi Devrimi’nden bugüne kadar yaklaşık 1°C arttığı biliniyor. Dünyanın tatlı

su kaynaklarının yarısından fazlasını içeren, altı kıtadaki 235 göl üzerinde son yirmi beş yılda yapılan çalışmalarsa bu göllerin sıcaklığının her on yılda bir ortalama olarak 0,34°C arttığını gösteriyor. Özellikle yüksek enlemlerdeki göllerde artışın daha fazla olduğu görülüyor. Göllerin ısınmasının insanlar için çok önemli sonuçları olabilir. Örneğin tatlı su balıkları çok önemli bir besin kaynağı. Ancak suların ısınması, balıklar için zehirli olan alglerin çoğalmasına sebep oluyor. Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Bir konu hakkında özel görüş ve düşüncelerini anlattığı için denemedir. B) Gündelik bir olayı içten bir hava ile anlattığı için sohbettir. C) Olmuş veya olabilecek bir olayı anlattığı için hikâyedir. D) Herhangi bir konu hakkında bilgi verdiği için makaledir.

6. Ahmet, bahçenin kapısından girdiği gibi bütün ev halkı üzerine doğru koşup onu sarmaya, kucaklamaya çalıştı.

Babası önce sıkıca kucaklayıp azarlamaya başladı. Tek başına bir yere gidilmezler, haber vermeden gitmelerle başlayan cümleler arka arkaya diziliyor, onu bunaltıyordu. Ancak annesinin gözlerindeki yaşı görünce yanlış bir şey yaptığını anladı. Bu metinle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Olay yazısından alınmıştır. B) Üçüncü kişi ağzından anlatılmıştır. C) Zaman belirsizdir. D) Kişileştirme yapılmıştır.

204

8. Sınıf

11. ÜNİTE

BİZİM SINIF

ANLATIM BOZUKLUĞU

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

205

11. ÜNİTE: ANLATIM BOZUKLUĞU TÜRKÇE

YAPISAL BOZUKLUKLAR Neler Öğreneceğiz? T.8.3.8. Metindeki anlatım bozukluklarını belirler.

(Dil bilgisi yönünden anlatım bozuklukları üzerinde durulur.)

Bilmen Gerekenler! Daha önce 7. sınıfta “Anlamsal Bozukluklar” konusu ele alınmıştı. Bu anlamsal bozukluklara tekrar bakacak olursak;

1. Sözcüğün Gereksiz Yere Kullanımı

Cümlede sözcüğün gereksiz yere kullanımı anlatım bozukluğuna yol açar.

Örnek: Bugünkü hava sıcaklığı sıfırın altında eksi on dereceydi.

Açıklama: “Sıfırın altında” ile “eksi” sözcüğü aynı anlamda kullanılmıştır. İkisinden birinin cümleden çıkarılması gerekir.

2. Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanımı Kimi sözcükler aynı kökten türediği için yazılış ve okunuş olarak birbirine benzer ancak bunların anlamları farklıdır. Bu sözcükler karıştırılıp birbirinin yerine kullanılırsa anlatım bozukluğu ortaya çıkar. Örnek: Bu kadar çekimser olmana gerek yok; aralarına katıl, girişken ol.

Açıklama: Bu cümlede kullanılması gereken “çekingen” sözcüğü yerine “çekimser” sözcüğünün kullanılması anlatım bozukluğuna sebebiyet vermiştir.

3. Anlamca Çelişen Sözcüklerin Bir Arada Kullanılması Anlamca, cümlenin yargısıyla uyuşmayan, cümlede iletilen yargıyla çelişen ya da karşıtlık yaratan sözlerin bir arada kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar. Örnek: Kuşkusuz bütün çalışmalarının ödülünü sonunda belki alacaksın.

Açıklama: Bu cümlede “kuşkusuz” ve “belki” sözcükleri anlamca birbiriyle çelişen sözcüklerdir. Bu iki sözcükten birinin kullanılması gerekir.

YAPISAL BOZUKLUKLAR

Cümledeki sözcüklerin doğru yerde kullanılmaması, söylenmek istenenin karşıtı bir anlamın ortaya çıkmasına ya da cümlenin anlaşılmamasına yol açar.



Deyim ve atasözleriyle ilgili iki tür yanlışlık yapılabilir:

1. KONU:

4. Sözcüğün Yanlış Yerde Kullanımı



• D  eyimler ve atasözleri, kalıplaşmış söz gruplarıdır. Bu kalıpların bozulması ve bir sözün yerine eş anlamlısının getirilmesi anlatım bozukluğu yaratır.



• B  ir deyimin ilettiği anlamla cümlenin taşıdığı anlam arasında bir uyumsuzluğun olması anlatım bozukluğuna neden olur.

206

Örnek: Yeni eve vardım ki bizimkiler beni aradı.

Açıklama: Bu cümlede “yeni” sözcüğü “ev” sözcüğünden sonra kullanılmalıydı, burada anlatılmak istenen yeni bir evin varlığı değildir. Doğrusu, “Eve yeni vardım ki bizimkiler beni aradı.” olmalıydı.

5. Deyim ve Atasözlerinin Yanlış Anlamda Kullanımı

8. Sınıf

11. ÜNİTE: ANLATIM BOZUKLUĞU TÜRKÇE

Örnek: Bir koyundan iki deri çıkmaz. (Yanlış) √ Bir koyundan iki post çıkmaz. (Doğru) Örnek: Haydi bakalım seç pirincin taşını. (Yanlış) √ Haydi bakalım ayıkla pirincin taşını. (Doğru)

6. Anlam Belirsizliği Kişilerden ya da onlarla ilgili durumlardan söz ederken, o kişilerin yerini tutan zamirleri kullanmayız. Bundan dolayı cümlede kişi bakımından bir belirsizlik ortaya çıkar. Örnek: Geldiğini yeni öğrendim. (Senin/Onun)

Açıklama: B  u cümlede bir anlam belirsizliği vardır. Cümlenin başına “senin” ve “onun” sözcüklerinden ikisi de gelebilir. Bu tür durumlarda kişi, net olarak belirtilmesi gerekir.

7. Mantık ve Sıralama Hatası Cümlede verilen kavramların önem sırasının karıştırılması ya da cümlenin mantık açısından yanlış oluşturulması sonucunda ortaya çıkan anlatım bozukluklarıdır.

Örnek: Bırakın yumurta pişirmeyi bir yemek bile yapamaz. (Sıralama hatası)

Bırakın yemek yapmayı bir yumurta bile pişiremez. (Doğru)

Örnek: Tek katlı evin en üst katında geceyi geçirdik.

Açıklama: B  u cümlede mantık hatası yapılmıştır. Çünkü en üst kat diyebilmek için evin birden fazla kattan meydana gelmesi gerekirdi.



NOT: Yapısal anlatım bozuklukları konusuna geçmeden önce cümlenin ögeleri ve fiilde çatı konularını da tekrar etmeniz bu konuyu anlamanızda işinizi kolaylaştıracaktır.

Öğrenme Vakti!

Yapısal Bozukluklar

a. Kişi Bakımından Uyumsuzluk



 zne, tekil veya çoğul birden fazla kişiden oluşuyorsa (“ben ve sen”, “sen ve o”, “onlar ve Osman” gibi) yüklem Ö çoğul kişiye göre çekimlenmelidir.

Örnek: Ben ve sen bu okulda mezun olmuştun. (Yanlış) √ Ben ve sen bu okulda mezun olmuştuk. (Doğru) Örnek: Sen ve o, çok iyi mücadele etti. (Yanlış) √ Sen ve o, çok iyi mücadele ettiniz. (Doğru)



b. Tekillik - Çoğulluk Bakımından Uyumsuzluk

İnsan dışındaki varlıklar (hayvan, bitki, cansız varlıklar) özne olduğunda yüklem daima tekil olur. Örnek: Çimenler yeşermişler. (Yanlış) Çimenler yeşermiş. (Doğru) Örnek: Güvercinler evin damında yuva yapmışlar. (Yanlış) Güvercinler evin damında yuva yapmış. (Doğru) Örnek: Okuldaki sandalyeler çok eski görünüyorlar. (Yanlış) Okuldaki sandalyeler çok eski görünüyor. (Doğru) 8. Sınıf

1. KONU:



YAPISAL BOZUKLUKLAR

1. Özne - Yüklem Uyumsuzluğu

207

11. ÜNİTE: ANLATIM BOZUKLUĞU TÜRKÇE

Özne tekil olduğunda yüklem tekil de olabilir, çoğul da olabilir. Örnek: Öğrenciler bahçede toplanmış. (Doğru) Öğrenciler bahçede toplanmışlar. (Doğru) İnsan dışındaki varlıklara, (bitki, hayvan) insana ait özellikler yüklenmiş yani kişileştirme sanatı yapılmışsa özne çoğul olduğunda yüklem tekil de çoğul da olabilir. Örnek: Fanustaki balıklar çok üzgün görünüyor. (Doğru) Fanustaki balıklar çok üzgün görünüyorlar. (Doğru)

Açıklama: B  u cümlelerde balıklara insan özelliği olan üzgün olma duygusu verilmiş yani kişileştirme sanatına başvurulmuştur. Dolayısıyla yüklem, tekil de olabilir, çoğul da olabilir. Belgisiz zamir ve belgisiz sıfatlar özne görevinde kullanıldıklarında yüklem tekil olur.

Örnek: Bazı çocuklar bugün okula gelmemişler. (Yanlış) Bazı çocuklar bugün okula gelmemiş. (Doğru) Örnek: Birçoğu kütüphanede ders çalışıyorlar. (Yanlış) Birçoğu kütüphanede ders çalışıyor. (Doğru)

2. Öge Eksikliği

Cümlede kullanılması gereken bir öğenin bulunmaması, anlatım bozukluğuna yol açar.



a. Özne Eksikliği



 üklemdeki eyleme uygun bir öznenin olmaması ya da bir öznenin birden fazla yükleme bağlanması anlatım boY zukluğuna yol açabilir.

Örnek: Hiç kimse ondan nefret etmiyor bilakis onu çok seviyordu. (Yanlış)



Özne

Yüklem

Yüklem

Örnek: Hiç kimse ondan nefret etmiyor bilakis herkes onu çok seviyordu. (Doğru)

1. KONU:

YAPISAL BOZUKLUKLAR



208



Özne

Yüklem

Özne

Yüklem

b. Yüklem Eksikliği

 İki farklı yargının tek eylemsiye veya tek yükleme bağlanması, çoğu kez yargılardan birinin eylemsiyle ya da yüklemle uyumsuzluğuna neden olur ve bu durum anlatım bozukluğu yaratır. Bu durumda her farklı yargıyı ayrı bir yan cümleye (eylemsiye) ya da yükleme bağlamak, anlatım bozukluğunu ortadan kaldırır. Örnek: Hava kapalı ama soğuk değildi. (Yanlış)

Açıklama: Bu cümlede ek-fiil eksikliği nedeniyle esas anlatılmak istenen doğru ifade edilemiyor. Cümlede havanın kapalı olduğu, ancak havanın soğuk olmadığı söylenmek istenirken bunun tersi bir anlam ortaya çıkıyor.



Hava kapalıydı ama soğuk değildi. (Doğru)

Örnek: İş konusunda ben onu, o da beni destekler. (Yanlış)

Açıklama: Bu cümlede yüklem eksikliği anlatım bozukluğuna sebebiyet vermiş. Birinci cümledeki yargı, ikinci cümledeki yargıya (yüklem) bağlanmış. Oysa birinci cümlenin yüklemi ile ikinci cümlenin yüklemi aynı olmamalıdır. Birincisinde “desteklerim” olmalıdır.



İş konusunda ben onu desteklerim, o da beni destekler. (Doğru) 8. Sınıf

11. ÜNİTE: ANLATIM BOZUKLUĞU TÜRKÇE



c. Nesne Eksikliği



Cümlelerde ortak kullanılan nesnenin yüklemlere bağlanamamasından kaynaklanır.

Örnek: Ben dostlarıma inanır ve severim.

Açıklama: B  u cümlede “dostlarıma” dolaylı tümlecinin “inanır ve severim” yüklemlerine bağlanmak istenmesi anlatım bozukluğuna yol açmıştır. İkinci yargıda “dostlarımı” nesnesi yüklemden önce yazılması gerekir.



Ben dostlarıma inanır ve dostlarımı severim. (Doğru)

d. Tümleç Eksikliği

 Sıralı ve bağlı cümlelerde yer tamlayıcısı (dolaylı tümleç) veya zarf tamlayıcısının ortak öge kabul edilip tüm yüklemlere bağlanması sonucu ortaya çıkan bir anlatım bozukluğudur. Örnek: Her zaman senin yanındayım, seni yalnız bırakmayacağım. (Yanlış)

Her zaman senin yanındayım, hiçbir zaman seni yalnız bırakmayacağım. (Doğru)

Açıklama: B  u cümlede kullanılan “her zaman” zarf tümleci iki cümle için de ortak kullanılmıştır. Ancak ikinci cümleye uymadığı görülmektedir. Bu da anlatım bozukluğuna sebebiyet verir. Doğrusu;



“Her zaman senin yanındayım, hiçbir zaman seni yalnız bırakmayacağım.” şeklinde olmalıdır.

Örnek: Sana her konuda güveniyor ve yardım bekliyoruz.

Açıklama: B  u cümlede “sana” yer almayıcısı iki cümle için de kullanılmış. Ancak “sana” sözcüğünün ikinci cümleye uymadığı görülmektedir. Bu durum anlatım bozukluğuna neden olmuştur.



“Sana her konuda güveniyor ve senden yardım bekliyoruz.” şeklinde olmalıydı.

3. Çatı Uyumsuzluğu

 irleşik cümlelerde fiilimsinin ve yüklemin çatı bakımından (etken - edilgen) uyumlu olmaması anlatım bozukluB ğuna yol açar.

Örnek: Yurtta biraz televizyon izletilip erkenden yattık. (edilgen - etken)



Yurtta biraz televizyon izleyip erkenden yattık. (etken - etken)



Yurtta biraz televizyon izletilip erkenden yatıldı. (edilgen - edilgen)

4. Tamlama Yanlışlıkları

 enellikle isim ve sıfatların aynı tamlanana bağlanması sonucu oluşan bir anlatım bozukluğudur. Bu nedenle G isimlerle sıfatların aynı tamlanana bağlandığı kullanımlara dikkat etmek gerekir.

Örnek: 23 Nisan’da özel ve kamu kuruluşları bir gün tatil edildi. (Yanlış)

Açıklama: B  u cümlede “kamu kuruluşları” belirtisiz isim tamlaması şeklindedir ve doğrudur. Ancak “özel” sözcüğü “kuruluşları” tamlananına bağlanamaz. Çünkü “özel” sözcüğü sıfattır. Bu nedenle “özel kuruluşları” ifadesini söylemek yanlıştır. Cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek için “özel” sözcüğünden sonra “kuruluşlar” ismini getirmemiz gerekir.

8. Sınıf

23 Nisan’da özel kuruluşlar ve kamu kuruluşları bir gün tatil edildi. (Doğru)

YAPISAL BOZUKLUKLAR

Açıklama: B  u cümlede, yan cümledeki eylemsinin “izletilip” edilgen, temel cümlenin yükleminin “yattık” etken bir eylem olması, anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Bu nedenle söz konusu yüklem ve eylemsi ya etken ya da edilgen yapılarak ortadaki çatı uyuşmazlığı kaldırılmalıdır. Yani bu cümle iki şekilde düzeltilebilir:

1. KONU:



209

11. ÜNİTE: ANLATIM BOZUKLUĞU TÜRKÇE

Örnek: Sosyal bilgiler dersinde doğa ve toplumsal olayları inceledik. (Yanlış)

Sosyal bilgiler dersinde doğa olaylarını ve toplumsal olayları inceledik. (Doğru)

Örnek: Şimdiki nesil, duygusal ve kişilik sorunları yaşıyor. (Yanlış)

Şimdiki nesil, duygusal sorunlar ve kişilik sorunları yaşıyor. (Doğru)

5. Bağlaç Yanlışlıkları

 ağlaçlardan bazıları olumlu ve olumsuz yargıları birbirine bağlar. Bu duruma uymayan kullanımlarda anlatım B bozukluğu meydana gelir.

Örnek: Verdiğim bütün ödevleri yaptı ama arkadaşına da yardım etti. (Yanlış)

Açıklama: Bu cümlede “ama” bağlacı kullanılması doğru değildir. “ama” bağlacı bir olumlu yargıyla bir olumsuz yargıyı birbirine bağlar. Bu cümlede ise ilk yargı da ikinci yargı da olumludur. Bu yüzden “ama” çıkarılmalı, yerine “hatta” bağlacı kullanılmadır.



Verdiğim bütün ödevleri yaptı hatta arkadaşına da yardım etti. (Doğru)

Örnek: Kahve içmeyi sevmem hatta çay içmeyi severim. (Yanlış)

Açıklama: Bu cümlede “hatta” bağlacı kullanılması doğru değildir. “hatta” bağlacı olumlu iki yargıyı birbirine bağlar. Bu cümlede ise ilk yargı olumsuz, ikinci yargı olumludur. Bu yüzden “hatta” çıkarılmalı, yerine “ama, fakat, lakin” bağlacı kullanılmadır.



Kahve içmeyi sevmem ama çay içmeyi severim. (Doğru)

6. Eklerin Yanlış Kullanımı

Cümlede eklerin eksik, fazla veya yanlış kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar.

1. KONU:

YAPISAL BOZUKLUKLAR

Örnek: Okumak zihnimizi geliştirir, kültürü artırır. (Yanlış)

210



Açıklama: Bu cümlede iyelik ekinin eksik kullanımından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır. Cümledeki “kültürü” sözcüğü “kültürümüzü” olarak değiştirilmelidir.



Okumak zihnimizi geliştirir, kültürümüzü artırır. (Doğru)

Örnek: Onun en büyük hatası herkese çabuk güvenmesindendir. (Yanlış)

Açıklama: Bu cümlede gereksiz ek kullanımından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır. Cümledeki “güvenmesindendir” sözcüğü “güvenmesidir” olarak değiştirilmelidir.



Onun en büyük hatası herkese çabuk güvenmesidir. (Doğru) NOT: Dilimizde çokluk anlamı taşıyan belgisiz sıfatlarla oluşturulan tamlamalarda isimler çokluk eki almaz.



Örnek: Bu ülkede insanı şaşkına çeviren birçok güzellikler var. (Yanlış)

Açıklama: Bu cümlede “birçok” belgisiz sıfatı “güzellik” sözcüğüyle tamlama oluşturmuştur. “Birçok” sözcüğü çokluk anlamı taşıdığı için “güzellikler” sözcüğünde “-ler” ekine gerek yoktur.





Burada insanı şaşkına çeviren birçok güzellik var. (Doğru) 8. Sınıf

11. ÜNİTE: ANLATIM BOZUKLUĞU TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki cümlelerde yer alan anlatım bozukluğunu bulup tabloda ilgili bölümü “ ” ile işaretleyiniz. Yüklem eksikliği

Cümleler

1.

Herkes onun başarılı olacağına inanıyor, ilk turdan eleneceğini düşünmüyordu.

2.

Seni hiçbir zaman unutmadı, her zaman mektup yazdı.

3.

Yemek seçme konusunda ben onu, o da beni etkilemek istemez.

4.

İşe yeni başlayan çocuk elini cama vurdu, kırdı.

5.

Hiçbir zaman kendini düşünmedi, ailesinin mutluluğu için çalıştı.

6.

Arkadaşlarla akşam maç eşliğinde kola, cips ve pasta yedik.

7.

Oduncunun çocukları geldiği yeri unutmamak için çakıl taşları bıraktı.

8.

Deneme sınavındaki hatalar düzeltilecek ve tekrar basılacak.

9.

Hiçbiri onun üniversiteyi kazandığına inanmıyor, hayret ediyordu.

10.

Yazara yöneltilen ağır eleştirilere yazar nasıl cevap veriyor, nasıl boğuşuyor?

Özne eksikliği

Nesne eksikliği

Yer tamlayıcısı eksikliği

Zarf tamlayıcısı eksikliği

2. Aşağıdaki cümlelerde yer alan anlatım bozukluğunu bulup tabloda ilgili bölümü “X” ile işaretleyiniz.

8. Sınıf

Bu derste belgisiz ve soru sıfatını öğrendik.

2.

Bu çiftlikteki her işi o yapıyor ne yazık ki çok yoruluyor.

3.

Öğrencilerimizden yüksek puan bekledik ama sınavda düşük puan alındı.

4.

Düğün için yapılan yemekleri bir kenara bırakılıp halay çektiler.

5.

Senin en beğendiğim yanın kardeşlerine sahip çıktığındır.

6.

Bilgisayar çıkardığı ses sınıftaki herkesi rahatsız etmişti.

7.

Tatbikat yerine birçok askeri ve polis aracı geldi.

Tamlama Yanlışlıkları

Bağlaç Yanlışlıkları

Eklerin Yanlış Kullanımı

YAPISAL BOZUKLUKLAR

1.

Çatı Uyumsuzluğu

1. KONU:

Cümleler

211

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem eksikli-

4. İnsanlarla konuşmasını bilmeyen bir adama ne diye-

A) Telefonun şarjı bitiyordu ve sürekli uyarı veriyordu.

Bu cümledeki anlatım bozukluğunun sebebi aşağıdakilerden hangisidir?

ğinden kaynaklanan anlatım bozukluğu vardır?

B) Sabahları okula gitmeden önce bir parça simit ve çay içiyorum. C) İnsanlara önce umut vaat ediyor, sonra da kandırıyordu. D) Sınıf arkadaşlarıyla sinemaya gitti, bilet aldı.

biliriz ki!

A) Özne - yüklem uyumsuzluğu B) Eklerin yanlış kullanımı C) Tamlama yanlışlığı D) Çatı uyumsuzluğu

2. Müzenin inşaatı tamamlandı, haziranda hizmete açılacak.

5. Özel ve devlet okulları, önümüzdeki yıldan itibaren

Bu cümledeki anlatım bozukluğunun sebebi aşağıdakilerden hangisidir?

yeni müfredata uyum sağlayabilmek için pilot uygulamalara geçti.

A) Nesne eksikliği

Bu cümlede aşağıdaki anlatım bozukluklarından hangisi bulunmaktadır?

B) Eklerin yanlış kullanımı

A) Tamlama yanlışlığı

C) Özne eksikliği

B) Tümleç eksikliği

D) Tamlama yanlışlığı

C) Özne - yüklem uyumsuzluğu D) Eklerin yanlış kullanımı

3. I. Ben kitap okumayı, o film izlemeyi çok seviyor. II. Maçın hakemi maça geç gelince iptal edildi. III. Balkonda yetiştirdiği çiçeklere sıcak bir şekilde gülümser, severdi. IV. Sizi arayıp sormayan, destek vermeyen insanlar var. Yukarıda numaralandırılmış cümlelerin hangisinde nesne eksikliğinden kaynaklı bir anlatım bozukluğu vardır? A) I.   212

B) II.  

C) III.  

D) IV.

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde çatı uyuşmazlığından kaynaklı bir anlatım bozukluğu vardır?

A) Birçok seneler geçti, kimse seferinden geri dönmedi. B) Karışıma biraz tuz eklenip karışım iyice yoğruldu. C) Dün akşam mısır patlatılıp film izledik. D) Öğretim hayatı boyunca hep iyi bir öğrenci oldu. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Öznenin ifade ettiği şahısla yüklemin aldığı şahıs eki birbiriyle uyumlu olmalıdır. Aksi takdirde kişi bakımından özne - yüklem uyumsuzluğundan kaynaklanan anlatım bozukluğu oluşur.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde kişi bakımından özne - yüklemin uyumsuz olması anlatım bozukluğuna sebep olmuştur? A) Ben ve Ayşe, küçük odada çizgi film izliyorduk. B) Sen ve Mehmet, bu akşamki iftar programımıza davetlisiniz. C) Kemal, Zeynep ve o okulumuzu temsilen bilgi yarışmasına katılacaklar. D) Arkadaşlarım ve ben hafta sonu yürüyüş yapmayı ve denize girmeyi seviyorum.

2. Birden çok yargının bulunduğu cümlelerde, yüklemlerin birine nesne getirilmesi gerektiği hâlde getirilmemişse nesne eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu oluşur. Örneğin “Ona sessizce yaklaştı, bir çırpıda yakaladı.” sıralı cümlesinde ikinci cümlenin nesne alması gerekirken almadığı ve birinci cümlenin dolaylı tümleci olan “ona” sözcüğü sanki nesneymiş gibi algılandığını söyleyebiliriz. Hâlbuki ikinci cümleye nesne olan “onu” sözcüğünün eklenmesi gerekir. Buna göre, aşağıdaki cümlelerin hangisinde nesne eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır? A) Onlara neden bu kadar yardım ediyor ve destekliyorsun? B) Öğrenciyi her fırsatta destekliyor, hediyeler alıyordu. C) Biz ağaçları hiç ilaçlamadık, yine de meyve verdi. D) Krize herkes hazırlıksız yakalanmış, ne yapacağını bilememiş.

3. Yüklemi isim soylu olan sözcüklerde yüklemlerden biri olumlu, diğeri olumsuz anlam taşıyabilir. Bu durumda ek eylemin eksik olması anlatım bozukluğuna neden olur. Buna göre; I. Tünelin bu kadar kısa sürede bitirileceğine hiçbirimiz ihtimal vermemiştik. II. Önemli bir oyuncuydu ancak gösterdiği performans yeterli değildi. III. Küresel ısınma ile ilgili düşünceleri sağlam ama konuşmaları mantıklı değildi. IV. Kamu ve özelde çalışanlara yapılan iyileşme hiç kimseyi tatmin etmedi. cümlelerin hangisinde ek eylemin eksik olmasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır? A) I. 8. Sınıf

B) II.

C) III.

D) IV. 213

TEST - 1

11. ÜNİTE: ANLATIM BOZUKLUĞU

4. Okulumuza yeni gelen müdür, disiplin talimatıyla ilgili birçok konularda bize soru sordu.” Yukarıdaki cümlede anlatım bozukluğunun sebebi aşağıdakilerden hangisidir? A) Tamlama yanlışlığı

B) Çokluk ekinin gereksiz kullanımı

C) Özne - yüklem uyumsuzluğu

D) Çatı uyuşmazlığı

5. Cümlede eklerin yanlış, eksik ya da fazla kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar. Örneğin “Biz, gerekmedikçe savaşmasını reddeden bir toplumuz.” cümlesinde “savaşmasını” sözcüğünde iyelik eki gereksiz ve yanlış kullanılmıştır. Cümlenin doğrusu “Biz, gerekmedikçe savaşmayı reddeden bir toplumuz.” olmalıdır. Buna göre aşağıdaki cümlelerden hangisinde, ekin yanlış kullanılmasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır? A) Çok üzgün olmasına karşın, bunu belli etmemeye çalışıyordu. B) Tarladan topladığımız domatesleri salça yaptık, çok da lezzetliydi. C) Tüm konuları kapsayan bir eser yazmak istiyor, çabalıyordu. D) Yazar, bu kitabında kavuşmasını bilmeyen iki aşığı anlatıyor.

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğunu gidermek için yalnızca belli bir yere “,” konulması yeterli olur?

A) Belediye yetkililerini tanıyoruz ve sonsuz güveniyoruz. B) Toplantıda herkese işin ciddiyetini anlattı, çok çalışamaya ikna etti. C) Düzenli ve tertipli ol kardeşin gibi öğretmenlerinin gözüne gir. D) Önümüzdeki haftanın programlarından bazılarını hatırlatmaya çalıştık.

7. Birden çok yüklemli cümlelerde zarf tamlayıcılarının yüklemlerin hepsiyle uyumlu olması gerekir. Zarf tamlayıcısının yükleme uymaması zarf tamlayıcısı eksikliğinden kaynaklanan anlatım bozukluğuna neden olur.

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde zarf tamlayıcısı eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu yapılmıştır? A) Akıllı defterdeki yanlışlar düzeltilecek ve ikinci baskıya girecek. B) Önce çocukları etrafına topluyor, sonra oyun oynuyor. C) Düğün hazırlıkları için eşyaları ben, organizasyonu o yapardı. D) Doktor önce yarayı temizledi, sonra da merhem sürdü. 214

8. Sınıf

12. ÜNİTE

BİZİM SINIF

NOKTALAMA İŞARETLERİ Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

Nokta(.), Virgül(,) Neler Öğreneceğiz?



T.8.3.1. Noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli ve sessiz okur. T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Bilmen Gerekenler! Duygu ve düşünceleri daha açık ifade etmek, cümlenin yapısını ve duraklama noktalarını belirlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek üzere noktalama işaretleri kullanılır. Noktalama işaretlerinden nokta, virgül, noktalı virgül, iki nokta, üç nokta, soru, ünlem, tırnak, ayraç ve kesme işaretleri ait oldukları kelimelere bitişik olarak yazılır ve kesme dışındaki işaretlerden sonra bir harf boşluğu ara verilir.

Öğrenme Vakti! 1. Nokta (.)

• Cümlenin sonuna konur.

Örnek: TBMM, 1920 yılında kurulmuştur.

• Bazı kısaltmaların sonuna konur.

Örnek: P  rof. (profesör), Dr. (doktor), Yrd. Doç. (yardımcı doçent), Av. (avukat) İng. (İngilizce) vb.

• Sayılardan sonra sıra bildirmek için konur.

Örnek: 2  . (ikinci), 15. (on beşinci); II. Mahmut, XIV. Louis, XVI. yüzyıl; 5. Cadde, 1254. Sokak vb. NOT 1: Arka arkaya sıralandıkları için virgülle veya çizgiyle ayrılan rakamlardan yalnızca sonuncu rakamdan sonra nokta konur.

1. KONU:

NOKTA(.), VİRGÜL(,)



216



Örnek: 3  , 4 ve 5. sorular

• Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya harflerden sonra konur.

Örnek: I. 1.

A. a.



B. b.



Örnek: XV, XVI ve XVII. yüzyıllarda Osmanlı Devleti güçlüydü.

II. 2.

• Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur.

Örnek: 1  9.05.1019



Örnek: 19.VII.2007

NOT 2: Tarihlerde ay adları yazıyla da yazılabilir. Bu durumda ay adlarından önce ve sonra nokta kullanılmaz.



Örnek: 1  9 Mayıs 1919, 17 Eylül 1997 vb.

• Saat ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur.

Örnek: 09.05

Örnek: Filmimiz 13.35’te başladı. 8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

• Kitap, dergi künyelerinin sonuna konur.

Örnek: R  eşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu, Yapı Kredi Yayınları, Ankara, 1998. NOT 3: Dört ve dörtten çok rakamlı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır ve araya nokta konur.



Örnek: 3.000

Örnek: 423.198

Örnek: 89.250.819

• Genel ağ adreslerinde kullanılır.

Örnek: http://www.startfen.com.tr.

• Matematikte çarpma işareti yerine kullanılır.

Örnek: 4.5 = 20

Örnek: 12.6 = 72

Örnek: 12.12 = 144:

2. Virgül (,)

• Birbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime gruplarının arasına konur.

Örnek: Dünyanın ayakta kalması yeni kuşağın gücüne, emeğine, sevgisine bakar.

• Sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur.

Örnek: Pencere kenarındaki serçeyi içeri aldım, battaniyede ısıttım.

• Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan özneyi belirtmek için konur.

Örnek: A  tatürk, her ortamda mensubu bulunduğu Türk milletiyle gurur duyar ve milletin onurunu en iyi şekilde temsil etmeyi görev bilirdi.

• C  ümle içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara cümlelerin başına ve sonuna konur.

Örnek: Evimizin yaramaz kedisi, Gofret, perdeleri tırmalamıştı. ara söz Örnek: Sinemaya Pelin, hiç hoşlanmıyorum, geç kalmış. ara cümle

Örnek: Akşam, yine akşam, yine akşam, Göllerde bu dem bir kamış olsam! (Ahmet Haşim)

• Tırnak içinde olmayan alıntı cümlelerinden sonra konur.

Örnek: Antalya’ya yarın gideceğim, dedi. Örnek: Aç karnına kola içmekle hiç de iyi etmiyorsun, dedi.

• Konuşma çizgisinden sonraki alıntı cümlesinin bitimine konur.

Örnek: – Bu akşam İzmir’e gidecek misiniz, diye sordu.

• Edebî eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konur.

Örnek: Kapıyı açıp Sinan Bey’e, – Bir isteğiniz var mı, dedi. 8. Sınıf

NOKTA(.), VİRGÜL(,)

• Anlama güç kazandırmak için tekrarlanan kelimeler arasına konur.

1. KONU:



217

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

• K  endisinden sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul ve teşvik bildiren hayır, yok, evet, peki, pekâlâ, tamam, olur, hayhay, başüstüne, öyle, haydi, elbette gibi kelimelerden sonra konur.

Örnek: Evet, sizinle birlikte o da yarışmalara katılacak. Örnek: Hayır, baştan beri istemediğimi size söylemiştim.

• B  ir kelimenin kendisinden sonra gelen kelime veya kelime gruplarıyla yapı ve anlam bakımından bağlantısı olmadığını göstermek ve anlam karışıklığını önlemek için kullanılır.

Örnek: Yaşlı, ağacın dibinde oturdu.

• Hitap için kullanılan kelimelerden sonra konur.

Örnek: Ey ahali, şimdi herkes beni dinlesin!

Örnek: Değerli basın mensupları, hoş geldiniz!

• Sayıların yazılışında kesirleri ayırmak için kullanılır.

Örnek: 35,5

Örnek: Bu gece, eğlenceleri içlerine sinmedi.

Örnek: 42,3

Örnek: 123,98

• Kitap, dergi künyelerinde yazar, eser, basımevi vb. maddelerden sonra konur.

Örnek: Yaşar Kemal, Ağrı Dağı Efsanesi, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul, 1988.

• Özne olarak kullanıldıklarında bu, şu, o zamirlerinden sonra konur.

Örnek: Bu, hiç unutamayacağım bir anı olacak. Örnek: O, geçmişte yaşadıklarını unutarak onunla mutlu olmayı seçti.

• Metin içinde art arda gelen zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra konur.

Örnek: Simitten parçalar koparıp, martılara atarak bir nebze olsun mutlu olmaya çalıştı. NOT 1: M  etin içinde zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra virgül konmaz. Örnek: Karşı masadaki çocuğun gülümseyip yemek yemesi kadar doğal bir şey yoktu. NOT 2: M  etin içinde ve, veya, yahut, ya … ya bağlaçlarından önce de sonra da virgül konmaz. Örnek: Ya bizimle düğüne gel ya evde kal.

1. KONU:

NOKTA(.), VİRGÜL(,)

NOT 3: T  ekrarlı bağlaçlardan önce ve sonra virgül konmaz. Örnek: Hem suçlu hem güçlü. Örnek: Ne yardım ediyor ne buradan gidiyor.

218

NOT 4: Cümlede  pekiştirme ve bağlama görevinde kullanılan da / de bağlacından sonra virgül konmaz. Örnek: Bu kadar da olmaz dedirten hadiseler yaşandı bu memlekette. NOT 5: Metin içinde -ınca / -ince anlamıyla zarf-fiil görevinde kullanılan mı / mi ekinden sonra virgül konmaz. Örnek: Ben aç yattım mı kötü kötü rüyalar görürüm nedense.



NOT 6: Ş  art ekinden sonra virgül konmaz. Örnek: Bu arabaya aklın yatarsa hemen alıveririz kardeşimize. 8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1.

Aşağıdaki cümlelerdeki nokta(.) işaretinin kullanım amaçlarını yazınız. 1. 2. 3.

Alb. Suat, birliğindeki askerleri geri çekti. II. Dünya Savaşı’nda Türkiye çekimser kaldı.

Aşağıda verilen nokta(.)’nın işlevlerine uygun birer örnek yazınız. Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren A. sayıları birbirinden ayırmak için konur. Saat ve dakika gösteren sayıları birbirinden B. ayırmak için konur.

Oynanamayan maç, 21.06.2022’ye ertelendi.

Anayasanın 1,2 ve 3. maddeleri asla değiştiri4. lemez. Tören, 09.05’te siren sesinin çalmasıyla başla5. yacak. “Bizim Sınıf” defterinizi www.startfen.com adre6. sinden satın alabilirsiniz. Ülkemizin sınırları içerisinde 100.000 km’lik ye7. ni yollar yapıldı.

C. D.

Bazı kısaltmaların sonuna konur. Sayılardan sonra sıra bildirmek için konur.

Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya E. harflerden sonra konur.

F. G.

Matematikte çarpma işareti yerine kullanılır.

Cümlenin sonuna konur.

2. Aşağıdaki tabloda verilen cümlelerdeki virgülün (,) kullanım amaçlarını yazınız.

Kitabını, defterini, kalemini, silgisini alıp okula gitti.

2.

Yalnız kalmayı severdi, saatlerce tek başına kitap okuyabilirdi.

3.

Ercüment Bey, birçok müşterinin memnuniyetini göz önüne alarak işe yeni başlayan 19 yaşındaki gence bir maaş ikramiye verdi.

4.

Sınıfın çalışkanı, Mehmet, LGS’de 500 tam puan alarak Türkiye birincisi oldu.

5.

Gece, yine gece, yine gece, Karanlıklar biter mi böylece?

6.

Hizmetli, kadını durmadan çalıştırıyordu.

7.

Kıymetli Meslektaşlarım,

8.

Evet, İç Anadolu’da bu yıl kuraklık etkisini gösterecek.

9.

Fatih AY, 8.Sınıf Türkçe Paragraf ve Anlam Bilgisi Soru Bankası, Startfen Yayınları, Ankara, 2022.

10. Herkesten her şeyi beklemeyeceksin, dedi. 8. Sınıf

NOKTA(.), VİRGÜL(,)

1.

Virgülün Kullanım Amacı

1. KONU:

Cümleler

219

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde noktanın kullanımıyla ilgili yanlışlık yapılmıştır?

A) Her yıl bu fabrikada 3.700 personel çalışmaktadır. B) 21. Cadde’de yoğun bir trafik söz konusu olduğundan şoförlerin dikkatli olmaları rica olunur. C) Futbol Federasyonu, yarın Riva’da 14.00’te bir basın toplantısı düzenleyecek. D) LGS, 5.Haziran.2022 Pazar günü tüm ortaokullarda yapılacak.

4. Aşağıda noktanın kullanıldığı yerlerle ilgili bazı kurallar verilmiştir:

• Sayılardan sonra sıra bildirmek için konur. • Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları ayırmak için konur. • Saat ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur. • Bazı kısaltmaların sonuna konur. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde nokta (.) işaretinin kullanımı yanlıştır? A) T.H.Y. bu yıl uçuşlarını iki kat arttıracağını açıkladı. B) Türkiye Cumhuriyeti, 29.10.2023’te 100. yaşını kutlayacak. C) Polisler 3254. Sokak’ı bir süreliğine trafiğe kapattı.

2. Eğer çevrenizdeki insanları geliştirmek istiyorsanız

D) Açılış töreni 09.30’da kent meydanında gerçekleştirilecek.

Bu cümlede kullanılan virgülün (,) işlevi aşağıdakilerden hangisidir?

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde virgül (,) farklı

onların kendi seçimlerini yapmalarına, kendi kararlarını vermelerine, kendi işlerini görmelerine olanak sağlayınız.

A) Birbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime gruplarının arasına konur. B) Sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur. C) Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan özneyi belirtmek için konur. D) Cümle içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara cümlelerin başına ve sonuna konur.

bir işlevde kullanılmıştır?

A) Akşam olmak üzereydi, eve gitme zamanıydı doğrusu. B) Elindeki eşyaları bıraktı, sessizce oradan ayrıldı. C) Masanın üzerindeki kalem kutusunu, not defterini çantasına koydu. D) Kapıda duran adama yaklaştı, kardeşiyle konuşmaya başladı.

6. Garip Akımı’nın temsilcisi, Orhan Veli, şiirlerini serbest ölçüyle yazardı.

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde virgül farklı bir işlevde kullanılmıştır?

A) Arkadaşlar, gösterdiğiniz ilgiden dolayı hepinize teşekkür ederim. B) Çocuklar, biraz sessiz olur musunuz lütfen! C) Öğrenciler, hedef belirlemedikleri için ne yapacaklarını bilmiyorlar. D) Dostlar, pazar akşamı sahile iniyoruz. 220

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde virgül (,) bu cümledeki işleviyle kullanılmıştır? A) Paketin içinden iki gömlek, bir takım elbise, iki çorap çıktı. B) Kertenkeleler, böcekler, tavşanlar her biri bir tarafa kaçışıyordu. C) O zamanlar, elli yıl önce, köye suyu eşeklerle getirirdik. D) İş hayatından, sosyal hayattan, şehir hayatından soğudum. 8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

Noktalı Virgül(;), İki Nokta(:), Üç Nokta (…) Neler Öğreneceğiz?



T.8.3.1. Noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli ve sessiz okur. T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Öğrenme Vakti! 3. Noktalı Virgül (;)

• Cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için konur.

Örnek: Erkek çocuklara Emre, Ahmet, Mehmet, Mustafa; kız çocuklara ise Ayşe, Fatma, Hatice, Zeynep adları verilir.

• Ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur.

Örnek: At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.

• İkiden fazla eş değer ögeler arasında virgül bulunan cümlelerde özneden sonra noktalı virgül konabilir.

Örnek: Yeni usul şiirimiz; zevksiz, köksüz, acemice görünüyordu.

4. İki Nokta (:) Örnek: “ Sanat toplum içindir.” görüşünü savunan sanatçıları sıralayalım: Namık Kemal, Ahmet Vefik Paşa ve Şemsettin Sami.

• Kendisiyle ilgili açıklama verilecek cümlenin sonuna konur.

Örnek: M  ahkemeden çıkan en önemli kararlar şunlardı: Hiç kimse özgürlüğünden alıkonulamaz ve hiç kimse suç işlediği kesinleşmeyene kadar suçlu kabul edilemez.

• Karşılıklı konuşmalarda, konuşan kişiyi belirten sözlerden sonra konur.

Örnek: H  acivat: Vay Karagöz’üm, iki gözüm sen hoş geldin!  Karagöz: Hoş bulduk Hacı cav cav.

• Edebî eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konur.

Örnek: – Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda?  Ziraatçı sayar: – Yulaf, pancar, zerzevat, tütün…

• Genel ağ adreslerinde kullanılır.

Örnek: http://www.startfen.com.tr

• Matematikte bölme işareti olarak kullanılır.

Örnek: 63:7 = 9 8. Sınıf

Örnek: 150:2 = 75

Örnek: 25:5 = 5

NOKTALI VIRGÜL(;), İKI NOKTA(:), ÜÇ NOKTA (…)

• Kendisiyle ilgili örnek verilecek cümlenin sonuna konur.

2. KONU:



221

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

5. Üç Nokta (…)

• Anlatım olarak tamamlanmamış cümlelerin sonuna konur.

Örnek: İleri görüşlü, akıllı bir çocuk olmasına rağmen yine de…

• K  aba sayıldığı için veya bir başka sebepten dolayı açık yazılmak istenmeyen kelime ve bölümlerin yerine konur.

Örnek: Sonunda S…’a yaklaşmış ve derin bir nefes almıştı.

• Alıntılarda başta, ortada ve sonda alınmayan kelime veya bölümlerin yerine konur.

Örnek: … derken şehrin öte başından boğuk boğuk sesler gelmeye başladı…

• S  özün bir yerde kesilerek geri kalan bölümün okuyucunun hayal dünyasına bırakıldığını göstermek veya ifadeye güç katmak için konur.

Örnek: Sana uğurlar olsun… Ayrılıyor yolumuz!

• Ünlem ve seslenmelerde anlatımı pekiştirmek için konur.

Örnek: Gölgeler yaklaştılar. Bir adım kalınca onu kıyafetinden tanıdılar: – Koca Ali… Koca Ali, be!..

• Karşılıklı konuşmalarda, yeterli olmayan, eksik bırakılan cevaplarda kullanılır.

Öğretmenin Notu:

2. KONU:

NOKTALI VIRGÜL(;), İKI NOKTA(:), ÜÇ NOKTA (…)

Örnek: – Her gün neden geç kalıyorsun? – ...

222

8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 3. Aşağıdaki cümlelerde kullanılan noktalı virgülün (;) kullanım amaçlarını yazınız. Cümleler

1.

İzmir, Manisa, Aydın, Ege Bölgesi’nde; Bursa, İstanbul, Kocaeli Marmara Bölgesi’nde yer alır.

2.

At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.

3.

Okulumuzun yeni misyonu; sevgi, saygı çerçevesinde öğrencilerimizin akademik ve sportif bir başarı elde etmelerini sağlamak.

4.

Karpuz, kavun, üzüm, çilek yaz meyveleri; mandalina, nar, portakal kış meyveleridir.

5.

Sevinçten, heyecandan içim içime sığmıyor; bağırmak, kahkahalar atmak, ağlamak istiyorum.

Noktalı Virgülün Kullanım Amacı

4. Aşağıdaki cümlelerde iki noktanın (:) kullanım amaçlarını yazınız. 1.

A Milli Takımı’nda çok başarılı birkaç oyuncu sıralayalım: Hakan Çalhanoğlu, Abdülkadir Ömür, Kaan Ayhan, Çağlar Söyüncü, Enes Ünal…

2.

Hacivat: Vay Karagöz’üm hoş geldin, sefalar getirdin! Karagöz: Hoş bulduk Hacı Cav Cav, bana meyvalar mı getirdin?

3.

Bu hikâye bana şunu öğretti: Ne olursa olsun asla arkadaşlarımızı yarı yolda bırakmamalıyız.

4.

…Eskici son bir umutla çocuğun gözlerine bakar ve şunları söyler: – Hoşça kal güzel evlat, tekrar görüşmek dileğiyle…

5.

Kurumsal denemenin cevap anahtarını http://www.startfen.com.tr adresinden temin edebilirsiniz.

6.

24:6 = 4

7.

Hayatımda şu üç kuraldan vazgeçmem: saygılı ol, terbiyeni bozma ve asla pes etme!

5. Aşağıdaki cümlelerde yay ayraçla gösterilen herhangi bir yere üç nokta getirilecekse “ ” getirilmeyecekse “X” işaretini karşısına yazınız.

Cümleler

8. Sınıf

1.

Onunla tam sokağın başında karşılaştık derken( )

2.

Dün gece yaşanan olayı sadece E( ) görmüş

3.

Pazar günü sana sarı laleler almıştım çiçek pazarında( )

4.

( ) derken daha sınavın başında soğuk soğuk terler atmaya başladı ( )

5.

– Neden et yemiyorsun? –() – Yaptığım yemeği beğenmedin mi? – Hayır, aksine ben çok ( )

6.

Ben gidince gel köye etrafına topladığın bir avuç insanla( )

7.

Koca Yusuf ( ) Koca Yusuf be( )

Var

Yok

NOKTALI VIRGÜL(;), İKI NOKTA(:), ÜÇ NOKTA (…)

İki Noktanın Kullanım Amacı

2. KONU:

Cümleler

223

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Eskiden İstanbul’da muhabbeti dışarı sızdıran ahşap

evleri (I) sevgiliye el sallayan neşeli cumbaları (II) anahtar delikleri paslanmış tahta kapıları (III) billur sular akıtan cömert sebilleri ve bir ok işareti gibi semayı gösteren haşmetli minareleri (IV) Bu metinde numaralanmış yerlerden hangisine üç nokta (…) getirilmelidir? A) I 

B) II 

C) III 

D) IV

4. Önemli olan şudur: Birey, kendi içindeki iyimserlikle kötümserliği dengelemesini bilmelidir.

Bu cümlede iki noktanın kullanımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Karşılıklı konuşmalarda, konuşan kişiyi belirten sözlerden sonra konmuştur. B) Kendisiyle ilgili açıklama yapılacak cümlenin sonuna konmuştur. C) Kendisiyle ilgili örnek verilecek cümlenin sonuna konmuştur. D) Edebî eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konmuştur.

2. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde noktalı virgül (;) diğerlerinden farklı bir görevde kullanılmıştır?

A) Meyvelerden kiraz, şeftali üzüm ve kavunu; sebzelerden biber, patates, domates ve patlıcanı severim. B) Bugün Türkçe, din kültürü, sosyal bilgiler; yarın matematik, fen bilimleri ve İngilizce sınavlarına gireceğiz. C) Erkek tarafı koltuk takımı, yemek masası, beyaz eşyaları; kız tarafı küçük ev aletleri, mutfak gereçleri alır. D) Semra; Orhan, Fatih ve Hüseyin’den daha çalışkan bir öğrenciydi.

5. Bir kasabın etlerini satmak için yaptığı pek çok iş var-

dır( ) hayvanı kesmek, temizlemek, dolaba koyup dinlendirmek( ) Bu nedenle kasaplara satır, bıçak, bileyici gibi araçlar( ) dolap, tezgâh, masa gibi malzemeler gereklidir( ) Bu metinde yay ayraçla gösterilen yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilen noktalama işaretleri sırasıyla getirilmelidir? A) (;) (.) (;) (!)

B) (;) (...) (,) (.)

C) (:) (.) (,) (.)

D) (:) (...) (;) (.)

3. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde yay ayraçla gösterilen yere iki nokta (:) getirilemez?

A) Sözü şuraya getirmek istiyorum( ) Fanatik, aşırı romantik, uçlarda dolaşan iyimserlik de kötümserlik de bence tehlikelidir. B) Babam, çeşmeye bakarken yalağın içinde kırılmış kaşağıyı gördü, Dadaruh’a haykırdı( ) – Gel buraya! C) Küçük hanımlar, küçük beyler( ) Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. D) Bizde üç işe amin derler( ) Taziyeye, kurbanlık koça ve askere giden yiğite. 224

6. Üç nokta, anlatım olarak tamamlanmamış cümlelerin sonuna konur.

Buna göre aşağıdaki cümlelerden hangisinin sonuna üç nokta getirilmez? A) Siz verdiğiniz notu, ben de hayallerimi B) Birçok yaz meyvesi yetişir: kiraz, şeftali, kavun, karpuz C) Yazar bu şekilde davrandıysa vardır bir bildiği D) Yağmurlu günlerde uyku öyle bir hoşuma gider ki 8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

Soru İşareti(?), Ünlem İşareti(!), Kısa Çizgi (-), Uzun Çizgi (–) Eğik Çizgi (/) Neler Öğreneceğiz?



T.8.3.1. Noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli ve sessiz okur. T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Öğrenme Vakti!

6. Soru İşareti (?)

• Soru eki veya sözü içeren cümle veya sözlerin sonuna konur.

Örnek: N  e zaman geleceksin bizim bu memlekete?

Örnek: G  işedeki memur sordu: – Tuttuğunuz takım?

• Bilinmeyen, kesin olmayan veya şüpheyle karşılanan yer, tarih vb. durumlar için kullanılır.

Örnek: 1290(?) yılında doğan Mevlana Celaleddin Rumi… Örnek: Bu yaz tatilini Muğla’da(?) geçirecekmiş. NOT 1: mı / mi ekini alan yan cümle temel cümlenin zarf tümleci olduğunda cümlenin sonuna soru işareti konmaz. Örnek: Maç bitti mi eve gideriz. Örnek: Sabah oldu mu okula gideriz yine. NOT 2: Soru ifadesi taşıyan sıralı ve bağlı cümlelerde soru işareti en sona konur. Örnek: Ses kapıdan mı geliyor, rüzgârın uğultusundan mı?

7. Ünlem İşareti (!)

• Sevinç, kıvanç, acı, korku, şaşma gibi duyguları anlatan cümle veya ibarelerin sonuna konur.

Örnek: Hava ne kadar da soğuk!

Örnek: Güzelliğe bak be!

Örnek: Of, of!

• Seslenme, hitap ve uyarı sözlerinden sonra konur.

Örnek: Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri! (Atatürk)



NOT: Ünlem işareti, seslenme ve hitap sözlerinden hemen sonra konulabileceği gibi cümlenin sonuna da konabilir. Örnek: Gençler, beni dinleyin! Örnek: Arkadaş! Bu topraklar binbir emekle kurtarıldı. • A  lay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırılmak istenen sözden hemen sonra yay ayraç içinde ünlem işareti kullanılır.

Örnek: Ne kadar çalışkan(!) olduğu kitaplarının tertemiz durmasından belli. Örnek: İsteselermiş şampiyon olabilirlermiş(!) ama ihtiyaçları yokmuş(!) 8. Sınıf

SORU İŞARETI(?), ÜNLEM İŞARETI(!), KISA ÇIZGI (-), UZUN ÇIZGI (–) EĞIK ÇIZGI (/)

• Soru bildiren ancak soru eki veya sözü içermeyen cümlelerin sonuna konur.

3. KONU:



225

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

8. Kısa Çizgi (-)

• Satıra sığmayan kelimeler bölünürken satır sonuna konur.

Örnek: Heyecandan ne yapacağımı bilmiyor, bir o yana bir bu yana kıvra nıyordum bu gece. Örnek: Bu gece 23.30’da uçakla Berlin’den İstan bul’a uçacağız.

• C  ümle içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara cümlelerin başına ve sonuna konur, bitişik yazılır.

Örnek: İzmir -Ege’nin incisi- yeni bir kitap fuarına ev sahipliği yapacak.

• Kelimelerin kökleri, gövdeleri ve eklerini birbirinden ayırmak için kullanılır.

Örnek: kalk-ıp

3. KONU:

SORU İŞARETI(?), ÜNLEM İŞARETI(!), KISA ÇIZGI (-), UZUN ÇIZGI (–) EĞIK ÇIZGI (/)



226

Örnek: sus- 

Örnek: gör- 

Örnek: ver- 

Örnek: başar- 

Örnek: kana- 

Örnek: okut-

Örnek: -den 

Örnek: -ış 

Örnek: -lık 

Örnek: -ımsa- 

Örnek: -la-

• Heceleri göstermek için kullanılır.

Örnek: ba- lık

Örnek: gör-gü-süz-lük

• İsim yapma eklerinin başına, fiil yapma eklerinin başına ve sonuna konur.

Örnek: -ak 



• Fiil kök ve gövdelerini göstermek için kullanılır.

Örnek: tut- 

Örnek: seç-im



Örnek: a - tış - tır - ma - lık

Örnek: bil - gi - sa - yar

• Arasında, ve, ile, ila, …-den …-e anlamlarını vermek için kelimeler veya sayılar arasında kullanılır.

Örnek: Aydın-İzmir yolu

Örnek: 09.30-10.30

Örnek: Türk-Alman ilişkileri

Örnek: Ural-Altay dil grubu,

Örnek: Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi

Örnek: Beşiktaş-Fenerbahçe karşılaşması

NOT: Cümle içinde sayı adlarının yinelenmesinde araya kısa çizgi konmaz. Örnek: On on beş sene sonra eve geldi. Örnek: Üç beş ceviz yedik. • Matematikte çıkarma işareti olarak kullanılır.

Örnek: 30 - 20 = 10

Örnek: 45 - 23 = 22

Örnek: 125 - 25 = 100

• Sıfırdan küçük değerleri göstermek için kullanılır.

Örnek: Bugün hava -2 °C’yi gösteriyor.

9. Uzun Çizgi (–)

• Yazıda satır başına alınan konuşmaları göstermek için kullanılır. Buna “konuşma çizgisi” de denir.

Örnek: Adama yaklaştı ve kulağına şunları fısıldadı: – Bu olayı gördün mü? – Bize yardımcı olacak mısın? 8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

NOT 1: Oyunlarda uzun çizgi konuşanın adından sonra da konabilir.



Örnek: Sıtkı Bey – Kaleyi kurtarmak için daha güzel bir çare var. Gerçekten ölecek adam ister. İslam Bey – Ben daha ölmedim. (Namık Kemal) NOT 2: Konuşmalar tırnak içinde verildiğinde uzun çizgi kullanılmaz.



Örnek: Arabamız tutarken Erciyes’in yolunu: “Hancı dedim, bildin mi Maraşlı Şeyhoğlu’nu?” (Faruk Nafiz Çamlıbel)

10. Eğik Çizgi (/)

• Dizeler yan yana yazıldığında aralarına konur.

Örnek: Şehitler tepesi boş değil / Biri var, bekliyor / Ve bir göğüs nefes almak için / Rüzgâr bekliyor.

• Adres yazarken apartman numarası ile daire numarası arasına ve semt ile şehir arasına konur. • Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur.

Örnek: 19/05/1919

Örnek: 07/07/1988

Örnek: 21/06/2022

• Dil bilgisinde eklerin farklı biçimlerini göstermek için kullanılır.

Örnek: -a /-e, -ası /-esi, -lık /-lik, -madan /-meden

Uygulama Vakti! 6. Aşağıdaki tabloda ünlem ve soru işaretlerinin kullanıldığı yerler karışık olarak verilmiştir. Her işaretin kullanıldığı yeri örnek cümlelerle eşleştirerek uygun kutucuğa yerleştiriniz. Kullanıldığı yerler 1.

Soru eki veya sözü içeren cümle veya sözlerin sonuna konur.

A.

Raflardaki tüm kitapları bir ayda (!) bitirmiş de bizim haberimiz yokmuş (!)

2.

Sevinç, kıvanç, acı, korku, şaşma gibi duyguları anlatan cümle veya ibarele­rin sonuna konur.

3.

Bilinmeyen, kesin olmayan veya şüpheyle karşılanan C. Değerli misafirlerim! Hepiniz hoş geldiniz! yer, tarih vb. durumlar için kullanılır.

4.

Seslenme, hitap ve uyarı sözlerinden sonra konur.

D. Bu soruyu siz çözer misiniz?

5.

Alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırılmak istenen sözden hemen sonra yay ayraç içinde ünlem işareti kullanılır.

E.

6.

Soru bildiren ancak soru eki veya sözü içermeyen cümlelerin sonuna konur.

F. Eyvah! Soruları optiğe işaretlemeyi unuttum!

Ünlem İşareti

8. Sınıf

Cümleler

B.

Bütün röportajlarda ilk soru şudur: – Adınız?

Fuzuli (1490? -1561) Anadolu’da yaşayan dini-tasavvufi bir şairimizdir.

Soru İşareti

3. KONU:



SORU İŞARETI(?), ÜNLEM İŞARETI(!), KISA ÇIZGI (-), UZUN ÇIZGI (–) EĞIK ÇIZGI (/)

Örnek: İnönü Sokağı No.: 12/8 Beşiktaş / İSTANBUL

227

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

7. Aşağıdaki cümlelerde yer alan yay ayraç içine gelebilecek noktalama işretlerini “X” ile gösterin.

1.

23( )04( )1920’de TBMM açıldı.

2.

Öğretmenimiz tahtadaki kelimeyi “bil( )gi( )n( )ler” şeklinde ayırdı.

3.

Sultan Hanım () Paçayı kurtarmak için bir yol daha var.

4.

Gümrükteki memur başını kaldırdı: ( ) Soyadınız?

5.

Matematikte 4. sorunun cevabını 24( )12=2 şeklinde yazdım.

6.

Batman( ) Diyarbakır arasındaki yolda yol bakım çalışmaları devam ediyor.

7.

Öpelim temizse dudaklarımız ( )Fakat basmasın toprağına( ) Temiz değilse ayaklarımız.

8.

Barış ( )okulumuzun en hırçın öğrencisi( ) sınavı kazandı.

9.

( ) Kimsin sen? ()…

Kısa çizgi

Uzun çizgi

Eğik çizgi

( ) Beni duymadın mı? 10.

Bu kitabın pdf dosyalarına ulaşmak istersen http( ):www. Starfen. com adresini tıklayabilirsiniz.

Öğretmenin Notu:

3. KONU:

SORU İŞARETI(?), ÜNLEM İŞARETI(!), KISA ÇIZGI (-), UZUN ÇIZGI (–) EĞIK ÇIZGI (/)

Cümleler

228

8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. I. Deneme sınavında “git-” fiilinden türetilen bir fiilimsi

4. Aşağıdaki cümlelerden hangisinin sonuna diğer-

II. Önümüzdeki günleri -bayram tatilini- Antalya’da geçirmek istiyordu.

A) Kaç gün sonra filmimizin galasını gerçekleştireceğiz

sorulmuştu.

III. Ankara-Eskişehir hızlı tren hattında ray bakım çalışması yapılacakmış.

lerinden farklı bir noktalama işareti getirilmelidir?

B) Sınav sonuçlarının ne zaman açıklanacağını mı söyledi sana

Numaralanmış cümlelerde kısa çizginin (-) aşağıdaki işlevlerinden hangisinin örneği yoktur?

C) Bana neden inanmadığına bir türlü akıl sır erdiremedik

A) Yapım ve çekim eklerini göstermek için kullanılır.

D) Bu sabah niçin bana selam vermeden çekip gittin

B) “Arasında, ve, ile, ila, ...-den ...-e” anlamlarını vermek için kelimeler veya sayılar arasında kullanılır. C) Fiil kök veya gövdelerini göstermek için kullanılır. D) Cümle içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara cümlelerin başına ve sonuna konur.

5. Bu beyaz gemi ne zaman gelmişti(I) ne zaman demir

atmıştı(II) nasıl olup da farkına varmamışlardı(III) Hiçbiri buna cevap verecek hâlde değildi(IV) Bu metinde yay ayraçla belirtilen numaralı yerlerden hangisine veya hangilerine soru işareti getirilmelidir?

2. I. Siparişinizi Aydın Sokak No.21( )6 Levent( )İstan-

A) Yalnız III

B) I ve II

C) I, II ve III

D) III ve IV

bul yazan adrese bıraktım.

II. Neden benimle böyle konuşuyor anlamıyorum( ) III. Müşteri kasiyere yaklaştı ve fişi uzatarak, ( ) Bu ürünü ben almamıştım, dedi.

6. Annemize, evimizin en değeri insanına, sürpriz bir

IV. Ukrayna( )Rusya arasındaki barış görüşmeleri olumlu sonuçlandı. Aşağıdaki noktalama işaretlerinden hangisi, numaralanmış cümlelerde yay ayraçlardan herhangi birine getirilemez? A) (?)  

B) (-)  

C) (–)  

doğum günü hazırladık.

Bu cümledeki virgülün (,) yerine aşağıdaki noktalama işaretlerinden hangisi konursa aynı işlevde kullanılmış olur? A) (/)  

B) (-) 

C) (;) 

D) (!)

D) (/)

7. Alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırılmak istenen sözden hemen sonra yay ayraç içinde ünlem işareti kullanılır.

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ünlem, farklı bir görevde kullanılmıştır?

A) Hah! Şimdi anladım işin püf noktasını. B) Ufff! Gerçekten bunaldım bu sıcaklardan. C) Aman Allah’ım! Bu çizgili yüz benim mi? D) Askerler! Çabuk bu evin etrafını kuşatın! 8. Sınıf

Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde ünlem(!) bu işlevde kullanılmıştır? A) Dur, yolcu! Bilmeden gelip bastığın

Bu toprak bir devrin battığı yerdir.

B) Ey insanlar! Vatan uğrunda can verilmez mi? C) Vay, eviniz ne kadar da güzel! D) Bu akıllı(!) adamla işimiz var gerçekten. 229

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

Tırnak İşareti(“ ”), Yay Ayraç(( )), Köşeli Ayraç ( [] ), Kesme İşareti (‘) Neler Öğreneceğiz?



T.8.3.1. Noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli ve sessiz okur. T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Öğrenme Vakti! 11. Tırnak İşareti (“ ”)

• Başka bir kimseden veya yazıdan olduğu gibi aktarılan sözler tırnak içine alınır.

Örnek: Okulların genelinde Atatürk’ün “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” vecizesi yer almaktadır.

4. KONU:

TIRNAK İŞARETI(“ ”), YAY AYRAÇ(( )), KÖŞELI AYRAÇ ( [ ] ), KESME İŞARETI (‘)



230

NOT 1: T  ırnak içindeki alıntının sonunda bulunan işaret (nokta, soru işareti, ünlem işareti vb.) tırnak içinde kalır. Örnek: “Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.” diye bir söz vardır. • Özel olarak vurgulanmak istenen sözler tırnak içine alınır.

Örnek: S  eminerde özellikle “İş Sağlığı ve Güvenliği” konusunda uyarılarda bulundular.

• Cümle içerisinde eserlerin ve yazıların adları ile bölüm başlıkları tırnak içine alınır.

Örnek: Son derste öğrenciler “Çoban Çeşmesi” adlı şiiri okudular.



NOT 2: C  ümle içerisinde özel olarak belirtilmek istenen sözler, kitap ve dergi adları ve başlıkları tırnak içine alınmaksızın eğik yazıyla dizilerek de gösterilebilir. Örnek: Cahit Sıtkı’nın 35 Yaş şiirini bütün öğrenciler çok beğenmişti. NOT 3: T  ırnak içine alınan sözlerden sonra gelen ekleri ayırmak için kesme işareti kullanılmaz. Örnek: Y  aşar Kemal’in “Ağrı Dağı Efsanesi”ni okudunuz mu?

12. Yay Ayraç ( )

• C  ümledeki anlamı tamamlayan ve cümlenin dışında kalan ek bilgiler için kullanılır. Yay ayraç içinde bulunan ve yargı bildiren anlatımların sonuna uygun noktalama işareti konur.

Örnek: B  ir ülkenin doğal güzelliklerinin turizme katkısı hakkındaki düşüncelerinizi konuşma stratejilerinden (empati kurma, tartışma...) istediğinizi kullanarak anlatınız. • Özel veya cins isme ait ek, ayraçtan önce yazılır. Örnek: Yunus Emre’nin (1240?-1320)… • Tiyatro eserlerinde ve senaryolarda konuşanın hareketlerini, durumunu açıklamak ve göstermek için kullanılır. Örnek: HACİVAT: (Davul çalarak girer.) Efendiiim, hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Nasılsınız? • Alıntıların aktarıldığı eseri, yazarı veya künye bilgilerini göstermek için kullanılır. Örnek: S  abahleyin Simon uyandığında çocuklar hâlâ uyuyordu. Karısı, komşuya ödünç ekmek istemeye gitmişti. Yabancı, eski gömlek ve pantolonu giymiş; yalnız başına kanepede oturuyor, yukarı bakıyordu. (İnsan Ne ile Yaşar)



NOT: Alıntılarda, alınmayan kelime veya bölümlerin yerine konulan üç nokta, yay ayraç içine alınabilir. Örnek: ( ...) Kar ovaya doğru homurdana homurdana iniyordu. Yılkılıklar dağınık düzenden toplu düzene geçtiler. 8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

• Bir söze alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırmak için kullanılan ünlem işareti yay ayraç içine alınır.

Örnek: Adam, çok becerikli (!) olduğunu dile getirdi.

• Bir bilginin şüpheyle karşılandığını veya kesin olmadığını göstermek için kullanılan soru işareti yay ayraç içine alınır.

Örnek: 1496 (?) yılında doğan Fuzuli, “Su Kasidesi” adlı eserin yazarıdır.

13. Köşeli Ayraç ( [] )

• Ayraç içinde ayraç kullanılması gereken durumlarda yay ayraçtan önce köşeli ayraç kullanılır.

Örnek: Halikarnas Balıkçısı [Cevat Şakir Kabaağaçlı (1886-1973)] en güzel eserlerini Bodrum’da yazmıştır.

14. Kesme İşareti (‘)

• Özel adlara getirilen iyelik, durum ve bildirme ekleri kesme işaretiyle ayrılır.

Örnek: Atatürk’ün Samsun’a ayak basmasıyla Kurtuluş Savaşı resmen başladı.

NOT 3: Kurum, kuruluş, kurul, birleşim, oturum ve iş yeri adlarına gelen ekler kesmeyle ayrılmaz. Örnek: T  ürkiye Büyük Millet Meclisinin açılış konuşmasında mutlu anlar yaşandı. NOT 4: Özel adlara getirilen yapım ekleri, çokluk eki ve bunlardan sonra gelen diğer ekler kesmeyle ayrılmaz. Örnek: T  ürklük, Türkleşmek, Türkçe, Müslümanlık, Avrupalı, Aydınlı, Ahmetler, Yakup Kadriler, Türklerin, Türklüğün, Türkçenin, Müslümanlıkta, Hollandalıdan, Atatürkçülüğün vb.



• Kişi adlarından sonra gelen saygı ve unvan sözlerine getirilen ekleri ayırmak için konur.

Örnek: Şükrü Bey’e, Adile Hanım’dan, Muzaffer Efendi’ye, İsmet Paşa’ya….

• Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmak için konur.

Örnek: THY’nin, DSİ’ye, BM’de, ABD’de, TV’ye vb.

• Sayılara getirilen ekleri ayırmak için konur.

Örnek: 1995’te, 5’inci madde, 2’nci kat; 7,65’lik, 657’yle vb.

• Belirli bir tarih bildiren ay ve gün adlarına gelen ekleri ayırmak için konur.

Örnek: Öğrenciler, 13 Nisan’a kadar LGS başvurularını yapabilirler. Örnek: 12 Temmuz 2022 Salı’nın TDK için önemi büyüktür.

• Seslerin ölçü ve söyleyiş gereği düştüğünü göstermek için kullanılır.

Örnek: Bir ok attım karlı dağın ardına Düştü m’ola sevdiğimin yurduna



Örnek: Güzelliğin on par’etmez Bu bendeki aşk olmasa

• Bir ek veya harften sonra gelen ekleri ayırmak için konur.

Örnek: Tamirci, arabanın a’dan z’ye kadar tüm bakımlarını bir hafta içinde yapmış. 8. Sınıf

4. KONU:

NOT 2: Sonunda 3. teklik kişi iyelik eki olan özel ada, bu ek dışında başka bir iyelik eki getirildiğinde kesme işareti konmaz. Örnek: B  oğaz Köprümüzün güzelliği görülmeye değer.

TIRNAK İŞARETI(“ ”), YAY AYRAÇ(( )), KÖŞELI AYRAÇ ( [ ] ), KESME İŞARETI (‘)

NOT 1: Özel adlar için yay ayraç içinde bir açıklama yapıldığında kesme işareti yay ayraçtan önce kullanılır. Örnek: Y  akup Kadri’nin (Karaosmanoğlu) en önemli eserlerinden biri de “Kiralık Konak”tır.

231

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 8. Aşağıdaki cümlelerdeki kesme işaretinin (‘) kullanım amaçlarını karşısında verilen işlevleriyle eşleştiriniz. Cümleler 1. 2. 3. 4. 5.

22 Nisan’dan 13 Mayıs’a kadar PYBS başvuruları yapılabilecek. Güzelliğin on par’etmez Bu bendeki aşk olmasa

İşlevleri A. B.

A’dan B’ye kadar olan mesafenin 1345 km olduğu tespit edildi. Trabzon’dan hareket eden sporcular, İstanbul’a kadar yürüdüler.

Anlamını bilmediğiniz sözcükleri TDK’nin internet sitesinden bulabilirsiniz.

C.

TIRNAK İŞARETI(“ ”), YAY AYRAÇ(( )), KÖŞELI AYRAÇ ( [ ] ), KESME İŞARETI (‘)

4. KONU: 232

Şevket Bey’in çiftliğinde çalışan ırgatlar, yaşam şartlarından pek memnun değil.

Belirli bir tarih bildiren ay ve gün adlarına gelen ekleri ayırmak için konur. Bir ek veya harften sonra gelen ekleri ayırmak için konur.

D. Sayılara getirilen ekleri ayırmak için konur. E. Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmak için konur.

6. 2023’te Türkiye Cumhuriyeti 100. yılını kutlayacak. F. 7.

Seslerin ölçü ve söyleyiş gereği düştüğünü göstermek için kullanılır.

G.

Kişi adlarından sonra gelen saygı ve unvan sözlerine getirilen ekleri ayırmak için konur.

Özel adlara getirilen iyelik, durum ve bildirme ekleri kesme işaretiyle ayrılır.

9. Aşağıdaki cümlelerde parantez içlerine uygun noktalama işaretlerini yerleştiriniz. Köşeli Ayraç ( [ ] )

Kesme İşareti (‘)

Yay Ayraç ( ( ) )

Tırnak İşareti (“ ”)

1. İnternette güvenilir bilgi arıyorsanız ( )gov, edu( ) uzantılı internet sitelerini kullanmalısınız. 2. Gelecek yıl Mars’a gönderilecek In Sight ( )İn Sayt( ) uzay aracı beraberinde binlerce kişinin ismini de taşıyacak. 3. Divan şairlerimizin başında ( )Fuzuli (16. yy) , Baki (16. yy) , Nedim (18. yy)( ) gelir. 4. Osmanlı Devleti( )ndeki bazı isyancılar halkı kışkırtmak için farklı yöntemler denediler. 5. Karadeniz( )de, özellikle Trabzon( )un kıyı kesimlerinde, küçük tekneler görülür. 6. Millî Mücadele Dönemi’nde Yahya Kemal Beyatlı ( )Türkçenin çekilmediği yer vatandır.( ) demiştir. 7. KARAGÖZ: ( )Davulla girer.( ) Geldim. HACİVAT: Hah, geldi! KARAGÖZ: Ne patırdayıp duruyorsun Hacivat? HACİVAT: Karagöz( )üm diyorum ki... 8. Kütüphanemize Türk edebiyatı tarihi kitapları ( )En başta Resimli Türk Edebiyatı Tarihi (Nihat Sami Banarlı) ( ) alınmalı. 8. Sınıf

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ TÜRKÇE

10. Aşağıdaki paragrafta parantez içlerine uygun noktalama işaretlerini yerleştiriniz. Çocuk ( ) yüzükoyun halının üstüne yatmıştı ( ) Önünde haftalık dergi vardı ( ) Ablası sordu ( ) ( ) Ne okuyorsun Can( ) ( ) Bir şey okumuyorum ( ) bilmece çözüyorum( ) ( ) Bilmece mi ( )

11. Aşağıdaki parçada, yay ayraçla gösterilen yerlere uygun noktalama işaretlerini getiriniz. Ders bitti ( ) hepimiz yerimizden sessizce ayrıldık( ) Sıranın üzerine çıkan çocuk( ) öğretmene yaklaşıp titreyen bir sesle ( ) ( )Benim suçumu bağışlamanızı diliyorum( ) öğretmenim( ) dedi( )

12. Aşağıdaki parçada, yay ayraçla gösterilen yerlere uygun noktalama işaretlerini getiriniz. Kollarını( ) ayaklarını oynatarak batmamaya çalışıyordu. Tuzlu sular ağzından( ) burnundan girip midesine doluyordu. Gücünün yettiği kadar( ) ( )İmdat( ) Kurtarın beni( ) diye bağırmaya başladı( )

13. Aşağıdaki fıkrada, yay ayraçla gösterilen yerlere uygun noktalama işaretlerini getiriniz. BİZİM İLLER, BİZİM İLLER Adamın biri Nasrettin Hoca( )ya misafir olmuş( ) Hoca misafire elinden gelen ikramı yapmış( ) Yedirmiş( ) içirmiş( ) Geç vakitlere kadar yanında oturmuş( ) onunla sohbet etmiş( ) Tam yatma zamanı misafirin canı üzüm istemiş( ) Bunu da açıktan söyleyememiş( ) Bir makam tutturarak şarkıya benzer şöyle bir şey okumuş( ) ( ) Bizim iller( ) bizim iller( ) Yatarlarken üzüm yerler( ) Bu saatte misafirin önüne bir de üzüm çıkarmak Hoca( )nın hiç de işine gelmemiş( ) Hemen misafirin söylediği makamla şu cevabı vermiş( ) ( ) Bizde öyle âdet yoktur( ) Saklarlar da güzün yerler( )

8. Sınıf

4. KONU:

( )Haydi gidiniz( ) çocuğum( )

TIRNAK İŞARETI(“ ”), YAY AYRAÇ(( )), KÖŞELI AYRAÇ ( [ ] ), KESME İŞARETI (‘)

Öğretmen( ) onu alnından öperek dedi ki ( )

233

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 4

1. • PTT’den gönderdiğim kargo, 24 Nisan’da teslim edilecekmiş.

• Meltem Hanım’ın kendi elleriyle kurduğu şirket, üç yıl içerisinde yirmi kat büyüdü. • TÜİK’in verilerine göre İstanbul’da yaklaşık bir milyon Suriyeli göçmen bulunuyor. Bu cümlelerde kesme işaretinin (‘) aşağıdaki işlevlerinden hangisinin örneği yoktur? A) Kişi adlarından sonra gelen saygı ve unvan sözlerine getirilen ekleri ayırmak için konur. B) Bir ek veya harften sonra gelen ekleri ayırmak için konur. C) Özel adlara getirilen durum eklerini ayırmak için konur. D) Belirli bir tarih bildiren ay ve gün adlarına gelen ekleri ayırmak için konur.

2. • Ö  zel olarak vurgulanmak istenen sözler tırnak içine alınır.

• Başka bir kimseden veya yazıdan olduğu gibi aktarılan sözler tırnak içine alınır. Tırnak içindeki alıntının sonunda bulunan işaret tırnak içinde kalır. • Cümle içerisinde eserlerin ve yazıların adları ile bölüm başlıkları tırnak içine alınır. Bunlara getirilen çekim ekleri tırnağın dışında kalır. Bu açıklamalara göre aşağıdakilerin hangisinde tırnak işaretinin kullanımıyla ilgili yanlışlık yapılmıştır? A) Uzmanlar, “İki saat televizyon seyretmek suretiyle beynin uyarımdan yoksun bırakılmasının beyinde oluşturduğu tembelliği gidermek için bir hafta zihin egzersizi yapmak gerekir”. der. B) Öğretmen, sınavda sorulan “empati” sözcüğünün soruyu çözmede belirleyici olduğunu ifade etti. C) Şinasi’nin “Şair Evlenmesi” tek perdeden oluşan ilk yerli tiyatro eserimizdir. D) Halide Edip Adıvar’ın “Ateşten Gömlek” ve “Vurun Kahpeye” adlı eserleri Kurtuluş Savaşı yıllarında yazılmıştır. 234

3. Atatürk’ün müziğe olan ilgisinde Montesquieu’nun

(Monteskü) da özel bir yeri vardır. Şöyle ki Montesquieu “Kanunların Ruhu” adlı eserinin bir yerinde, müzikte yapılacak en küçük bir değişikliğin devletin yapısında da değişiklik yapılmasını gerektirdiğini söylemektedir ki Atatürk bunu 1934 yılında Meclis’te yaptığı bir konuşma sırasında dile getirmiştir. Bu parçada, I. Cümle içerisinde eserlerin ve yazıların adları ile bölüm başlıkları tırnak içine alınır. II. Yabancı sözcüklerin okunuşu yay ayraç içinde gösterilir.

III. Özel adlara getirilen iyelik, durum ve bildirme ekleri kesme işaretiyle ayrılır. kurallarından hangilerinin örneği vardır? A) Yalnız III

B) I ve II

C) II ve III

D) I, II ve III

4. Cumhuriyet Dönemi şairlerinden Cahit Sıtkı Tarancı(

) Fazıl Hüsnü Dağlarca( ) Cahit Külebi( ) özellikle Orhan Veli Kanık( )1914-1950( ) ve arkadaşları( ) Türk şiirine yepyeni bir ruh kazandırmışlardır. Bu parçada yay ayraçla gösterilen yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) (;) (,) ( [ ) ( ( ) ( ) ) ( ] ) B) (,) (,) ( [ ) ( ( ) ( ) ) ( ] ) C) (,) (,) (“) ( ( ) ( ) ) (”) D) (,) (,) (-) ( [ ) ( ] ) (-)

5. 2016 Rio Paralimpik Oyunlar’ında Türkiye; 3 altın, 1

I II III gümüş ve 5 bronz madalyayla genel sıralamada 34. IV oldu. Bu parçada numaralanmış noktalama işaretlerinden hangisi yanlış yerde kullanılmıştır? A) I. 

B) II. 

C) III. 

D) IV. 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Türkçede satır sonu hece bölünmesiyle ilgili bazı kurallar şu şekildedir: • Kelime içinde yan yana gelen üç ünsüz harften ilk ikisi kendinden önceki ünlüyle, üçüncüsü kendinden sonraki ünlüyle hece kurar. Satır sonu hece bölünmesi yapılırken bu kurala dikkat edilir. • İlk heceden sonraki heceler ünsüzle başlar, bitişik yazılan kelimelerde de satır sonu hece bölünmesi yapılırken bu kurala uyulur. • Kesme işareti satır sonuna geldiğinde yalnızca kesme işareti kullanılır, ayrıca kısa çizgi kullanılmaz. • Heceleri ayırırken satır sonunda ve başında tek harf bırakılmaz. Buna göre aşağıdakilerin hangisinde satır sonu hece bölünmesi doğru yapılmıştır? A)

……………………………………… a-



B)

rabanın C)

………………………………....…aslanağzı yetiştirirdi.

…………………………………Muğla-‘ dan



D)

………………....…………….…… sürpriz

2. Aşağıda nokta (.) işaretinin kullanıldığı yerlerle ilgili bazı kurallar verilmiştir. • Bazı kısaltmaların sonuna nokta konur: Uyarı: Birkaç sözcükten oluşan kurum, kuruluş adları, her sözcüğünün ilk harfi alınarak kısaltılır ve her harf büyük yazılır. Ayrıca bu kısaltmalar arasına nokta konmaz. • Arka arkaya sıralandıkları için virgülle veya çizgiyle ayrılan rakamlardan yalnızca sonuncu rakamdan sonra nokta konur. • Saat ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde nokta (.) işaretinin kullanımı yanlıştır? A) Kitapçıktaki 1, 2 ve 3. bölümlerde sınavın yapılacağı yer ile ilgili bilgiler aktarılmaktadır. B) Prof. Dr. Aziz Sancar Mardin’in Savur ilçesinde doğan, orta gelirli bir ailenin 7. çocuğudur. C) S.S.K’nin yeni çıkardığı yönetmeliğe göre çalışmayan her vatandaş prim borcunu ödemek zorundadır. D) Sahada çıkan olaylar nedeniyle kupa maçının 21.45’e ertelendiği duyuruldu. 8. Sınıf

235

TEST - 1

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ

3. Karamanoğlu Mehmet Bey’i arıyorum(I) Göreniniz, bileniniz, duyanınız var mı bilmiyorum(II) Bir ferman yayınlamıştı(III) “Bugünden sonra divanda, dergâhta, bargâhta, mecliste(IV) meydanda Türkçeden başka dil konuşulmaya!” dedi.

Bu metinde numaralanmış yerlere getirilmesi gereken noktalama işaretleriyle ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır? A) I numaralı yere tamamlanmış cümlenin sonunda bulunduğu için nokta getirilmelidir. B) II numaralı yere soru sözü içeren cümlenin sonu olduğu için soru işareti getirilmelidir. C) III numaralı yere edebî eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konulduğu için iki nokta getirilmelidir. D) IV numaralı yere eş görevli sözlerin arasında bulunduğu için virgül getirilmelidir.

4. • Başka bir kimseden veya yazıdan olduğu gibi aktarılan sözler tırnak içine alınır. Uyarı: Tırnak içindeki alıntının sonunda bulunan işaret tırnak içinde kalır. • Cümle içerisinde eserlerin ve yazıların adları ile bölüm başlıkları tırnak içine alınır. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde tırnak işareti bu kuralların dışında kullanılmıştır? A) “Barış” sözcüğü yazarın tüm kitaplarında üzerinde durduğu temel kavramlardan biridir. B) Yazarın “Yeşil Gece” adlı kitabı Kurtuluş Savaşı’nı, Cumhuriyet’in ilk yıllarını anlatmıştır C) Bu kitap için “Toplumun aksayan yönleri eleştiriliyor.” diyenler de oldu. D) Şoför, “Arabanın aküsü bittiğinden çalışmıyor.” diyerek yolcularını uyardı.

5. Aşağıda kesme işaretinin (‘) kullanılmadığı bazı yerler verilmiştir. • Özel isimlere getirilen yapım ekleri kesme işaretiyle ayrılmaz. • Özel isimlere getirilen “-lar / -ler” çoğul eki kesme işaretiyle ayrılmaz. • Özel isimlere getirilen yapım eklerinden sonra gelen çekim ekleri kesme işaretiyle ayrılmaz. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde kesme işaretinin kullanımı doğrudur? A) İzmir’li arkadaşlarıyla üniversitenin mezuniyetinde bir araya geldi. B) Arap’ların yaz turizminde ülkemizi tercih ettiği istatistiklerden belli. C) Kaşgarlı Mahmut Divanı Lügatit Türk adlı eserinde Türkçe’nin üstün olduğunu belirtti. D) Türkiye’den ev satın almak isteyen yabancı uyruklu kişilerin satış işlemleri durduruldu. 236

8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 2

1. Aşağıda virgülün (,) kullanıldığı yerlerle ilgili bazı kurallar verilmiştir: I. Kendisinden sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul ve teşvik bildiren hayır, yok, evet, pekâlâ, tamam, olur, hayhay, başüstüne, öyle, haydi, elbette gibi kelimelerden sonra konur.

,

II. Birbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime gruplarının arasına konur. III. Cümle içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara cümlelerin başına ve sonuna konur. IV. Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan özneyi belirtmek için konur.

Buna göre, Fizik, hayatımızın içinde ve her anımızdadır. Yürürken, koşarken, oyun parkında oynarken, yemek yerken, dans ederken... Kısacası yapılan tüm hareketleri fizik kurallarıyla açıklamak mümkün. Peki, oyun parkındaki oyuncakların fizik kurallarıyla ilişkisi ne olabilir? Gelin, bu oyuncakların işleyişini fizik kuralları açısından birlikte inceleyelim. verilen metinde virgül, numaralanmış görevlerinden hangisiyle kullanılmamıştır? A) I. 

B) II. 

C) III. 

D) IV.

2. Cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için noktalı virgül konulur. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde noktalı virgül (;) bu işlevde kullanılmıştır? A) Aslı; Fatma, Hande, Damla ve Müzeyyen ile yaşıt sayılır. B) Misafirliğe giderken çocuklara bisküvi, çikolata; yaşlılara tatlı, kuruyemiş aldı. C) Şair; Silifke’de çiçek açmasından, Bolu’nun yeşillenmesinden, Sultandağı’nın karlı olmasından, Daday’ın çayının köpüklenmesinden vb. değişikliklerden bahsediyor. D) Okulumuzun yeni vizyonu; disiplinli, çevik, azimli ve çalışkan bireyler yetiştirmek olarak güncellendi.

3. Hedeflerimize ulaşmak için mutlaka çalışmalı( ) gayret göstermeliyiz( )Çalışmadan hiçbir iş başarılamaz( ) Balzac ( ) Bilginin efendisi olmak için çalışmanın kölesi olmak gerekir( )( ) diyerek hedeflerimizi gerçekleştirmek için çok çalışmamız gerektiğini ifade etmiştir( ) Bu parçada yay ayraçla gösterilen yerlere aşağıdakilerden hangisinde verilen noktalama işaretleri sırasıyla getirilmelidir? A) (,) (:) (.) (“) (”) (.) (!)

B) (;) (.) (.) (“) (.) (”) (!)

C) (,) (.) (.) (“) (.) (”) (.)

D) (,) (.) (.) (“) (”) (.) (.)

8. Sınıf

237

TEST - 2

12. ÜNİTE: NOKTALAMA İŞARETLERİ

4. Aşağıda eğik çizginin kullanımıyla ilgili bilgiler yer almaktadır. • Dizeler yan yana yazıldığında aralarına konur. • Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur. • Genel ağ adreslerinde kullanılır. Buna göre aşağıdaki cümlelerden hangisinde eğik çizgi bu görevlerinin dışında kullanılmıştır? A) Detaylı bilgilere http://adalet.gov.tr adresinden ulaşabilirsiniz. B) Türkiye/Pakistan arasında yeni bir sözleşme imzalandı. C) Memurlar zamlı maaşlarını 15/02/2022 Salı günü alacaklar. D) “Bilmiyorum ne hâldeyim/ Gidiyorum gündüz gece.” mısraları Âşık Veysel’e aittir.

5. Aşağıda yay ayraçla belirtilen yerlerin hangisinde nokta (.), noktalı virgül (;), eğik çizgi (/) işaretlerinden herhangi biri kullanılamaz?

A) Yönelme hâl eki olan “-e ( ) -a”, sözcüklere farklı anlam ilgileri katar. B) Genç atlet altın madalyayı alabilmek için bu yarışmada en az 2( )nci olması gerekiyor. C) Yemeği Ayşe, Esra ve Tuba ( ) sunumu ise Fatma, Hülya ve Sibel yapsın. D) Hastanedeki randevusunun saat 15 ( ) 00’te olduğunu unutmuş.

6. Aşağıda virgülün (,) kullanılmadığı bazı yerler verilmiştir. • Metin içinde zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra virgül konmaz.( Cümlede tek zarf-fiil kullanılırsa) • Tekrarlı bağlaçlardan önce ve sonra virgül konmaz. • Cümlede pekiştirme ve bağlama görevinde kullanılan da / de bağlacından sonra virgül konmaz. • Şart ekinden sonra virgül konmaz. Buna göre, I. Ya bu deveyi gütmeli, ya bu diyardan gitmeli. II. Havalar bu şekilde devam ederse mercimek, buğday ve arpa zarar görür. III. Beşikteki bebeğe gülümseyip, sessizce oradan ayrıldı. IV. Geçen hafta da son dakikalarda uçağı kaçırmış, bileti yanmış ve işleri bozulmuştu. numaralanmış cümlelerin hangilerinde verilen maddelerden birine uyulmadığından yanlışlık yapılmıştır? A) I ve II  238

B) II ve IV 

C) I ve III 

D) III ve IV 8. Sınıf

13. ÜNİTE

BİZİM SINIF

YAZIM KURALLARI

8. Sınıf

Neler Öğreneceğiz?

Bilmen Gerekenler

Öğrenme Vakti!

Uygulama Vakti

Pekiştirme Testi

Beceri Temelli Sorular

239

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

BÜYÜK HARFLERİN KULLANILDIĞI YERLER Neler Öğreneceğiz? T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Bilmen Gerekenler! Yazım kuralları, bir dili kullanırken yazıda ve söyleyişte kişiden kişiye farklı anlamlar oluşmaması için belirlenen ve herkes tarafından benimsenen kurallardır. Dilimizi güzel kullanmak, söylemek istediklerimizi iyi anlatabilmek için yazım (imlâ) kurallarını bilmemiz gerekmektedir. Bu, bize sadece sınavlarda değil, günlük hayatta da kolaylık sağlayacaktır. Çünkü ömrümüz yazılarla iç içe geçmektedir. Yazım kuralları konusu Türkçe müfredatının 5,6 ve 7. sınıflarında verildiği gibi 8. sınıfta da kapsamlı bir şekilde anlatılmaktadır.

Öğrenme Vakti! Büyük Harflerin Kullanıldığı Yerler A. Cümleler büyük harfle başlar. Örnek: Damlaya damlaya göl olur.

Örnek: “Geldikleri gibi giderler.”

NOT 1: İki çizgi arasındaki açıklama cümleleri büyük harfle başlamaz.

Örnek: B  u sefer de onları -her zamanki yerlerinde bulmak ümidindeydim- farkında olmadan aramıştım.

NOT 2: İki noktadan sonra cümle ve özel ad niteliğinde olmayan örnekler sıralandığında bunlar büyük harfle başlamaz.

1. KONU:

BÜYÜK HARFLERİN KULLANILDIĞI YERLER



240

Örnek: D  üğün hazırlıklarına başlayan çiftler pek çok eşya alırlar: buzdolabı, çamaşır makinesi…

NOT 3: Rakamla başlayan cümlelerde rakamdan sonra gelen kelime özel ad değilse büyük harfle başlamaz.

Örnek: 2  008 yılında üniversiteye başlayan genç, 2012’de öğretmen olarak mezun oldu.

B. Dizeler büyük harfle başlar. Örnek: Ç  atma, kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl!  Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet bu celâl?

C. Özel adlar büyük harfle başlar. 1. Kişi adlarıyla soyadları büyük harfle başlar: Örnek: F  atih Ay, Lokman Fuat Önalan, Mustafa Kemal Atatürk… • Takma adlar da büyük harfle başlar: Örnek: Kirpi (Refik Halit Karay), Deli Ozan (Faruk Nafiz Çamlıbel) 2.  Kişi adlarından önce ve sonra gelen unvanlar, saygı sözleri, rütbe adları ve lakaplar büyük harfle başlar: Örnek: C  umhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, Kaymakam Mahmut Özer, Dr. Hasan Koca, Sayın Prof. Dr. Ahmet Aktaş, Mahmut Efendi, Yasemin Hanım, Mareşal Fevzi Çakmak, Yüzbaşı Cengiz Topel, Mimar Sinan, Yavuz Sultan Selim, Genç Osman, Deli Petro vb. 8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

• Akrabalık adı olup lakap veya unvan olarak kullanılan kelimeler büyük harfle başlar:

Örnek: Baba Gündüz, Dayı Kemal, Hala Sultan, Nene Hatun, Gül Baba, Susuz Dede, Telli Baba vb. NOT 4: Akrabalık bildiren kelimeler küçük harfle başlar:





Örnek: Ayşe ablama sürpriz yaptım.

Örnek: Aysel teyzemin yemekleri nefisti.

3. Cümle içinde özel adın yerine kullanılan makam veya unvan sözleri büyük harfle başlar: Örnek: Yabancı turistleri Kaymakam Bey odasına kabul etti. 4. Saygı bildiren sözlerden sonra gelen ve makam, mevki, unvan bildiren kelimeler büyük harfle başlar: Örnek: Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan, Sayın Bakan, Sayın Rektör, • Mektuplarda ve resmî yazışmalarda hitaplar büyük harfle başlar: Örnek: Sevgili Anneciğim, Kıymetli Arkadaşım, Değerli Katılımcı,  5.  Hayvanlara verilen özel adlar büyük harfle başlar: Örnek: Sarıkız, Pamuk, Tekir, Minnoş, Maviş vb. 6.  Millet, boy, oymak adları büyük harfle başlar: Örnek: Rus, Arap, İngiliz, Japon, Alman, Türk, Kazak, Kırgız, Oğuz, Özbek, Tatar; Hacımusalı, Karakeçili vb. 7.  Dil ve lehçe adları büyük harfle başlar: Örnek: Türkçe, Almanca, İngilizce, Rusça, Arapça, Oğuzca, Kazakça, Kırgızca, Özbekçe, Tatarca vb.

9.  Din ve mezhep adları ile bunların mensuplarını bildiren sözler büyük harfle başlar: Örnek: Müslümanlık, Müslüman; Hıristiyanlık, Hıristiyan; Musevilik, Musevi; Budizm, Budist; Hanefilik, Hanefi; Katoliklik, Katolik vb. 10. Din ve mitoloji ile ilgili özel adlar büyük harfle başlar: Örnek: Allah, Tanrı, İlah, Cebrail, Zeus, Osiris, Kibele vb.

NOT 5: “Tanrı, Allah, İlah” sözleri özel ad olarak kullanılmadıklarında küçük harfle başlar.

Örnek: Eski Mısır tanrıları.

Örnek: Spor dünyasının ilahı.

11. Gezegen ve yıldız adları büyük harfle başlar: Örnek: Mars, Dünya, Merkür; Halley vb. 8. Sınıf

NOT 6: “Dünya, güneş, ay” kelimeleri gezegen anlamı dışında kullanıldıklarında küçük harfle başlar.

Örnek: Benim dünyamı ısıtan bir güneşsin sen.

1. KONU:

Örnek: Türkiye Cumhuriyeti, Amerika Birleşik Devletleri, Katar, Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kırım Özerk Cumhuriyeti vb.

BÜYÜK HARFLERİN KULLANILDIĞI YERLER

8.  Devlet adları büyük harfle başlar:

241

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE 12. Düşünce, hayat tarzı, politika vb. anlamlar bildirdiğinde doğu ve batı sözlerinin ilk harfleri büyük yazılır: Örnek: Batı medeniyeti 13. Yer adları (kıta, bölge, il, ilçe, köy, semt vb.) büyük harfle başlar: Örnek: A  sya, Avustralya; Güneydoğu Anadolu, Karadeniz; İstanbul, Bişkek; Zile, Edremit; Karagöl, Beşpınar; Bahçelievler, Kızılay, Sarıyer vb. 14. Yer adlarında ilk isimden sonra gelen ve deniz, nehir, göl, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci isimler büyük harfle başlar: Örnek: E  rciyes Dağı, Van Gölü, Avrupa Yakası, İstanbul Boğazı, Fırat Irmağı, Ege Denizi, Süveyş Kanalı, Meriç Nehri, Gülek Geçidi vb.

NOT 7: Özel ada dâhil olmayıp tamlama kuran şehir, il, ilçe, belde, köy vb. sözler küçük harfle başlar. Örnek: Adana ili, Kadıköy ilçesi, İkiköprü beldesi, Uğurca köyü vb.

15. Mahalle, meydan, bulvar, cadde, sokak adlarında geçen mahalle, meydan, bulvar, cadde, sokak kelimeleri büyük harfle başlar: Örnek: İsmet Paşa Mahallesi, Ziya Gökalp Mahallesi, Kızılay Meydanı, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı, İbn-i Sina Caddesi, Sultan Sokağı vb. 16. Saray, köşk, han, kale, köprü, kule, anıt vb. yapı adlarının bütün kelimeleri büyük harfle başlar: Örnek: T  opkapı Sarayı, Çankaya Köşkü, Horozlu Han, Kız Kalesi, Galata Köprüsü, Beyazıt Kulesi, Zafer Abidesi, Bilge Kağan Anıtı vb. 17. Yer bildiren özel isimlerde kısaltmalı söyleyiş söz konusu olduğunda, yer adının ilk harfi büyük yazılır: Örnek: Düşman gemileri Boğaz’dan geçemediler.

Örnek: Cumhurbaşkanı, Köşk’e kabul etti.

1. KONU:

BÜYÜK HARFLERİN KULLANILDIĞI YERLER

18. Kurum, kuruluş ve kurul adlarının her kelimesi büyük harfle başlar:

242

Örnek: T  ürkiye Büyük Millet Meclisi, Türk Dil Kurumu, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Devlet Malzeme Ofisi, Millî Kütüphane, Çocuk Esirgeme Kurumu, Atatürk Orman Çiftliği, Beşiri Lisesi; Anadolu Kulübü, Ucuzluk Bakkaliyesi; Türk Ocağı, Yeşilay Derneği, Muharip Gaziler Derneği, Emek İnşaat; Bakanlar Kurulu, Türk Dili Dergisi Yayın Danışma Kurulu, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı; Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü vb. 19. K  anun, tüzük, yönetmelik, yönerge, genelge adlarının her kelimesi büyük harfle başlar: Örnek: Medeni Kanun, Türk Bayrağı Tüzüğü, Telif Hakkı Yayın ve Satış Yönetmeliği vb. 20. K  urum, kuruluş, kurul, merkez, bakanlık, üniversite, fakülte, bölüm, kanun, tüzük, yönetmelik ve makam sözleri asılları kastedildiğinde büyük harfle başlar: Örnek: 2876 sayılı Kanun bu yıl yeniden gözden geçiriliyor. 21. K  itap, dergi, gazete ve sanat eserlerinin (tablo, heykel, beste vb.) her kelimesi büyük harfle başlar: Örnek: Y  eşil Gece, Gurbet Hikâyeleri, Çoban Çeşmesi, Sinekli Bakkal; Türk Dili, Türk Kültürü, Varlık; Resmî Gazete, Posta, Milliyet, Türkiye, Yeni Asır; Kaplumbağa Terbiyecisi; Yorgun Herkül; Onuncu Yıl Marşı vb.

NOT 8: Özel ada dâhil olmayan gazete, dergi, tablo vb. sözler büyük harfle başlamaz. Örnek: Fanatik gazetesi, Bilim Çocuk dergisi, Kur’an Okuyan Kız tablosu vb. 8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE



NOT 9: K  itap, makale, tiyatro eseri, kurum adı vb. özel adlarda yer alan kelimelerin ilk harfleri büyük yazıldığında ve, ile, ya, veya, yahut, ki, da, de sözleriyle mı, mi, mu, mü soru eki küçük harfle yazılır. Örnek: Kaplumbağa ile Tavşan, Suç ve Ceza, Turfanda mı, Turfa mı?, Diyorlar ki, Ya Devlet Başa ya Kuzgun Leşe, Ben de Yazdım, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu vb.



NOT 10: Ö  zel adın tamamı büyük yazıldığında ve, ile, ya, veya, yahut, ki, da, de sözleriyle mı, mi, mu, mü soru eki de büyük harfle yazılır. Örnek: LEYLA İLE MECNUN, DİL VE TARİH-COĞRAFYA FAKÜLTESİ vb.



22. U  lusal, resmî ve dinî bayramlarla anma ve kutlama günlerinin adları büyük harfle başlar: Örnek: 2  3 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı, 30 Ağustos Zafer Bayramı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı, Nevruz Bayramı, Miraç Kandili; Anneler Günü, 24 Kasım Öğretmenler Günü, Dünya Tiyatro Günü, 14 Mart Tıp Bayramı, Hıdırellez vb. 23. Kurultay, bilgi şöleni, çalıştay, açık oturum vb. toplantıların adlarında her kelimenin ilk harfi büyük yazılır: Örnek: VI. Uluslararası Türk Dili Kurultayı, Kitle İletişim Araçlarında Türkçenin Kullanımı Bilgi Şöleni. 24. Tarihî olay, çağ ve dönem adları büyük harfle başlar: Örnek: I. Dünya Savaşı, Cilalı Taş Devri, Orta Çağ, Lale Devri, Yükselme Dönemi, Buzul Dönemi, Millî Edebiyat Dönemi, Servetifünun Dönemi’nin, Tanzimat Dönemi’nde vb. 25. Özel adlardan türetilen bütün kelimeler büyük harfle başlar: Örnek: Türklük, Türkleşmek, Türkçe, Avrupalı, Avrupalılaşmak, Asyalılık, İzmirli, İstanbullu vb.

26. Y  er, millet ve kişi adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde sadece özel adlar büyük harfle başlar: Örnek: H  indistan cevizi, Antep fıstığı, Brüksel lahanası, İngiliz anahtarı, Japon gülü, Maraş dondurması, Van kedisi vb.

Ç. Belirli bir tarih bildiren ay ve gün adları büyük harfle başlar. Örnek: 15 Temmuz 2016 Cuma günü

Örnek: 23 Nisan 1920

Örnek:  28 Aralık 1982’de göreve başladı.

Örnek: Gençlik Festivali 13 Haziran’da başlayacak.

D. Tabela, levha ve levha niteliğindeki yazılarda geçen kelimeler büyük harfle başlar. Örnek: Müdür, Doktor, Vezne, Giriş, Çıkış, Başkan, Otobüs Durağı, Dolmuş Durağı, Şehirler Arası Telefon, 5. Kat, 8. Sınıf, 4. Blok vb.

1. KONU:

Öğretmenin Notu:

BÜYÜK HARFLERİN KULLANILDIĞI YERLER

NOT 11: Para birimleri büyük harfle başlamaz. Örnek: lira, kuruş, avro, dinar, dolar vb.

8. Sınıf

243

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 1. Aşağıdaki örnek cümlelerde büyük harflerin yazımıyla ilgili yanlışlık yapılmış olanları “X” ile işaretleyiniz. Cümleler 1. Lale devri, Patrona Halil isyanıyla sona erdi. 2.

Profesör Doktor Oktay Sinanoğlu, 20. yüzyılda Yale Üniversitesinde “Profesör” unvanını kazanan en genç öğretim üyesidir.

3. Dün akşam gerçekleşen kaza, Milliyet Gazetesi’nde haber olarak sunulmuş. 4. Salgın günlerinde Bilim Çocuk Dergisi, tüm sayılarını erişime açtı. 5. Mardin İlinin Savur İlçesi’nde dünyaya gelen Aziz Sancar, 2015 yılında Nobel Kimya Ödülü'nü kazanmıştır. 6. LGS, 5 Haziran 2022 Pazar günü gerçekleştirilecek. 7. Reşat Nuri Güntekin, Yeşil Gece romanında Kurtuluş Savaşı'nı ve Cumhuriyet'in ilk yıllarını anlatmıştır.

2. Aşağıdaki cümlelerde yazımı yanlış olan sözcükleri bularak karşısında boş bırakılan yere yazınız. Yanlış Yazılan Sözcük / Sözcükler

Cümleler 1. Tüm okul hep birlikte Pazar günü pikniğe gideceğiz. 2. Her yıl nisan ayında kar erimelerinden dolayı Fırat nehrinin debisi yükselir. 3. İzmir Şehri’nde Güneş enerjisi elde etmek için çalışmalar hız kazandı. 4.

Yarın Kimyager Ahmet beyle DNA’nın hastalık şifrelerini çözme konusunda birtakım söyleşiler yapılacak.

5. Bükre Azem, 22 aralık Perşembe günü 4. Yaş Günü’nü kutlayacak. 6. Avrupa’dan dönen arkadaşım bize İsviçre Çikolatası getirmişti.

1. KONU:

BÜYÜK HARFLERİN KULLANILDIĞI YERLER

7. Evin sadık köpeği haylaz, misafirlere oldukça sıcak davrandı.

244

3. Aşağıdaki cümlelerde yazımı yanlış olan sözcükleri yan tarafında bulunan açıklamalarla eşleştiriniz. 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7.

Akşama doğru Yavuz Sultan Selim köprüsünün giKişi adlarından önce veya sonra gelen saygı, A. rişinde yoğunluk olur. unvan ve lakaplar büyük harfle başlar. Son sonuçlara göre Anayasa mahkemesinin yeni başkanı kesinleşti.

Ömer Seyfettin, Milli Edebiyat döneminde hikayelerini yazmıştır. sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum

B.

Tarihi olay, çağ ve dönem adları büyük harfle başlar.

C. Gezegen ve yıldız adları büyük harfle başlar. Ç. Milli ve dini bayram adları büyük harfle başlar.

Dünya, Güneş etrafında bir tur dönmesiyle 365 gün 6 saat geçer.

D.

Saray, köşk, han, kale, köprü, kule, anıt vb. yapı adlarının bütün kelimeleri büyük harfle başlar.

Hababam Sınıfı filminde güdük Necmi rolünü, Halit E. Mısralar büyük harfle başlar. Akçatepe canlandırdı.

Bizde anne baba ziyaretleri genellikle Ramazan ve F. Kurum ve kuruluş adları büyük harfle başlar. Kurban bayramında gerçekleşir. 1.

2.

3.

4.

5.

6.

7. 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 1

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde büyük harflerin kullanımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?

A) Derste İngilizce verilen sözcüklerin Türkçe karşılığını sözlükten bakarak öğrendi. B) Cahiliye Dönemi’nden sonra müslümanlar, putperestlere karşı çetin bir mücadele verdiler. C) Kaymakam Erdal Bey, ilçedeki tüm sorunları çok kısa bir sürede giderdi. D) Törenden sonra Cumhurbaşkanı’nı makamında ağırlayan Vali, kendisine şehrin gelişimi ile ilgili bilgiler verdi.

4. Prof. Dr. M. Gazi Yaşargil 6 Temmuz 1925 tarihinde

babasının kaymakamlık görevi yaptığı Diyarbakır’ın Lice kasabasında doğdu. Aynı yıl aile Ankara’ya yerleşip, 5 kardeş Ankara’da okullara gittiler. Gazi, Atatürk lisesinde Latince öğretilen klasik şubeden Mayıs 1943’te mezun oldu. Bu cümlede büyük harflerin kullanımıyla ilgili aşağıdaki kurallardan hangisine uyulmamıştır? A) Dil ve lehçe adları büyük harfle başlar. B) Kişi adlarıyla soyadları büyük harfle başlar. C) Yer adları ( kıta, bölge, il, ilçe, köy, semt vb.) büyük harfle başlar. D) Kurum, kuruluş ve kurul adlarının her kelimesi büyük harfle başlar.

2. Ülkemizin en çok turist alan bölümlerinden biridir doğu

Karadeniz. Hem yerli hem yabancı turistlerin bu bölümde I uğrak yerlerinden biri Sümela Manastırı’dır. Bu yerlerII den bir diğeri olan Ayder Yaylası’na uğrayan turistler III meşhur Rize çayını içmeden ayrılmazlar bu doğa harikaIV sından. Bu metindeki altı çizili yerlerin hangisinde büyük harflerin kullanımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) I. 

B) II. 

C) III. 

D) IV.

5. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerin hangisinde büyük harflerin yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?

A) Meltem öğretmen, herkese faydalı olacak bilgiler sunuyordu. B) Cumhuriyet Bayramı her yıl 29 Ekim’de büyük bir coşkuyla kutlanır. C) Fatmalar, Sultan Mahallesi’nde kalıyorlar. D) Ayasofya Camisi bu yıl ibadete açıldı.

3. I. Fatma hanım 11 Eylül’de İzmir’de yeni bir iş yeri açtı.

II. Mona Lisa tablosundaki ayrıntıları fark ettin mi? III. Sibel Teyzem doktor olduktan sonra bu şehirden ayrıldı. IV. Kız Kalesi’ni gezdikten sonra Cennet Mağarası’na da bir tur attık. numaralanmış cümlelerin hangilerinde büyük harflerin yazımı ile ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) I ve II

B) I ve III

C) II ve IV

D) III ve IV

8. Sınıf



6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı vardır?

A) Usta yazar, Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca kitabını bana hediye etti. B) Ülkede her sene şubat ayında Anamur muzunun bereketi yaşanır. C) Öğretmen, öğrencilerinden Anneler gününe özel bir şiir yazmalarını istedi. D) Son dönemlerde Türk Hava Yolları reklamları oldukça dikkat çekiyor. 245

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

SAYILARIN YAZIMI Neler Öğreneceğiz? T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Öğrenme Vakti! Sayıların Yazımı 1. Sayılar metin içerisinde yazıyla yazılır: Örnek: Bu haftanın beşinci gününde deneme yapılacak.

Örnek: Yeniçeriler üç ayda bir ulufe alırlardı. NOT 1: Saat, para tutarı, ölçü, istatistik verilere ilişkin sayılarda rakam kullanılır.

Örnek: Saat 15.30’da son ders bitiyor.

Örnek: Pazarda 1.250 lira harcama yaptık.



Örnek: Bu sene sadece 15 kilogram peynir yaptırdık.

Örnek: Şehir içinde 23 kilometre yol gitmiş.

NOT 2: Saatler ve dakikalar metin içinde yazıyla da yazılabilir.

Örnek: Okula her sabah yedi buçukta giderim.

Örnek: Saat dokuzu beş geçe sirenler çaldı.

NOT 3: Dört veya daha çok basamaklı sayıların kolay okunabilmesi amacıyla içinde geçen “bin, milyon, milyar ve trilyon” sözleri harfle yazılabilir.

Örnek: Türkiye’de 73 milyon 198 bin kişi virüse yakalanmış.



Örnek: Bir gecede 8 trilyon kazandı.

2. Birden fazla kelimeden oluşan sayılar ayrı yazılır: Örnek: Bir yıl üç yüz altmış beş gün, altı saatten oluşur.

Örnek: Sabah sabah iki bin lira aldım.

2. KONU:

SAYILARIN YAZIMI

3.  Para ile ilgili işlemlerle senet, çek vb. ticari belgelerde geçen sayılar bitişik yazılır:

246

Örnek: 650,35 (altıyüzelliTL,otuzbeşkr.)

Örnek: 361.000.802,45 (üçyüzaltmışbirmilyonsekizyüzikiTL,kırkbeşkr.) borcu varmış şirketin. NOT 4: Yüzde ve binde işaretleri yazılırken sayılarla işaret arasında boşluk bırakılmaz.

Örnek: B  u ay gıda ürünlerine %25 zam bekleniyor.

Örnek: Elbise dikiminde %50 hata payı var.

4.  Adları sayılardan oluşan iskambil oyunları bitişik yazılır: Örnek: altmışaltı, ellibir, yirmibir vb. 8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE



5. Romen rakamları tarihî olaylarda, yüzyıllarda, hükümdar adlarında, tarihlerde ayların yazılışında, kitap ve dergi ciltlerinde, kitapların asıl bölümlerinden önceki sayfaların numaralandırılmasında, maddelerin sıralandırılmasında kullanılır: Örnek: I. Dünya Savaşı

Örnek: XV. Louis



Örnek: XIX. yüzyıl Örnek: V. Karl



Örnek: II. Murat Örnek: VIII. Edward

Örnek: 1.XI.1938

6. Dört veya daha çok basamaklı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır ve aralarına nokta konur: Örnek: 4.567

Örnek: 326.197

Örnek: 49.750.812



Örnek: 28.434.250.310.500

7. Sayılarda kesirler virgülle ayrılır: Örnek: 15,2 (15 tam, onda 2)

Örnek: 5,26 (5 tam, yüzde 26)

8. Sıra sayıları yazıyla ve rakamla gösterilebilir. Rakamla gösterilmesi durumunda ya rakamdan sonra bir nokta konur ya da rakamdan sonra kesme işareti konularak derece gösteren ek yazılır: Örnek: Denizli’de 15. Motorize Piyade Tugayı var.

Örnek: Sınavda 56. soru iptal edildi.



Örnek: XX. yüzyılın başında bloklaşma arttı.

Örnek: 15’inci asır



Örnek: 56’ncı soru

Örnek: XX’nci yy.



NOT 5: S  ıra sayıları ekle gösterildiklerinde rakamdan sonra sa­dece kesme işareti ve ek yazılır, ayrıca nokta konmaz.

Örnek: 8.’inci değil 8’inci

Örnek: 2.’nci değil 2’nci

9. Üleştirme sayıları rakamla değil yazıyla belirtilir: Örnek: 2  ’şer değil ikişer

Örnek: 9’ar değil dokuzar

Örnek: 100’er değil yüzer

10. Bayağı kesirlere getirilecek ekler alttaki sayı esas alınarak yazılır: Örnek: 4  /8’i (dört bölü sekizi) Öğretmenin Notu:

2. KONU:

SAYILARIN YAZIMI



Örnek: 1/2’si (bir bölü ikisi)

8. Sınıf

247

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 4. Aşağıdaki cümleleri okuyunuz. Cümlelerde yer alan sayıların yazılışı yanlış ise doğrusunu karşılarına yazınız.

Cümleler

Doğrusu

1.

Saat 20.30’da Kızılay Meydanı’nda bir mekânda oturup toplantımızı yaptık.

2.

Bir buçuk ay içerisinde yüzelli bin lira kaybetmesine rağmen oralı olmadı.

3.

Deneme sınavında 7.’inci olması onu bir hayli üzmüştü.

4.

Bu yıl randevu sisteminde 1 milyon üç yüz elli iki bin on beş kişi kayıt oluşturmuştu.

5.

Üniversitede üçüncü yılın sonunda ders çalışmaya başlamıştım.

6.

İstanbul’u fetheden komutanımız Fatih Sultan Mehmet, II. Mehmet, peygamberimizin bahsettiği Osmanlı padişahıdır.

7.

İlkokul birinci sınıflara ilkin 2’şer 2’şer saymayı öğretmişler.

8.

Bana verdiği çekte “birmilyonbeşyüzellibeşTL,otuzbirkr.” yazıyordu.

9.

Üniversite sınavına girecek öğrenciler için saat ona çeyrek kala tüm yollar trafiğe kapatılacak.

10. Türkü yarışmasında Fatih, 6’ıncı sırada sahneye çıkacak.

5. Aşağıdaki kutucuklarda yer alan sayıları inceleyiniz. Yanlış yazılan sayıların yer aldığı kutucukları işaretleyiniz.

A. On beşi yirmi iki geçe eve vardık.

B. 10’ar 10’ar ve 20’şer 20’şer bölüştük.

C. XIV. Louis, Fransa’nın en uzun süre tahtta kalan kralıdır.

D. Yoklama listesinde 2’inci olarak yer alıyor.

E. Arpa hasadımız ikiyüzelli ton çıktı.

2. KONU:

SAYILARIN YAZIMI

6. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun ifadelerle doldurunuz.

248

3’er 3’er

üçer üçer

1. Basamakları ...................... çıkarak çatıya vardı.

on üçü çeyrek

onüçü çeyrek

2. Şanlıurfa’da saat ................................................ geçe mola verdik.

2.’nci

2’nci

3. Antalya’ya ................................................. gidişim olmasına rağmen çok sevinçliyim. ikiyüzbinlira

iki yüz bin lira

4. Firma yetkilisine …………………………............… borç verdi. 8. Sınıf

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 2

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sayıların yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?

A) Kazanacağı on iki lira yüzünden tüm parasını kaybetme riskiyle karşı karşıyaydı. B) Her takımdan 5’er oyuncu sahaya çıkmak için anonsu bekliyor. C) Bugün saat 15.00’te Rusya-Ukrayna arasındaki barış görüşmeleri başlayacak. D) Osmanlı Devleti, XV. yüzyılda Avrupa’ya doğru ilerleyişini hızlandırdı.

4. Güneydeki efsanevi kıtanın bulunması 200 yıllık bir I arayıştan sonra ancak 1840’ta başarıyla sonuçlanII mıştır. Yelkenlisiyle kıyılar boyunca yaklaşık 2.000 III km yol alan Charles Wilkes, denizlerden oluşan Kuzey Kutbu’nun tersine, Güney Kutbu’nun olduğu yerde gerçekten büyük bir kıta bulunduğunu kanıtlamıştır. 14.4 milyon km2’lik yüz ölçümüyle bu kıta IV neredeyse Afrika’nın yarısı büyüklüğündedir. Bu parçada numaralanmış sayılardan hangisinin yazımı yanlıştır? A) I. 

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sayıların yazımı ile ilgili bir yanlışlık yoktur?

A) Bu yıl 6’ıncısı düzenlenen festivale şehir dışından çok sayıda esnaf katıldı. B) Her odada 2’şer yatak, bir mini buzdolabı ve 1’er televizyon vardı. C) En büyük ablası yirmibeş yaşlarındaydı. D) Beşiktaş İnönü Stadı’nın kapasitesi 41.903 kişi olarak açıklandı.

3. Aşağıdaki

cümlelerden hangisinde sayıların yazımı ile ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) 1910 yılında Selanik’te doğan Cahit Arf, 26 Aralık 1997’de Bebek’te yaşamını yitirmiştir. B) Bu yılın sonunda, 8’nci sınıfa geçecek olan Asel, şimdiden sınavlara çalışıyordu. C) En küçük büyükşehir unvanına sahip olan Ordu, 774.154 nüfusa sahiptir. D) Okul müdürü hafta içi her gün 08.00’de okulun önünde öğrencileri beklerdi.

8. Sınıf

B) II. 

C) III. 

D) IV.

5. I. Altmışıncı II. 60. III. 60.ncı IV. 60’ıncı V. 60.’ncı VI. 60.’ıncı Yukarıda verilen sayılardan hangilerinin yazımı doğrudur? A) I, II ve VI

B) II, IV ve V

C) I, II ve IV

D) I, IV ve VI

6. I. Pastanın 4/8’ini çocuklara geri kalanını da hizmetlilere dağıttı.

II. Okulun bahçesinde birdirbir oynayan öğrenciler, on üç dakikayı eğlenerek geçirdi. III. Firma yetkilisi “bir milyon altı yüz elli bin lira, onbeş kuruş” çekini alıp bankada bozdurdu. IV. 3 Mart 2014’te saat on sekizi çeyrek geçe hayata yeniden başladı genç adam. Numaralanmış cümlelerin hangisinde sayıların yazımı ile ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) I. 

B) II. 

C) III. 

D) IV. 249

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

BİRLEŞİK KELİMELERİN YAZIMI Neler Öğreneceğiz? T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Bilmen Gerekenler! Belirtisiz isim tamlamaları, sıfat tamlamaları, birleşik fiiller, ikilemeler, kısaltma grupları ve kalıplaşmış çekimli fiillerden oluşan ifadeler yeni bir kavramı karşıladıklarında birleşik kelime olurlar. Birleşik kelimeler belirli kurallar çerçevesinde bitişik veya ayrı olarak yazılır.

Öğrenme Vakti! A. Bitişik Yazılan Birleşik Kelimeler 1. Ses düşmesine uğrayan birleşik sözcükler bitişik yazılır: Örnek: P  azartesi (pazar ertesi)

Örnek: kahvaltı (kahve altı)

Örnek: Niçin? (ne için)

2. “Et-“ ve “ol-“ yardımcı eylemleriyle birleşirken ses düşmesine veya ses türemesine uğrayan bileşik sözcükler bitişik yazılır: Örnek: E  mretmek, kaybolmak, affetmek, hissetmek, reddetmek vb. 3. Kelimelerden her ikisi veya ikincisi, birleşme sırasında anlam değişmesine uğradığında bu tür birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: a  slanağzı(bitki adları), yeşilbaş(hayvan adları), karabacak(hastalık adları), kargaburnu(alet adları), balıksırtı(biçim, tarz vb. adlar), dilberdudağı(yiyecek adları), beştaş(oyun adları), Büyükayı(gök cisimleri adları), camgöbeği(renk adları) vb. 4.  -a, -e, -ı, -i, -u, -ü zarf-fiil ekleriyle bilmek, vermek, kalmak, durmak, gelmek ve yazmak fiilleriyle yapılan tasvirî fiiller bitişik yazılır:

3. KONU:

BİRLEŞİK KELİMELERİN YAZIMI

Örnek: d  üşünebilmek, sevebilmek; alıvermek, gülüvermek; uyuyakalmak; gidedurmak, yazadurmak; çıkagelmek, süregelmek; düşeyazmak, öleyazmak vb.

250

5. Bir veya iki ögesi emir kipiyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: Ateşkes, çekyat, kaçgöç, kapkaç, örtbas, tutkal, veryansın, yapboz, yazboz vb. 6.  -an/-en, -r/-ar/-er/-ır/-ir, -maz/-mez ve -mış/-miş sıfat-fiil ekleriyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: C  ankurtaran, çöpçatan, dalgakıran, gökdelen, barışsever, değerbilmez, hacıyatmaz, kuşkonmaz, külyutmaz, varyemez, çokbilmiş, güngörmüş vb. 7. İkinci kelimesi -dı (-di / -du / -dü, -tı / -ti / -tu / -tü) kalıplaşmış belirli geçmiş zaman ekleriyle kurulan birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: Gecekondu, gündöndü, hünkârbeğendi, imambayıldı, külbastı, mirasyedi, şıpsevdi vb. 8. Her iki kelimesi de -dı (-di / -du / -dü, -tı / -ti / -tu / -tü) belirli geçmiş zaman veya -r /-ar /-er geniş zaman eklerini almış ve kalıplaşmış bulunan birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: Dedikodu, kaptıkaçtı, oldubitti; biçerdöver, konargöçer, okuryazar, uyurgezer vb. 8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE



9. Somut olarak yer bildirmeyen alt, üst ve üzeri sözlerinin sona getirilmesiyle kurulan birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: B  ilinçaltı, gözaltı (gözetim); akşamüstü, ayaküstü, bayramüstü, gerçeküstü, olağanüstü, öğleüstü, öğleüzeri, suçüstü, yüzüstü; akşamüzeri, ayaküzeri vb. 10. İki veya daha çok kelimenin birleşmesinden oluşmuş kişi adları, soyadları ve lakaplar bitişik yazılır: Örnek: A  lper, Birol, Gülnihal, Gülseren, Şenol, Varol; Abasıyanık, Adıvar, Atatürk, Gökalp, Güntekin, İnönü, Karaosmanoğlu, Tanpınar, Yurdakul; Tepedelenli Ali Paşa, Yirmisekiz Çelebi Mehmet vb. 11. İki veya daha çok kelimeden oluşmuş il, ilçe, semt vb. yer adları bitişik yazılır: Örnek: Diyarbakır, Gümüşhane; Acıpayam, Pınarbaşı, Şebinkarahisar; Beşiktaş, Kabataş vb. NOT 1: Ş  ehir, köy, mahalle, dağ, tepe, deniz, göl, ırmak, su, çay vb. kelimelerle kurulmuş sıfat tamlaması ve belirtisiz isim tamlaması kalıbındaki yer adları bitişik yazılır:





Örnek:  Akşehir, Eskişehir, Suşehri, Yenişehir; Atakent, Batıkent; Çengelköy; Yenimahalle; Karadağ, Uludağ; Kocatepe; Akdeniz, Karadeniz, Kızıldeniz; Acıgöl; Kızılırmak, Yeşilırmak; İncesu, Karasu, Sarısu; Akçay vb.

12. Kişi adları ve unvanlarından oluşmuş mahalle, meydan, köy vb. yer ve kuruluş adlarında, unvan kelimesi sonda ise gelenekleşmiş olarak bitişik yazılır: Örnek: A  bidinpaşa, Bayrampaşa, Davutpaşa, Gazi Osmanpaşa (mahalle); Ertuğrulgazi (ilçe), Kemalpaşa (ilçe); Mustafabey (cadde), Necatibey (cadde) vb. 13. Ara yönleri belirten kelimeler bitişik yazılır: Örnek: Güneybatı, güneydoğu, kuzeybatı, kuzeydoğu. 14. Dilimizde her iki ögesi de asıl anlamını koruduğu hâlde yaygın bir biçimde gelenekleşmiş olarak bitişik yazılan kelimeler de vardır:

b. Bir topluluğun yöneticisi anlamındaki başı sözüyle oluşturulan belirtisiz isim tamlamaları: aşçıbaşı, binbaşı, çarkçıbaşı, çeribaşı, elebaşı, mehterbaşı, onbaşı, ustabaşı, yüzbaşı vb.



c. “Ağa, baba, bey, efendi, hanım, nine” vb. sözlerle kurulan birleşik kelimeler: ağababa, ağabey, beyefendi, efendibaba, hanımanne, hanımefendi, hacıağa, kadınnine, paşababa vb.

ç. “Biraz, birçok, birçoğu, birkaç, birkaçı, birtakım, herhangi, hiçbir, hiçbiri” belirsizlik sıfat ve zamirleri de gelenekleşmiş olarak bitişik yazılır. 15. “Ev” kelimesiyle kurulan birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: Aşevi, basımevi, doğumevi, gözlemevi, huzurevi, öğretmenevi, polisevi, yayınevi vb. 16. “Hane, name, zade” kelimeleriyle oluşturulan birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: Çayhane; kanunname, seyahatname; amcazade, dayızade, teyzezade vb. 17. “-zede” ile oluşturulmuş birleşik kelimeler bitişik yazılır: Örnek: Depremzede, afetzede, selzede, kazazede vb. 18. Kanunda bitişik geçen veya bitişik olarak tescil ettirilmiş olan kuruluş adları bitişik yazılır: Örnek: İçişleri, Dışişleri, Genelkurmay, Yükseköğretim Kurulu, Açıköğretim Fakültesi, Gaziosmanpaşa Üniversitesi vb. 8. Sınıf

3. KONU:



BİRLEŞİK KELİMELERİN YAZIMI

a. Baş sözüyle oluşturulan sıfat tamlamaları: başağırlık, başbakan, başbayan, başçavuş, başeser, başfiyat, başhekim, başhemşire, başkahraman, başkent, başkomutan, başköşe, başmüfettiş, başöğretmen, başparmak, başpehlivan, başrol, başsavcı, başyazar vb.

251

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

B. Ayrı Yazılan Birleşik Kelimeler 1. “Etmek, edilmek, eylemek, olmak, olunmak” yardımcı fiilleriyle kurulan birleşik fiiller, ilk kelimesinde herhangi bir ses düşmesi veya türemesine uğramazsa ayrı yazılır: Örnek: alt etmek, arz etmek, söz etmek, terk etmek, var olmak, yok etmek, yok olmak vb. 2. Birleşme sırasında kelimelerinden hiçbiri veya ikinci kelimesi anlam değişikliğine uğramayan birleşik kelimeler ayrı yazılır: Örnek: d  il balığı, köpek balığı(hayvan adları), ayrık otu, çörek otu(bitki adları), kireç taşı, lüle taşı, Oltu taşı(nesne, eşya, alet adları), çevre yolu, deniz yolu, hava yolu, kara yolu(yol ve ulaşım adları), yer çekimi, dil birliği, iş birliği(durum, olgu ve olay bildiren adlar), halk bilimi, dil bilgisi(bilim ve bilgi sözleriyle kurulan adlar), talaş böreği, badem yağı, kuyruk yağı, İzmir köftesi, ezogelin çorbası, Adana kebabı, Kemalpaşa tatlısı(yiyecek ve içecek adları), Kutup Yıldızı, kuyruklu yıldız, gök taşı( gök cisimleri adları) elmacık kemiği, takma diş, (organ veya organ yerine geçen adlar), bağ bozumu, gece yarısı, gün ortası, hafta başı, hafta sonu(zamanla ilgili adlar).

NOT 2: Ç  içek dışında anlamlar taşıyan baklaçiçeği (renk), narçiçeği (renk), suçiçeği (hastalık); ot dışında anlamlar taşıyan ağızotu (barut), sıçanotu (arsenik); ses düşmesine uğramış olan çöreotu ve yazımı gelenekleşmiş olan semizotu, dereotu bitişik yazılır.

3. -r / -ar / -er, -maz / -mez ve -an / -en sıfat-fiil ekleriyle kurulan sıfat tamlaması yapısındaki birleşik kelimeler ayrı yazılır: Örnek: Ç  alar saat, döner sermaye, güler yüz, koşar adım, yazar kasa; çıkmaz sokak, görünmez kaza, tükenmez kalem; uçan daire vb. 4. Renk sözü veya renklerden birinin adıyla kurulmuş isim tamlaması yapısındaki renk adları ayrı yazılır: Örnek: Gümüş rengi, portakal rengi; ateş kırmızısı, boncuk mavisi, gece mavisi, limon sarısı vb. 5. Yer adlarında kullanılan “batı, doğu, güney, kuzey, güneybatı, güneydoğu, kuzeybatı, kuzeydoğu, aşağı, yukarı, orta, iç, yakın, uzak” kelimeleri ayrı yazılır:

3. KONU:

BİRLEŞİK KELİMELERİN YAZIMI

Örnek: B  atı Trakya, Doğu Anadolu, Güney Kutbu, Kuzey Amerika, Güneydoğu Anadolu, Aşağı Ayrancı, Yukarı Ayrancı, Orta Anadolu, Orta Asya, Orta Doğu, İç Anadolu, Yakın Doğu, Uzak Doğu vb.

252

6. Kişi adlarından oluşmuş “mahalle, bulvar, cadde, sokak, ilçe, köy” vb. yer ve kuruluş adlarında, sondaki unvanlar hariç şahıs adları ayrı yazılır: Örnek: Y  unus Emre Mahallesi; Gazi Mustafa Kemal Bulvarı; Nene Hatun Caddesi; Fevzi Çakmak Sokağı; Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi, Sütçü İmam Üniversitesi vb. 7. “Dış, iç, sıra” sözleriyle oluşturulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: Örnek: A  hlak dışı, çağ dışı, olağan dışı, yasa dışı; ceviz içi, hafta içi, yurt içi; aklı sıra, yanı sıra vb. 8. Somut olarak yer belirten “alt ve üst” sözleriyle oluşturulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: Örnek: Deri altı, su altı, toprak altı, yer altı (yüzey); böbrek üstü bezi, tepe üstü (en yüksek nokta) vb. 9. “Alt, üst, ana, ön, art, arka, yan, karşı, iç, dış, orta, büyük, küçük, sağ, sol, peşin, bir, iki, tek, çok, çift” sözlerinin başa getirilmesiyle oluşturulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: Örnek: A  lt kurul, alt yazı; üst kat; ana bilim dalı, ana dil; ön söz, ön yargı; art niyet; arka plan; yan cümle, yan etki; karşı görüş; iç savaş, iç tüzük; dış borç, dış hat; orta kulak, orta oyunu; büyük defter; küçük parmak; sağ açık, sağ bek; sol açık, sol bek; peşin fikir, peşin hüküm; bir hücreli; iki anlamlı, tek hücreli; çok düzlemli, çok hücreli; çift ayaklılar, çift kanatlılar vb. 8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 7. Aşağıda verilen birleşik kelimelerden yazımı doğru olanın yanına “D” yazımı yanlış olanın yanına “Y” yazınız.

Kelimeler

Kelimeler

1.

Kaybolmak

Kayıp olmak

8.

Cankurtaran

Can kurtaran

2.

Keçiboynuzu

Keçi boynuzu

9.

Gece kondu

Gecekondu

3.

Beş taş

Beştaş

10. Akşam üzeri

Akşamüzeri

4.

Köpekbalığı

Köpek balığı

11. Beyefendi

Bey efendi

5.

Karayolu

Kara yolu

12. Karadut

Kara dut

6.

Göktaşı

Gök taşı

13. Haftasonu

Hafta sonu

7.

Çekyat

Çek yat

14. Önsöz

Ön söz

Kızıl

kuş

yurt

ana

hanım

deniz

deprem

baş

öğretmen

çörek

Kara

usta

akşam

biçer

1.

atı

6.

zede

11.

evi

2.

ırmak

7.

başı

12.

eli

3.

burnu

8.

kuşu

13.

otu

4.

deniz

9.

üstü

14.

sever

5.

yol

10.

döver

15.

rol

9. Aşağıda verilen birleşik kelimeler doğru yazıldıysa boş kutucuğa “ ” yanlış yazıldıysa “X” koyup doğrusunu boş bırakılan yere yazınız.

8. Sınıf

1.

Terketmek

2.

Karayolu

3.

Hafta içi

4.

Ortaoyunu

5.

Ortaokul

6.

Herhangi

7.

Limonsarısı

8.

Olağandışı

9.

Uyur gezer

10. Dil bilimci

3. KONU:

deve

BİRLEŞİK KELİMELERİN YAZIMI

8. Aşağıda karışık olarak verilen kelimeleri bitişik olacak şekilde eşleştiriniz.

253

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 3

1. Altmış yıllık yazı hayatında şiir dışında bir çok eser

kaleme alan Halid Ziya, modern Türk edebiyatına romanları ve hikâyeleriyle damgasını vurmuş bir yazardır. Bu cümledeki yazım yanlışının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Bağlaç olan ile’nin bitişik yazılması B) Büyük harflerin yazımıyla ilgili yanlışlık yapılması C) Bitişik yazılması gereken sözcüğün ayrı yazılması D) Sayıların yazımıyla ilgili yanlışlık yapılması

4. • Ara yönleri belirten kelimeler bitişik yazılır. • Yer adlarında kullanılan batı, doğu, güney, kuzey, güneybatı, güneydoğu, kuzeybatı, kuzeydoğu, aşağı, yukarı, orta, iç, yakın, uzak kelimeleri ayrı yazılır. Buna göre, I. İstanbul’un güney batısında yer alan ilçeler; Beylikdüzü, Silivri ve Büyükçekmece’dir. II. Doğu Karadeniz’in yüksek kesimleri ile Kars ve Erzurum’un kuzeyi gök gürültülü sağanak yağışlı olacak. III. Kuzey Yarım Küre’de dağların güney yamaçları her zaman kuzey yamaçlarından daha sıcaktır. IV. Güneş’in Doğu’dan doğup Batı’dan batması Dünya’nın Güneş etrafındaki hareketinden kaynaklanmaktadır.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı yoktur?

A) Bizim en büyük korkumuz, öğrencinin her hangi bir olay karşısında tepkisiz kalmasıdır.

numaralanmış cümlelerin hangilerinde yazım yanlışı vardır? A) I ve II

B) II ve III

C) I ve IV

D) III ve IV

B) Hakeme tepkili olan bir takım, sahaya çıkmama kararı aldı. C) Pişirdiği yemeklerin bir azını da yemek pişiremeyen ve komşusu olan Halime’ye götürür. D) Kimsenin hiç bir şey bilmediği yerde bir insan her şeyi bilebilir.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik sözcüklerin yazımında herhangi bir yanlışlık yoktur?

A) Mezuniyet öncesi okulda çiğköfte etkinliği düzenlendi. B) Hiçkimseye karşı önyargılı olmamamız gerektiğini anlatmıştı dedem. C) Öğretmenin “nasılsın?” sorusuna sadece “sağol” cevabını vermesi şaşırtmadı kimseyi.

3. “Etmek, edilmek, eylemek, olmak, olunmak” yardımcı

fiilleriyle kurulan birleşik fiiller, ilk kelimesinde herhangi bir ses düşmesi veya türemesine uğrarsa bitişik; uğramazsa ayrı yazılır. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik fiillerin yazımında bir yanlışlık yapılmıştır? A) Farzet ki bizim bu toprakları da terk ettin. B) Bu yıl sınavı kazanacağını çok önceden hissetmişti. C) Yeni bir köprünün yapılması için ilgili birime dilekçesini arz etti.

D) Gökyüzü ile ilgili incelemelerini gözlemevinde tutanak hâlinde raporlaştırdı.

6. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisinin yazımı doğrudur?

A) Köyün çıkışına “hoşçakalın” tabelasını astı. B) Vatani görevini onbaşı olarak tamamladı. C) Haftaiçi öğleden sonra bir gün ava gidelim. D) Çocuk, bilinç altında ne var ne yok hepsini döktü.

D) Yanlış takılan kabloları düzeltince televizyondaki sorun halloldu. 254

8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

KISALTMALARIN YAZIMI, BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI, YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER Neler Öğreneceğiz? T.8.4.16. Yazdıklarını düzenler. (Metinde yer alan yazım ve noktalama kuralları ile sınırlı tutulur.)

Öğrenme Vakti!

ç

Örnek: D  r. (doktor), Prof. (profesör), Mah. (mahalle)…

NOT 1: Noktalı kısaltmalara ek getirilecekse kelimenin okunuşu esas alınır. Ek, noktanın yanına yazılır.



Örnek:  Prof.ün

Örnek: Mah.nin

Örnek: yy.ın

2. Birkaç sözcükten oluşan kurum, kuruluş adları, her sözcüğünün ilk harfi alınarak kısaltılır ve her harf büyük yazılır. Ayrıca bu kısaltmalar arasına nokta konmaz. Örnek: T  RT, PTT, DSİ, THY (doğru)

T.R.T., P.T.T., D.S.İ., T.H.Y. (yanlış)

3. Birkaç sözcükten oluşan kurum ve kuruluş adlarının kısaltmaları, kullanılan harflere göre okunur. Kısaltmaya ek getirildiğinde ek, kısaltmanın okunuşuna göre, kesme işareti ile ayrılarak yazılır. Örnek: A  nlamını bilmediğiniz sözcükleri TDK’den bakınız. (TE - DE - KE - den doğru) Örnek: Anlamını bilmediğiniz sözcükleri TDK’dan bakınız. (TE DE KA - dan yanlış) 4. Ölçü birimlerinin uluslararası kısaltmaları kullanılır ve sonuna nokta konmaz. Örnek: m  (metre), mm (milimetre), cm (santimetre), km (kilometre), g (gram), l (litre), kg (kilogram), m2 (metrekare), cm2 (santimetrekare) vb.

NOT 2: Küçük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde sözcüğün okunuşu; büyük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kısaltmanın son harfinin okunuşu esas alınır.



Örnek:  TDK’ndan (yanlış) TDK’den (doğru)



NOT 3: Sert ünsüzle biten kısaltmalar, ek aldıkları zaman okunuşta sert ses yumuşatılmaz.



Örnek:  RTÜK’e (RTÜĞ’e değil)

Örnek: kg’den (yanlış) kg’dan (doğru)

Örnek: TÜBİTAK’ın (TÜBİTAĞ’ın değil)

B. BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI 1. “Da/de”nin Yazımı

• B  ağlaç olan da / de ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar.

8. Sınıf

Örnek: Yemeğini de yedi, bisiklete de bindi.

Örnek: Sen de mi gelmiyorsun?

4. KONU:

1. Özel isimlerin kısaltması büyük harfle başlar ve sonuna nokta konur.

KISALTMALARIN YAZIMI, BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI, YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER

A. KISALTMALARIN YAZIMI

255

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

NOT 1: A  yrı yazılan da / de hiçbir zaman ta / te biçiminde yazılmaz.

Örnek:  Güneş de bugün açtı. (Güneş te değil)

NOT 2: D  a / de bağlacını kendisinden önceki kelimeden kesme ile ayırmak yanlıştır.



Örnek:  Fatma da okula geldi. (Fatma’da değil)

Örnek: Defter de aldım. (Defter’de değil)

• Bulunma durum eki olan “-da, -de, -ta, -te” getirildiği sözcüğe bitişik yazılır. Cümleden çıkarıldığında cümlenin anlamında bozulma olur. Örnek: Yaşlı adam ayakta durmakta zorlanıyordu.

Örnek: Yolda kalan adama yardım etti.

KISALTMALARIN YAZIMI, BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI, YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER



4. KONU:

2. “Ki”nin Yazımı

5. İkilemelerin Yazımı

256

• Bağlaç olan ki ayrı yazılır.



Örnek: Hiçbir işte de yoksun ki!



NOT 3: B  irkaç örnekte ki bağlacı kalıplaşmış olduğu için bitişik yazılır.



Örnek: Demek ki nedeni buymuş.

Örnek: Kaldı ki onu hep yapıyor.

Örnek:  Belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki, illaki.

• Zamir ve sıfat olarak kullanılan “-ki” ekleri ise sözcüğe bitişik yazılır. Cümleden çıkarıldığında anlam bozulur.

Örnek: Onunki bende, benimki de onda kalmış. (zamir olan ki) (zamir olan ki)

Örnek: Evdeki hesap çarşıya uymadı. (sıfat olan ki)

3. “Mi”nin Yazımı

• Bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uyar. Örnek: Sen de geldin mi?

Örnek: Üşüdün mü?

Örnek: Yaran kabuk bağladı mı?

NOT 4: S  oru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır.

Örnek:  Bana hediye alacak mısın?

Örnek: Bu soruyu çözer misiniz?

NOT 5: B  irleşik fiillerde mi soru eki iki kelimenin arasına da gelebilir.

Örnek:  Bu sınava girmekten vaz mı geçtin?

4. Pekiştirmelerin Yazımı



• Sıfat veya zarf görevindeki pekiştirmeli sözler bitişik yazılır. Örnek: A  paçık, büsbütün, çepeçevre, dümdüz, düpedüz, gömgök, güpegündüz, kapkara, kupkuru, masmavi, mosmor, paramparça, sapasağlam, sapsarı, sırıl­sıklam, sırsıklam, sipsivri, yemyeşil vb.

• İkilemeler ayrı yazılır. Örnek: Koşa koşa evin yolunu tuttuk.

Örnek: Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden. 8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

NOT 6: İkilemeyi oluşturan sözcüklerin arasına herhangi bir noktalama işareti konulmaz. Örnek:  Yaptığımız plan tıkır – tıkır işliyordu. (yanlış)

Örnek: Yaptığımız plan tıkır tıkır işliyordu. (doğru) • İsim durum ekleri ve iyelik ekiyle yapılan ikilemeler de ayrı yazılır.



Örnek: b  aş başa, diz dize, el ele, göz göze, iç içe, omuz omuza, yan yana; baştan başa, daldan dala, elden ele, günden güne, içten içe, yıldan yıla; başa baş, bire bir (ölçü), dişe diş, göze göz, teke tek; ardı ardına, boşu boşuna, günü gününe, peşi peşine, ucu ucuna vb.

8. Sınıf

Doğru

Yanlış

Doğru

Yanlış

Doğru

acaip

acayip

döküman

doküman

pardesü

pardösü

stajer

stajyer

egzos

egzoz

rasgele

rastgele

klavuz

kılavuz

entellektüel

entelektüel

ropörtaj

röportaj

hıristiyan

hristiyan

erezyon

erozyon

sağnak

sağanak

ıstırap

ızdırap

faliyet

faaliyet

seyehat

seyahat

süpriz

sürpriz

fantazi

fantezi

sütüdyo

stüdyo

acenta

acente

fiat

fiyat

şarz

şarj

adele

adale

filim

film

şevkat

şefkat

afilli

afili

gardolap

gardırop

şöför

şoför

ahçı

aşçı

gazte

gazete

tafsiye

tavsiye

ahpap

ahbap

hakkaten

hakikaten

taktim

takdim

anfi

amfi

herkez

herkes

bir kaç

birkaç

antreman

antrenman

insiyatif

inisiyatif

bir çok

birçok

asvalt

asfalt

kanpanya

kampanya

tenefüs

teneffüs

eşortman

eşofman

karekter

karakter

traş

tıraş

poaça

poğaça

katalok

katalog

ultrasyon

ultrason

canbaz

cambaz

kolanya

kolonya

vürüs

virüs

candarma

jandarma

labaratuar

laboratuvar

yalnış

yanlış

cimnastik

jimnastik

mahçup

mahcup

yanlız

yalnız

ciyer

ciğer

makina

makine

zerafet

zarafet

civa

cıva

motorsiklet

motosiklet

hiçkimse

hiç kimse

ünvan

unvan

mütahit

müteahhit

yada

ya da

direk

direkt

orjinal

orijinal

Her hangi bir

herhangi bir

4. KONU:

Yanlış

KISALTMALARIN YAZIMI, BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI, YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER

C. YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER

257

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

Uygulama Vakti! 10. Aşağıda verilen kısaltmalara getirilecek ekleri bulup kısaltmanın doğru yazımını noktalı yerlere veya boş kısma yazınız.

Cümleler 1.

TTK… yeni bir seçim hazırlığı var bu aralar.

-da / -de

2.

Buğday almak için TMO… ambarlarına çektik arabayı.

-nun/ -nin

3.

TBMM… çıkan yasa tasarsı Cumhurbaşkanlığına sunuldu.

4. KONU:

KISALTMALARIN YAZIMI, BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI, YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER

4.

258

Ek

Kısaltmanın ek ile doğru hâli

-nden/ -den

Öğrenciler bu sabah TYT…, yarın sabah da AYT… girecekler.

-ye/-ne

5.

Prof. … sözlerine bakarsak hepimiz daha çok çalışmalıyız.

6.

Koparmada ikinci hakkını 135 kg… yana kullandı.

den/-dan

7.

GAP… hayata geçmesiyle birçok toprak sulu tarıma geçmiş oldu.

-ın/ nin

-ün/-un

11. Aşağıdaki cümlelerde “de, ki ve mi” doğru yazılmışsa “D” yanlış yazılmışsa “Y” yazınız. Cümleler

D/Y

1.

Bilgi yarışması için hazırladığı soruları tam vaktin de kurula sundu.

2.

Sepette yer alan elmaların bir kısmını Huriye teyzelere verdi, bir kısmını da dolaba kaldırdı.

3.

Sizin bu söylediklerinize sokakta ki çocuğun bile inanası gelmiyor.

4.

Güzel mi güzel bu memleketin düştüğü hâle bir bakar mısınız?

5.

Şimdi sen özür diledikten sonra öğretmen seni af mı etti?

6.

Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?/ Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz?

7.

Madem ki bizimle sinemaya gelmeyecektin ne diye fırtınalar koparttın?

12. Aşağıdaki yazımı karıştırılan kelimeler doğru yazıldıysa boş kutucuğa “ ” yanlış yazıldıysa “X” koyup doğrusunu boş bırakılan yere yazınız. 1.

birden bire

2.

zatüre

3.

göz yaşı

4.

idaa

5.

ilköğretim

6.

şarter

7.

proğram

8.

rezervasyon

9.

vejetaryen

10. kirbit

8. Sınıf

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI TÜRKÇE

8. Sınıf

4. KONU:

 1. Batman’lı hemşehrilerimiz bizi ziyaret etmeğe gelmişler. ……………………………………………………………………………………………………….  2. Barış Manço’yu yediden yetmişyediye herkez çok severdi. ……………………………………………………………………………………………………….  3. Yanlız senin için 3’er ceviz ayırdığını hâlâ anlayamadın mı? ……………………………………………………………………………………………………….  4. 17.’inci asırda Batı dünyasında gerçekleşen “bilimsel devrim” herşeyi deneye dayandırıyordu. ……………………………………………………………………………………………………….  5. Bizleri af etmekle doğru bir karar aldığınıda ona en güzel şekilde göstermeliyiz. ……………………………………………………………………………………………………….  6. 1923’de ilân edilen Cumhuriyet’in ardından yeni bir anayasa çalışmaları hız kazandı. ……………………………………………………………………………………………………….  7. 22 aralık cumartesi günü doğmuştu kucağımıza aldığımız ilk çocuğumuz. ……………………………………………………………………………………………………….  8. Mardin İlinin Savur İlçesinde doğan Aziz Sancar, Azerbaycan’daki Teknofest’e katılmışdı. ……………………………………………………………………………………………………….  9. Yavaş yavaş ta olsa kaplumbağa tavşana yetişmişti. ………………………………………………………………………………………………………. 10. Kaz dağına çıkan bir çok araştırmacı buralarda çok fazla kazı çalışmasıyla karşı karşıya geldi. ………………………………………………………………………………………………………. 11. Markette Brüksel Lağanası ile patates aldı Ayşe teyze. ………………………………………………………………………………………………………. 12. Türk Tarih Kurumu’nun kurulmasına Mustafa Kemal Atatürk’te öncülük etmiştir. ………………………………………………………………………………………………………. 13. Küçük kızın yüzü Ay gibi parlıyor, Güneş gibi ışık saçıyordu. ………………………………………………………………………………………………………. 14. Sercan’giller ile Merve’ler hayırlı bir iş için bu akşam Çırağan sarayında bir araya gelecekler. ………………………………………………………………………………………………………. 15. Çalışmaktan vazmı geçti, anlayamadım doğrusu. ………………………………………………………………………………………………………. 16. Tanzimat döneminde bazı yazarlar kitaplarının önsözünde “hak, adalet ve özgürlük” kavramına değinmiş. ………………………………………………………………………………………………………. 17. Leonardo Da Vinci’nin Mona Lisa Tablosunun nerede sergilendiğini bilen varmı? ………………………………………………………………………………………………………. 18. Her sabah okula giderken Ankara Simidi ile Çorum Leblebisi alır Akif Bey. ………………………………………………………………………………………………………. 19. Necip Fazıl Kısaküreğ’in Çile Şiirini seslendirdi öğretmenimiz. ………………………………………………………………………………………………………. 20. Aysel hanım, İzmir’den gelen akrabalarını Diyarbakır Sülüklü Han da ağırladı. ………………………………………………………………………………………………………. 21.Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bu gün beş yüz elli milletvekili giriş yaptı. ………………………………………………………………………………………………………. 22. RTÜĞ’ün tüm uyarılarına rağmen bazı TV kanalları yasaklı programlara yer veriyor. ………………………………………………………………………………………………………. 23. TDK’nın bazı sözcükler için kamu oyu araştırması yapması sevindirici. ………………………………………………………………………………………………………. 24. Kızılay, yurtdışındaki bazı deprem zedeler için yardım kampanyası başlattı. ………………………………………………………………………………………………………. 25. Düpe düz bizi ve haftasonu gelen yabancı turistleri kandırmış. ……………………………………………………………………………………………………….

KISALTMALARIN YAZIMI, BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI, YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER

13. Aşağıdaki cümlelerde yazım yanlışlarını bulup doğrusunu altına yazınız.

259

PEKİŞTİRME TESTİ TEST - 4

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kısaltmaların yazımı ile ilgili bir yazım yanlışı yapılmıştır?

A) Arabadan indirdiği karpuzların her biri 10 kg’den fazlaydı. B) PTT’ye kargo takibi için gittiğinde henüz erkendi. C) ODTÜ’den birçok akademisyen Gaziantep’te sempozyuma katıldı. D) TARİŞ’ten getirdiği zeytinyağı çok kaliteliydi.

4. • Bağlaç olan “ki” kendisinden önceki ve sonraki sözcüklerden ayrı yazılır.

lır.

Uyarı: Kalıplaşmış bazı “ki” bağlaçları bitişik yazı-

• Ek olan “-ki” ise kendisinden önceki sözcüğe bitişik yazılır. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ki”nin yazımında yanlışlık yapılmıştır? A) Yeni aldığı deterjan elbisedeki kirleri söküp atıyor. B) Bu yarışmada da yenildiler, kaldı ki son kazandıkları yarışma bile hatıralardan silindi.

2. • B  ağlaç olan “da/de” kendisinden önce ve sonraki sözcüklerden ayrı yazılır ve “te/ta” şekli yoktur.

• Hâl eki olan “-de/da” sözcüğe bitişik yazılır ve sözcüğün kullanım şekline göre “-te/-ta” şeklinde yazılır. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu kurallardan birine uyulmadığından yazım yanlışı yapılmıştır? A) Masanın üzerindeki defterde hatıraları ve geçmişi yer alıyor. B) Ahmet de Ayşe de bizim haklı olduğumuzu biliyor da korkudan söyleyemiyor. C) Yemekte bir araya gelen futbolcular ve yöneticiler şampiyonlukta herkesin emeği olduğunu dile getirdiler. D) On sekiz yıl okuyup ta mesleğinde bir göreve atanamamak gerçekten çok zor.

3. Fen bilimleri dersini laboratuvarda (I) işleyen Tuba

Öğretmen, öğrencilerin civadan (II) uzak durmaları gerektiğini, bu maddenin tehlikeli olmadığını iddia (III) edenlerin yanılacağını ifade etti. Ayrıca maddelere direkt (IV) temas etmemeleri konusunda da öğrencileri uyardı. Bu parçada numaralı sözcüklerin hangisi yanlış yazılmıştır? A) I. 

260

B) II. 

C) III. 

D) IV.

C) Meğer ki büsbütün kuralları ihlal edip sahaya çıkmamışlar. D) Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil, şuurla işlensin.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur?

A) Karşıma geçip “Çocuk muyum ki beni azarlıyorsun?” demezmi? B) Birden bire başlayan yağmur altında sırılsıklam oluverdik. C) Gitgide daha çok alışıyor insan bu kara topraklara, masmavi denizlerine. D) DSİ’nin bu yıl ki çalışmaları sayesinde su oranı epey yükseldi.

6. Önümüzdeki hafta pazar günü LGS’ında 3 milyon 500 bin öğrenci yarışacak.

Bu cümledeki yazım yanlışının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Gün adının yanlış yazılması B) Bağlaç olan ki’nin bitişik yazılması C) Sayıların yazımında yanlışlık yapılması D) Kısaltmaya getirilen ekin yanlış yazımı 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 1

1. Aşağıda kısaltmaların yazımında dikkat edilmesi gereken bazı kurallar verilmiştir. • Küçük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kelimenin okunuşu esas alınır. • Kuruluş, kitap, dergi ve yön adlarıyla ölçülerin dışında kalan kelime veya kelime gruplarının kısaltılmasında, ilk harfle birlikte kelimeyi oluşturan temel harfler dikkate alınır. Kısaltılan kelime veya kelime grubu; özel ad, unvan veya rütbe ise ilk harf büyük; cins isim ise ilk harf küçük olur. • Sonunda nokta bulunan kısaltmalarla üs işaretli kısaltmalara gelen ekler kesmeyle ayrılmaz. Bu tür kısaltmalarda ek noktadan ve üs işaretinden sonra, kelimenin veya üs işaretinin okunuşuna uygun olarak yazılır. Buna göre, I. Altınapa Barajı Havzası’na m2’ye ortalama 383.640 mm. yağış düşmektedir. II. Her ay en az 5 kg’ye kadar zayıflayan Timur Bey’in menüsünde bitkisel çaylar var. III. Prof. Dr. Gazi Yaşargil, “Yüzyılın Beyin Cerrahı” unvanına sahiptir. numaralanmış cümlelerin hangisinde veya hangilerinde yazım yanlışı yapılmıştır? A) Yalnız I 

B) I ve II 

C) II ve III 

D) I, II ve III

2. Yer-yön bildiren (doğu, batı, güney, kuzey, orta…) sözcükler, tek başına ya da özel isimden sonra kullanıldıklarında küçük harfle, özel isimden önce kullanıldıklarında ise büyük harfle başlar. Bu açıklamaya göre, I. Doğu Karadeniz’in Güney yamaçlarında kalıcı kar sınırı daha üst seviyelerdedir. II. Türklerin orta Asya’dan Avrupa’ya kadar olan büyük göç hareketine “Kavimler Göçü” denir. III. Güneydoğu Anadolu’dan Batı Trakya’ya kadar olan yolculuğunda birçok insanla tanıştı. cümlelerinin hangisinde veya hangilerinde yazım yanlışı vardır? A) Yalnız I 

B) Yalnız III 

C) I ve II 

D) II ve III

3. Şehrin doğu-batı istikametinde uzanan kara yolu ve TEM Otoyolu, güzergâhları boyunca yerleşim alanlarını sanayi,

ticaret, yerleşme, nüfus gibi özellikler bakımından etkilemektedir. Bu etkileşim özellikle son yıllarda nüfusu hızla artmaya başlayan ve kent merkezine yaklaşık 60-80 km mesafede bulunan Silivri, Büyükçekmece ve Beylikdüzü ilçelerinde belirgin bir şekilde gözlenmektedir. Aynı zamanda Marmara Denizi’ne de kıyısı bulunan bu ilçelerin karayolu güzergâhları ile ilişkisinin incelendiği bu çalışmada son 15 yıllık nüfus verileri ışığında değerlendirmeler yapılmıştır. Bu metinde aşağıdaki yazım kurallarından hangisinin örneği yoktur? A) Özel ada dâhil olmayıp tamlama kuran şehir, il, ilçe, belde, köy vb. sözler küçük harfle başlar. B) Yer adlarında ilk isimden sonra gelen ve deniz, nehir, göl, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci isimler büyük harfle başlar. C) Ölçü birimlerinin uluslararası kısaltmaları kullanılır ve sonuna nokta konmaz. D) Belirli bir tarih bildiren gün ve ay adları büyük harfle başlar.

8. Sınıf

261

TEST - 1

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI

4. Aşağıda sayıların yazımı ile ilgili bazı kurallar verilmiştir. • Birden fazla kelimeden oluşan sayılar ayrı yazılır. • Oyun adlarını niteleyen sayılar bitişik yazılır. • Üleştirme sayıları rakamla değil yazıyla belirtilir. • Sıra sayıları yazıyla ve rakamla gösterilebilir. Rakamla gösterilmesi durumunda ya rakamdan sonra bir nokta konur ya da rakamdan sonra kesme işareti konularak derece gösteren ek yazılır. Buna göre, I. Bu yıl 69.’uncusu düzenlenen Cannes Film Festivali’nin ödül töreninde Altın Palmiye Ödülü sahibini buldu. II. Bugünkü hasta sayısı üç yüz altmış beş kişi, taburcu olanların sayısı ise beş yüz iki kişidir. III. Dedem ile babam akşam yemeğinden sonra altmışaltı oynadı. IV. Yarışmaya her okuldan 3 asil 1 yedek olmak üzere 4’er yarışmacı katıldı. numaralanmış cümlelerin hangilerinde sayıların yazımı ile ilgili yanlışlık yapılmıştır? A) I ve II 

B) I ve IV 

C) II ve III 

D) III ve IV

5. Aşağıda büyük harflerin kullanıldığı yerler ile ilgili bazı kurallar verilmiştir. • Yer adlarında ilk addan sonra gelen deniz, nehir, göl, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci adlar büyük harfle başlar. • Kurum, kuruluş ve kurul adlarının her sözcüğü büyük harfle başlar. • Dil ve lehçe adları büyük harfle başlar. • Hayvanlara verilen özel adlar büyük harfle başlar. Buna göre, I. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun bu ayki raporunda vergi düzenlemeleri var. II. Türkçenin farsçadan üstün olduğunu kanıtlayan eser, Ali Şir Nevai’nin “Muhakemetü’l-Lügateyn” adlı eseridir. III. Sabah sporunda Tekir de her zaman bana eşlik eder. IV. Nisan aylarında kar ve buz erimeleri sayesinde Fırat nehrinin debisi yükselir. numaralı cümlelerin hangilerinde büyük harflerin kullanıldığı yerlerle ilgili bir yazım yanlışı vardır? A) I ve II  262

B) I ve III 

C) II ve IV 

D) III ve IV 8. Sınıf

BECERİ TEMELLİ TEST TEST - 2

1.

Sibel I.

Merhaba Nurten Abla, nasılsın?

23:32

İyiyim, teşekkür ederim, sen nasılsın? III.

İyiyim, sağol. Sana bir sorum olacaktı da müsaitmisin?

23:33

II.

23:33

Ne demek Sibelciğim, her zaman müsaitim, kaldıki ricada bulunan sen olunca akan sular durur.

IV.

23:34

Bir mesaj yaz

Bu yazışmada numaralanmış bölümlerin hangilerinde yazım yanlışı yapılmıştır? A) I ve III 

B) II ve IV 

C) III ve IV 

D) I, III ve IV

2. Gezegen ve yıldız adları büyük harfle başlar. Dünya, güneş, ay sözcükleri gezegen anlamı dışında kullanıldığında küçük harfle başlar.

Bu açıklamaya göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yapılmıştır? A) Denize düşünce ay, kalbim çarpar telaşlı. B) Sitede en arka kısımda kalan apartman Güneş’i yeterince görmüyor. C) Bu dünyanın çilesini çeken bir tek sen varmışsın gibi konuşuyorsun. D) Dünya; Güneş’e Mars’tan daha yakın, Merkür’den daha uzaktır.

3. (I) Kahvenin tarihçesi, yüzyıllar öncesine dayanır. (II) Her şey Kaldi adında, Etiyopyalı bir sığırtmacın, güttüğü keçile-

rin bir meyveyi yedikten sonra canlanmalarını farketmesiyle başlamış. (III) Kendisi de bu meyveyi denemeye karar vermiş keçi çobanı ve yedikten sonra duyduğu güç ve mutluluk çok hoşuna gitmiş. (IV) Daha sonra keşişler denemiş bu gizemli meyveyi ancak acı tadını beğenmediklerinden hepsini ateşe atmışlar. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde yazım yanlışı vardır? A) I.  

8. Sınıf

B) II.  

C) III.  

D) IV. 263

TEST - 2

13. ÜNİTE: YAZIM KURALLARI

4. Kelimelerin yanlış yazılmasına neden olan bazı etkenler vardır. Acelecilik, dikkatsizlik ve bilgisizlik olarak bu etkenleri başlıca sıralayabiliriz. Bazen de insanlar anlamını bilmediği ve çok az kullandığı kelimelerde yanılgıya düşebilmektedir. Günlük hayatta da bu yüzden kelimelerin yazımında sıklıkla yanlışlar yapılır. Buna göre aşağıda altı çizili kelimelerden hangisinin yazımında yanlışlık yapılmamıştır? A) Manastırdan kaçalı, yetkililerin aforozuna uğrayalı on beş yıl oluyor. B) Dinazorlar, boyu 20 metre kadar olabilen, ilk çağlarda yaşamış, günümüze fosilleri kalmış bir sürüngendir. C) Bahçede yetiştirdiği maydonozları demet yapıp pazarda satıyor. D) Yunus Emre orotoryosu sahnenin gerisinde çalmaya başladı.

5. Aşağıda büyük harflerin kullanıldığı yerlerle ilgili bazı kurallar verilmiştir: • Yer adları (kıta, bölge, il, ilçe, semt vb.) büyük harfle başlar. Uyarı: Özel ada dâhil olmayıp tamlama kuran şehir, il, ilçe, belde vb. sözcükler küçük harfle başlar. • Yer adlarındaki ilk isimden sonra gelen ve deniz, nehir, göl, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci isimler büyük harfle başlar. • Yer, millet ve kişi adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde sadece özel adlar büyük harfle başlar. Bu kurallara göre, I. Çorum Leblebisini, yaklaşık 3 asır önce Ahmedi Sever isminde muhterem bir zatın imal ettiği söylenmektedir. II. Deniz Kalesi olarak da bilinen Kız Kalesi, Mersin İlinde küçük bir adacığın üzerinde kurulmuştur. III. İzmir körfezi, Türkiye’de Karaburun yarımadası ile Foça arasından başlayarak İzmir’i merkezden çevreleyen ve Ege Denizi’nin devamı olan bir körfezdir. IV. Orta Doğu’da birçok ülke ham madde yetersizliğinden yeterince üretim yapamıyor. cümlelerinden hangisinde yazım yanlışı yapılmamıştır? A) I. 

B) II. 

C) III.  

D) IV.

6. LÖSEV’in her yıl düzenlediği “Toplum Gönüllüleri El Ele” etkinliği bu yıl yine İstanbul’da Dolmabahçe Sarayı’nın I II avlusunda 21 haziran 2022’de gerçekleştirilecek. Bu organizasyon herkese açık olmakla birlikte iki bine yakın devlet IV III görevlisine davetiye gönderildi. Bu metinde numaralanmış sözlerin hangisinde yazım yanlışı yapılmıştır? A) I.  264

B) II. 

C) III.  

D) IV. 8. Sınıf

CEVAP ANAHTARI

TÜRKÇE

1. ÜNİTE– FİİLİMSİLER

2. ÜNİTE– SÖZCÜKTE ANLAM

1. KONU: İSİM-FİİL (AD-FİİL, MASTAR)

1. KONU: ANLAMLARINA GÖRE SÖZCÜKLER Uygulama Vakti! 17. sayfa

Uygulama Vakti! 3. sayfa 1. 1. gülüşü 2. gitmek 3. kucaklayış, haykırış 4. başlamayı

5. Yalvarışlarını 6. koşmayı, yürümeyi 7. Yürüyüşe



8. okumayı 9. sulamak, vermek, almak 10. yükseliş, iniş

2. İsim fiil: 3, 4, 8, 9 Kalıcı isim: 1, 5, 7, 10 Çekimli fiil: 2, 6 2. KONU: SIFAT-FİİL (ORTAÇ-FİİL)

5. Sıfat-fiil, Adlaşmış sıfat-fiil: 2. Okumuş 3. Yaşananları

5. Güler 7. yaptığı, gelenleri 9. Yaptıklarını, yakışmayacak



10. Çizilmiş, okunmuş



Çekimli fiil: 4. düşmüş 8. döker



Kalıcı isim: 1. giyecek 6. yemiş

6. 1. -an 2. -miş 3. -dık(ğ)ı 4. -ecek 5. -ası 6. -mez 7. -ar

5. 1. A  ynı anlama gelen sözcükler 2. Karşıt(zıt) anlamlı sözcükler 3. Aynı sözcüğün tekrarı 4. Yakın anlamlı sözcükler 5. İkisi de anlamsız 6. Biri anlamlı biri anlamsız 7. Aynı sözcüğün tekrarı



2.  Geniş (nitel): Geniş bir yüreği vardı besbelli adamın, herkese karşı hoşgörülüydü.

Geniş (nicel): G  eniş bir odada yapayalnız oturuyordu.

7. Durum: 2, 4, 5, 6, 9 Zaman: 1, 3, 7, 8, 10 8. 1. görmeden 2. çağırarak 3. konuşa konuşa, koklaşa koklaşa 4. gideli 5. biter bitmez

7. Somut: 2, 3, 5 Soyut: 1, 4, 6, 7 3. KONU: SÖZCÜKLERDE ANLAM İLİŞKİLERİ Uygulama Vakti! 23. sayfa

9. 1. Antalya yolunda yakıtımız bittince yolda kaldık.

2. Erkenden kalkıp, güzel bir kahvaltı yaparak sokağa çıktı.



3. Çocukların kendi aralarındaki konuşmalara gülüp geçti.



4. Öğrenci kitabını evde unutunca öğretmen öğrenciye kızmaya başladı.



5. Evden dışarı çıkıp parkta oyun oynadı.

Pekiştirme Testi 2 D D A

3 B C A

4 B A B

5 A A C

6 B B B

2 C

3 A

4 C

5 C

6 A

Beceri Temelli Test

8. Sınıf

3. S  ol, do ve fa olmak üzere üç anahtar vardır.

6. 1.  Büyük (nitel): Ömrünün tek ve büyük oyunu bitmişti.

Uygulama Vakti! 10 - 11. sayfa

1 B

2. S  eçime sonradan katılan, anahtar parti rolündeydi.



 Büyük (nicel): Benim büyük kalabalıklara karşı ürkekliğim vardır.

3. KONU: ZARF-FİİL (BAĞ-FİİL, ULAÇ)

Test 1



4. 1. c 2. d 3. a 4. e 5. f 6. b 7. g

4. 1. geçene 2. Geçmişi 3. girecekler 4. sevdiklerini, koyanlar

1 C B D

3. 1. B  elinde uzun gümüş halkalarla asılı gümüş anahtarları vardı.

Uygulama Vakti! 20. sayfa

3. Sıfat-fiil: 2, 3, 5, 6 Çekimli fiil: 1, 4, 7

Test 1 Test 2 Test 3

2. 1. T 2. M 3. G 4. M 5. T 6. M 7. G 8. M 9. T

2. KONU: SÖZCÜKLERDE ÇOK ANLAMLILIK

Uygulama Vakti! 6 - 7. sayfa



1. Gerçek: 2, 7, 10 Mecaz: 1, 5, 6, 9 Terim: 3, 4, 8

8.

Özgün: Orijinal, Misafir: Konuk, Kırmızı: Al, Ölçüt: Kriter, Eser: Yapıt, Eylem: Fiil, Kazanmak: Kaybetmek, Pahalı: Ucuz, İyimser: Kötümser, Güzel: Çirkin, İç: Dış, Temiz: Kirli, Irak (uzak): Yakın, Animasyon: Canlandırma, Jenerasyon: Kuşak, Mantalite: Anlayış, Monoton: Tekdüze, Optimist: İyimser, Part-time: Yarı gün, Dizayn: Tasarım

9. 1. ( Kır-al): Bardağı kırdı. Al bir gömlek giymiş. 2. ( Dil): Diline acı bir biber değmişti. 3. ( Yat-al): Bugün yatmak istemedi. Fanusta al bir balık yüzüyordu. 4. ( Alay): Alayda yüz asker kalmıştı. 10. A. Keder B. İnmek C. Göndermek 265

2. KONU: ATASÖZLERİ

4. KONU: SÖZCÜK VE SÖZCÜK GRUPLARINDA ANLAM

Uygulama Vakti! 36. sayfa

Uygulama Vakti! 27. sayfa 11. Düşüncenin yönünü değiştiren ifadeler: 2, 3, 6, 8 Destekleyici ve açıklayıcı ifadeler: 1, 4, 9 Özetleyen ve sonuç bildiren ifadeler: 5, 7, 10

4. 1. S 2. T 3. A 4. R 5. T 6. F 7. E 8. N

12. 1. Ağaç, botanikte çoğu türünde dalları ve yaprakları destekleyen uzun bir gövdeye sahip çok yıllık bir bitkidir.(Genel)

2. Güvenme varlığa, düşersin darlığa.





Bahçemizdeki ağacı sulamadığımızdan kurumuş. (Özel)

2. Süt, bebeklerin temel yaşam kaynağıdır. (Genel)

Dolaptaki süt bozulmuştu. (Özel)

13. 1. Bir işi sürekli olarak, ara vermeksizin yapmak 2. Gece kalmadan aynı gün dönmek üzere, kısa süreliğine 3. Değişmeksizin, düzenli, aynı biçimde tekrarlanan, monoton 4. Çok okumuş, yazmış olmak 5. Kişiye özgü, farklı

Test 1 Test 2

2 A A

3 C B

4 D B

5 C D

6 B A

Test 3 Test 4

1 B D

2 C B

3 A C

4 D D

5 A B

6 B A

Beceri Temelli Test Test 1

1 A

5. 1. El elden üstündür. 6. a. Başkasına zararı dokunacak bir davranışı yapmadan önce iyi düşün, kendi kendini eleştir. b. Para çekicidir ve geri çevrilemez. c. Tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini yitirir, çalışan kimse gittikçe açılır, daha yararlı işler yapar. d. Bakılıp onarılan şeylerden yararlanılır, bakımsız bırakılanlardan bir yarar elde edilemez. e. Komşuluk ilişkileri, iyi bir komşuya sahip olma çok çok önemlidir. f. Büyük çıkarlar beklenen durumlarda küçük fedakârlıklar yapılmalıdır. 7. 1. B 2. E 3. A 4. C 5. D

Pekiştirme Testi 1 B D

Anahtar Sözcük: STARTFEN

3. KONU: ÖZDEYİŞLER Uygulama Vakti! 40. sayfa 9. 1. Bilinç 2. Cehalet 3. Eğitim 4. Bilim 5. Kararlılık 10. 1. Ahlak 2. Sanat 3. İleri görüşlülük 4. Bilim 5. Eğitim

2 D

3 A

4 C

5 D

6 B

3. ÜNİTE– DEYİM, ATASÖZÜ VE ÖZDEYİŞLER



6. Bağımsızlık

11. 1. Adalet 2. Özgürlük 3. Ön yargı 4. Emek (Çaba) Pekiştirme Testi

1. KONU: DEYİMLER Test 1 Test 2 Test 3

Uygulama Vakti! 33. sayfa 1. 1. El ele vermek

2. Maymun iştahlı



3. Gözünde tütmek 4. Aklı bir karış havada olmak



5. Burnunun direği sızlamak

6. Atıp tutmak



7. Dört gözle beklemek

8. Hem suçlu hem güçlü



9. Kaşla göz arasında

10. İğneyle kuyu kazmak

2. 1. c 2. e 3. d 4. a 5. b



2. (Çaresizlik): Bize yapılan saldırılara karşı elimiz kolumuz bağlı oturuyoruz. (Eli kolu bağlı kalmak)



3. (Telaş): Sınavda az bir süre kalınca etekleri tutuştu. (Etekleri tutuşmak)



4. (Sevinç, mutluluk): Doğum gününde ağzı kulaklarına vardı. (Ağzı kulaklarına varmak)



5. (Özlem): Çocuklarım burnumda tütüyor. (Burnunda tütmek)

1 C B A

2 A C B

3 A B A

4 B B C

5 C D B

6 A A D

Beceri Temelli Test Test 1

1 B

2 A

3 D

4 B

5 A

4. ÜNİTE– SÖZ SANATLARI 1. KONU: SÖZ SANATLARI

3. 1. (Öfke): Çocuğu bu halde görünce küplere indi. (Küplere binmek)

266

8. 1. C 2. E 3. A 4. B 5. D

Uygulama Vakti! 48 - 49. sayfa 1. Benzeyen: 1. Yeni gelen öğrenci 2. Evler 3. Kivi 4. (O) 5. Bilgisayar 6. Adam 7. (Biz)

Benzetilen: 1. tilki 2. salıncak 3. patates 4. çocuklar 5. saat 6. pamuk 7. kelebekler



Benzetme Edatı: 1. gibi 2. gibi 3. andırıyordu 4. gibi 5. gibi 6. misali 7. gibi



Benzetme Yönü: 1. kurnazdı 2. sallanıyordu 3. uzaktan 4. seviniyordu 5. tıkır tıkır işliyordu 6. yumuşak 7. mutluyduk

2. 1. Tekne, vapur ve gemiler 2. Ağaçlar 3. Kuşlar

Pekiştirme Testi

4. Dicle Nehri 5. Su 6. Ağaçlar 7. Tekerlekler

3. 1. Ateş / Kar 2. Kara / Beyaz 3. Yas / Sevinç

4. Var / Yok 5. Gündüz / Gece 6. Yaz / Kış



7. Yüksek / Alçak

Test 1

Test 1

5. 1. Dünya 2. Bülbül 3. Tilki 4. Yarış arabası Abartma: 5



Konuşturma: 4

Kişileştirme: 3, 4

Pekiştirme Testi 1 Test 1 C

2 A

3 B

5 D

6 C

1 Test 1 C

2 A

4 A

5 D

6 C

1 A

Test 2

2 D

3 C

4 D

5 B

6 A

3 D

1 C

2 D

3 A

4 D

5 A

6 D

7 D

8 A

1. KONU: CÜMLELER ARASI ANL AM İLİŞKİLERİ

Tezat: 2

Uygulama Vakti! 70. sayfa 1. 1. Ö 2. N 3. N 4. Ö 5. N 6. Ö 7. N

Beceri Temelli Test 4 C

3 C

6. ÜNİTE– CÜMLEDE ANLAM

5. Karınca 6. Dertli dolap 7. Sarı çiçek

6. Benzetme: 1

2 B

Beceri Temelli Test

4. 1, 3, 4, 6

1 D

4 C

5 A

6 D

2. Amaç-Sonuç: 1, 4

Neden-Sonuç: 2, 6, 7

Koşul-Sonuç: 3, 5

5. ÜNİTE– CÜMLENİN ÖGELERİ

3. 1. Önceki kutlama/sonraki kutlama 2. Volkan/Erhan

1. KONU: TEMEL ÖGELER (ÖZNE, YÜKLEM)



3. Yerli/Avrupa 4. Sivas’ın ayazı/diğer şehirlerin soğukları



5. Ketçap/diğer hazır gıdalar 6. Eski gemiler/modern gemiler

Uygulama Vakti! 56. sayfa 1. Özne: 1. Okumak 2. Antalya Film Festivali ödülleri

2. KONU: CÜMLENİN İFADE ETTİĞİ ANLAM Uygulama Vakti! 75 - 76. sayfa

3. Sadece kötümserlerden oluşan bir toplum 4. Enerji 5. İyi bir öğrenci olan Aziz Sancar 6. Hasan 7. Ben 8. Çinliler Yüklem: 1. göründüğü gibi kolay olmayan karmaşık bir eylemdir 2. verildi 3. çekilir olmaz 4. doğrudan ölçülemeyen bir değerdir 5. tamamlar 6. baktı 7. acele ediyorum 8. düşünmüş 2. Açık Özne: 1, 3, 7

Gizli Özne: 2, 5, 8

Sözde Özne: 4, 6

Uygulama Vakti! 62 - 63. sayfa Belirtisiz Nesne: 1, 3, 7

4. 1. Nerede? 2. Kime? 3. Nereden? 4. Nereye? 5. Kimden? 6. Neyde? 7. Kimde? 5. 1. Nasıl? 2. Ne zaman? 3. Ne kadar? 4. Ne zaman?, Nereye? 5. Niçin?, Nereye? 6. Ne zaman?, Nasıl? 7. Ne zaman?, Nasıl? 6. Belirtili Nesne: 2, 6



10. N 11. U 12. H 13. P 14. L 15. B 16. K 17. G



18. F 19. O 20. C 21. M

5. Özlem: 2, 12

Beğenme: 6, 17

Pişmanlık: 4



Azımsama: 15, 23

Varsayım: 3, 18



Sitem: 5, 14



Onaylama: 8,22 Telaş: 10, 21 İhtimal: 1, 13

Beklenti: 9, 19

Öneri: 11, 20

Ön Yargı: 7, 16

3. KONU: CÜMLE YORUMLAMA

2. KONU: YARDIMCI ÖGELER

3. Belirtili Nesne: 2, 4, 5, 6

4. 1. T 2. A 3. D 4. I 5. R 6. S 7. E 8. H 9. J

Uygulama Vakti! 81 - 82. sayfa 6. 1. Alışkanlıklar zamanla edinilir, terk edilmesi ise güç olur.

2. Her çocuk kendi yeteneğine göre bir meslek edinmelidir.



3. Sanat, diğer tüm ihtiyaçlar gibi önemli ve gereklidir.

7. 1. Yazar, halkın dil ile eserlerini oluşturmalıdır.

2. R  essam doğadan faydalanarak var olan gerçeği eserlerine yansıtır.



3. S  anat, insana bilişsel ve duyuşsal yönden birçok nitelik kazandırır.

Belirtisiz Nesne: 3

Yer Tamlayıcısı: 4, 7 Zarf Tamlayıcısı: 1, 5

7. 1. Özne 2. Yer Tamlayıcısı 3. Belirtili Nesne

8. 1. anlayarak – çözmeye – bağlantıyı

2. duyurabilsin – yaşamı – kopmamaya 3. geri dönüşü – belleklerinde



4. Zarf Tamlayıcısı 5. Belirtili Nesne 6. Özne





7. Zarf Tamlayıcısı

9. 1. III - V - I - IV - VI - II

8. 1. medeniyetin kapılarını (Belirtili Nesne)

2. suda yaşayan balıklardı (Yüklem)



3. tüm ekinler (Özne)



4. nasıl (Zarf Tamlayıcısı)



2. IV - III - V - II - I

3. III - I - V - II - IV

10. 1. B  eyin donması, genelde yaz aylarında çok hızlı biçimde dondurma yediğimizde ya da buz gibi bir şey içtiğimizde gerçekleşen bir baş ağrısıdır. 267

2. Hidrojen ve helyum gazından meydana gelen Satürn, buz parçacıklarından oluşan halkalara sahip bir gezegendir. 11. 1. Daha önceki yılların birinde G20 zirvesi başka bir yerde yapılmıştır.

Pekiştirme Testi Test 1

3. Hasan Bey daha önceki toplantılara da en son katılan kişi olmuştur.



4. Sibel’in kardeşi daha önceki günlerin birinde de geç kalmıştır.



5. Fenerbahçe önceki senelerde de şampiyonluğu son haftada kaçırmıştır.

4. KONU: ANLATIMINA GÖRE CÜMLELER

13. Tanım: 4

İçerik: 2

Dolaylı Anlatım: 2, 3, 5

Test 1 Test 2

3 B D

4 A D

5 D A

6 C C

Test 1

2 A

3 C

4 C

5 D

6 A

6 A

2 D

3 B

4 A

5 D

6 B

Test 1

1 C

2 A

3 C

4 C

5 A

6 C

8. ÜNİTE– PARAGRAF, GÖRSEL OKUMA, SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME 1. KONU: PARÇADA ANLAM Uygulama Vakti! 106 - 107 - 108. sayfa

2. TEMEL ÇEVRE SORUNLARI

Test 3 Test 4

1 B A

2 A D

3 A A

4 A B

5 B

6 C

Test 2

1 A

2 B

3 B

4 D

5 D

6 C

7. ÜNİTE– FİİLDE ÇATI 1. KONU: ÖZNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ

4. 1. S  anatçının özgün bir biçimde yazdığı birçok eseri vardır. Fütürizm akımından etkilenerek şiirler yazmıştır.

2. O  kuma, kelime dağarcığımızı zenginleştirir. Başkalarını anlamamızı ve kendimizi onların yerine koymamızı sağlar. İyi bir birey olma yolunda katkı sağlar.

5. 1. Görme, Dokunma, İşitme 2. Görme, Tatma, Dokunma, İşitme 6. Petrol, Kuyu, Rafineri 2. KONU: PARAGRAFTA YAPI Uygulama Vakti! 114 - 115. sayfa

Uygulama Vakti! 94. sayfa 1. 1. Çatı aranmaz. 2. Çatı aranır. 3. Çatı aranır.

7. K. Gelişme L. Giriş M. Sonuç

4. Çatı aranmaz. 5. Çatı aranmaz.

8. III - I - V - IV - VI - II

6. Çatı aranır. 7. Çatı aranır. 2. 1. Etken 2. Edilgen 3. Edilgen 4. Etken 5. Etken

1 B

Test 2

3. 1. B  AŞARILI VE MUTLU OLMAK ADINA

Beceri Temelli Test 1 D

5 B

b. Milli Mücadele

Üslup: 1, 5

Pekiştirme Testi 2 C A

4 D

2. a. D  avranışlarında kararlı olan insanların fikirlerini değiştirmek zordur.

Aşamalı Durum Bildiren Cümleler: 3, 6

1 D C

3 C

1. a. Sevgi b. İyilik

Uygulama Vakti! 85. sayfa 12. Doğrudan Anlatım: 1, 4

2 A

Beceri Temelli Test

2. Yağmur önceki aylarda da yağmamıştır.

1 C

6. Edilgen 7. Edilgen 8. Etken 9. Etken 10. Edilgen

2. KONU: NESNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ

9. 1. h  er evde iyi bir ilk yardım el kitabı ile çocukların ulaşamayacağı bir dolapta saklanan bir ilk yardım çantası bulunmalıdır. 2. Vücudumuz uykudayken de çalışmaya devam eder. 10. 1. IV. 2. II.

11. 1. III.

12. 1. I ve II

Uygulama Vakti! 97. sayfa 3. 1. Geçişsiz 2. Geçişli 3. Geçişli 4. Geçişsiz

3. KONU: PARAGRAFTA DİL VE ANL ATIM ÖZELLİKLERİ Uygulama Vakti! 122. sayfa

5. Geçişli 6. Geçişli 7. Geçişsiz 4. Özlem-Yüklem İlişkisine Göre:

1. Etken 2. Etken 3. Edilgen 4. Edilgen 5. Etken

6. Etken 7. Etken 8. Edilgen 9. Etken 10. Edilgen

Nesne-Yüklem İlişkisine Göre:



1. Geçişli 2. Geçişli 3. Geçişsiz 4. Geçişsiz 5. Geçişli

6. Geçişli 7. Geçişsiz 8. Geçişsiz 9. Geçişsiz 10. Geçişsiz 268

13. 1. Açıklama-Tanımlama 2. Tartışma-Karşılaştırma

3. Tartışma-Tanık gösterme 4. Açıklama-Örneklendirme

5. Betimleme-Benzetme 6. Açıklama-Sayısal verilerden yararlanma 7. Öyküleme-Betimleme 14. 1. I. kişi ağzı-Kahraman bakış açısı

2. III. kişi ağzı-İlahi bakış açısı

9. ÜNİTE– CÜMLE TÜRLERİ

4. KONU: GÖRSEL YORUMLAMA

1. KONU: YÜKLEMİN TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER

Uygulama Vakti! 140 - 141. sayfa 15. 1.

2. X 3.

4. X 5. X 6.

Uygulama Vakti! 161. sayfa

7.

1. 1. Fiil (eylem) cümlesi

16. Bu iki karikatürün vermek istediği mesaj: Empati 17. 1. D 2. Y 3. Y 4. D 5. D 18. 1. Pazartesi - Marmara 2. Ege - Akdeniz

5. KONU: SÖZEL MANTIK VE MUHAKEME

Cumartesi (3) Hızlı ve Öfkeli 9 Atakan/ Nedim

Meltem

(1)

1 Sibel

2 Hasan



4. İsim cümlesi 5. İsim cümlesi 6. Fiil cümlesi



7. Fiil cümlesi

Uygulama Vakti! 164. sayfa

Hızlı ve Öfkeli 9 Atakan/ Nedim

Avatar 2 Taner

3. 1. Devrik 2. Eksiltili 3. Kurallı 4. Devrik 5. Kurallı 6. Kurallı 7. Eksiltili 4. 1. Devrik, Kurallı, Kurallı, Kurallı 2. Kurallı, Kurallı

 Öncülleri değerlendirip tablomuzu çizdiğimizde pazar günü 2 bilet alındığı dolayısıyla cumartesi günü de 3 bilet alındığı bilinir. Cumartesi günü Avatar 2 filmine sadece Meltem bilet aldığı dolayısıyla Hızlı ve Öfkeli 9 filmine de 2 bilet alınacağı kesinleşir. Atakan ve Nedim farklı günlere aynı filme bilet aldığı öncüllerde verilmiştir. Dolayısıyla bu kişiler sadece Hızlı ve Öfkeli 9 filmine bilet alabilirler çünkü cumartesi günü Avatar 2 filmine sadece Meltem bilet alabilirdi. Taner’in pazar günü bilet aldığı bu biletin de Avatar 2 filmi olduğu bilinmektedir. Pazar günü bilet kontenjanı dolduğundan Nilgün de sadece cumartesi günü Hızlı ve Öfkeli 9 filmine bilet alabilir. Soruda Atakan ile Nedim’in hangi gün Hızlı ve Öfkeli 9 filmine bilet aldığı bilinirse tüm kişilerin bilet bilgileri kesinleşir. 2.

6. İsim (ad) cümlesi

(1)

Nilgün



4. Fiil (eylem) cümlesi

5. Fiil (eylem) cümlesi

Pazar (2)

(2)

Avatar 2

3. İsim (ad) cümlesi



2. KONU: YÜKLEMİN YERİNE (ÖGE DİZİLİŞİNE) GÖRE CÜMLELER

Uygulama Vakti! 140 - 147. sayfa

(1)



2. 1. İsim cümlesi 2. Fiil cümlesi 3. Fiil cümlesi

3. Çarşamba 4. Perşembe - Mamara’da - Akdeniz’de

19. 1.

3

4

5

6

Mustafa

Mehmet/ Ayşe

Ayşe/ Mehmet

Meryem

3. Eksiltili, Eksiltili 4. Devrik, Devrik 5. Kurallı, Kurallı 3. KONU: ANLAMLARINA GÖRE CÜMLELER Uygulama Vakti! 168. sayfa 5. 1. Olumlu 2. Olumsuz 3. Olumlu-Ünlem 4. Olumlu-Soru

2. Biçimce olumlu-Anlamca olumlu



3. Biçimce olumlu-Anlamca olumsuz



4. Biçimce olumsuz-Anlamca olumlu



5. Biçimce olumlu-Anlamca olumlu



6. Biçimce olumsuz-Anlamca olumlu



7. Biçimce olumsuz-Anlamca olumsuz

4 KONU: YAPISI (YARGI SAYISI) BAKIMINDAN CÜMLELER

Test 1 Test 2 Test 3 Test 4 Test 5

3 C D A A A

4 B D B B D

5 D

4 C D B B B

5 A C B B C

6 C

D B

Test 6 Test 7 Test 8 Test 9

1 A B B D

2 D C D C

3 C

4 A

A

B

5 C

6

Beceri Temelli Test Test 1 Test 2 Test 3 Test 4 Test 5

1 A C A B A

2 D B C D B

Uygulama Vakti! 172 - 173. sayfa 7. 1. Bağlacı olan cümle

Pekiştirme Testi 2 A C A A C

5. Olumsuz 6. Olumlu-Ünlem 7. Olumlu

6. 1. Biçimce olumlu-Anlamca olumlu

Verilen öncüller değerlendirildiğinde ikinci sırada şiir okuyan kişi Hasan’dır.

1 B D C B A

2. İsim (ad) cümlesi

3 A C B C A

6 A A

Test 6 Test 7 Test 8 Test 9 Test 10

1 C A B B D

2 C D C A C

3 C C D D

4

5



2. İçinde fiilimsi bulunduran cümle



3. Birden çok yüklemli cümle



4. Tek yüklemli cümle



5. İçinde fiilimsi bulunduran cümle



6. Birden çok yüklemli cümle



7. Bağlacı olan cümle

8. 1. Fiil, Kurallı, Olumlu, Basit

2. İsim, Kurallı, Olumsuz, Basit



3. Fiil, Kurallı, Olumlu, Bağlı



4. Fiil, Kurallı, Olumlu, Sıralı



5. Fiil, Kurallı, Olumlu, Birleşik 269

9. 1. Olumlu, kurallı, fiil, bağlı cümle

11. ÜNİTE– ANLATIM BOZUKLUĞU



2. Olumsuz, kurallı, fiil, içinde fiilimsi bulunan cümle



3. Olumlu, kurallı, fiil, birden çok yüklemli cümle



4. Olumlu, kurallı, fiil, tek yüklemli cümle



5. Olumsuz, devrik, isim, içinde fiilimsi bulunan cümle

1. KONU: YAPISAL BOZUKLUKLAR Uygulama Vakti! 205. sayfa

Pekiştirme Testi Test 1 Test 2 Test 3 Test 4

1 C C D B

2 C C C C

3 B C C B

4 B C A A

5 B A B D

6 A D A D

Beceri Temelli Test Test 1

1 D

2 D

3 C

4 B

5 A

6 B

1. 1. Özne eksikliği 2. Yer tamlayıcısı eksikliği

3. Yüklem eksikliği 4. Nesne eksikliği



5. Zarf tamlayıcısı eksikliği 6. Yüklem eksikliği



7. Yer tamlayıcısı eksikliği 8. Özne eksikliği



9. Özne eksikliği 10. Zarf tamlayıcısı eksikliği

2. 1. Tamlama yanlışlıkları 2. Bağlaç yanlışlıkları

3. Çatı uyumsuzluğu 4. Çatı uyumsuzluğu



5. Eklerin yanlış kullanımı 6. Eklerin yanlış kullanımı



7. Tamlama yanlışlıkları

Pekiştirme Testi

10. ÜNİTE– METİN TÜRLERİ 1. KONU: OLAY VE KURGUYA DAYALI (ANLATMAYA YÖNELİK) METİNLER

Test 1

6. Masal 7. Destan

1 D

2 A

3 C

4 B

5 D

6 C

3. KONU: DÜŞÜNCEYE DAYALI (GAZETE VE DERGİ ERAFINDA GELİŞEN) METİNLER Uygulama Vakti! 191. sayfa 3. 1. Şiir 2. Haber yazısı 3. Sohbet 4. Eleştiri 5. Deneme 6. Makale 7. Röportaj 8. Söylev 9. Fıkra



3. T  arihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur.



4. A  rka arkaya sıralandıkları için virgülle veya çizgiyle ayrılan rakamlardan yalnızca sonuncu rakamdan sonra nokta konur.



5. S  aat ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur.

6. Genel ağ adreslerinde kullanılır.

7. D  ört ve dörtten çok rakamlı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır ve araya nokta konur.



A. 27.04.1988 tarihinde dünyaya geldi.

Pekiştirme Testi 2 C A B

3 C D C

4 A B D

2 B C C

3 B A D

4 A A C

5

6

A C

B

Beceri Temelli Test 5 C

6

D

D

B. 15.05’te son ders zili çaldı.

C. Belde Mah. 3253 Sok. listeye alındı.



D. Turnuvada 2. olmak da büyük başarıydı.



E. Fiilimsiler üçe ayrılır: 1. İsim-fiil, 2. Sıfat-fiil ve 3. Zarf-fiil

F. 4.5=20 sonucuna ulaştı.

G. B  u hafta kampa gideceğiz.

2. 1. B  irbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime gruplarının arasına konur. 2. Sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur.

270

7 B

2. Sayılardan sonra sıra bildirmek için konur.

5. Gezi yazısı 6. Günlük

Test 1 Test 2 Test 3

6 C

1. 1. Bazı kısaltmaların sonuna konur.

2. 1. Mektup 2. Biyografi 3. Otobiyografi 4. Anı

1 B B D

5 A

Uygulama Vakti! 213. sayfa

Uygulama Vakti! 186. sayfa

1 D A B

4 B

1. KONU: NOKTA(.), VİRGÜL(,)

2. KONU: KİŞİSEL HAYATI KONU ALAN METİNLER

Test 1 Test 2 Test 3

3 C

12. ÜNİTE– NOKTALAMA İŞARETLERİ

1. 1. Efsane 2. Hikâye 3. Roman 4. Tiyatro 5. Fabl



2 C

Beceri Temelli Test

Uygulama Vakti! 182. sayfa



1 B

Test 1



3. Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan özneyi belirtmek için konur.



4. Cümle içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara cümlelerin başına ve sonuna konur.



5. Anlama güç kazandırmak için tekrarlanan kelimeler arasına konur.



6. Bir kelimenin kendisinden sonra gelen kelime veya kelime gruplarıyla yapı ve anlam bakımından bağlantısı olmadığını göstermek ve anlam karışıklığını önlemek için kullanılır.



7.  Hitap için kullanılan kelimelerden sonra konur.



8. Kendisinden sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul ve teşvik bildiren hayır, yok, evet, peki, pekâlâ, tamam, olur, hayhay, başüstüne, öyle, haydi, elbette gibi kelimelerden sonra konur.



9. Kitap, dergi künyelerinde yazar, eser, basımevi vb. maddelerden sonra konur.



10. Tırnak içinde olmayan alıntı cümlelerinden sonra konur.

2. KONU: NOKTALI VIRGÜL(;), İKI NOKTA(:), ÜÇ NOKTA (…)

4. KONU: T  IRNAK İŞARETI(“ ”), YAY AYRAÇ(( )),

Uygulama Vakti! 226 - 227. sayfa 8. 1. B 2. A 3. C 4. G 5. E 6. D 7. F 9. 1. “ ” 2. ( ) 3. “ ” 4. ‘ 5. ‘ 6. “ ” 7. ( ) 8. [ ] 10. (,) (.) (.) (:) (–) ( ?) (–) (,) (.) (–) (?) 11. (,) (.) (,) (:) (–) (,) (,) (.) (,) (:) (–) (,) (!) 12. (,) (,) (–) ( !) (,) (.) 13. (‘) (.) (.) (,) (.) (,) (.) (.) (.) (:) (–) (,) (,) (.) (‘) (.) (:) (–) (.) (.) Pekiştirme Testi Test 1 Test 2 Test 3 Test 4

Test 1 Test 2

3. 1. Cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için konur. 2. Ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur.



3. İkiden fazla eş değer ögeler arasında virgül bulunan cümlelerde özneden sonra noktalı virgül konabilir.



4. Cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için konur.



5. Ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur.

4. 1. Kendisiyle ilgili örnek verilecek cümlenin sonuna konur.

2. Karşılıklı konuşmalarda, konuşan kişiyi belirten sözlerden sonra konur.



3. Kendisiyle ilgili açıklama verilecek cümlenin sonuna konur.



4. Edebî eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konur.



5. Genel ağ adreslerinde kullanılır.



6. Matematikte bölme işareti olarak kullanılır.



7. Kendisiyle ilgili açıklama verilecek cümlenin sonuna konur.

5. 1.

2.

3. X 4.

5.

6. X 7.

3. KONU: SORU İŞARETI(?), ÜNLEM İŞARETI(!), KISA ÇIZGI (-), UZUN ÇIZGI (–) EĞIK ÇIZGI (/) Uygulama Vakti! 221 - 222. sayfa 6. Ünlem İşareti: 2. F / 4. C / 5. A

Soru İşareti: 1. D / 3. E / 6. B

7. Kısa çizgi: 2, 6, 8 Uzun çizgi: 3, 4, 9 Eğik çizgi: 1, 5, 7, 10

1 D D A B

2 A D A A

3 C C D D

4 A B C B

5 C D A A

6 C C B

7

D

Beceri Temelli Test

Uygulama Vakti! 217. sayfa



KÖŞELI AYRAÇ ( [ ] ), KESME İŞARETI (‘)

1 C C

2 C B

3 B C

4 A B

5 D B

6 C

13. ÜNİTE– YAZIM KURALLARI 1. KONU: BÜYÜK HARFLERİN KULL ANILDIĞI YERLER Uygulama Vakti! 238. sayfa 1. Yanlışlık yapılmış olanlar: 1, 3, 4, 5 2. 1. P  azar 2. n  ehrinin 3. Şehri’nde/Güneş 4. beyle

5. aralık/Yaş Günü’nü 6. Çikolatası 7. haylaz

3. 1. D  2. F 3. B 4. E 5. C 6. A 7. Ç 2. KONU: SAYILARIN YAZIMI Uygulama Vakti! 242. sayfa 4. 2. yüz elli 3. 7’nci veya 7. 7. ikişer ikişer 10. 6’ncı veya 6. 5. Yanlış yazılan sayılar: B, D, E 6. 1. üçer üçer 2. on üçü çeyrek 3. 2’nci 4. iki yüz bin lira 3. KONU: BİRLEŞİK KELİMELERİN YAZIMI Uygulama Vakti! 247. sayfa 7. 1. Kaybolmak D

Kayıp olmak Y

2. Keçiboynuzu D

Keçi boynuzu Y

3. Beş taş Y

Beştaş D

4. Köpekbalığı Y

Köpek balığı D 271

5. Karayolu Y

Kara yolu D

6. Göktaşı Y

Gök taşı D

7. Çekyat D

Çek yat Y

8. Cankurtaran D

Can kurtaran Y

9. Gece kondu Y

Gecekondu D

10. Akşam üzeri Y

Akşamüzeri D

11. Beyefendi D

Bey efendi Y

12. Karadut D

Kara dut Y

13. Haftasonu Y

Hafta sonu D

14. Önsöz Y

Ön söz D



10. Kaz Dağına çıkan birçok araştırmacı buralarda çok fazla kazı çalışmasıyla karşı karşıya geldi. 11. Markette Brüksel lahanası ile patates aldı Ayşe teyze. 12. T  ürk Tarih Kurumunun kurulmasına Mustafa Kemal Atatürk de öncülük etmiştir. 13. K  üçük kızın yüzü ay gibi parlıyor, güneş gibi ışık saçıyordu. 14. S  ercangiller ile Merveler hayırlı bir iş için bu akşam Çırağan Sarayı’nda bir araya gelecekler.

8. 1. denizaltı

6. depremzede

11. öğretmenevi



2. Kızılırmak

7. ustabaşı

12. hanımeli



3. kuşburnu

8. devekuşu

13. çörekotu



4. Karadeniz

9. akşamüstü

14. yurtsever

5. anayol

10. biçerdöver

15. başrol

9. 1. X 2. X 3.

4. X 5.

6.

7. X 8. X 9. X 10.

4. KONU: KISALTMALARIN YAZIMI, BAZI EK VE KELİMELERİN YAZIMI, YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER Uygulama Vakti! 252 - 253. sayfa 10. 1. TTK’nin 2. TMO’nun 3. TBMM’den 4. TYT’ye/AYT’ye

5. Prof.ün 6. kg’dan 7. GAP’ın

12. 1. X - birdenbire 2. X - zatürre 3. X - gözyaşı 4. X - iddia 5.

6. X - şalter 7. X - program 8.

15. Çalışmaktan vaz mı geçti, anlayamadım doğrusu. 16. T  anzimat Dönemi’nde bazı yazarlar kitaplarının ön sözünde “hak, adalet ve özgürlük” kavramına değinmiş. 17. L  eonardo Da Vinci’nin Mona Lisa tablosunun nerede sergilendiğini bilen var mı? 18. H  er sabah okula giderken Ankara simidi ile Çorum leblebisi alır Akif Bey. 19. N  ecip Fazıl Kısakürek’in Çile şiirini seslendirdi öğretmenimiz. 20. A  ysel Hanım, İzmir’den gelen akrabalarını Diyarbakır Sülüklü Han’da ağırladı. 21. T  ürkiye Büyük Millet Meclisine bugün beş yüz elli milletvekili giriş yaptı. 22. R  TÜK’ün tüm uyarılarına rağmen bazı TV kanalları yasaklı programlara yer veriyor. 23. T  DK’nin bazı sözcükler için kamuoyu araştırması yapması sevindirici.

11. 1. Y 2. D 3. Y 4. D 5. D 6. D 7. Y

9. Y  avaş yavaş da olsa Kaplumbağa Tavşan’a yetişmişti.

9.

10. X - kibrit

24. K  ızılay, yurt dışındaki bazı depremzedeler için yardım kampanyası başlattı. 25. Düpedüz bizi ve hafta sonu gelen yabancı turistleri kandırmış.

13. 1. Batmanlı hemşehrilerimiz bizi ziyaret etmeye gelmişler. 2. B  arış Manço’yu yediden yetmiş yediye herkes çok severdi.

3. Yalnız senin için üçer ceviz ayırdığını hâlâ anlayamadın mı?

4. 17’nci asırda Batı dünyasında gerçekleşen “bilimsel devrim” her şeyi deneye dayandırıyordu.

5. B  izleri affetmekle doğru bir karar aldığını da ona en güzel şekilde göstermeliyiz.

6. 1923’te ilân edilen Cumhuriyet’in ardından yeni bir anayasa çalışmaları hız kazandı.

7. 22 Aralık Cumartesi günü doğmuştu kucağımıza aldığımız ilk çocuğumuz.

272

8. Mardin ilinin Savur ilçesinde doğan Aziz Sancar, Azerbaycan’daki Teknofest’e katılmıştı.

Pekiştirme Testi Test 1 Test 2 Test 3 Test 4

1 B B C A

2 A D B D

3 B B A B

4 D D C C

5 A C D C

6 C C B D

2 C B

3 D B

4 B A

5 C D

6

Beceri Temelli Test Test 1 Test 2

1 B D

C

Get in touch

Social

© Copyright 2013 - 2025 MYDOKUMENT.COM - All rights reserved.